7 Haziran'dan sonra başlayan PKK terörüne sessiz kalan, PKK'yı eleştirmek yerine hükümeti savaş çıkarmakla suçlayan HDP'den 1 Kasım hezimetinin ardından 'özeleştiri' geldi. HDP sözcüsü Bilgen, PKK şiddetinin oyların düşmesinde etkili olduğunu kabul etti.
7 Haziran'dan sonra terörü tırmandıran PKK'yı açıkça eleştirmeyen, PKK yerine devleti savaşçı politikalara yönelmekle suçlayan HDP'de 1 Kasım yenilgisinin ardından 'özeleştiri' sesleri yükseliyor.
Şiddet emanet oyları kaçırdı
1 Kasım seçiminde HDP'nin oyları 7 Haziran'a göre yaklaşık 1 milyon kişi düşerken 80 olan milletvekili sayısı 59'a geriledi. Seçim hezimetinin sebepleri araştırılırken parti sözcüsü Ayhan Bilgen'den 'PKK' itirafı geldi. Habertürk televizyonunda seçim sonuçlarını değerlendiren Bilgen, şiddet ve çatışma ortamının HDP'ye verilen emanet oyların geri dönmesinde etkili olduğunu, bu konuda seçmenin beklentisine cevap veremediklerini kabul etti.
Hiç kimsenin şiddetten medet ummadığı bir Türkiye...
'Bu ortamın sorumlusu biz değiliz ama bu ortamın barışa evrilmesi için HDP'nin üzerine düşenler vardı şüphesiz' diyen Bilgen, "Bir daha operasyonlardan, şiddetten çatışmadan hiç kimsenin medet ummadığı bir Türkiye'de yaşamayı hedeflemeliyiz, o beklentimizi diri tutmalıyız. Seçim sonuçları belki bu konuda taşların yerine oturmasını sağlayacaktır" şeklinde konuştu.
Beklentilere cevap veremedik
7 Haziran'dan sonra Demirtaş emanet oylar için teşekkür etmiş ancak Kandil'den, 'Emanet oy yok, alınan sonuç mücadalemizin eseridir' çıkışı gelmişti. Kandil'in tavrının emanet oyların geri dönmesinde etkili olup olmadığı sorusuna cevap veren Bilgen, kendilerine oy veren kitlenin beklentilerine cevap veremediklerini itiraf etti ve şunları söyledi:
Acımasızca tartışacağız!
"Tabiiki elinde silahı olanın siyaseti okuması, siyasetten beklentisi ile siyasi partinin içinden yapılan okumanın aynı olmasını beklemek mümkün değil. Sonuçta farklı yöntemler öngörmüşler ve o tercihte bulunmuşlar. Biz 7 Haziran'da bize oy veren kitlenin beklentisini karşılama konusunda galiba yeterince örgütlü bir kampanya organize edemedik. Yapmamız gerektiği halde yapamadıklarımızı masaya yatırıp acımasızca tartışacağız!"
