Şehirde bayram

Bu çağda bu şehirde yaşamak gerçekten ilginç bir tecrübe çünkü çok farklı kültürden çok farklı kimlikte insanlarla iç içe yaşıyoruz burada, hele şehrin bazı bölgeleri hac zamanındaki Mekke'nin mikrosu gibi hem kalabalığı hem dil ve kimlik çeşitliliği sebebiyle.

Bu kadar farklılık bir açıdan çok güzel çünkü insanların birbirleri ile tanısıp kaynaşmasını sağlıyor, bir açıdan ise zor çünkü herkes herkesle uyuşamayabiliyor, birbirinden hoşlanmayanlar, sanki kendisi de farklı bir yerden buraya gelmemiş gibi kendinden daha sonra gelenleri aşağı görenler hatta bu hatırlatılırsa "ama biz böyle değildik ki" falan diyenler bile var.

Bazı kişiler ise aynı kimlikten olsalar bile 'sen şöylesin, ben böyleyim'ler üzerinden farklılaşmış oysa biraz durup düşünseler dünyadadaki hiçbir şeyin birbirinin tıpatıp aynısı olmadığını görecekler ama anladığım kadarıyla seviyorlar da 'sen şöylesin, ben böyleyim'ciliği.

İyi ki toplumumuzun sağlam bir yapısı var da tüm bu farklılıkları toplumsal değerlerimiz etrafında kenetliyor, mesela bugün Ramazan bayramının ikinci günü, bayramın uğramadığı ev olmaz buralarda, inançsız olduğunu söyleyen insanlar bile, bayramların çoluk çocukla birlikte bir şeyler yapma, sevdiklerini arayıp hal hatır sorma ritüeline katılırlar, kimse kalkıp da "bayram da ne, bana ne, ben kutlamam" demez çünkü en azından tatil fırsatını değerlendiriyordur bayramın.

Şehirdeki akraba ziyaretleri, bayram günleri tatile gidemeyenler için şehri gezme fırsatı da doğurur çünkü biliyorsunuz bir yerden bir yere gitmenin kimi zaman saatler aldığı büyük şehirlerde günlük hayatta mesaili çalışanların ailecek gezmesi her zaman mümkün olmuyor.

Bayram öncesinde, evlerde ve çarşılarda farklı bir hareketliliğin yaşandığı da malum, işte tüm bu hareketlilikler yerlisiyle göçmeniyle, çoluğuyla çocuğuyla, sen şöylesin ben böyleyimcisiyle herkesi farklı farklı ortamlarda rastlaştırıyor, konuşturuyor, insaniyet noktasında birbirlerinden çok büyük farkları olmadığını hissettiriyor ve böylece de bir ölçüde birbirlerine yaklaştırıyor çünkü bu toprakların mayası böyle.

Birbirini tanıyan birbirini anlar, birbirini anlayan ise ne kadar farklı olsa da karşısındakine iyi niyetle yaklaşır, mesela apartman dairelerinin birinden hiç bilmediğiniz bir tütsü kokusu geliyorsa veya toplu taşımada yavrusuna sarılmış kavruk tenli bir baba, diğer yolcuların hissedeceği yoğunlukta farklı kokuyorsa bu, hem onların yolunun kilometrelerce uzaktan bu topraklara düşmüş olduğunun hem de bu toprakların ne kadar bereketli olduğunun bir göstergesi değil midir?

Aynı apartmanda çocuğunu İmam Hatip'e gönderen pürtesettür bir anne ile daha rahat bir eğitim metodu benimseyen tesettürsüz bir anne, komşu gününde birbirleri ile hoşsohbet bir şekilde görüşebiliyorsa bu güzel değil midir?

Ben böyleyim, sen böylesinci iki kişi, böylelerini ısrarla anlatıp da şöylelerini ısrarla anlatanla yenişemeyince "ya biz bu konuları konuşmayalım en iyisi senle, bırak, başka şeyler konuşalım"diyor ve küsmek yerine hiç yoksa bayramda seyranda görüşmeye devam ediyorsa bu iyi değil midir?

Hani kimileri 'ortak noktalarda buluşmalıyız' falan derler ya uzlaşık bir şekilde yaşayabilmek için, bu topraklar öyle topraklar ki ortak nokta besbelli 'insan olmak' bunun dışında bir ortak noktaya ihtiyaç da yok, belki insan olma yönünden asgari yani küçük ölçekli gereklilikler var; başka dünya görüşünden olsalar bile akrabalarla bağımızı kesmemek, en azından bayramda, seyranda araşıp görüşmek, bir şey aklımıza yatmıyorsa karşımızdakini dikkatlice dinleyip hatta meseleye biraz da onun açısından bakarak anlamaya çalışmak, olmuyorsa keçi gibi inatlaşmamak, yurdundan kilometrelerce uzağa gelmiş olan insanlara en azından düşmanlık etmemek gibi.

Bu vb küçük ölçekli gereklilikler, karşılaştığımız pek çok durumda hem bize hem karşımızdakine kolaylık sağlayacaktır ve bir şeyi kolaylaştırmak güzeldir çünkü zulüm kelimesinin 'karanlık' anlamına geldiğini söyleyenler olduğu gibi 'bir şeyi olması gereken yerden başka bir yere koyma' anlamı olduğunu söyleyenler de vardır, hangi anlamda olursa olsun iyi niyetle ve doğru davranan kimselere hayatı çok da zorlaştırmamak iyidir bence.

Yazmaya kaptırıp bayramlaşmayı unutmamak da iyidir :) bayramınızı kutlarım.

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum