İslam ve rejim
Cumhuriyet kavramı, ‘iyi yönetim’in nasıl olacağını düşünerek zenginleşir. Günümüzdeki diktatörlükler bir kenara, Batılı cumhuriyetler de bugünkü demokratik düzeylerine zaman içinde evrimleşerek geldiler.
Türkiye Cumhuriyeti de bu evrimi başarmak zorundadır.
Yakın ya da uzak tarihin bir dönemini idealize ederek tabulaştırmak, bu evrimleşmeyi engeller.
İslam tarihine de cumhuriyet tarihine de tabulaştırılmadan insani tecrübeler olarak bakmalıyız.
‘ATATÜRK CUMHURİYETİ’
“Atatürk cumhuriyeti” kavramı kültürel bir kavramdır; hukuki bir tanım değildir. Atatürk zamanındaki gibi kuvvetler birliğine, yetkilerin tek elde toplanmasına, muhalefetsiz tek partiye, tek fikirli basına dönüş hayal bile edilemez. Tarihi anlatırken de bu uygulamaları idealize etmeden, sadece evrimin artık aşılmış bir aşaması olarak görmek gerekir.
İşte, Fransa, Birinci Cihan Harbine kadar devam eden radikal ve kavgacı “Üçüncü Cumhuriyet”ten, büyük ızdırapların dersleriyle kuvvetler ayrılığına, fikir ve ifade özgürlüğüne dayanan başarılı “Beşinci Cumhuriyet”e ulaşmıştı.
Türkiye açısından Cumhuriyeti numaralandırmayı doğru bulmam fakat hukuk devleti yönünde evrimimizin çok geciktiği bellidir.
Bu yönde düşünürken referanslarımız modern anayasa hukuku olmalıdır.
‘HAKKIYLA MÜSLÜMAN’
Dün, beni eleştiren bir okur yorumu şöyleydi:
“Bırakın bu üzüm kurusu ile maymun kandırma işlerini. Müslümanların önce Müslüman olmaya ihtiyacı var. Hakkıyla Müslüman olabilseler, siyaset de yaparlar, cihat da yaparlar, özgür de olurlar, ekonomileri de yolunda gider. Bak yüz yıldır cihat yapmıyoruz ama gittikçe marabalılaştık. Siyaset yapmayan özgür olmaz, siyaset yapmayanın ekonomisi olmaz... Cihat yapamayanın yurdu olmaz... Bırakın üzüm kurusu ile maymun kandırma işlerini.”
Fakat “hakkıyla Müslüman olmak” iyi bir yönetim kurulmasını sağlayabilecekse, Hz. Ali Efendimizden ve Hz. Ayşe validemizden daha “hakkıyla Müslüman” olunabilir mi?
Elbette “hakkıyla Müslüman” olan sahabe, niye siyasi ihtilaf yüzünden Sıffin’de birbirini öldürdü?
Çünkü siyaset beşerî alandır, itikadî alan değil.
İslam bir rejim, bir hükümet şekli öngörseydi, vefat edeceğini bilen ve söyleyen Peygamber Efendimiz kendisinden sonra yöneticilerin nasıl seçileceğine dair bir şey söylemez miydi?
Peygamberimiz vefat ettiğinde, Hz. Ebu Bekir, “ne yapacağımızı keşke Peygamber’e sorsaydık” demişti.
HUKUK DEVLETİ
Müslüman zihnini fazlaca siyasete çeken bu mesele 1970’lerde Pakistan’da da tartışılmıştı. ‘Siyasal İslam’ın öncü düşünürlerinden Mevdudi “İslam devleti”ni vurguluyordu. Buna karşılık Fazlur Rahman, İslam’ın ancak ilmi araştırmalarla, fıkıhtaki şekiller altında kalmış olan ahlakın ihyasıyla yükselebileceğini savunuyor, şöyle diyordu:
“İslam devleti dediğinizde haşa Allah gelip Müslümanları yönetmeyecek, yine kusurlu insanlar yönetecek!”
Tıpkı Hz. Osman’ın hilafetinin ikinci yarısında başlayan sorunlarda ve siyasi kavgalarda görüldüğü gibi...
Dahası, İslam’ı siyasallaştırmak dün olduğu gibi bugün de Müslüman enerjisini israf ediyor, kutuplaşmaları körüklüyor. Çağımızda yönetim ahlakının kurumlaşmış örnekleri olan “Sayıştay’ın yetkileri, denetim ve denge, şeffaflık, yolsuzlukla mücadele, dikey ve yatay denetim” gibi konular hangi İslamcı hareketin gündeminde var?
