Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Aras, son dönemin popüler filmi Kara Panter’in ortaya koyduğu politik çerçeveyi ve bunun günümüz Afrika ülkelerine nasıl anlamlar ifade edebileceğini analiz ediyor.
Marvel’in son süper kahramanı Kara Panter kısa bir sürede önemli bir izlenme başarısı kaydetti. Kara Panter, “Afrofuturizm” denen Afrika kültürü, tarihi ve sembolizmini teknoloji ve bilim kurgu ile işleyen akımın son dönemde çıkış yapan siyah eğlence sektörüyle birleşiminin ürünü bir proje. Film babası Birleşmiş Milletler (BM)’de bir saldırıda ölen T’Challa’nın, Afrika’da bir krallık olan Wakanda’ya kral ve süper kahraman Kara Panter olmak için dönüşü üzerine kurgulanmış. Doğu Afrika’da yer alan Wakanda göktaşı şeklinde düşen Vibranium madenini metal olarak kullanarak bilim ve teknolojide ileri gitmiş saklı bir uygarlık adası.
''Hayali bir ülke olana Wakanda kurgusu Afrika, kıta içi ilişkiler, kıtanın dış dünya ilişkileri ve uluslararası ilişkiler ile ilgili çağrışımlar yapıyor.''
Hayali bir ülke olana Wakanda kurgusu Afrika, kıta içi ilişkiler, kıtanın dış dünya ilişkileri ve uluslararası ilişkiler ile ilgili çağrışımlar yapıyor. Aynı zamanda Afrikalı, Afro-Amerikan ve diasporadaki Afrikalılar konu ediliyor. Wakanda’nın bir doğal kaynak ile zenginleşmesi, ekonomisini teknoloji ile çeşitlendirmesi ve kendine yeter hale gelmesi Afrika’nın aşina olduğu tartışmalar. Doğal kaynaklarımız olduğu halde neden fakiriz? Afrika için “resource curse (kaynak laneti)” kaçınılmaz mıdır? Kendi kendine yeterlilik nasıl sağlanır? Wakanda kurgusu bir anlamda bu sorunları çözmüş bir ülke idealini yansıtıyor.
CIA AJANINI ŞAŞIRTAN GÖRÜNTÜ
Wakanda’nın dış politika rolleri ilgili üç teorik yaklaşımla açıklanabilir. Wakanda’nın alışageldiği dış politika tavrı savunmacı (defensive) realizm yani kendisine yönelik tehdidi minimize etme yaklaşımı. Bu yaklaşımda ülkeler, diğer ülkelerin kendilerine yönelik tehdit yöneltmesi ile sonuçlanacak güvenlik ikilemlerinden kaçınırlar. Wakanda bu anlamda stratejik Vibranium kaynağını, teknolojisini ve gelişmişliğini saklamayı tercih eder. Dış dünya ile en az temas, yani izolasyon Wakanda’nın dış politika riskleri ile başa çıkma yoludur. Ülkenin uluslararası ticaret yapmaması bu tercihin sonucu. Wakanda’ya dışarıdan gelebilen tek kişi Klaue, Vibranium ve teknoloji hırsızlığı tehdidinin boyutlarını ortaya koyar. İsteği dışında Wakanda’ya gelen CIA ajanının gördüklerine inanmakta güçlük çekmesi bu politikanın başarılı şekilde uygulandığının göstergesi. Genç kral T’Challa bu yaklaşıma yakın olmakla beraber, aynı zamanda aşık olduğu ajan Nakia’nın tesiri ile dış dünya ile ilişki kurma ihtiyacını gözden geçirmektedir.
