Hazreti Muhammed'in sünneti olarak kabul edilen hacamat, dünyanın farklı bölgelerinde olduğu gibi Bosna Hersek'te de uygulanıyor. Şehrin ve iş hayatının stresinden olumsuz etkilenenler hacamata daha çok ilgi gösteriyor.
Unutulmaya yüz tutmuş asırlık tedavi yöntemi hacamat, dünyanın farklı bölgelerinde olduğu gibi Bosna Hersek'te de yoğun ilgi görüyor. Özellikle 2016 Yaz Olimpiyatları'na katılan bazı sporcuların hacamat yaptırmasıyla gündeme gelen ve uluslararası medyada da yer bulan bu geleneksel tedavi yöntemi aynı zamanda Hazreti Muhammed'in sünneti olarak kabul ediliyor.
Hacamat, son dönemde Bosna Hersek'te de yaygınlaştı ve bu işle uğraşanların sayısı sürekli artıyor. Şehrin ve iş hayatının stresinden olumsuz etkilenenler hacamata daha çok ilgi gösteriyor. 12 yıldır hacamat uygulayan nöroloji uzmanı Dr. Merim Omerhodzic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hacamatla ilgilenmeye başlamadan önce 29 yıl boyunca Çin tıbbı üzerine çalıştığını ve bu bölgenin tedavi yöntemlerini uyguladığını anlattı.
BREZİLYA'DA BİLE HASTALARI VAR
Hacamatla ilk kez hacca gittiği dönemde tanıştığını söyleyen Omerhodzic, ardından Medine'ye giderek orada bu işin inceliklerini öğrendiğini kaydetti. Omerhodzic, hacamat yapmaya başladığı günden beri 10 binden fazla kişiye bu tedavi yöntemini uyguladığını belirterek tüm Balkanlarda, Avrupa'nın farklı ülkelerinde ve hatta Brezilya'da hastaları olduğunu ifade etti. Genellikle eğitim seviyesi yüksek kişilerin hacamat için geldiğine dikkati çeken Omerhodzic, bu kişilerin hacamatın nasıl bir tedavi yöntemi olduğunu bilimsel olarak daha iyi anladıklarını söyledi.
VÜCUDUN TEMİZLENMESİ İÇİN ŞART
Omerhodzic, insanların stres ve baskı altında olduklarını kaydederek "Hava ve su kirliliği de artıyor. Bu durumlardan etkilenen vücudumuzun dengesi düzensizleşiyor, sağlıksız bir hal alıyor. Bu nedenle bu tedaviye ilgi artmaya başladı." dedi. Hiçbir tedavi yönteminin hacamat kadar iyi bir şekilde vücut dolaşım sistemini dengeleyemediğini savunan Omerhodzic, "İnsan vücudunun temizlenmesi için böyle bir tedaviye ihtiyaç var" diye konuştu. Omerhodzic, hacamatın yaygınlaşmasından dolayı doktor olmayanların da bu tedaviyi uyguladığına işaret ederek bu tedavi yönetimini sadece doktor olup bunun eğitimini alanların yapması gerektiğini vurguladı.
BATI'DA HACAMAT
Hollywood'daki bazı oyuncuların da hacamat yaptırmasının medyada geniş yer bulduğunu hatırlatan Omerhodzic, bu yaşananlardan sonra Batı medyasının söz konusu yöntemi "Uzak Doğu veya Çin geleneği" olarak haberlerine taşıdığını anlattı. Omerhodzic, uzun yıllardır Çin tıbbı ve son 12 yılıdır da hacamat üzerine çalıştığını ifade ederek hacamatın Çin tıbbındaki yöntemlerden tamamen farklı olduğunun altını çizdi. Medyanın bu gibi konularda Ortadoğu yerine Uzak Doğu'yu öne çıkarmayı tercih ettiğini vurgulayan Omerhodzic, "Ama Brezilya'daki Yaz Olimpiyatları'ndan sonra Batı medyası, hacamatın Hazreti Muhammed'in bir sünneti olduğunu ve bunun Ortadoğu'dan geldiği gerçeğini kabul etti" dedi.
Hacamat, birçok ülkenin sağlık bakanlıkları tarafından henüz tedavi yöntemi olarak tanınmıyor. Türkiye'de ise 2014'te çıkarılan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği'ne giren hacamat, kamu hastanelerinde uygulanıyor. Suudi Arabistan da daha önce Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturduğu geleneksel tıp dalına hacamatı ekledi. Omerhodzic, hacamatın Bosna Hersek'teki sağlık bakanlığı tarafından da tanınmadığını belirterek "Akupunktur, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından kabul edildi. Hacamatın da DSÖ tarafından kabul edilmesi için bunun üzerine büyük bilimsel çalışmalar yapılmalı ve istatiksel sonuçlar hazırlanmalı." değerlendirmesinde bulundu.
MİGRENİ GEÇTİ
Bosna Hersek'te ve Balkanlarda yoğun ilgi gören hacamata dair öğrenilmesi gereken daha çok şey olduğunu söyleyen Omerhodzic, İslam geleneğinde de yeri olan hacamatın tüm yönleriyle doğru bir şekilde bilinmesinin önemli olduğunu vurguladı. 12 yıldır düzenli olarak hacamat yaptırdığını anlatan Anesa Omerhodzic, "Uzun yıllar migren problemi yaşıyordum. Ağrılarımın yavaş yavaş geçmeye başladığını fark ettim." dedi. Üç ayda bir kez hacamat yaptırdığını söyleyen Anesa, "Normalde günde beş ağrı kesici içerdim ama artık buna ihtiyaç duymuyorum." ifadelerini kullandı.
SARAYBOSNA/AA