Cumhuriyet tarihini hiç bu kavramlar açısından inceledik mi?
CUMHURİYET’İN EVRİMİ
Bu konuda Prof. Ömer Dinçer’in “Kamu Yönetimi Âdâbı, Geleneğin İzinde Modern Siyasetname” adlı kitabını tavsiye ederim. Siyaset ve idare tecrübesi de olan Prof. Dinçer’den sadece bir örnek aktaracağım:
“Geleneksel dönemlerde insan birey olarak değil, bir aileye, bir aşirete, bir ülkeye veya dine mensup olarak vardır. Sahip olduğu değer bu aidiyeti içinde değer kazanır.
Geleneksel devlet yapısı içinde insan ‘eşref-i mahlukat’ olarak tanımlansa da birey olarak haklara sahip değildir…
Modern devlette ise her bir birey kanun karşısında eşittir…”
Tarihteki hiçbir hukuk sisteminde ve fıkıhta bu yoktur.
Çağımızda bütün hürriyetler gibi din ve vicdan hürriyeti de siyasetin demokratik görevidir.
Bu gelişme sebebiyledir ki, modern anayasal devletin özü “birey hak ve hürriyetleri”dir.
Bunu başaran toplumlar güçlü ve refahlıdır.
Müslümanlar için de başka çıkış yolu yoktur; olmadığı dört asırdır görülüyor zaten.
Türkiye Cumhuriyeti de modern hukuk devleti ve demokrasi yönündeki evrimiyle payidar olacaktır.















Müslümanların biraz susup düşünmesi gerekiyor bence. Çok konuşmaktan düşünmeye vakitleri kalmıyor. Müslüman olmadan önce birey olmak ve birazda hümanist kimlik taşımak gerekiyor. İslamın temel taşları, aynı zamanda insanlığın değerleridir. Müslümanlar bunları öne çıkaracak temsili davranışlar sergilese sorun kalmayacak.
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar doğru yerlere bakarsa aradığını görecektir. Hiç kimse bir başkasının hatası ile sorumlu olmaz ayeti varken bireysel özgürlüğün olmadığını nasıl söylersiniz. Birinin hatası ile mensubu bir topluluğu bir milleti bir devleti toptan imha eden günümüz modern dünyasını tabulastirmak nedir. islam tarihinde sadece mevdudi yoktur. Gozunu ac ve adaleti mahza yı gözünün icine sokmasina ragmen görmediğin birine bak. Adını da artık kendin bul ve surekli olarak yok mevdudi yok fazlurrahman yok ne kardeşler diye dışardaki baskalari üzerinden içerdikleri eleştirme. Herkesi kendi fikri ile tan eyle
Yanıtla (0) (0)bütün yorumlarda din ve Allah şöyle dedi böyle emir etti filan. bütün dinler ve inançlar insan ürünü uydurmalar'dır işine geldiği gibi yorumlama hastalığı ve körlüğü insanlığı yüz yıllardır acı ve ölümü yaşatmış ama yirmibirinci yüzyıl bu sorunu çözememiş kuyudaki taşı çıkaramamış ezikliğiyle yaşamaya devam edemez. insanın sorgulama gibi bir meziyeti var bunu kullanmaya biraz gayret etse her şey güzel olacak.
Yanıtla (0) (0)Evet akıl kıymetlidir. Hem şahıs için hem de Kur'an için. Yoksa neden söylesin "Akletmez misiniz?" diye. Kur'an iman etmez misinizden çok akletmez misiniz demiştir.
Yanıtla (0) (0)1) 2. Dünya Savaşı demokrasiler arasında olmadı. Liberal demokrasiler ile faşist rejimler arasında oldu. Savaşı faşistler çıkardı. 2) Atom bombası faşist bir rejimin bir milyondan fazla insanı daha öldürmesini engellemek için atıldı. Bence hata idi. Atom bombasını bir şehire atmak zorunda değiller idi. 3) 50 milyon kişi demokrasiler yüzünden değil, ama evet teknolojik gelişmeler yüzünden öldü. Teknolojik gelişmeyi faşistler de kullanabiliyor. 4) Teknolojik gelişmenin bütüncül etkisine baktığında olumludur. Teknoloji sayesinde daha uzun yaşıyor, daha az hasta oluyor, daha iyi besleniyor, daha i
Yanıtla (0) (0)12.38, Fransız devrimini diktatörler değil halk yaptı...
