turkiye.gov.tr yani e-devlet kapısı ile binlerce vatandaşlık hizmetine online olarak erişebilmek mümkün.
Bu gerçekten harika bir olanak!
Birkaç yıl öncesine kadar yüksek dozda bürokrasiye maruz kaldığınız pek çok işlem, sıra beklemeden, kağıtla kırtasiye ile uğraşmadan dakikalar içerisinde gerçekleştirilebiliyor.
Temiz kağıdı mı lazım, adli sicil kaydı hizmeti hemen oracıkta.
İkametgâh mı lazım oldu, mahalle muhtarı kusura bakmasın onu da e-devlet'den alabiliyoruz,nufüs kayıt dökümü, alt-üst soykütüğü işlemleri hepsi bir tık ötede.
Doğrusu bu işi ülke olarak fevkalade becerdiğimizi söyleyebilirim. Yapanların ellerine sağlık.
e-Devlet kapısında şu an 4 bin 13 hizmet kullanıma açık. Hatta en son eklenen hizmet ile halk kütüphanelerine dahi e-devlet üzerinden üye olabiliyorsunuz.
turkiye.gov.tr sitesi 480 kurum üzerinden aldığı online vatandaşlık hizmetlerini tek bir ekranda sunuyor.
Fakat her kurumun bu yenilik furyasına aynı derece ayak uydurabildiğini maalesef söyleyemeyeceğiz.
Adam sen de! Hiçbir şeyi beğenmiyorsun, diyebilirsiniz.
Vallahi niyetim o değil, durun anlatayım!
28 Ağustos tarihinde hizmet aldığım internet servis sağlayıcısının tavırları canıma tak etti!
Tüketicinin hakkını ayıplı mal ve hizmetlere karşı korumaya ahdetmiş Tüketici Hakem Heyeti'nin huzurunda aldım soluğu.
Nasıl mı?
2017 Ağustos'unda Resmi Gazete'de yayınlanan Tüketici Hakem Heyeti Yönetmeliği'ndeki değişiklikle birlikte önceleri posta, avukat ve şahsen yapabildiğiniz başvuruyu, online olarak da yapamabilmek mümkün oldu!
e-Devlet üzerinden Tüketici Hakem Heyeti'ne dakikalar içerisinde başvurunuzu yapıp, elinizdeki belge vesair vesikalarla meramınızı anlatıyorsunuz, şak diye başvuru tamamlanıyor.
Nitekim 28 Ağustos'da başvurunun bu kadar çabuk olması vallahi yüzümü ağarttı!
Sizler de hizmet aldığınız kurumlarla bir ihtilaf yaşadığınız takdirde 2 bin 200 TL'ye kadar olan anlaşmazlıkları bu platforma taşıyabiliyorsunuz. (İl Tüketici Hakem Heyetleri için 3 bin 300 TL'ye kadar yükseliyor bu sınır.)
Hakem heyeti başvuru tarihçesini görüntülediğimde aynı gün firmadan savunmasının istenmiş olduğunu görüyorum. Işık hızında internet vaadeden sevgili servis sağlayıcımız elini biraz ağırdan alarak 22 gün sonra (19 Eylül) savunmasını yollamış, yaklaşık 2 ay sonra da (16 Kasım) Tüketici Hakem Heyeti ihtilafımızı karara başlamış.
Fakat buraya kadar kusursuz olan hizmet bir garabet ile devam ediyor: online başvuru takip sayfasında kararın ne olduğunu, aleyhininize mi lehinize mi sonuçlandığını göremiyorsunuz.
30 Kasım günü telefonla arayarak bilgi almak istedim. Bir de ne duyayım, karar tarafıma posta ile bildirilecekmiş.
Evet bildiğiniz posta! Kararı bir kağıda basacaklar, zarfa koyacaklar, pulunu yapıştıracaklar, postaya verecekler, zarf posta dağıtım merkezine ulaşacak, posta memuru adresime kadar getirecek, ben sonucu okuyup kararı öğreneceğim.
Dürüst olmak gerekirse daha görkemli bir final bekliyordum!
Teşbihte hata olmaz, bu bir nevi son model bir arabaya bindirip, arabayı iterek hareket ettirmeye benziyor.
Oysa e-Devlet portalının çok şık bir mesaj kutusu var. Başvuru neticesi oradan vatandaşa hızlıca bildirilebilir, yahut doğrudan başvuru sonuç ve tarihçesinin görüldüğü ekranda kararın ayrıntıları paylaşılabilirdi.
Bu kadar operasyonel maliyete, kağıt israfına ne gerek var?
Anlaşılan o ki bu devasa yenilikler bir takım mevzuata takılıyor zira, ilgili yönetmeliğin 25. maddesine göre:
"MADDE 25 – (1) Tüketici hakem heyeti kararı, alındığı tarihten itibaren on iş günü içinde taraflara yazılı olarak ve 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Tarafların temsilinin avukatla yapılması halinde tebligat avukata yapılır.
(2) Kararların taraflara taahhütlü mektupla gönderilmesi esastır. Gecikmesi halinde zarar doğabilecek işlerde, gerekçe belirtilmek suretiyle, memur vasıtasıyla tebligat yaptırılabilir." (http://www.mevzuat.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=7.5.20239)
11 Ağustos 2017 Cuma günü Resmi Gazete'de yayınlanan Tüketici Hakem Heyeti Yönetmeliği'ndeki Değişiklik'de online başvuru imkânı eklenirken, ilgili yönetmeliğin "Kararın Bildirilmesi" kısmı es geçildi herhalde.
İmkânım olsa Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ı telefonla arayıp haberdar ederdim, heyhat ki gücüm sadece yazmaya yetiyor.
Yeni köye eski adet yakışmıyor.
