Görüşler

Ali Barskanmay yazdı: LGS’de başarının anahtarı aslında ailenin avucunda

Ali Barskanmay yazdı: LGS’de başarının anahtarı aslında ailenin avucunda

Eğitimci Ali Barskanmay, Liselere Giriş Sınavı öncesi dikkat edilmesi gereken konular hakkında ailelere önemli uyarılarda bulunuyor.

2 Haziran Cumartesi günü 14-15 yaş aralığında yaklaşık 1 milyona yakın öğrenci ilk kez Türkiye genelinde yapılan ve hayatlarını etkileyecek önemli bir sınava giriyor.

Öğrencilerin bundan sonraki; lise, üniversite ve iş hayatını belirleyecek olan önemli bir sınav.

Sınavı bu saatten sonra tartışmak hem öğrenciye hem de veliye zarar vereceği için şimdi konuşulması gereken; iki gün kala öğrencileri nasıl doğru odaklayabiliriz? Öğrencilerin sınav merkezli yoğunlaşıp zihinsel dağınıklık ve stres yaşamamaları için neler yapmalıyız? Sınava girecek olan öğrencilerin kimi geçen yıldan kimi de eğitim öğretim yılının başından beri hazırlanıyor. Girdikleri deneme sınavları üç aşağı beş yukarı öğrencilerin başarı sıralamasıyla ilgili bir ipucu vermiştir öğrenciye, veliye ve öğretmenlerine.

Ebeveynler çocuklarına, sınava giren bir yarış atı olarak değil de evladı olarak yaklaşmalı. Karşılıksız, sınava rağmen sevmeli.

Bu saatten sonra sınava girecek öğrencilere heyecanlarını; kaygı ve strese dönüştürecek olan emir cümleleri kurmak yarardan çok zarar getirir.

‘Ailemin beklediği başarıyı gösteremezsem’ kaygısı öğrencilerde sınav öncesi
stres yaratan en önemli iki sebepten biri.

Bizler, Türkiye toplumu olarak duygusal bir milletiz. Sınavın yaklaştığı zamanlarda bilinçli veya bilinçsiz akli değil hissi mesajlar vermeye çalışırız öğrencilere. Duygusallığın olduğu öznel cümlelerde kaş yapalım derken göz çıkarmaya da müsait bir milletiz aynı zamanda. Gölge etmeyelim ihsan istemez mealinde bir soğukkanlılıkla öğrencilerin hissiyatıyla fazla oynamamamız lazım gelen bu saatten sonra, birçoğumuz duygularımızın kırbacı olup şaklatırız emir cümlelerimizi çocukların hassas dünyalarında. Bu saate kadar çalışan  öğrenci zaten sınava hazırdır. Hazırlanmayanın da durumu kabullenmesi en doğru olandır. Siyaset için 24 saat uzun bir süredir denir. Eğitim için geçerli olan bir zaman değildir kalan bu süre.

Öğrencilerin bu saatten sonra uyku düzenine, sosyal çevre düzenine ve kendisini fazla heyecanlandıracak durumlardan kaçınmasına dikkat etmesi lazım. Ders, anlamında bu saate kadar çalışma kafidir. Üç gün kala kilometrelerce bilgi kat etmeye kalkışmak; Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmaya kapı aralar. Son rötuşlar, kendini yetersiz gördüğü bir iki konuya bakmak ve zihinsel disiplinini sağlamak kafi.

Ailelerin tutup ‘aman şuna da bir bak’, ‘sen bunda geçenlerde yanlış yapmıştın’, ‘senin hani şu konum eksik diyordun ona da bir bak’, ‘neden daha çok çalışmıyorsun, zaten az kaldı’... vb gibi toptancı cümleler kullanması; panik yapma tellallığına neden olur. Öğrencide  var olmayan kaygı, panik, stres ve hatta çocuğun aklına gelmeyen her türlü olumsuz davranışı çocuğa yüklemeye davetiye  çıkarır. Uyuyan devi uyandırmış olur. Olmayan stres hattını çocuğun dünyasına kurmuş olur. Hitap ettiğimiz 14-15 yaş aralığının duygusallıktan çabuk etkilendiğini de düşünürsek...