Yanıtla (0) (0)İslam da bir siyaset biçimidir; zira o Peygamber, Arap İslam devletini kurmuştu. Kuran, İslam anayasasıdır.
Yanıtla (0) (0)Bati'da her gazeteci bir meslekte uzmandir ve kedi alaniyla ilgili yazar AMA Turkiyede bir gazeteci her konuda uzmandir allamedir her konuda yazma ehliyeti vardir! bu devlet niye bvatmiyor gercekten buyuk soru isaretidir!
Yanıtla (0) (0)anlıyoruzki krallık ve hükümdarlık kuranda meşruyken Cumhuriyet ve demokrosi neden islamda meşru olmasın İslam açısından ALLAHın koyduğu evrensel hükümlere bağlı kalmaktırTevratta İsrail krallığının Yahuda krallığına göre yasalara uymayıp Babil putlarına yönelmesi sonucu cezalandırılıp yıkıldığı benzeri şeyleri Yahuda krallığınında yaşadığı yazar Romada demokrasi vardı ama kölelerin hakları yoktu aristokratlar halka göre yüksek imtiyaz sahibiydi.Hz Ömerin kendinden sonraki halife seçim 7 kişilik şura meçlisi ki bir çoğu Hz peygamberin övgüsüne mashar olmuş kişiler işte portatifparlemanto
Yanıtla (0) (0)Tarihte çeşitli yönetim şekilleri olmuşturBunlar zamana ve konjöktre uyum yada arıza teşkil etmişlerdir"MONARŞİ(mutlakiyet ,kırallık hükümdarlık)TEOKROSİ,MEŞRUTİYET,PARLEMENTER MONARŞİ:(ingiltere)MANDACILIK, CUMHURİYET İsrailoğuları YAHOVAdan kendilerine kral istediler kuze İsrail krallığı, güney Yahuda krallığı kuranda Bakara suresi 246-251ALLAHtan hükümdar istemeleri RAB'in onlara Talutu(saul) işaret etmesiHz Davutun ve Süleymanın kuranda peygamber ve hükümdar sıfatlarıHz peygamberin nübüvvet makamınından başka bir makama yönelmemesi ve geride kalanları yönetimde özgür bırakması buradan ...
Yanıtla (0) (0)evin; Turkiye, iblis-Sionistler ve onlarin tasmali usaklari Haclilarin yolundan uzaklasti'' demek istiyor
Yanıtla (0) (0)20.53, "Demokrasi ülkeleri dünyada söz sahibi oldu olalı savaş, zulüm, göz yaşı durmuyor. Teknolojik gelişmeler sayesinde emperyalizm altın çağını yaşıyor." sözlerime sorunlu demişsin. Bu sözlerin neresi sorunlu. İkinci dünta savaşında elli milyon insan katledildi. İnsanlık tarihin böyle bir savaş olmamıştır. Bu savaş demokratik ülkeler arasında oldu. Atom bombası Japonya'da masum binlerce kişinin hayatına mal oldu. Nükleer silah teknolojik bir gelişme değil mi?
Yanıtla (0) (0)9.32, Kur'an ve sünneti araştır bakalım gerçek İslam sadece kul ile Allh arasındadır, toplumu ilgilendirmez diye bir bilgi var mı?
Yanıtla (0) (0)9.21, İslam Devleti yüz yıldır yok. 13 asır boyunca hep var oldu. 1300 yıl var olan bir şeye ütopya demek doğru değil.
Yanıtla (0) (0)İslam ülkeleri yüz yıldır işgal altındadır. Ondan önceki yüz yıl da işgale karşı direnmekle geçirdiler. Geriye bu kaldı...
Yanıtla (0) (0)20.56, Bir rejim bir ülkenin iç işlerinden sorumlu tutulabilir, dış işleri rejimi bağlamaz şeklinde bir algın var. Bu foğru değil. Mesela Amerika'nın iç güzelliği demojrasiden dış çirkinliği bsşja bir şeyden demek demokradiyi yüceltmez küçültür. Not: Türçeden Türkçeye çeviri yapmıyorum. Düzeltme yapman için yazdıklarından anladığımı söylüyorum. Ama yaptığın düzeltmeyi okuyunca doğru anladığımı gördüm.
Yanıtla (0) (0)Çok mühim bir tespit. Devrimler ilan edilirken millet cahildi, o yüzden milletin görüşü alınamazdı diyen güruha karşı söylenmek üzere not alınmalı.
