Rekabet Kurumu’nun fahiş fiyat kararı

Rekabet Kurumu 28 Ekim 2021 günü beş zincir markete ve bir tedarikçiye rekabeti ihlal ettikleri için para cezası verdi. Verilen cezaların toplam tutarı 2 milyar 637 milyon 434 bin 94 TL’dir.

Hikâyemiz 2018 yılı sonbaharında soğan fiyatlarının yükselmesiyle başladı. Yetkililer “fırsatçı” ve “stokçu” olarak nitelendirdikleri soğan depolarını bastılar. Ele geçirilen soğanlar piyasaya sevk edildi.

Sonrasında Türkiye’nin gündemine “fahiş fiyat” diye kullanışlı bir kavram girdi.

Değerli okur o günden beri özellikle de artan gıda fiyatları hep fahiş olarak nitelendirildi. “Kurlar bu kadar artarsa maliyetler ve fiyatlar da artar” diyenlere sakın itibar etmeyin.

29 Mayıs 2020’de üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerin fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarının denetlenmesi amacıyla Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu ihdas edildi.

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2020/05/20200528-8.htm

Bu Yönetmelikten kısa bir süre önce; Rekabet Kurumu aralarında zincir marketlerin de bulunduğu 29 teşebbüsün fahiş fiyat artışı davranışlarının rekabet hukukunu ihlal eder nitelikte olabileceği kanaatine vardı ve soruşturma açılmasına karar verdi.

https://www.rekabet.gov.tr/tr/Guncel/aralarinda-zincir-marketlerin-de-bulundu-8828c79f5f90ea11811a00505694b4c6

28 Ekim günü verilen para cezası bu soruşturmanın sonucudur.

Değerli okur, iki gündür ben bu soruşturma sürecini okumaya çalışıyorum.

Gelin bugün de birlikte okuyalım.

FAHİŞ FİYAT

Fahiş fiyat rekabetçi bir piyasada oluşması gereken fiyatın üzerinde belirlenen fiyattır. Rekabetçi bir dengenin üzerinde fiyat belirleyebilmek için piyasada tekelci bir gücün veya kartelin bulunması gerekmektedir.

Piyasadaki geçici arz yetersizlikleri ve talep fazlalığı olduğunda ortaya kıtlık çıkacaktır. Kıtlık durumlarında da fiyatlar artacaktır.

Değerli okur 5 domatesiniz ve 10 müşteriniz varsa; bu domatesleri kime satacaksınız? Serbest piyasa ekonomisinden bahsediyorsak; tabi ki en fazla fiyatı teklif edene vereceksiniz.

Ancak, piyasada şu ya da bu biçimde rekabet engeli bulunmuyorsa; artan fiyatların yarattığı kâr marjı piyasaya yeni firmaların girmesine ve/veya mevcutların üretimlerini artırmasına neden olur. Artan arz, fiyatları tekrar aşağıya çeker. Normalde piyasalar böyle işliyor.

Ancak, yetkililer inatla bu döngüye inanmıyor ve fahiş fiyat konusunda ısrar ediyor.

Oysa fahiş fiyatın varlığı için öncelikle tekelci bir gücün var olması gerekmektedir.

Üyesi olduğumuz İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı tekelci gücün dışındaki fiyatların denetlenmesinin ve baskılanmasının rekabet politikasının felsefesine aykırı olduğunu söylüyor.

https://stats.oecd.org/glossary/detail.asp?ID=3211

SÜREÇ

Rekabet uzmanları soruşturmalarını başlattılar. Soruşturma Raporunun 6 ay içinde hazırlanması gerekiyordu. Raportörler bu süre içerisinde raporu yetiştiremedikleri için ikinci bir altı aylık bir süre istediler. Yani süre 7 Mayıs 2021’e uzatıldı.

2 Şubat 2021 tarihinde Rekabet Kurumu Başkanına atfen şu haber yapıldı: “Zincir marketler, tedarikçilerin de aralarında yer aldığı 29 teşebbüse ilişkin yaklaşık 1,5 yıldır süren soruşturmada sona yaklaşıldı. Çok büyük teşebbüslerle karşı karşıyayız. Rekabet hukukundan kaynaklı yasal süre zorunlulukları var. Tahminimize göre soruşturma 1 Mart’ta bitecek. Kararın vicdanları rahatlatacağını düşünüyorum.”

