Berlin’de öldürülen Çeçen asıllı bir Gürcistan vatandaşının infaz emrini Rusya’nın verdiği iddiaları ile ilgili olarak Berlin’deki iki Rus diplomat sınır dışı edildi.
MİKDAT KARAALİOĞLU/ALMANYA
Rusya hakkında, Berlin’de öldürülen Çeçen asıllı bir Gürcü vatandaşının infaz emrini verme şüphesi gittikçe yoğunlaşırken, Almanya, Berlin Rus Büyükelçiliği’nde çalışan iki Rus istihbarat elemanı hakkında sınır dışı kararı verdi.
Cinayet hakkında yeni bulgulara ulaşılması üzerine, olayın uluslararası boyutu olduğu gerekçesiyle,soruşturma yerel savcılıktan alınarak Federal Savcılığa verildi. Federal Savcılık tarafından yapılan açıklamada “Berlin’de Ağustos ayında bir Gürcistanlının, Rus Federasyonu devlet birimlerinin verdiği bir görevle öldürüldüğüne dair yeterli gerçek ipuçları bulunuyor“ denildi.
BAKANLIĞA ÇAĞRILARAK SÖZLÜ NOTA VERİLDİ
Alman hükümeti ise yeni bulgular üzerine Rusya’nın Berlin Büyükelçiliği’nde çalışan iki istihbarat elemanı hakkında acil kaydıyla sınır dışı kararı aldı. Spiegel Online siteinde er alan habere göre Alman Dışişleri Bakanlığı Çarşamba günü Rusya Büyükelçi Sergej J. Netschajew’i bakanlığa çağırarak sözlü nota verdi.
Söz konusu sözlü notayla her iki istihbarat elemanı istenmeyen adam olarak ilan edildi ve yedi gün içinde Almanya’yı terk etmeleri istendi. Alman Dışişleri Bakanlığı alınan bu sınır dışı kararını ise cinayet olayında Rusya’nın yeterli işbirliği yapmaması olarak gerekçelendirdi. Buna ilaveten Rusya’nın olayın arkasında olduğu yönünde ciddi ipuçları olması da alınan sınır dışı kararının nedenleri arasında sayıldı.
ÇEÇEN SAVAŞI'NDA RUSLARA KARŞI SAVAŞMIŞTI
23 Ağustos 2019’da Berlin’in Tiergarten semtinde Çeçen asıllı Gürcistan vatandaşı Zelimkhan Khangoshvili, üzerinde 49 yaşıdaki Vadim Sokolov ismine düzenlenmiş bir kimlik bulanan bir Rus vatandaşı tarafından öldürülmüştü.
Ancak yüz tarama yazılımları ile yapılan incelemeler sonucunda söz konuşu kişinin 49 yaşındaki Vadim Sokolov değil 54 yaşında Rus vatandaşı Vadim Kasikov olduğu ortaya çıktı. Kahgoshvili’nin ikinci Çeçen savaşında Rusya’ya karşı savaştığı ve daha sonra Gürcüstan ve Ukrayna’da Rus menfaatlerine karşı mücadele verdiği bildiriliyor.