Yanıtla (0) (0)11.40, Şimdi zaten kavgada kazanacak olanın hukuku uygalınıyor. İslamda ise herkes kendi hukuna göre yargılanır. Mesela bir Müslüman zekattan ya da cihattan sorumludur ama bir ateistin böyle bir sorumluluğu yok. Bu açıdan İslam daha insani.
Yanıtla (0) (0)13.32, Cumhuriyet ve demokrasinin edillei şeriye ile ıspata ihtiyacı yoktur. Edillei şeriyenin de böyle bir mecburiyeti yoktur. S. Nursi bu konuda gereksiz bilmişlik taslamış. Demokrasi kanun koyucu değildir. Müsülüman için, kanunlar İslam dikkate alınarak hazırlandıktan sonra krallık ya da demokrasi fark etmez.
Yanıtla (0) (0)18.35, Yanlış bilgileriniz var doğrularını öğrenin lütfen.
Yanıtla (0) (0)Çok zayıf bir yazı.
Yanıtla (0) (0)19:54 Öyle demiyorum. Demokrasi bir siyasi sistemdir, dış politika ile bir alakası yoktur diyorum. Mesala monarşi içeriye katı ama dışarıya yumuşaktır gibi bir cümle kurulabilir mi? Anlamsız, saçma olur. Aynı şey. Bu arada Türkçe'den Türkçe'ye çeviri yapmaya devam ediyorsun. Tartışma adabında ayıptır.
Yanıtla (0) (0)19:06 ben de meşrularımızın farklı olduğunun farkındayım. Ben de kendi meşruiyet anlayışımı anlatmaya çalışıyorum. Ama "Demokrasi ülkeleri dünyada söz sahibi oldu olalı savaş, zulüm, göz yaşı durmuyor. Teknololjik gelişmeler sayesinde emperyalizm altın çağını yaşıyor." sözleri sorunlu. Bir görüş açısından ziyade maddi hata var. Zulüm, savaş, gözyaşı hep vardı. Demokrasi ile artmadı, azaldı. Emperyalizm hep vardı, taa ki teknoloji toprağı ana katma değer yaratma faktörü olmaktan çıkarana dek. Emperyalizm bitti. 50 yıl öncesinin Sovyet kara propagandasından medet ummayın. Çalışmaz bugün.
Yanıtla (0) (0)2.Baska bir care yok, kendiside goruyor, ama girdigi yoldan cikmayi gurur meselesi yapuyor.Halbuki cok guzel bir ivme yakalamisti.Yanlislar vardiysa bu bagimsiz bir yargi ile giderilebilmeliydi.Bunun icin caba gostermek gerekiyordu,Khk larla bu isler halledilemez...
Yanıtla (0) (0)1Yani devlet bu sekilde ileriye gidemeyecektir, Her sey cozumde yatiyor, Sorunumuzu dis guclere havale ettik.Aklin yolunu secmedik.Kaos yasanir diyordu, Olduda, fakat is yonetilebilir olmaktan cikti.simdi Yeneroglu istifa etti.Toplumu yapabildigi kadar birlestirmeye calisiyordu, Gercek bir muslumanin yapmasi gerekenleri yapmak istiyordu, yerine kayyim atandi.Hayir Taha Bey boyle gizli sakli mesaj vermek size yakismiyor, memleketin nereye evrildigi belli.Kul hakki icin soyle, yaptiklarinin hangisi dogru, yanlisi yanlisla duzeltmek istiyor.Boyle bir sey olmaz, sesiniz daha gur cikabilir.
Yanıtla (0) (0)9.53, 1453'ü zulüm diye görenlerdensin.
Yanıtla (0) (0)9.34, müslümanların ihtilaflarını hep İslams mal ediyorsun. Batı demokrasiye geçtikten sonra iki dünya savaşında 70 milyon insan katletmiş. Bunun için demokrasiyi sorguladın mı hiç. Yoksa çifte standart hoşuna mı gidiyor.
Yanıtla (0) (0)9.51, Demokrasiyi, kendi kolonisine koruyucu dışa karşı canavar bir yabani hayvana benzer diyorsun.
Yanıtla (0) (0)12.38, Fransa devrimi halk yaptı. Atatürk gibi biri değil.
Yanıtla (0) (0)11.56, Sorun az ya da çok bilmek değil. Tanımadığınız birinin iki paragraf yazısından onun bir şeyi az bikdiğine hükmedemezsiniz. Sorun meşrularımızın farklı olması. Ben bunu fark ediyor ve kendi meşrumun meşruiyetini izah etmeye çalışıyorum. Sen de tanımadığın birinin tarih bilgisini ölçmeye kalkacağına kendi doğrunun meşruiyetini anlatmaya çalış.