Değerli okur kararın en azından meslekten rekabet politikası çalışan uzmanların vicdanlarının rahatlatmadığına şahit oldum. Bu uzmanlar enflasyonla mücadele görevinin Merkez Bankasından alınıp Rekabet Kurumuna verildiğini düşünüyorlar.

Neden mi?

Gelin devam edelim.

Başkanın da belirttiği gibi raportörler istedikleri süreden 37 gün önce 31 Mart 2021 tarihinde raporlarını tamamlıyor ve rapor taraflara gönderiliyor.

Teşebbüslerden iki yazılı savunma alınıyor.

Kurul, 24 Eylül 2021 Cuma günü toplanıyor ve 27 Ekim 2021 günü sözlü savunma yapılmasına karar veriyor.

Kanuna göre sözlü savunma toplantısının taraflara tebliğ tarihi 30 günden kısa 60 günden uzun olamaz.

Karar 24 Eylül günü alındığından taraflara en geç 27 Eylül günü tebliğ edilmesi gerekiyor. Bunu sağlamak için Rekabet Kurumunun İstanbul Temsilciliğinden personel görevlendirerek bazı teşebbüslere elden tebligat yapılıyor.

27 Ekim günü 29 teşebbüsten 24’ü sözlü savunmaya katılıyor ve toplantı gece yarısı 03.00’e kadar sürüyor.

Değerli okur ilgililer Kurul’un kararını beklerken bir gazeteci kamuoyunu aydınlatı veriyor.

https://www.sabah.com.tr/yazarlar/dilek-gungor/2021/10/28/fahis-fiyati-birlikte-belirlediler

Gazetecinin sözlü savunmanın devam ettiği saatlerde internete düşen yazısının başlığı “Fahiş fiyatı birlikte belirlediler” şeklindeydi. Yazıda soruşturma sürecinde ele geçirildiği anlaşılan bazı yazışmalar da paylaşılıyor

Gazeteci Kurul kararının 28 Ekim günü, yani yazının yayınlandığı gün açıklanacağını öngörüyor.

Bildiniz.

Gazeteci doğru bilgilendirilmiş.

Sözlü savunma 28 Ekim günü gece yarısı 03.00’de bitti demiştim ya. Kurul kararı taraflara 13 saat sonra 16.00’da tebliğ ediliyor.

Karar’da beş zincir marketin ve bir tedarikçinin kartel anlaşması yaparak fiyatları yükselttiği belirtiliyor. (Daha önce de söylemiştim. Rekabet hukukunda kartelsiz fahiş fiyattan bahsedilemez!).

Kurul üyeleri bu 13 saat içerisinde uyudular mı uyumadılar mı bilmiyorum.

Kanuna göre nihai karar sözlü savunma toplantısı yapıldıktan sonra aynı gün, bu mümkün olmaz ise gerekçesi ile birlikte 15 gün içinde karar verilir. Yani Kurulun enine boyuna tartışıp karar vermesi için önünde daha 15 günü vardı.

Bir ihtimal, Kurul üyeleri 24 firmanın gece yarısına kadar süren savunmalarını hiç uyumadan tartıştılar.

Ancak yorgun argın neden böyle bir işe kalkışsınlar ki? Önlerinde daha 15 günleri vardı.

Diğer ihtimal uykularını aldılar, kahvaltılarını yaptılar ve işe geldikten sonra karar verdiler.

Bu defa karar almak için süre daha yetersizleşiyor. Böyle bir kararın sadece yazımı 2-3 saat sürer.

Kuvvetli ihtimal ise kararın sözlü savunmadan önce alınmasıdır. Daha önce bahsettiğim gazeteci de para cezalarının tutarı hariç kararı açıklamıştı zaten.

O zaman savunma toplantısına ne gerek vardı?

Bir sürü insan anlamsız bir savunma için neden gece yarılarına kadar dertlerini anlatmaya çalıştı ki?

Çok önemli mi bilmiyorum ama bu süreci ben anlamadım.

