Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ermenistan'ın ateşkes açıklamasına cevap verdi. Azerbaycan'ın yanında olduklarını bir kez daha belirten Akar "Ateşkes çağrıları, samimi olmadığı gibi inandırıcı da değil" dedi.
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, pazar gününden bu yana çatışmaların devam ettiği Dağlık Karabağ'da ateşkesin sağlanması için AGİT ile anlaşmaya hazır olunduğu belirtilmişti.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Erivan yönetiminin bu açıklamasına yanıt verdi.
"SAMİMİ OLMADIĞI GİBİ İNANDIRICI DA DEĞİL"
Hulusi Akar, "Yıllardır Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ'daki haklı davasına çözüm sunmayanların ateşkes çağrıları, samimi olmadığı gibi inandırıcı da değil." dedi.
Akar ayrıca, "Can kardeşlerimizin haklı davasında, öz topraklarını geri kazanma mücadelesinde sonuna kadar yanında olmayı sürdüreceğiz" dedi.
"ATEŞKES GÖRÜŞMELERİ YAPMAYA HAZIRIZ"
Azerbaycan'ın operasyonları karşısında tutunamayan ve sürekli olarak mevzi kaybeden Erivan yönetimi geri adım attı. Ermenistan Dışişleri Bakanlığı, dün AGİT Minsk Grubu eş başkanları Trump, Putin ve Macron'un "acil ateşkes ilan edin ve müzakere başlayın" açıklamasının ardından bugün, "AGİT Minsk Grubu'nun arabuluculuğunda Azerbaycan ile ateşkes görüşmeleri yapmaya hazırız" açıklaması yaptı.
AGİT Minsk Grubu, Azerbaycan ve Ermenistan'ın Dağlık Karabağ sorunu için barışçıl bir çözüm bulmalarını teşvik etme amacıyla, 1992 yılında Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı tarafından kuruldu. Eş başkanlığını ABD, Fransa ve Rusya'nın yaptığı teşkilatta Beyaz Rusya, Almanya, İtalya, Portekiz, Hollanda, İsveç, Finlandiya, Türkiye ve krizin tarafları olan Azerbaycan ve Ermenistan yer alıyor.
DAĞLIK KARABAĞ SORUNU NEDİR?
Azerbaycan-Ermenistan çatışmasının kökeni 20. yüzyılın başlarına dayanıyor. Sovyetler Birliği döneminde, Josef Stalin Azerbaycan sınırları içinde bulunan Dağlık Karabağ’da bir Ermeni özerk bölgesi oluşturma kararı verdi. Bunun için farklı bölgelerden çok sayıda Ermeni'yi buraya yerleştirdi. Rusların bu politikası kanlı meyvelerini 90'lı yılların sonunda vermeye başladı.
Sovyetler Birliği zayıflamaya başlayınca, Ermeniler Karabağ'ın Sovyet Azerbaycan'dan Sovyet Ermenistan'a devredilmesine ilişkin taleplerini dillendirdiler. İki toplum arasındaki anlaşmazlık çatışmaya, 1990'lı yılların başlarında da geniş çaplı savaşa dönüştü.
Rusların desteğini de alan Ermeniler, 1991’de Hankendi’ni, 1992’de Şuşa ve Hocalı’yı işgal etti. Daha sonra Laçın, Hocavend, Kelbecer ve Ağdere'yi de ele geçiren Ermeniler, 1993'te Ağdam'a girdi. Ağdam'ı, Cebrayıl, Fuzuli, Gubadlı ve Zengilan illerinin işgali izledi. Ermeniler bu süreçte Azerbaycan Türklerine karşı katliamlar yaptı. Azerbaycan topraklarının yüzde 20'si işgal edildi, 1 milyona yakın Azerbaycanlı da yaşadıkları bölgeleri terk etmek zorunda kaldı.