Yanıtla (0) (0)miras konusu kadina 3 te 1 veriliyor.Kadın direk boşanma hakkına sahip degil mezheplere gore bakin peki hangisi doğru Azim olan Allah doğrudur tabi
Yanıtla (0) (0)Cumhuriyet dönemi de yapılan yanlışlari neden kimse dile getirmiyor. Kurtler neden dışlandı anadilinde bile konuşAmaz hale getirildi bide bunları yazın yazar bey hak hukuk demek lafla olmuyor....
Yanıtla (0) (0)... hukun tatbikindeki suistimaller yasa koyucunun kabahati değildir.
Yanıtla (0) (0)11:18!hey maşallah. ne güzel dinmiş öyle tekamülle cennete gidiyorsun. sen anasınıfı okudun mu yoksa henüz anasınıfına başlamadın mı?
Yanıtla (0) (0)Mesele anayasanın,yasaların,egemenliğin kaynağı yani referansının İslam ilkeleridir sayın Taha bey!
Yanıtla (0) (0)14.05, Atatürk öyle diyor. İnsanları, Tanrının gökten indirdiği sanılan dogmalardan kurtarmak lazım diyor. Böyle söyleyen biri ne için devrim yapar. Yalansa ben Atatürk'ün yalancısıyım. Sen kimin yalancısısın, kraldan fazla kralcıların mı?
Yanıtla (0) (0)Dünya'da tamamen kusursuz olmak kimsenin haddi değildir. Çünkü Allah bunun Müslümanlar için bile mümkün olmayacağını Kur'an'da açıkça bildiriyor. Hal böyleyken İslam'ın vadetmediği bir şeyi İslam'ın problemi gibi göstermek ya cahilliktir ya hinliktir. Bir devletin İslam Devleti olması için, yöneticilerinin icraatlarında Allah'ın rızasını gözetmenin genel kural olması kafidir. Bu kurala yüzde yüz uyulmaması İslam Devleti olmaya mani değildir. Aynı şey seküler devletler için de geçerlidir. Her hukuk insanlar huzurlu olsun diye tanzim edilir. Ama hukukun tatbikindeki suistimaller yasa koyucunun
Yanıtla (0) (0)14:44, Yalandan Emevi Devletine çamur atma. Eğer bize bir şey yutturmuşsa haşa Hz. Peygamber yutturmuştur. Yüreğin varsa onu açıkça söyle. Münafıklık yapa. Hallini açık et.
Yanıtla (0) (0)Sayın Dinçer "hiç bir fıkıhta bu yoktur" derken bir yanılgı içerisinde. Müslümanlar, Müslüman oldukları için Kadı karşısında üstün durumda olmamışlardır.
Yanıtla (0) (0)....Modern devlette ise her bir birey kanun karşısında eşittir… "Tarihteki hiçbir hukuk sisteminde ve fıkıhta bu yoktur." bu cok yanlis bir yorumdur hocam. Sizin gibi gercekten cok iyi bilgi birikimi olan bir yazar boyle bir sonuca nasil ulasir...
Yanıtla (0) (0)İnanan biri için dinden bağımsız bir hukuk düşünmek inancı zedeler. Taha Bey gibi, seküler hukukun inanca hiçbir zarar vermeyeceğini düşünen aydınlarımızın, bu düşüncelerini yeniden gözden geçirmeleri gerekir. Dininin bütün kavramlarının sür'atle dünyevileştirildiği çağımızda, fıkıh yani hukuk ilmi de artık sadece dünyevi menfaatler elde etmek için kullanılmaktadır. Aynı durum seküler hukuk için de geçerlidir. Güncel olması bakımından Amerika’da görülmekte olan Halk Bankası davası buna çok güzel örnektir.
Yanıtla (0) (0)Yaratılışın gayesini sadece "Allah'a kul olmak" diye inanan Müslümanlar için ilimler, dünya ve ahiret ilimleri diye diye ikiye ayrılamaz. Ama ilimler, sadece dini ilgilendiren ya da hem dini hem dünyayı ilgilendiren ilimler diye tasnif edilebilir. Bunun dışında kalan ne dünyada ne de ahirette insanlara hiçbir fayda sağlamayan sihirbazlık vs. gibi bilgi gerektiren konulara da ilim denmez… Fıkıh yani hukuk hem dünyayı hem ahireti ilgilendiren ikinci sınıf ilimlerdendir.