TOPLA-DAĞIT KARTELİ

Değerli okur, şu ana kadar usulü okuduk. İzin verirseniz kısaca esasa da girelim.

Kararda zincir market kartelinin topla-dağıt özelliğini de (hub-spoke) taşıdığı belirtilmiş. Topla-dağıt karteli için dikey bir ilişkinin bulunması gerekir. Yani piyasada bir tedarikçiler bir de alıcılar olmalıdır. Tedarikçi kartelin beynidir. Alıcılardan elde ettiği bilgilerle piyasayı yönetmektedir. Alıcılar da alınan karara göre birlikte hareket etmektedir.

Hikayemizde kararın öznesi tedarikçi ve perakendeci bulunmaktadır. Bu doğru.

Perakende şirketlerinin zücaciyeden tekstile, gıdadan deterjana, şampuandan diş macununa ve oyuncaktan kırtasiyeye binlerce ürün sattığını biliyoruz.

Bu burada dursun.

Kararda “ortak TEDARİKÇİLER aracılığıyla dolaylı temaslar yoluyla fiyatların ve fiyat geçişlerinin koordinasyonunun sağlandığı” söyleniyor.

Oysa bizim hikâyemizde BİR tane tedarikçi var.

Bu da burada dursun.

Peki, bu tedarikçi ne iş yapıyor? Öğrenmek için hemen şirketin internet sitesine gidelim.

http://savolagida.com.tr/

Şirketin ağırlıklı ürünü ayçiçeği yağı, mısır özü yağı ve zeytinyağıymış. Yanı sıra şirket pastacılık ve yeme içme hizmetlerinde de çözüm yöntemleri sunuyormuş.

Şimdi de soralım?

Binlerce ürün satan süpermarketlerin beyni yağ işi yapan bir şirket miymiş? Yani deterjan ve diş macunu gibi ürünlerin fiyatlarını da bu şirket mi yönetiyormuş?

Diğer ürünlerin tedarikçileri neredeymiş?

Ya da topla-dağıt karteli sadece sofralık yağ piyasalarında mı faaliyet gösteriyormuş?

Değerli okur ben bunu da anlamadım.

Ancak şunu anladım: “mutfağı yangın yerine çeviren yüksek enflasyonun gerçek sorumlusu ekonomi yönetimi değil zincir marketlermiş!”

İyi pazarlar.

YORUMLAR (21)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
21 Yorum
  • Bahattin Acar / 01 Kasım 2021 08:43

    Siz hangi dünyada yaşıyorsunuz ki, Ben Hollandada ikamet ediyorum burada rekabet kurulu aynı şekilde cezayı kesiyor. Kendi aralarında anlaşmalı fiyat artışı yapmak olarak açıklanıyor. Malı kaçtan alırsan al anlaşmalı bir şekilde bir birine yakın fiyattan satmak...

    Yanıtla (1) (4)
  • gerçek bu. / 31 Ekim 2021 22:31

    lise mezunu kararı baştan alır. açık üniversite mezunu liyakatsızlar kararı görmeden onaylar, ilkokul mezunu fanatik vatandaş anlamadan alkışlar. alın size Türkiye özeti.

    Yanıtla (2) (0)
  • Alioğlu / 31 Ekim 2021 21:53

    Çünkü, bütün karîneler aksi yönde…

    Yanıtla (0) (0)
  • Halil Yılmaz / 31 Ekim 2021 21:12

    Bir olay bu kadar iyi anlatilabilirdi .Bu ülkede günah keçisi bulup cezalandırmak adet oldu . Ama bu asil sorunun ne olduğunun üstünü örtüyor . Golobal bir dünyada. Girin internete ayçiçeği yağını uluslararası fiyatı beş aşağy beş yukarı aynıdır .sadece vergiler farklıdır dolayısıyla kartel oluşturmak çok zordur .girdi maliyetleri arttığında ürün fiyatları da artıyor. Gübreye enerji ve akaryakıt a fahiş zam yapacaksınız sonrada kartel oluşturarak fiyat arttırıyor lar diye suçlayacsksinız.

