Yahudilerin tarihini şöyle bir gözden geçirince Allah'ın emir ve yasaklarına uymamayı adeta alışkanlık haline getirdiklerini görürüz
Yahudiler, bu şekilde davranarak, en büyük zulmü aslında kendilerine yapmaktadırlar çünkü ahireti neredeyse yok sayıp dünyayı bu kadar öncelemek aslında kâr değil zarardır
Son vahiy Kur'an-ı Kerim'de, Yahudilerin, kendilerinden olan peygamberlere bile nasıl davrandıkları, bu yüzden başlarına neler geldiği, pek çok ayette anlatılmıştır
Mesela Yahudi tarihindeki büyük olaylardan biri olan Mısır'dan Çıkış sonrasında, çölde, başlarında Musa aleyhisselam gibi büyük bir peygamber varken bile Allah'ın emir ve yasaklarını kolayca göz ardı eden, anlık menfaatlerini ön plana alan Yahudiler vardır
Kaynaklarda sayılarının altı yüz bini erkek olmak üzere yaklaşık iki milyon olduğu rivayet edilen Yahudi halkına Allah, Mısır'dan çıktıktan sonra çölde yolculuk yaparken, çeşitli mucizevî ikramlarda bulunmuştur. Üstlerinde bir bulut onlara gölge yapar, Mısır'dan aniden çıktıkları için yanlarına alabildikleri az bir miktar yiyecek tükenince de Men ve Selva adıyla da bildiğimiz bir çeşit ekmek malzemesi ve bıldırcın türü bir kuş gönderir üzerlerine. Bu yiyeceklerle onların o çöl ortamında kolayca beslenmelerini sağlar yıllarca; ancak Bakara suresi 61. ayetten öğreniriz ki Allah'ın çöl ortamında yaptığı bu ikram bile onları hoşnut etmez ve Musa aleyhisselama "Tek çeşit yemeğe katlanamayacağız, Rabbine bizim için dua et de bize toprak ürünlerinden sebze, hıyar, sarımsak ve soğan bitirsin." derler. Ayetin devamı şöyle: "(Musa) 'Üstün olanı, düşük seviyede olanla değiştirmek mi istiyorsunuz? İnin bir şehre, istediğiniz şeyler orada var' dedi. Başlarına sefillik ve çaresizlik çöktü. Allah'ın gazabıyla yıkıldılar..."
Bu kıssadan çıkan hisseye bakınca gördüğümüz ilk şey, Allah'ın mucizevî ikramlarını göz ardı edip canlarının çektiği şeylere yönelen insanlardır, bu insanların başlarına sefillik ve çaresizlik durup dururken çökmemiş ve Allah'ın gazabını durup dururken üzerlerine çekmemişlerdir
Şimdi ise bu insanların torunları, masum çocukları, sivilleri katlediyor. Görüntülerini izlemeye bile dayanamadığımız acılar yaşatıyorlar Müslümanlara. Bizler, mitinglere mazlumların yanlarında olduğumuzu haykırıyoruz, gücümüz yettiğince malî destek oluyoruz. Hiçbir şey yapamayan, canı gönülden dua ediyor ama bunlarla yetinmemek de gerekiyor. Yahudi karakterinin özelliklerini okumak, öğrenmek gerekiyor. Kur'an neden pek çok ayette Yahudilerden söz ediyor diye düşünmek de gerekiyor.
Gazze'de olup bitenlerin yalnızca bugünün meselesi olmadığını, değil 1948'e, milattan önceye dayandığını bir kısmımız biliyoruz da diğer kısmımızın da öğrenmesi gerekiyor