İkinci dış politika rolü ise Killmonger tarafından savunulan saldırgan (offensive) realizm. Killmonger, Kral T’Chaka’nın (T’Challa’nın babası) öldürdüğü kardeşinin oğlu. Killmonger Oakland, Kaliforniya’da amcası tarafından yalnızlığa terkedildikten sonra zorlu bir hayatın ardından Klaue ile Wakanda’ya ulaşmaya çalışıyor. T’Challa’ya meydan okuyup, mağlup ettikten sonra Kral olan Killmonger, Wakanda’nın sahip olduğu kabiliyetlerle 2 milyar civarındaki Siyah ırktan insanın hakkını korumak ve üzerinde güneş batmayan bir imparatorluk kurmak üzere topyekûn savaş planlarına başlıyor. Killmonger’ın perspektifi erken dönem Afro-Amerikan ya da Howard ekolü denilen beyaz ırkın sömürüsünün kaçınılmaz bir ırklar arası savaşa yol açacağı öngörüsüne yakındır. Killmonger, Wakanda’nın izolasyonunu ahlaki olarak sorunlu görmekte, sahip olduğu güçle ezilen toplumlara yardım etmeyi bir sorumluluk olarak öne sürmektedir.
Üçüncü yaklaşım ise Nakia’nın savunduğu komşu ülkeler ve dünyanın geri kalanı ile Wakanda’nın sahip olduğu bilimsel, teknolojik ve insani gelişmişlik düzeyini paylaşmak perspektifidir. Ancak Wakanda’nın savunma ihtiyacı ve dış dünyadan müdahaleye karşı kırılganlığı Nakia’nın liberal yaklaşımının önündeki engeller olarak durmaktadır. Nakia filmde aşırılıkçılar tarafından kaçırılan kız çocuklarını kurtarmak için ajanlığı bu düşünce ile yapmaktadır. Dış dünyaya açıklığı, onu diğer Wakandalılardan farklılaştırıyor. Filmin sonuna doğru T’Challa, Nakia’nın pozisyonuna geliyor. Krallığı geriye aldığı kuzeni Killmonger’ın büyüdüğü Oakland’ta bir sorumluluk projesi başlatarak Wakanda’nın dış dünya ile bilimsel-teknolojik katkı sağlayarak açılım yapmasını savunuyor.
Kara Panter filmi aynı zamanda Afro-Amerikalıların Afrika’yı yeniden keşfetme çabası. Müzikler, ritimler, kıyafetler, danslar bu arayışın ürünü. Filmde kadınların güvenliği sağlamadaki rolü, kadının Afrika’daki etkisi çeşitli karakterler üzerinden ortaya konmuş. Amerika ile ilişki T’Challa’nın ifadesiyle - her ne kadar kendisi bu ülkede zaman geçirmiş olmasına rağmen- beyaz sömürgeciliğinin aktörü olduğu için şüpheli. CIA ajanı ile kurulan irtibat, çalışma ilişkisi bağlamında işbirliği yapılabileceğini gösteriyor. Kore aksiyon sahneleri ile filmde yer alırken, farklı bir Batı-dışı bağlam olarak vurgulanmıyor. Kara Panter baştan sona Afrika merkezli bir film. Filmin müziklerini hazırlayan, hip-hopun genç dehası Kendrick Lamar, Afrika merkezli bir yaklaşımla Kara Panter’i zenginleştiriyor. Filmden önce yayınlanan Lamar-SZA klibi, All the Stars, Afrika haritası şeklindeki yıldızlar ile başlayıp, Afrika sembolleri ile süslenerek izleyiciyi filme hazırlıyor. Kafa karışıklığı ya da cesur yaklaşım, hangisi olursa olsun Lamar’ın Antik Mısır’ı Afrikalı olarak resmetmesi çekişmeden kaçınmayan, cesur tavrı ortaya koyuyor.
