Beşiktaş’ın en kritik sezonu

Beşiktaş 1987-1994 yılları arasındaki Gordon Milne döneminin istikrarını arıyor. Biraz hafıza tazeleyelim, özellikle de genç Beşiktaş taraftarları için. Milne’in ilk 2 sezonunda ligi 2. sırada tamamladı Beşiktaş. Sonra 89-92 arası üst üste 3 şampiyonluk geldi. Milne’in 6. sezonunda 4. şampiyonluğu averajla ve biraz da şaibeli bir şekilde kaçırdı Beşiktaş. Milne 7. sezonunun ortasında Beşiktaş’a veda etti ve yerine Daum geldi.

Daum dönemini de söz konusu istikrar döneminin uzantısı sayabiliriz. Daum ilk sezon ligi tanıdı, 2. sezonunda iyi bir kadro kurdu ve Beşiktaş iki sezon aradan sonra 94-95 sezonunda yeniden şampiyon oldu. Özetle: 8 yılda 4 şampiyonluk. Oldukça iyi bir bilanço. Ardından işler sarpa sardı. Bu dönemi izleyen 21 sezonda sadece 3 şampiyonluğu var Beşiktaş’ın: 100. Yıl’da Lucescu’yla, 2008-09’da Denizli’yle ve nihayet geçen sezon Şenol Güneş’le.

Söz konusu 21 sezonluk dönemin teknik direktör listesini yazmaya kalsam, yazıda başka şeye yer kalmaz. Dönelim şimdiye: Beşiktaş geçen sezon Şenol Güneş’in pozitif futbola dayalı taktik anlayışı ve uyumlu oyuncu kadrosuyla büyük iş yaptı. Neredeyse göçebe oynadığı sezonu şampiyonlukla taçlandırdı. Yönetimin Şenol Güneş’le uyumu ve stadı sezon sonuna yetiştirmesi de işin cabası.

Ama asıl iş şimdi başlıyor. Son 21 sezonun istikrarsızlık tablosu üstüne sünger çekebilmek için, Beşiktaş’ın bu sezon da şampiyon olması gerekiyor. En büyük hedef bu. Şampiyonlar Ligi dahil, diğer her şey ikincil önemde. Beşiktaş Şampiyonlar Ligi’nde başarılı olursa ne ala. Olamazsa hiç takılmamak lazım. Avrupa Ligi’ne devam eder. Hatta o bile olmayabilir. Bu sezon Beşiktaş’ın Avrupa kulvarındaki performansı asla sert eleştiri konusu yapılmamalı.

TEK HEDEF ŞAMPİYONLUK

Beşiktaş için tek hedef lig şampiyonluğudur. Üstelik önümüzde Galatasaray örneği var. Üst üste gelen 4 şampiyonluğun sonunda UEFA Kupası’na ulaştı Galatasaray. Şampiyonlar liginde 3 sezon gruptan çıkamadı. Hatta 3. sezonda evinde 5-0’lık Chelsea hezimetini yaşadı ve son maçta mucizevi bir Milan galibiyetiyle 3. olup UEFA Kupası’na giden yolculuğuna başladı. Ligde başarının, oturmuş kadro ve oyun anlayışının sonucuydu bu.

Beşiktaş için öncelik ligde başarıya süreklilik kazandırmak. Mali kriterler ve olağanüstü şartlar transferde zorlayıcı oluyor, ama ben Şenol Güneş’in bu zorluklara rağmen başarılı olacağına inanıyorum. Omuzlarındaki yük iyice ağırlaştı, bu sezon Şenol Hoca’ya daha da fazla destek olmalıyız, her alanda. Geçen sezon göçebe şampiyonluk kazandık. Ama sezon sonu yeni stadın etkisini de gördük. Bu sezon evimizdeyiz. Tribünler de şampiyonluğa ciddi bir katkıda bulunacaktır kanısındayım.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.