Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, Prof. Dr. Ergun Özbudun, Prof. Dr. Serap Yazıcı, Taha Akyol ve Elif Çakır'ın sorularını Karar TV canlı yayınında yanıtladı.
"BAHÇELİ TÜRKİYE'Yİ ERKEN SEÇİME GÖTÜRECEK"
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin grup toplantısında "MHP, Cumhur İttifakı'nın bir ortağı olsa da işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir" sözlerini değerlendiren Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, AK Partilileri uyardı. Davutoğlu, geçen hafta KARAR TV'ye yaptığı açıklamaları yineleyerek, Bahçeli'nin erken seçime götüreceğini ifade ederek şunları kaydetti:
"Hayat pahalılığı arttıkça, Sayın Bahçeli sorumluluktan kaçmak için gerekçe oluşturacak. Ve Türkiye'yi, yeni bir seçime götürecek. Şu an ilk aşamayı yaşıyoruz. Bahçeli, Cumhur İttifakı'nın seçim ittifakı olduğunu gösterdi. İkinci aşamada ise bütün bu yanlışların sorumlusu AK Parti diyecek. Üçüncü aşamada ise oturup Erdoğan ile yeni bir pazarlık zemini oluşturacak."
"İNFAZ YASASI DAİL HER ŞEYİN SORUMLUSU BAHÇELİ"
Davutoğlu, Cumhur İttifakı'nda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Bahçeli'den izinsiz adım atmayacağını fakat Bahçeli'nin Erdoğan'a sormadan her adımı atabileceğini ifade ederek, bunun 'kritik bir eşik' olduğunu söyledi. Davutoğlu, Bahçeli'nin ittifak ortağı olduğundan bu yana herhangi bir konuyu denetlemediğini belirterek, "Bahçeli aksine her aşamada belli şartlar dikte etti. İnfaz yasası dahil birçok yanlışın sorumlusu Bahçeli. Erdoğan, Bahçeli'den habersiz adım atamaz ama Bahçeli sormadan her adımı atabilir" dedi.
" MHP İTTİFAKI KONUSUNDA ERDOĞAN'I ÇOK UYARDIM "
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı MHP ittifakı konusunda çok uyardığını ifade eden Davutoğlu, "Erdoğan'a MHP ile yapılan her ittifak iki partinin de doğasını bozar" demiştim" dedi.
Davutoğlu, "O zamanlar MHP bundan kazançlı çıkıyor, AK Parti'nin oyları aynıydı. Ama Gelecek Partisi oldukça kendisine oy gitmeyecek. Bize saldırması bu yüzden. Sayın Bahçeli'ye 'iktidarın sorumluluğunu al' diyoruz "ben muhalefetim" diyor. Muhalefetsen 'iktidarın yanlışlarını söyle' diyoruz. "Ben iktidarım" diyor. Tam devekuşu misali" diye konuştu.
"TRT PAYININ KALDIRILMASI ERKEN SEÇİM İŞARETİ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada TRT payı ve Enerji Fonu kesintisinin kaldırılacağını açıkladı. Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, TRT payının kaldırılmasının erken seçim işareti olduğunu vurguladı.
Davutoğlu, "Peki TRT, tasarruf planını açıklıyor mu?" diye sorarak, "TRT'nin payı yine hazineden karşılanacak. Yani yine milletin verdiği vergiden TRT'ye verilecek. Medya ahlakını yerle bir eden insanlar şu an orada. TRT'de tek bir haberimiz çıkmadı. Ama bizim, bütün Gelecek Parti'sinin verdiği vergiler ile TRT'ye kaynak aktarılıyor. TRT hiçbir zaman ülkeyi yönetenlerin kullandığı bir iletişim aygıtı olma niteliğini sürdüremez" ifadelerini kullandı.
