Çin, Uygur Türklerine ve diğer Müslüman azınlıklara yönelik uyguladığı sistematik soykırım ve insan hakları ihlallerine yer verilen Doğu Türkistan politikasının sızdırıldığı belgeleri yalanlamadı.
Çin Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, New York Times gazetesinde yer alan haberin 'gerçeklere karşı kör, sağır ve cımbızlama yorum çalışması' olduğu öne sürüldü.
"Makale, gerçeklere karşı kör, sağır, özensiz, uyduruk ve cımbızlama bir yorum. Gündemi değiştirmeye yönelik yanıltıcı bir haber." diyen Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Geng Shuang, "Sincan politikalarımızı uygulamak için iyi işler yapmaya devam edeceğiz. Çin, Sincan (Doğu Türkistan) sorununa tekrar tekrar cevap vermiştir. Politikamız tutarlı ve açık. Sincan tamamen Çin'in bir iç meselesidir. Sincan'daki sorun din, ırk veya insan hakları meselesi değil, terörizm ve ayrılıkçılıkla mücadeledir." iddiasında bulundu.
"BAŞKA ÜLKELER DE TECRÜBEMİZDEN FAYDALANABİLİR"
Birleşmiş Milletler ve insan hakları alanında faaliyet gösteren uluslararası kurumlara göre Çin, Doğu Türkistan genelinde inşa ettiği yüzlerce toplama kampında 1 ila 3 milyon arasında Uygur ve diğer Müslüman azınlıklara mensup kişileri gözaltında tutuyor.
Sözcü Geng Shuang, Pekin'in birçok ülke tarafından tarafından eleştirilen faaliyetlerini savunmanın yanı sıra ülkesinin Doğu Türkistan politikalarının başka ülkeler tarafından örnek alınabileceğini de söyledi.
Geng, "Sincan (Doğu Türkistan) halkı Çin'in istikrarı sağlamak için aldığı önlemleri kalben onaylıyor. Çin, insanların hayatlarını ve güvenliğini korumak için teröristlere hiçbir şekilde merhamet göstermeyecek. Diğer ülkeler de bizim bu tecrübemizden faydalanabilir." ifadelerini kullandı.
"PLAN, Şİ CİNPİNG'DEN GELDİ"
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Çin'in Müslümanların kitlesel gözaltına alınmasını açığa çıkaran belgelerin "yaygın sistematik insan hakları ihlalleri" adına "ürpertici bir plan" olduğunu bildirdi.
HRW Avustralya Direktörü Elaine Pearson, SKY News'e yaptığı açıklamada, "Gerçekten korkunç ve ürpertici.. Şimdi soru uluslararası toplum bu konuda ne yapacağı meselesi." diye konuştu.
Pearson, "Rapor, bu planın doğrudan Başkan Şi Cinping'den geldiğini gösteriyor ve acımasız baskının ayrıntılarını ortaya koyuyor. Belgelerin gerçekte gösterdiği şey insanların zorlandığı." sözleriyle Doğu Türkistan'da yaşanan insan hakları ihlallerinin doğrudan Çin Devlet Başkanı'nın talimatıyla yapıldığına işaret etti.
"DOĞU TÜRKİSTAN'DA İNSANLAR ÖZGÜRLÜĞÜN TADINI ÇIKARIYOR"
Sızdırılan 403 sayfalık belgelerle ilgili konuşan Çin'in Londra Büyükelçisi Liu Xiaoming ise Doğu Türkistan'da Müslümanlara yönelik herhangi bir baskının olmadığını iddia etti.
Londra'da konuşan Büyükelçi Liu, "Sincan'da (Doğu Türkistan) herhangi bir toplama kampı bulunmuyor. Gençler için eğitim merkezleri var. Devlet küçük suçlar işleyen gençlerin Mandarince (Çince) öğrenip iyi vatandaşlar olmaları için imkanlar veriyor." şeklinde konuştu.
Uluslararası kamuoyu ve diasporadaki Uygurların Doğu Türkistan'da asimilasyon yapıldığı suçlamalarını reddeden Çinli Büyükelçi, "Herhangi bir etnik grubun ortadan kaldırılması durumu yoktur. İnsanlar orada özgürlüğün ve refah içerisinde yaşamanın tadını çıkarıyor. New York Times gazetenin haberi de tam bir uydurma." değerlendirmesinde bulundu.
