Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Selahattin Demirtaş'ın Rusya ziyareti ile ilgili konuştu. Demirtaş'ın Rusya'ya esas duruşunu göstermeye gittiğini vurgulayan Bakan Bozdağ, paralel yapının da bu tavrı sergilediğini ifade etti.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Rusya temaslarına ilişkin "Gitti orada Lavrov’a bağlılığını ifade etti. Türkiye’ye zarar vermek için 'Emrinizdeyim' diye esas duruşunu yaptı, geldi. Şimdi paralel yapı da aynısını yapıyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Nasıl sessiz kalırdık"
Yarın başlayacak 'Yargı Teşkilatı Toplantısı'na katılmak üzere öğle saatlerinde Antalya'ya gelen Bakan Bozdağ, partisinin İl Başkanlığını ziyaret etti. Bozdağ, burada yaptığı konuşmada muhalefetin ve bazı çevrelerin Suriye ve Irak'ta yaşanan olaylarla Türkiye'yi irtibatlandırmak istemediğini belirterek, "Bilmemiz icap eder ki Suriye- Türkiye arasında 910 kilometrelik bir sınır var. Sınırın öte yakasındakilerle bu yakasındakiler amca, hala çocuğu. Bu derece akrabalık bağları, tarihi ortaklıklar, komşuluk ilişkileri var. Bizim böylesi bağlarla bağlı olduğumuz bir yerde çıkan yangın karşısında sessiz kalmamız olabilir mi, olamaz" diye konuştu.
"Çevremizle ilgilenmeye devam edeceğiz"
Bu durum karşısında insanlık değerlerinin, vicdan sahibi olmanın devreye gireceğini belirten Bozdağ, "Kulakları kapayıp acı, yangın, imdat çağlıkları arasında uyuyorsanız insan olma noktasında eksiklikler vardır" dedi. Türkiye'nin bazı çevreler tarafından bu sorun karşısında 'sağırlar körler' gibi davranmaya zorlandığını aktaran Bozdağ, Türkiye'nin insan olmanın gereklerini yerine getirdiğini söyledi. Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:
"Biz ülke olarak etrafımızda olup bitenler karşısında büyük devlet olmanın gereğini yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Türkiye bu yardımlarla küçülmez. Bu yardımlarla büyür. Türkiye esas olup bitenlere gözünü kulağını kapayarak küçülür. Biz gözümüzü, kulağımızı açık tutacağız. Elimizle, ayağımızla yardıma koşabildiğimiz kadar koşacağız ki Aylan bebekler olmasın. İnsanlık ölmedi, inşallah ölmeyecektir. İnsanlıktan çıkan insanlar aramızda dolaşsa da insan olmanın onurunu en büyük onur kabul edenler hala çoğunlukta. Onların sayesinden her şey yarın daha iyi olacaktır."
"Hendekler kazanların başına geçecek"
Türkiye'nin terörle de ciddi bir mücadele içinde olduğunu aktaran Bakan Bozdağ, aktif mücadelenin sürmeye devam edeceğini söyledi. PKK terör örgütünün, Türkiye'nin bazı yerlerinde hendekler kazmak, barikatlar kurmak, mayınlı, bombalı tuzaklarla hem sivil hem de asker ve polisin, kamuda çalışanların hayatına kastettiğini vurgulayan Bozdağ, "O hendekleri ortadan kaldırmak, kazanların başına geçirmek bizim vazifemizdir" dedi.
Parlamento çatısı altında bazı siyasi partilerin yaşanan bu hadiseyi görmeden hükümeti hedef alan açıklamalar yaptığını savunan Bozdağ, konuşla ilgili şunları söyledi:
"Peki bu hükümet bugüne kadar o mahallede sokağa çıkma yasağı ilan etmedi de bugün neden sokağa çıkma yasağı ilan etti? Bir sene önce yoktu da şimdi neden var? Neden diyelim ki, Sur'da var da başka bir ilçede, mahallede yok. Sokağa çıkma yasağı kararını hükümetin emrinde olan valinin, kaymakamın alma sebebi nedir? Bunun üzerinde hiç kimse durmuyor. Orada teröristler hendek kazacak, barikat kuracak, terör örgütüne ait malzemeler olacak, silahlar, bombalar olacak, buna da hükümet seyirci kalacak. Böyle bir şey olabilir mi? Hükümeti eleştirenlere diyorum ki; dönün terör örgütüne siz laflarınızı söyleyin. Hendekleri kazanlara, HDP'nin parlamentodaki sözcülerini ve aynı zamanda HDP'nin sözlerine destek veren CHP'nin parlamentodaki üyelerine de sesleniyorum, Ak Parti'ye, hükümete söylediğiniz laflarının yüzde birini hiç olmazsa dönün kanlı bölücü terör örgütüne ve onun teröristlerine söyleyin."
"Milyonda birini PKK'ya söyleyemediler"
Ancak bu kesimlerden böylesine bir açıklamaya bugüne kadar şahit olmadıklarının altını çizen Bozdağ, "Siz kimden yanasınız? Türk milletinden, devletinden mi terör örgütünden, teröristten mi?" diye sordu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da dahil olmak üzere milletvekillerinin hükümete yönelik eleştirinin milyonda birini PKK'ya söylemediğini iddia eden Bakan Bozdağ, "Askerimizi, polisimizi şehit eden terör örgütü ve onun taşeronu teröristten yana mısınız?" dedi.