"SİSTEM MİMARİSİ OLUŞTURUYORUZ"
Davutoğlu, "Güç elimizde değil ama sistem mimarisi oluşturuyoruz" diyerek, hakim teminatını hayata geçireceklerini söyledi. Yargının üstünlüğüne vurgu yapan Davutoğlu, "Adaleti her şeyin üstünde tutmazsak ve kendi egomuzun üstünde bir adalet, yargı bağımsızlığı temin etmezsek sonunda en büyük bedeli siyasiler ödüyor" dedi. "Cumhurbaşkanlığı sistemi kötü örülmüş bir duvara benziyor bir taş çekilse tüm sistem çöker" diye konuşan Davutoğlu, parti olarak net bir tavır takındıklarını ifade etti.
"HUKUKUN ÇINARI BURADA"
Davutoğlu, Prof. Dr. Ergun Özbudun ile ilgili olarak 'Türk hukukunun çınarı burada' ifadesini kullandı. Davutoğlu konuşmasında 'Hukuk alanı güç biriktirme alanı değildir yargının hukukun görevi güçleri denetlemektir' diye konuştu.
"GELECEK PARTİSİ BU HELALLEŞMEYİ ORTAYA KOYUYOR"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde KARAR TV'ye çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu. Kılıçdaroğlu'nun 'dindar kesimle helalleşme' söylemi tartışma konusu olmuştu. Davutoğlu, Kılıçdaroğlu'nun bu söylemi nedeniyle kendisini tebrik ettiğini vurgulayarak, kendisiyle önceki görüşmelerinden birinde başörtüsü konusunda takındığı tavır nedeniyle de tebrik ettiğini söyledi.
"Otoriter milliyetçi muhafazakar yapının sancılarını çekiyoruz "diyen Davutoğlu "Gelecek Partisi'nin yapısı bu helalleşmeyi ortaya koyuyor" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, "Biz uzun yıllar otoriter laikliğin sancısını 28 Şubat ve 12 Eylül'de yaşadık. Şimdi de otoriter muhafazakar milliyetçiliğin sancılarını yaşıyoruz. İçinde genel başkanlık yaptığım parti, çıkıp meydan okuyucu o manifestoyu okuduğunda bu dediğinizi yaptım ben Sayın Kılıçdaroğlu'na şunu söyledim, 'sizin otoriter sekülerizmi esnetme ve demokratik kılma hızınızla, bizim yani geniş muhafazakar kesim otoriter muhafazakar milliyetçiliği demokratikleşme hızını bir yerde buluştuğunda Türkiye, huzur bulur' dedim. Ve buna inanıyorum."
Gelecek Partisi'nin yapısını her kesimden oluştuğunu ifade eden Davutoğlu, 'biz bunu yaptık' diyerek sözlerine şöyle devam etti:
"Bütün ömrüm seküler çevrenin sol çevrenin arasında geçti. İslam dünyası ve batı dünyasının doğasını tanıyan biriyim. Bu benim için bir şans, aynı zamanda büyük bir sınav. İki tarafında zaaflarını ve doğru yönlerini biliyorum. Gelecek Partisi'ni kurarken bütün arkadaşlara şunu söyledim, 'Mahallelerimizden çıkalım, yeni bir serüvene çıkalım' dedim. Öyle bir ekip kurduk ki söylenenlerin hepsini tek bir çatıda topladık. Aramızda 12 Eylül'de milliyetçilikten hüküm giymişte var, devrimcilikten hüküm giymişte, 28 Şubat'ın çilesini yaşamış olan da. Kısacası egoist otoriterliğin bedelini ödemiş herkes var " dedi.
Türk siyasi tarihini bilinmediğini ifade eden Davutoğlu, "Sadece AK Parti'yi kastetmiyorum. CHP'nin yaşadığı tecrübe de bizim AK Parti'nin de MHP'nin de. Bu tecrübeler üzerine bir şeyler inşa edilir" dedi.