    Yanıtla (2) (0)
  • Alioğlu / 31 Ekim 2021 19:11

    Uğur Hocam merhaba,
    Siz, samimi olarak yazıp söyleyebilir misiniz:
    Türkiye’de serbest rekabet piyasasının özünü veya felsefesini bilen, ideolojik/politik etkilerden veya bürokratik eğilimlerden uzak, rekâbet hukukunu anlayacak ve gereğini yapacak, uzman, kurul veya kurum var mıdır?
    Bu hususu, hoşgörünüze sığınarak sormak istedim.
    Çünkü, bütün karîneşer aksi yönde…

    Yanıtla (3) (0)
  • tarafsız / 31 Ekim 2021 15:30

    Konu yargıya taşındı asıl ben oradan ne karar çıkacak, onu merak ediyorum.

    Yanıtla (4) (0)
  • Sade Vatandaş / 31 Ekim 2021 14:20

    Sonra bu ülkeye yatırımcı gelsin diye bekle dur. Gelen de zaten Arap sermayesi, şehitlerimizin kanı ile sulanmış topraklarımızı satın almaya geliyorlar. Üretim ve ekonomi için değil. Ortalıkta milli ve yerli diye nutuk atanlar,.. Ah ah..

    Yanıtla (8) (0)
  • karar okuru / 31 Ekim 2021 13:42

    bence hedef saptırmaya yönelik bir çalışma yapıldı. yüksek ceza da yurdum insanını tavlamaya yönelik. bu ceza AVM den alışveriş yapanlarca ödenecek. yani tüketiciler ödeyecek avm sahipleri değil.

    Yanıtla (7) (0)
  • Misafir / 31 Ekim 2021 12:29

    Yeni Türkiye bu, karar en üstten verilir, kurullar veya mahkemeler karara göre hikaye yazar..

    Yanıtla (11) (0)
  • Kazım Çetin / 31 Ekim 2021 12:08

    Allah razı olsun. Tane tane Ayşe Hanım Teyze' nin, Mehmet Efendi'min anlayacağı bir tarzda anlatmışsınız.

    Yanıtla (11) (0)
  • Takipci / 31 Ekim 2021 11:32

    Sn Yazar, anlayamayacak ne var? Londra Tahkimli Saray Muteahhitlerine boyle bir sorusturma acilabilir mi? Acilamaz, gerisi teferruattir.
    Atalarimiz demis ki: Esegini dovemeyen Semerini dover...

    Yanıtla (12) (0)
  • Anonim / 31 Ekim 2021 11:31

    Fiyatı artmayan ürün kalmadı, artık mızrak çuvala sığmıyor. İktidar da son bir kaç haftadır olanların farkındayız gibi açıklamalar yapmaya başladı.

    Ama onlar hariç herkes suçlu. Bu yüzden günah keçisi lazımdı ve zincir marketleri seçtiler. Bir süre bununla idare ederiz, insanların tepkisini buraya yönlendiririz diye düşünüyorlar.

    Yanıtla (6) (0)
  • Alioğlu / 31 Ekim 2021 11:04

    Devletin güçlü, kamu yönetiminin etkili olmasının olmazsa olmazı bilgili, ilkeli ve ahlâklı yani liyâkat ve ehliyet sahibi bürokratların varlığıdır.
    Teknik yeterlilik ve ilkeli/ahlâki duruş hayatî önemi hâizdir.
    Ne var ki, yetersizler kadar, ideolojik/politik ve/veya megaloman tipler de etkililiğin, sürdürülebilirliğin ve kurumsallaşmanın düşmanıdır.
    Torpil yok: Adı bağımsız, bütün üst kurulların kararlarına bu gözle de bakabilirsiniz…

    Yanıtla (3) (0)
  • Okur / 31 Ekim 2021 10:16

    Bu 3 sirkette Akp ye yakin sermayedarlarina,kurucularina bakin gorursunuz.Birbirileriyle rekabet etmezler,butun fiyatlari aynidir.Mal aldiklarifirmalarin kanini emerler.Butun diger organize parekendeciler gibi.yok katilm parasi,yok raf parasi,yok indirim parasi,yok iade.Esnafi batiran bunlardir.Devletin bunlari duzenleme yapip,kontrol etmesi gerekir.Mahalle arasina bunlari niye soktunuz.Ayni rezillik simdi internet parekendecilerinde.Bunlarida acil kontrol altina almak lazim.