EN BÜYÜK TEHLİKE GÖÇLER
Wakanda modelinin Afrika için ne ifade ettiği, Wakanda bir an için gerçek bir ülke olarak düşünülerek değerlendirilebilir. En yakın örnek olarak akla, Mariama Sow ve Amadou Sy’ın Brookings çalışmasına göre, Botswana gelmekte. Bu ülke ekonomisini çeşitlendirebilmiş, kaynak lanetine uğramamış bir ülke. İstenen aslında Afrika’nın Norveç’i olması. T’Challa’nın BM’de gündeme getirdiği dünyaya açılma politikasının başarısı bu anlamda Wakanda’nın bir rol modeli olma imkanını belirleyecek. Tufts Üniversitesi’nden Daniel W.Drezner’e göre, komşuları arasında rekabet edecek ölçekte bir ülke olmaması bölgesel rekabet riskini ve dolayısıyla süper güç rekabetini ortadan kaldırıyor. Ancak Wakanda’yı bu bağlamda bekleyen yakın tehlike, komşu ülkelerden gelecek göç, orta ve uzun vadede en önemli sorun ise kaynakları ve teknolojisine yönelik daha uzak coğrafyalardan dış tehditler olacak. Uluslararası rolü açısından her ne kadar geçmişte teknolojisi ve zenginliğini paylaşmasa bile, sömürgeci mirasa sahip olmaması önemli avantaj. Öte yandan etkili bir uluslararası diplomasiyi yürütecek kapasitesi yok ve ihtiyaç duyulan altyapıyı tesis etmek ciddi bir meydan okuma olarak Wakanda yönetimini bekliyor.
Negatif tarafta ise krallık için meydan okumanın sadece soylular tarafından yapılması Wakanda’nın yönetiminin oligarşik niteliğini belirliyor. Nitekim bilim ve teknolojiden T’Challa’nın kız kardeşinin sorumlu olması sosyal tabakalaşmanın bir yansıması. Zenginliğin doğal kaynakların sonucu olduğu yine Afrika ile ilgili kalıp yargı. Wakanda ayrıca Afrika’nın birçok ülkesinde görülen sıkı korunaklı gettoları anımsatmakta. Süper kahraman dokunuşu ve yardım misyonu bir tarafa bırakılarsa Wakanda bu gettolardan biri olarak görülebilir. Öte yandan Wakanda’nın acımasız tarihi sömürgecilik bağlamını görmediği, sinirli siyah bireyi tatmin etmeyecek muhafazakâr bir tepkiyi öne çıkardığı bazı kritikler tarafından dile getirilmekte. Aynı saikle Nijeryalı ekonomist Nonso Obikli paralel bir evrende Killmonger’ın savaşı kazanması ile hikâyenin nasıl sonuçlanacağını soruyor.
Kara Panter, Afro-futurizm ve siyah eğlence dünyasının başarılı bir yapım olarak süper kahraman filmleri arasında yerini alacak. Marvel’in Afro-Amerikalılar başta olmak üzere siyah izleyici kitlesini hedeflediği düşünülebilir. Ancak bu kitlenin yoğun ilgisine ek olarak, ırktan bağımsız büyük bir talep gözleniyor. Yeni ve etkili bir eğlence kültürü kitleleri etkiler hale geldi. Film ile ilgili indirgemeci yorumlara gitmeden önce Afrika ile ilgili yeni bir merak uyandırdığı, yeni Afrika tahayyülleri oluşturduğu, siyah sanatçıları güçlendirdiği fark edilmeli. Yeni temsilleri ile Afrika aynı zamanda Batı-merkezli dünya görüşünün, uluslararası politikanın ve hatta gündelik yaşamın sorgulanması, zihinsel sınırların sorgulanması sonucunu getirebilir. Bir filme bu kadar anlam yüklemek fazla gelebilir. Ancak insanların düşünsel dünyasını zenginleştirebilecek bir etki oldukça önemlidir. Bilgimizin sosyal, siyasal ve tarihi kökenlerine inmek bu anlamda bulunmaz bir fırsat. Kara Panter, Afrika üzerinden bu etkiyi oluşturabilecek ve üzerinde düşünülmesi gereken bir film.