"BEN KENDİ ARKADAŞLARIMA DÖNÜP 'YANLIŞ YAPIYORSUNUZ' DEDİM"
"Biz AK Parti'nin devamı değiliz biz Gelecek Partisi'yiz" vurgusu yapan Davutoğlu, "Esas olan kendi çevrenize gerektiğinde meydan okuyabilmektir" dedi. Davutoğlu, "Ben kendi arkadaşlarıma dönüp 'yanlış yapıyorsun dedim meydan okudum bunun bedelini ailemden de dahil dışlanarak ödedik" diye konuştu.
"ERDOĞAN'DAN MEKTUP GELDİ"
Davutoğlu, konuşmasında "Esas mücadele kendi tarafınıza dönüp 'yanlış yapmanıza izin vermeyeceğim' demek çok önemli" dedi. Davutoğlu Karar TV canlı yayınında ilk kez, geçen hafta İlim Yayma Vakfı'ndan Bilal Erdoğan imzalı bir mektup geldiğini de söyledi.
İlim Yayma Vakıf Başkanı ve Beştepe'den kendisi hakkında baskıların yapıldığını söyleyen Davutoğlu, "Geçen gün bana bir mektup geldi. İlim Yayma Vakfı'ndan. 'Öğrenci burslarına desteklerinizi bekliyoruz' yazıyor. İmza, Bilal Erdoğan'a ait. 2018 yılında bu vakıf "Davutoğlu'na konferans verdirmeyeceksiniz" diye baskı yaptı" dedi.
"Gelecek Partisi'nde çok sayıda yeni ismi siyasete kazandıracak" diyen Davutoğlu partisi ile ilgili olarak , "Zihinler buluştu, ortak çalışma yapılıyor" ifadesini kullandı.
"Nasıl beraber yazdıysa bedelini beraber ödeyeceğiz" diyen Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Ben şundan eminim bizde de böyle bir otoriter eğilim olduğunda biz kendimiz diyeceğiz 'bu yanlış'. Bizim tek çabamız var gelecek nesillere onurlu yaşayacakları bir Türkiye bırakmak. Geçmiş geleceğin teminatı, biz bedel ödedik, gelecekte iş yaptıklarında sınavdan geçmiş olacaklar, arkadaşlarımız güç sınavından geçtik biz. Bütün kadro verdiği sözü yerine getirecek."
"ŞİDDETLE KINIYORUM"
Geçtiğimiz günlerde bir şehit yakınına hakaret ettiği gerekçesiyle İYİ Parti Milletvekili Lütfü Türkkan Grup Başkanvekili görevinden alınarak yerine Erhan Usta getirildi. Konuya ilişkin açıklama yapan Davutoğlu, "Çok ağır hakaret var, hele ki şehit yakınıysa. Benim en çok zorluk çektiğim görevlerden biriydi, şehit yakınlarını teselli etmek, böyle bir küfür edep sahibi kimseye yakışmaz, şiddetle kınıyorum" dedi.
Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Siyaseti yeniden inşa edeceksek iktidar kanadının sadece böyle bir şeye dönük suçlama yaparken kendi nezaketsizliklerini kapaması doğru değil. Bu millete doğrudan küfür edenlere ayrıcalıklı ihaleler verildi mi, Kuran- ı Kerim'e hakaret eden biri büyükelçi yapıldı mı? Meral Akşener'e iftira atıldığında yapanlardan hesap soruldu mu? Erdoğan şehit babasına ağır hakaret ettiğinde neler hissetti acaba? Erdoğan eğer bu konuda samimiyse geçmişte ve şuanda kullandığı dile bakması lazım, en yakın arkadaşlarına en ağır hakaretle saldıranlara hangi yetkileri verdiğini de sorgulaması lazım."
Davutoğlu, konuşmasının sonunda Konya depremi ve Malatya'daki çöken binadaki vatandaşlar ile ilgili de geçmiş olsun dileklerini iletti.