Bunlar  yerine ebeveyn, çocuğuna daha yapıcı duygular ve davranışlarla yaklaşabilir. Çocuğuna, sınava giren bir yarış atı olarak değil de evladı olarak yaklaşmalı. Karşılıksız, sınava rağmen sevmeli. Onun sevdiği yemekler, tatlılar yapabilir. Çocuğuyla küçük gezintiler yaparak ona dokunan sohbetlerle rahatlatabilir. Bu, sınav ve sınavı çağrıştıran konulardan uzak bir aile sohbeti olmalı. Mümkün oldukça sınav merkezli konuşmalardan uzak durmak lazım. Çocuğun sevdiği aile efradıyla veya sevip pozitif enerji aldığı arkadaşlarıyla buluşma sohbetleri ayarlayabilir. Çocuğa mutlu olduğu ortamlar oluşturarak moral motivasyonunu yüksek tutulmuş olur.

Bu davranış ve durumlar; sınava girecek olan öğrencilere doğru ve güçlü bir duygu ve davranış yüklemesi yapar. Çocuğun kendisini  değerli ve mutlu hissetmesini sağlar. Çocuğun zihninin doğru işlenip duygularının da sınavda doğru tepki vermesini sağlamış olur.

Bugün dünyada yapılan araştırmalarda ve Türkiye’de sınava giren öğrencilerde stresin iki temel sebebinin öğrenci üzerinde daha belirgin negatif etki yaptığı tespit edilmiş.

Birincisi: Öğrencinin kendini sınava hazır hissetmeme durumu (bu saate kadar hazırlanma süreci zaten bitmiş olup bu saatten sonra bu durumu kaşımanın bir anlamı yok. Durumu, olduğu gibi kabullenerek hareket etmek lazım.)

İkincisi: Beklenti... Öğrencinin, çevredeki beklentilere cevap vermeme kaygısı.

Özellikle ikinci faktör Türkiye gibi duygu merkezli düşünen bizlerde öğrencilerin kaygılarını artıran en önemli sebeptir. Bu sebebi de zaman içinde biz öğrencinin içine yerleştirmişizdir. Çocuğun çalışmasını sağlamak için olur olmaz konuşmalarımız çocuğun içine kaygıya sebep olacak yüksek bir beklenti yerleştirmiş. Çocuk bu beklentileri içinde beslemiş, büyütmüş.   

Ya anne ve babamın beklediği başarıyı göstermezsem. Başarılı olamazsam aile efradının içine nasıl çıkarım? Beni sınava hazırlayan ve benden beklentileri olan öğretmenlerimin yüzüne nasıl bakarım? Ya akrabalarıma karşı annemi, babamı mahçup edersem...vb gibi birçok neden öğrencinin midesine kramplar sokan, öğrenciyi yüksek kaygıdan dolayı uykusuz bırakan, sınav öncesi elini ayağını birbirine dolaştıran, bildiklerini öğrenciye birer birer unutturan başarısızlık şirketleridir.

Ebeveynler çocuklarını doğru yöneterek bu olumsuz durumlardan uzak tutamalı. Bunun da ilk adımı bu birkaç gün içinde de olsa çocuğunu sarsılmaz bir özgüvenle ve sıcak bir sevgiyle beslemesi.

Her çocuğun mizacı farklı bir özelliğe sahiptir. Çocuklar bir sınavla değerlendirilmeyecek kadar da özeldir. 14-15 yaşındaki çocukları geleceğe hazırlamanın öznesi, onlara güvenmek ve sevgimizi onlara daima hissettirmek.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Bunlar da İlginizi Çekebilir