Yanıtla (0) (0)İSLAM olacak ki Toplum Yaşantısında Sistem konuşalım. Sistem konuşuyoruz Sabitemiz yok...Önce Bilgeler (13 yüzyılda Bilgeler geciti vardi) lazım Topluma Şuur yapısını inşa edecek. Sağlam irade olacak. Akşam yediğimizi unutuyoruz biz :))..Maksad Koltuk kapmak ise Siyaset soslu İslam gözükmek başka konu :)).Dürüst oluruz..Bizler yokuz o Zihniyette.
Yanıtla (0) (0)Fazlur Rahman, Ehli sünnet düşmanı, kurana tarihselci bakan, hadisleri zayıf bulan, reformist, deformist biridir. Sapıktır. Onun görüşleri günümüzde müslümanların, kavga sebebidir.
Yanıtla (0) (0)İslam Devleti demokrasiye mani değildir. Demokrasi de İslam Devletine mani değildir. İslam Devletini demokrasiye mani görmek seküler yobazlığın, demokrasiyi de İslam Devletine mani görmek "dinci" yobazlığın eseridir... Yobazlığın bu iki türünden de kurtulmak lazım. Ama şu an dinci yobazların dünya nezdinde bir hükmü yok. Kavgaların sebebi, gücü elinde tutan seküler yobazların, devletten dini dışlamasıyla alakalıdır...
Yanıtla (0) (0)11.50, "Hiç bir ciddi tarihçi bu yargına katılmaz." diyerek çok iddialı bir genelleme yapıyorsunuz ve ciddi manada yanılıyorsunuz. Birinin "ciddi tarihçi" olması için illaki gayrimüslim olaması gibi bir zafiyetiniz var herhalde. Ki gayrimüslim düşünür ve tarihçilerin bir çoğu hatta Batının tamamı Osmanlıyı İslamın temsilcisi görmüş, bu yüzde Slav ırkına mensup Boşnaklara bile sırf Müslüman oldukları için Türk demiştir.
Yanıtla (0) (0)9.22, Osmanlı Devletinin kuruluşu dahil bütün icraatları Rıza-i kelimatullah içindir. Allah'ın rızasını gözetmek bir niyet ve gayret işidir. Yüzde yüz isabet ettirmek işi değildir. Osmanlıdaki bazı kusurlardan yola çıkarak onu İslam'dan ayrı düşünmek İslam'ı bilmemekten kaynaklanır.... İslam zaten, bu dünya için yüzde yüz kusursuzluk vadetmiyor. Kur'an'daki bütün tövbe ayetleri sadece inanlara hitap eder. Yani Allah inanların dünyada hata edeceğini Kur'an'ad beyan ediyor. İnanmayanlar önce imana davet edilir...
Yanıtla (0) (0)Evet Emevi devletinin bize illahi yasalar dedigi ve yuturdugu garip seyleri atlatmak münkûndür.
Yanıtla (0) (0)09.33 kıymeti kardeşim, seni kırdıysam hoşgör. Demek istediģim, fanatik dindarlık tarihte Ortaćağ denilen izbe bir süreç yarattı. Hiç kimsenin kendi inancını esas alıp insanlığa dayatma hakki yok. Bu davranış, baskıcı hastalıklı insan karakterlerinin din vasıtasıyla var olma cabasıdır. Dayatan din, din olmaktan cikmıştır, onsanların oyuncaği olmuştur. Senden özür diliyorum.
Yanıtla (0) (0)milleti islam'dan uzaklaştıran şehirlileşme, devrimler değil. ama sen istersen mezarlıkta ıslık çalmaya devam et.
Yanıtla (0) (0)11:05 yani diyorsun ki demokrasi gelmeden önce dünya güllük gülistanlıktı. Hic bir ülke hiç bir ülkeyle savaşmıyordu, sıffinde sahabeler birbirini kesmemişti, haçlı seferlerinde milyonlar katledilmemisti, mercidabık ridaniye savaslarinda musluman müslumani öldürmemişti. Her şey demokrasiyle başladı. Öyle mi?
Yanıtla (0) (0)Tarih boyunca barış içinde uzun dönemler olmadı.Kısa dönemler hariç. Bu yüzden bir ülkenin içi ve dış dengelerini toplamda en iyi yöneten sistem demokratik yönetim tekniği.Bütün yönetimler derece derece ehvenşerdir.Toplamda en az şer en çok hayır iyilik demek.Demokrasi tek tip bir yöntem dayatmaz ama temel değerleri; seçim denetim şeffaflık kuvvetler ayrımı.Trafik yönetiminden esasta farkı yok.Bir Avrupa trafiğine bir de kendimize bakalım.Sistemi akıl ve fikir işletir..
