Beşiktaş'ın taktik sorunları

Akhisar maçı öncesi ciddi bir avantajı vardı Beşiktaş’ın: Rakibinin hiç puan kaybetmemesi durumunda bile, cebine 2 beraberlik ya da 1 yenilgi lüksünü koymuş durumdaydı. Son 4 maç öncesinde ise bu lüks 1 beraberliğe indi. Bilmiyorum, belki de böylesi daha iyi olmuştur. Belki Beşiktaş için böyle lüksler de bir ekstra gerilim kaynağı. Bundan sonra stratejik düşüncelere yaslanmamak, koşulsuz ve net skorlu galibiyete odaklanmak Beşiktaş’ın oyun yapısı için ilaç vazifesi görebilir.

Bu sezon Akhisar’a kaybedilen 5 puan var. İki maç da birer tuhaflıklar galerisi. 2-0 kaybedilen ilk maçta 20’nin üzerinde gol girişimi var Beşiktaş’ın. Neredeyse tek kale bir maç ve Akhisar’ın 3 gol girişiminden ikisi golle sonuçlanıyor. Son maç daha da tuhaf. Akhisar’ın dk. 78’e kadar 2 gol girişimi ve 3 golü var. Akıldışı penaltının geldiği pozisyona gol girişimi demek olmaz. Ama 44 dakika oyunu kontrolü altında tutan bir Beşiktaş’ın, devrenin son dakikasında yaşadığı karambol ve sergilediği acemilik akıllara zarar.

Bir takım sezon boyunca tuhaf, hatta şaka gibi goller yiyebilir. Ama böyle 3 golü tek bir maça sıkıştırmak kolay iş değil. Hücum iyi (Kartal 16 gol girişimi üretti bu maçta da), ama savunma dökülüyor demek doğru teşhis sayılmaz oysa. Olup biteni sadece bireysel hatalara bağlamak da öyle. Beşiktaş takım halinde doğruları yaparken yenilmez armada oluyor, takım halinde bocaladığında ise çok kırılgan bir yapıya bürünüyor.

DOĞRULAR VE YANLIŞLAR

Açalım: Maçın ilk 44 dakikası futbolun doğrularını eksiksiz uygulayan bir Beşiktaş izledik. “Akhisar ilk yarı oyunu akıllıca sahasında kabul etti” diyenler var, katılmıyorum. Zaten negatif futbol anlayışına yaslanan, hızlı hücumlardan medet uman Akhisar’ı sahasından çıkarmadı Beşiktaş. Nasıl mı? Nicedir unuttuğu erken presi sistematik biçimde uygulayarak. Takımın sahadaki boyunu kısa tutmaya özen göstererek. Sosa ve Oğuzhan’ın yaratıcılığı ile kanatların hücum etkinliğini dengeli, birbirini tamamlayacak biçimde kullanarak.

Tam da bu yüzden dk. 45’teki karambol hiç yakışmıyor Beşiktaş’a. Ya da 2. goldeki amatörce yerleşim hatası. Ya da bireysel hatalarla dolu 3. golde takımın boyunu 30-40 metrede tutma özenini tavsatmış, sahaya dengesiz biçimde yayılmış olması. Bunlar, takımın bütününü içeren taktik sorunlar.

Şenol Güneş’in kalan 4 maçta bu taktik sorunları en aza indireceğini umuyorum. Beşiktaş buraya takım halinde geldi, şampiyonluk ipini de takım halinde göğüsleyecek. Başka türlüsü düşünülemez.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.