Hükümetin, kamu düzenini korumak, kamu güvenliğini sağlamak, vatandaşın can ve mal emniyetini tesis etmek noktasında etkin ve kararlı mücadelesinin devam edeceğini belirten Bozdağ, hükümetin neden bunları yapıyor diye eleştirilemeyeceğini, görevini yaptığını söyledi, "Vazifesini yapan hükümet takdir edilir" dedi.
Elçi soruşturmasında gizlilik yok
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesinin ardından olay yerini incelemeye giden ekiplerin üzerine farklı zamanlarda ateş açıldığını belirterek açıklamalarını sürdüren Bakan Bozdağ, "Ak Parti hükümeti olayın üzerinin örtülmemesi için elinden gelen bütün çabayı ortaya koymuştur. Bundan sonra da sürdürecektir. Herhangi bir gizlilik yoktur. Olması da söz konusu değildir" dedi. Elçi soruşturmasının her aşamasının ailesinin avukatları ve yakınlarıyla paylaşıldığını belirten Bozdağ, "Olayın aydınlatılmasını istemeyen PKK terör örgütüdür. Neden istemiyor 'katil devlet' diye propaganda yapmak için istemiyor. Eğer katilin kim olduğu tespit olursa bu propagandayı yapamayacak. Hakikaten korkuyorlar ama hakikati ortaya çıkarmak vazifemizdir" dedi.
DAEŞ'le mücadelede tavşana kaç taktiği
Türkiye'nin içerde PKK ve DHKP-C ile mücadele ederken diğer tarafta DAEŞ terör örgütüyle mücadele ettiğini de kaydeden Bozdağ, Rusya'nın DAEŞ'le mücadele adı altında Suriye'nin ılımlı muhalefetinin bir bölümünü oluşturan Bayırbucak Türkmenlerini bombaladığını iddia etti. Atılan bombaların yüzde 91'nın Türkmenleri hedef alırken ancak yüzde 9'unun DAEŞ hedeflerine yöneldiğini iddia eden Bakan Bozdağ, "Aylardır gökten bomba yayıyor fakat DAEŞ ne ise bitmiyor. Bütün dünya bomba yağdırıyor ama bitmiyor. Nasıl oluyor bu iş? Gerçekten DAEŞ terör örgütünün teröristleri ve bunların yerleri üzerine bomba atılıyorsa bu kadar bombadan sonra varlığını sürdürebilmesi mümkün mü? Değil. Ama bakın hiçbir şey olmamış gibi devam ediyor. Demek ki bu bombalar doğru yere atılmıyor" iddiasında bulundu.
DAEŞ'e karşı uluslararası toplumun etkin bir mücadele yapması gerektiğini kaydeden Bozdağ, "PKK ve DAEŞ terör eylemlerini yaptıkları silahları kendileri imal edebilir mi, kim veriyor bu silahları? Dünyada hangi silahın hangi ülke tarafından üretildiği bilmeyen kimse yok. Şimdi silahları vermeyi durdursunlar DAEŞ diye bir terör örgütü kalır mı? Havadan vurmakla bitmiyor. Demek ki orayı vurmuyorlar. Bir yandan da silah gidiyor, bir yandan da terörist devşiriliyor. Yani tazıya tut tavşana kaç diye bir şey var ya" şeklinde konuşmasına devam etti.
"Milletin onurunu koruduk"
Rusya'nın uçağı Türk hava sahasını işgal ettiğinde hükümetin milletin ve devletin onuru korunduğunu belirterek sözlerini sürdüren Bekir Bozdağ, bunun dahi muhalefet tarafından "Putin haklı, Türkiye haksız, Erdoğan suçlu" noktasına getirildiğini iddia etti. Ana muhalefetin Türkiye ile kim itilaflıysa, itilaflı ülkeyi haklı gören bir yaklaşıma sahip olduğunu savunan Bozdağ, "Türkiye'nin haklı olduğu bir tek olay dahi mi yok? Böyle bir muhalefet olabilir mi?" dedi.
"Onların zararı bize dokunmayacaktır"
Muhalefetin Ak Parti'nin zarar görmesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kaybetmesi adına siyasete kör bir mücadeleyi alanda sürdürdüğünü savunan Bozdağ, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Rusya ziyaretine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Düşünün bir ülke ile diğer bir ülke arasında sorun var. Sizin ülkenizde bir muhalefetin Genel Başkanı gidiyor, diyor ki 'Siz haklısınız, Türkiye haksız.' Bu nedir? Bu Türkiye'de siyaset yapan bir partinin yapabileceği bir iş midir? Dünyanın hangi ülkesinde böyle bir iş yapan kişi o ülkede saygın kişiliğini koruyabilir, siyasete aktif olabilir, o milletten güçlü destek alabilir? Hiçbir yerde alamaz. Ama bakın gitti, orada Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'a bağlılığını ifade etti. Türkiye'ye zarar vermek için 'emrinizdeyim' diye esas duruşunu yaptı, geldi. Şimdi paralel yapı da aynısını yapıyor. Türkiye'nin aleyhine kim ne iş yapıyorsa hemen en önde gidiyorlar 'emrinizdeyiz' diyorlar. Kim kimin yanına giderse gitsin Türkiye'ye Allah'ın izniyle onların zararı dokunmayacaktır."
ANTALYA/DHA