    Yanıtla (2) (1)
  • Alperen / 31 Ekim 2021 07:46

    Siyaset kurumu çözüm yerine problem üretirken, hukuk ve adalet yerlerde sürünür, ekonomi baş aşağı giderken fatura birilerine çıkartılacaktı…
    Eğitim yok, hukuk yok, bürokrasi fena da rekâbet hukuku var ve iyi mi diyeceğiz?
    Rekabet Kurumu’nun uzman ve karar vericileri de olsa olsa mevcut kamu yönetiminin bir parçası, bir başka açıdan da kerâmeti kendinden menkûl devlet memurlarıdır!

    Yanıtla (3) (0)
  • Alperen / 31 Ekim 2021 07:32

    Memlekette olan bitenlerin hepsi aynı akıl ve iradenin ürünü…
    Osman Kavala olayı, 10 büyükelçi meselesi, dış güçler abartması, S-400 alımı, ikiye katlanan fiyatlar, Türk parasının değer kaybı, fakirleşme vs…
    En son olarak, marketlere verilen ölçüsüz, adaletsiz ceza ile bütün bunlar arasındaki bağlantıyı göremeyenler, “kötü yönetim”in ne olduğunu hiç anlayamazlar.
    Liyâkat fakiri kurul üyesi, uzmanların kamuya ait yetkileri bu şekilde kullanmaları da istismarın
    resmi ve hukûki olanıdır…

    Yanıtla (3) (0)
  • Karar okuru / 31 Ekim 2021 06:18

    Karar çok komik. Bu marketlere yüksek fiyat değil, düşük fiyattan mal sattıkları için belki ceza kesilmesi daha mantıklı olurdu.
    Aylarca okulların açılmasını bekleyen kırtasiye esnafının yarı fiyatına kalemleri, defterleri satılar. Daha bir çok esnafın satması gereken ürünleride onlardan daha ucuza satıyorlar.
    Bizde ucuz sattıkları için bu ürünleri kırtasiyeden değil bu marketlerden aldık.
    Şeyet domatesi, patatesi diğer market ketlerden daha pahalı satsalardı gider ordan alırdık.

    Yanıtla (5) (0)
  • Karar okuru / 31 Ekim 2021 05:20

    TCMB’nın uyguladığı para politikasızlığı enflasyonun artışında en büyük etkenlerden biri.Kurların artmasına neden olacak kararlar al sonrada enflasyonun artmamasını bekle.Tarımdaki maliyet artışları fahiş oranlarda! Tedarikçi yağ firması Suudi sermayeli bir şirket,Suudiler’le ilişkiler malum.Zincir Market’lerde bir süre maliyetine çalışın isteğine uymamışlardır. .Ben Borsa’yı çok iyi biliyorum battım, ekonomiyi çok iyi bilende Ülke ekonomisini batırıyor.

    Yanıtla (5) (0)
  • Sahin / 31 Ekim 2021 04:29

    Ekonominin sorumlusu devlettir .
    Ekonomik özğürlük olmadan ,özğürlük olmaz.
    Türkiye,nin günümüzde dış borcu
    milli gelirinin yarısından fazla.
    Ekonomiyi yöneten devlet marketlerle uğraşacağına ABD NATO ülkelerinden niye bizi seçipte Afganistan,a bekçi yaptı desin.Neden Suriye,de bu halimlizle Milletten aldığımız verğilerle ÖSO adındaki ihvancı askerlere maaş veriyoruz desin.
    Nasıl olsa tuzları kuru.Bahane hazır .
    İç ve dış güçler melodileri var. Dilerden düşmüyor.Marketciler hanği grupt

    Yanıtla (14) (0)
  • Turgay / 31 Ekim 2021 02:27

    Sanki bütün Türkiye nin mallarının fiyatını bunlar belirliyebilir mümkün değil . Sosyalizme devletcilige düşmanlık besleyip kapitalizmi serbest piyasayı öğrendik sanıyordum hicbirsey ogrenilmemis ,gene sıfırdan basliycaz.

    Yanıtla (10) (0)