KarDes ile İstanbul'u keşfetmeye hazır mısınız?
Hz. İsa takipçilerine bir gün gelecek taşların konuşacağı müjdesini verdiğinde muhtemelen takipçileri tarafından bu başka bir mucize olarak telakki edilmiştir. Uzunca bir süredir Hz. İsa’nın bu “kehaneti” modern insanın aklına arkeoloji bulgularını getiriyor. Taşlar konuşuyor, geçmişe dair bilgi veriyor; hatta Jeoloji ile birlikte düşünürseniz taşlar gelecek hakkında da size bir şeyler fısıldayabilir.
Azıcık teknoloji ile haşır neşir olduğumdan mütevellit taşların konuşması benim aklıma nicedir başka ihtimalleri de getiriyordu. Nitekim bir keresinde QR kodlu mezar taşlarına dair gördüğüm ilanlar... Mezar taşlarının üzerinde bulunan bir QR Kodların merhum yahut merhumenin hayatına dair bir özet bir hikâyeyi, fotoğrafları çıkarttığı projeyi muhtemelen siz de duymuşsunuzdur.
Tevafuk oldu, İstanbul'a yapacağım kısa bir seyahat öncesi Hrant Dink Vakfı e-posta listesinden aldığım bir mailde, KarDes Çokkültürlü Hafıza Turları Rehberi mobil uygulamasından haberdar oldum. Taşları konuşturan, hem de yitip gitmiş, belki toz toprak olmuş taşları konuşturan başka bir teknolojik mucize idi!
Hem Google'ın Play Store; hem de Apple'ın App Store uygulama depolarından indirilebilen KarDes uygulaması İstanbul'daki 900 hafıza mekanına dair sizi geçmişe götürüyor. Mekanların -bir kısmı bugün mevcut olmasa da- GPS konumuna yakın bir noktaya geldiğinizde uygulama üzerinden mekanın resmini görebiliyor, sesli olarak tarihini ve mekana komşuluk edenlerin anılarını dinleyebiliyorsunuz. Hele ki mekanın komşularının anılarına dair kayıtlar beni benden aldı. Uygulamanın tanıtım videosunu da mutlaka izlemelisiniz!
KarDes uygulamasını ücretsiz olarak indirebiliir; Türkçe ve İngilizce olarak mekanların tarihini dinleyebilirsiniz. Sayısı 900'ü bulan cami, kilise, sinagog, okul ve mezarlığa dair bilgi barındıran uygulama aralarında Hayko Cepkin, Lale Mansur, Yekta Kopan gibi ünlülerin de bulunduğu bir gönüllü topluluğu tarafından seslendirilmiş.
Doğup büyüdüğüm semt, Büyükçekmece biz Lozan mübadillerinden önce Rumlara ev sahipliği yapmış bir balıkçı kasabası imiş. Zaman zaman semtin yaşlı sakinlerinden civardaki kilise, mezarlık, tekke gibi yapılara dair hikayeler dinler, içlenirim. Her defasında konu konuyu açıp, farkında olmadan mekan ve hatıralara gelir, neden ses kayıt cihazını açmadığıma bir kere daha hayıflanırım!
Hafızam beni yanıltmıyorsa büyüdüğüm mahallede 90'lara kadar direnen bir kilisenin olduğu, sonrasında bir şahsın mülkiyetine geçirilip, yerine bir zevksizlik abidesi apartman dikilmiş olması beni derinden yaralamıştı.
Fırsattan istifade doğup büyüdüğüm muhitteki mekanları KarDes uygulaması ile incelemeye koyuldum. 1830 yılında inşa edilmiş İsodia Theotoku Rum Kilisesi, Kozmas ke Damianos Rum Şapeli sanki bana geçmişten seslenen ve bugüne kadar anlamını bir türlü kestiremediğim o mistik ve kederli sesin tercümanı oldu; bu sesdeki manayı bugün bir dijital harita üzerinde billurlaştırdı.
KarDes uygulamasında buruk hikayeler de okumak mümkün. Örneğin bugün Büyükçekmece Belediyesi sınırları içerisinde kalan Mimarsinan beldesinde 12. yüzyılda inşa edilmiş Ayia Paraskevi Rum Kilisesi. 1924 yılında cami olmuş, 1985'de manav dükkanına dönüştürülmüş; sonra yerine belediye binası yapılmış.
Civardaki yapıların bilgisi Pashalis Valsamidis 'e ait Çatalca ve Büyükçekmece Metropolitliğine ait bir kitaptan alınmış. Ayrıntıları eser ve sayfa adı olarak özet şeklinde uygulamada görmek mümkün.
İstanbul'da yaşayanlar uygulamanın Tur özelliğini kullanabilirler. Ben ise çok uzak bir diyarda, Malta'da ancak Keşfet özelliğini kullanıp, haritanın üzerinde sonsuz zoom'lar yaparak bu ayrıntılara ulaşıp, derin bir "of" çekebildim. Bu tarihi binaların yıkılmasının, pek çoğunun bugün yerlerinde yeller esiyor olmasının benim çektiğim derin “of”la bir alakası yok sayın okur.
Hrant Dink Vakfı bu güzel çalışma için büyük bir teşekkürü hakediyor; vakfa adını veren ve vefatının seneyi devriyesinde olduğumuz Hrant Dink de minnet ve vefayı! Kabri pür nur olsun!