"ŞUAN Kİ SİSTEMDE YASAMANIN YETKİSİ ÇOK AZALMIŞTIR"
Prof. Dr. Serap Yazıcı 'parlamenter sisteme geçiş nasıl olmalı' üzerine değerlendirmeler yaptı. Yazıcı, "Şuan ki sistemde yasamanın yetkisi çok azalmıştır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi freni patlamış kamyon gibi uçuruma yuvarlanıyor" dedi.
Yazıcı, "Hükümet sistemi arayışımız içinde bu melez modele yer yok" diye konuşan Yazıcı, "Biz gerçek parlamenter sistemi inşa etmek için bu çalışmayı yaptık. Yasama sistemi parlamentoya aittir. Cumhurbaşkanı partisiz ve tarafsızdır olmalıdır" ifadesini kullandı.
"KEŞKE TÜRKİYE BAŞARILI KOALİSYONLAR KURABİLSE"
'Güçlendirilmiş parlamenter sistem' üzerine değerlendirme yapan Prof. Dr. Serap Yazıcı, "Cumhurbaşkanları Bakanlar Kurulunu ve yasamayı etkisiz kılıyor" dedi. Yazıcı, "Keşke Türkiye başarılı koalisyonlar kurabilse" şeklinde konuştu.
Yazıcı konuşmasında, "Yapıcı güvensizlik oyu meclis görevdeki bir hükümeti düşürmeye teşebbüs edebilir ama onu düşürmek için yenisini kurması gerekir. Yıkmakta birleşen parlamento yapmakta birleşemezse hükümeti düşüremeyecektir" dedi.
"BUGÜNKÜ SİSTEM BİR KUVVETLER BİRLİĞİ SİSTEMİ"
Prof. Dr. Ergun Özbudun ise koalisyonların öcü gibi görülmesine karşıyım diyerek, "Esef verici hükümet istikrarsızlıklarının genel nedeni Türkiye'nin kutuplaşmış olması, partilerin birbirini rakip değil düşman olarak görmesi" dedi.
Bugünkü sistemin kuvvetler birliği sistemi' olduğunu ifade eden Özbudun şunları kaydetti:
"Şuan ki sistem otoriter ve kurumsal demokrasi arasında sıkışmış bir sistem. Seçim rekabeti eşit değil, adil değil. Yapılacak olan önümüzdeki seçimleri ölüm kalım meselesidir"
"CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ UCUBE BİR SİSTEM"
Özbudun 'Yapılacak olan şey sadece sistem değişikliği değil bu kutuplaşmayı da yumuşatmak' olduğunu ifade ederek sözlerine "Güvensizlik oyuna son derece taraftarım" diye ekledi. Özbudun, "Devletin kurucu lideri Atatürk'e 1924 Anayasası'nda Meclis'i feshetme yetkisinin verilmediğini" hatırlatarak, "Bu ucube sistemin demokratik hale getirilmesi mümkün değil özünde ucubelik yatıyor" dedi.
Prof. Dr. Ergun Özbudun, yargıda karşılaşılan olumsuzlukların sebebinin HSK'nın yapısından kaynaklı olduğunu ifade ederek, çoğulcu bir yapı meydana getirilmenin önemli olduğunu söyledi.
Özbudun, "Hiç bir çözüm sihirli bir değnek değil ama mevcut sisteme oranla çok daha güvenilir bir sistem olacağına inanıyorum" şeklinde konuştu.
"HDP, ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMİ BELİRLEYECEK GÜÇ"
6 partinin Güçlendirilmiş Parlamenter sistem çağrısının umut verici olduğunu belirten Özbudun, HDP'ye değinerek, "HDP biçimsel olarak bu ittifakta olmasa bile tutum belgesinde bunlarla çelişen bir taraf görmüyorum. Yüzde 10 civarında bir oy oranı var. Önümüzdeki seçimi belirleyecek bir güç" diye konuştu.