Yanıtla (0) (0)Nasıl bir mantık,nasıl bir tarih anlayışı?Yüz yıl önce cihat mı yapılıyormuş. Bu tür zevatlar İslam hukukundan da bihaber. İslam bir ilim değil bir inanç, sadece inanmakla gelişemezsiniz,üretmekle gelişilir.
Yanıtla (0) (0)Meşrutiyeti meşruayı( cumhuriyet demokrasi) edillei şeriye ile ispat edip savunuyorum..Münazarat- Bediüzzaman Said Nursi ra.
Yanıtla (0) (0)Bir yönetim din adına karar verip fetva verdiği zaman ,karşıt görüş ve eleştiri yönetimce dinden çıkma ve zındıklık olur.Dine karşı gelmekle suçlanır ve ayıplanirsiniz. Hayatınıza mal olur.Sesinizi kısar oturursunuz.Laiklik bu yüzden Çok önemlidir. Laiklik adı altında din düşmanlığı yapmadan
Yanıtla (0) (0)'Geleneksel devlet yapısı içinde insan ‘eşref-i mahlukat’ olarak tanımlansa da birey olarak haklara sahip değildir' alıntısı yazıdaki ana fikri desteklemek için bağlamından koparılarak yapılmış bir alıntıya benziyor. Çünkü geleneksel devlet yapısı içinde insanlar birey olarak haklara sahiptirler. Mülk edinme, haberleşme, evlenme, ticaret yapma, arazi alma- satma, eser sahibi olma, mahkemeye başvurma, hakkını savunma ve arama, seyahat etme gibi pek çok bireysel hakka sahiptir.
Yanıtla (0) (0)HocamAhmet Tokl 1- Ömründe 200 sayfa mantık, siyaset veya tarih okuyan insan elini keser yine de şu saçma cümleleri yazmaz. *Sıffîn savaşı islam devleti olmanın arızi bir durumuysa, aynı mantığı kullanarak dinsiz devletlerdeki iç savaşları da dinsizliğin arızi bir durumu olarak kabul etmek gerekir. Aynı ahmak bakış açısına göre dinsizlik ile devlet yönetilemez, şayet öyle olsaydı 755-769 An-Lu Şan İsyanı yaşanmazdı. Herif Kuzey Çin İmparatorluğunu ilan ederek 13 milyonun ölümüne sebep oldu. Kendisinin ve isyan ettiği Çin hanedanlığının dini yoktu. Yani ortada bir din devleti yok. Ahmet Tok
Yanıtla (0) (0)11:40. Laik Müslümanlar, dinimizi en insana yakışan şekilde yaşıyor. İslamcılık ise tamamen light versiyonu. Çünkü dinin en kolay kısımlarını, yani ritüelleri yerine getirmekle dindar olduklarını düşünüyorlar. Müslüman olmak o kadar kolay mı? Önce iyi insan olacaksın, ahlaklı olacaksın, nazik olacaksın, israf etmeyeceksin, yani Müslüman olmak meşakkatli bir iş.
Yanıtla (0) (0)Taha bey haklısınız İslam siyasete hiçbirzaman alet edilmemeli.Siyaset inançları yaşamada demokratik kurumları güçlendirmeli.Siyaset toplumsal sorunlara ideolojik değil de rasyonel çözümler getirmeye yönelmeli,çağın gereği teknik ve sosyal yaşamın getirdiği kronik problemlere çözüm yolu üretebilmeli.Siyaset ve iktidar,eğitimli halktan ve eğitimli kadrolardan korkmamalı,onları kendisine rakip görmemeli ve daima yeniliklere açık olmalı.Akil hür fertler bir toplumda ne kadar fazla ise o toplum kültürel manada da gelişmiştir demektir.Ezilen toprakta gül biter mi?Yaşasın Cumhuriyet.
Yanıtla (0) (0)Selam Taha bey iyili varsın,hakiki Müslüman Şu hadisi Şerif'i dikkatine sunayım,المسلم من سلم المسلمون من لسانه ويديه"Musluman elinden ve dilinden hic kimsenin zarar gormedigi kimse,Malesef biz bunt sadece soyledik ozumsemedi inm bunt soyledik,Yuma y'all gelince hadi sende,hepimiz Abdullah innings Omer,Onune Helen bir sucluyu,once kendini onun yerine koyar yargilar,ve derelict Ey Abdullah bu sen in yerinde olsaydi Dana nasil Mameluke etmesini isterdin,one gore Davran bilmem izah edebildimmi,seni Allah icin seven bir kardesim.selamlar.
