Erbil’in bağımsızlık adımıyla başlayan gerilimin Kerkük’te sahaya yansıdığı dönemde Henri Levy’den ilginç bir iddia geldi. Fransız felsefeci, ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’un Barzani’ye referandumu süresiz olarak ertelemesi için mektup yazıp rüşvet teklif ettiğini öne sürdü.
Fransız felsefeci Bernard-Henri Levy, ABD yönetiminin Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’ye bağımsızlık referandumundan vazgeçmesi için rüşvet teklif ettiğini öne sürdü. Tablet dergisinde Kuzey Irak’ta son dönemde yaşanan gelişmelere ilişkin bir yazı kaleme alan Levy, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın, Barzani’ye bir mektup yazdığını iddia etti. Söz konusu mektubu bizzat gördüğünü öne süren Levy, Tillerson’ın, Barzani’ye “referandumun süresiz ertelenmesi karşılığında maddi kazanç teklif ettiğini” yazdı. Levy, bu maddi kazancın ABD tarafından Barzani yönetimine nasıl ve ne şekilde sağlancağı konusunda ise ayrıntı vermekten kaçındı.
Körfez kriziyle ilgili diplomatik girişimlerini sürdüren Tillerson ise Katar temasların sırasında ülkesinin IBKY’deki referandumu desteklemediğini yineledi. Tillerson “IŞİD’e karşı savaşıldığı için referandumun zamanı değil” dedi. İran’ın Irak’taki varlığından Irak Başbakanı Haydar el-İbadi’yi sorumlu tutan Tillerson, Irak hükümetinin Kerkük’te kontrolü sağlayarak IŞİD öncesi sınırlarına geri döndüğünü aktardı ve tarafları bu sınırlara bağlı kalmaya teşvik ettiklerini kaydetti. Irak Başbakan İbadi ise Tillerson’ın önceki gün yaptığı “İranlı milisler ve yabancı savaşçılar Irak topraklarını terk etsin” açıklamasına cevap verdi. İbadi “Hiç kimsenin Irak’ın içişlerine karışma hakkı yoktur” dedi. Tillerson’ın hem Haşdi Şabi’yi, hem de İran Devrim Muhafızları’nın dış unsurlarından Kudüs Gücü’nü kast ettiğini belirtilmişti.
Washington yönetimi, Erbil’in tüm dünyanın itirazlarına kulağını tıkadığı dönemde de IŞİD’le mücadele vurgusu yapıp, Barzani’ye “zamanı değil” uyarısında bulunmuştu. Bu süreçte Erbil’i açıkça destekleyen tek ülke İsrail’di. Moskova ise petrol kartını devreye sokup, cılız bir şekilde oylamaya karşı olduğunu dile getirmişti. Kerkük’te yaşanan gelişmelerin ardından Rusya’dan yeni bir açıklama geldi. Iraklı mevkidaşı İbrahim el-Caferi ile Moskova’daki görüşmesinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Rusya Dışişleri Bakanı Serhey Lavrov, Irak yönetimi ile Kürtler arasında silahlı çatışma yaşanmamasını umduklarını belirterek “Kürtlerin, isteklerini Irak hükümetiyle diyalog yoluyla çözmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Taraflar, doğrudan diyaloğun başlatılması veya aracıya ihtiyaç duyup duymadıkları konusuna kendileri karar vermelidirler” diye konuştu. Caferi ise “Kürt kardeşlerimiz elbette kendi bölgelerini kurma hakkına sahiptirler. Ancak bu Irak’tan ayrılma hakları olduğu anlamında gelmiyor” ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN BU KAREYİ ELEŞTİRMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 Ekim’de, referandumdan önce Levy ve Kouchner’le bu pozu veren Barzani’yi şu sözlerle eleştirmişti:
“Fotoğrafa bakıyorsunuz, sağında eski Fransız bakan Bernard Kouchner’i, solunda Fransız yazar Bernard Henry-Levy. Herhalde bunlardan alıyor gücü. Ama attıkları adım, bir netice değildir. Şimdi bir sebep üzerinde yürüyor, netice ne olacak bu ayrı bir konu.”
‘IKBY 4 MADDELİK KERKÜK TEKLİFİNİ KABUL ETMEDİ’
Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB), Kerkük’e askeri operasyon yapılmadan önce IKBY Başkanı Mesut Barzani’ye Erbil ve Bağdat’ın uzlaşmasını öngören bir teklifin sunulduğunu ancak bunun kabul edilmediğini öne sürdü. Teklifin, 15 Ekim’de Celal Talabani’nin oğlu Bafel Talabani tarafından, Barzani ve Irak Cumhurbaşkanı Fuat Masum’un da katıldığı KDP ve KYB politbüro üyeleri toplantısında masaya yatırıldığı ancak ciddiye alınmadığı kaydedildi. KYB’ye göre teklif şöyle: Kerkük sınırları içerisinde ortak bir askeri komutanlığın kurulması ve komutanlığın içerisinde Irak ordusu, Peşmerge ve ABD temsilcilerinin yer alması. Bu komutanlığın Kerkük’teki K1 Askeri Üssü’ne konuşlanması. Kent merkezine hiçbir ordu unsurunun girmemesi. Erbil ve Bağdat arasındaki sorunların diyalog ve anayasa çerçevesinde çözülmesi.
BARZANİ’YE İSTİFA ÇAĞRISI
IKBY’deki en güçlü muhalif parti olan Goran Hareketi’nin Sözcüsü Şoreş Haci, peşmergenin Kerkük’ten neredeyse çatışmadan çekilmesiyle oteritesi sarsılan IKBY lideri Mesut Barzani’ye istifa çağrısında bulundu. Haci “Barzani ile Yardımcısı Kusret Rasul’ün meşruiyeti kalmamıştır, istifa etmeleri gerekir” dedi. Goran Sözcüsü, Bağdat yönetimi ile diyalog hazırlığı yapmak ve yeniden seçimlere gidilmesini organize etmek amacıyla bir ulusal kurtuluş hükümetinin kurulması gerektiğini belirtti. Goran Hareketi, Kürdistan Parlamentosu’ndaki 111 sandalyenin 24’üne sahip.
PARLAMENTO SEÇİMLERİ ERTELENDİ
IKBY’de 1 Kasım’da yapılması öngörülen parlamento ve başkanlık seçimleri ertelendi. Ertelemenin partilerin aday belirlememesi nedeniyle yapıldığı açıklandı. Seçim komisyonu Başkanı Hendrean Muhammed, aday bildirme tarihinin geçen hafta dolduğunu ve düne kadar uzatıldığını belirterek bölge parlamentosundan yeni seçim tarihi belirlemesini isteyeceğini ifade etti.
PEŞMERGEYE ALMAN EĞİTİMİ KALDIĞI YERDEN DEVAM EDİYOR
Kerkük’te yaşanan çatışmaların ardından geçen hafta peşmergeye verdiği askeri eğitimi durduran Almanya, 2014’ten bu yana devam ettirdiği desteği yeniden başlattı. Almanların peşmergeye verdiği silahların IŞİD’le mücadele dışında kullanılmayacağı konusunda anlaşma yapılmasına rağmen, IKBY’nin hibe edilen silahları Irak ordusuna karşı kullandığı iddiaları tartışmalara neden olmuştu. IŞİD’e karşı peşmergeleri eğitmek için Kuzey Irak’ta 200’ün üzerinde Alman askeri bulunuyor. Berlin yönetimi peşmergeye şu ana dek 90 milyon euro’luk silah ve mühimmat hibe etti.