Yanıtla (0) (0)Sayın Akyol, Süper bir yazı. Biz müslümanlar adam olamadık çünkü Rusya’dan nefret eden biz Türkler ne acı ki Rus askeri Güney bölgemize yerleşti ve biz birbirimizi yemeye devam ediyoruz. Allah bu ümmete birlik ve beraberlik verdin.
Yanıtla (0) (0)Fransızlar cumhuriyeti kuralım mı diye halka sorsalardı, krallıkta kalıp cumhuriyet kuramazlardı. Kral, yetkilerini Allah'tan aldığını söylüyordu. İyi ki sormamışlar halka Fransızlar.
Yanıtla (0) (0)11:05 Tarih bilginde büyük boşluklar var. Ne demokrasi tarihini, ne Türkiye tarihini, ne İslam tarihini ne de Dünya tarihini bilmediğini çıkarıyorum yazdığın yorumdan. En azından Siffin savaşından başlayarak Arap İmparatorluğu'nun ilk yüzyılında yapılan savaşları ve Arap emperyalizminin nasıl ilerlediğini öğrenmek isteyebilirsin, eğer ilgili isen. İnternette bol kaynak var. İngilizce bilmek gerekir. Artık her iş için İngilizce gerekli.
Yanıtla (0) (0)8.59, Millet Müslümansa danışmaya gerek yok. Önce onu İslamdan koparacak devrimler yapmak lazım.
Yanıtla (0) (0)10:57 Kimseyi aşağılamak gibi bir huyum yok. Olanı yazıyorum. Sana verilen bilgi doğru değil. Hiç bir ciddi tarihçi bu yargına katılmaz.
Yanıtla (0) (0)10.32, Sen de gelişmişlikle Batı özentiliğini bir ayırt edebilsen ne güzel olacak.
Yanıtla (0) (0)Arkadaş ben ateistim. Hristiyan var. Yahudi var. Deist var. Agnostik var. Bahai var. Budist var. Light müslüman var. Alevi var. Oranımız da düşmeyecek artacak. Senin bu maksimalist önerin kabul edilemez. Ya kavga edeceğiz ya başka yol bulacağız.
Yanıtla (0) (0)Taha Bey, Ömer Dinçer'den yaptığınız alıntı ve sizin onu destekleyen izahatınız, modern zaman devlet anlayışını yüceltmek için gemişi haksız bir şekilde yermektedir. Günümüzü övmek için geçmişi yermek, müstemleke bir ruh halidir. Evrensel demokratik karakterin ihtiyaç duyacağı bir iş değildir.
Yanıtla (0) (0)10.32, Biraz tesadüf oldu ama cuk diye oturdu. Tekamül insanı cennete götürebilir ama evrimin böyle bir işlevi yoktur.
Yanıtla (0) (0)Biz tarihte hep büyük devletler kurduk ama ne zaman Terazimizin İslam tarafı değil dünya tarafı ağır ağır bastı ise biz hem vicdanımızı hem ahlağımızı hem kişiliğimizi hem de devletimizi kaybettik. Yani demem odur ki Biz 150 sene önce de demokrasi özgürlük halk yönetimi onu tartışıyorduk bundan sonra da onu tartışmaya devam edeceğiz. Müslüman görünümlü Müslüman olmayan kısır döngüsü
Yanıtla (0) (0)Bakın sürekli Avrupa özentisi yazılar yazıyorsunuz demokrasi de demokrasi diyip duruyorsunuz. Tanel Demirel bir kitabında özgürlük eşitlik demokrasi gibi kavramların sadece albenili kavramlar olduğunu söyler. Büyük devletler asla demokrasi ile ülkelerini yönetemez çıkarları ile yönetir bu tarihte hep boyke olmuştur. Biz Müslümanı biz onların yaptıklarıyla ülkemizi yönetmeye kalkarsak olmaz olmuyor da zaten. Siz diyorsunuz ki biz insan olarak daha adaletli kurallar koyabiliriz yaratanın kurallarına gerek yok.
Yanıtla (0) (0)Osmanlı İslam devleti değildi.
Yanıtla (0) (0)10.43, Düşüncelerin kendi içinde büyük tezatları taşıyor. Demokrasi ülkeleri dünyada söz sahibi oldu olalı savaş, zulüm, göz yaşı durmuyor. Teknololjik gelişmeler sayesinde emperyalizm altın çağını yaşıyor.
Yanıtla (0) (0)9.48, Osmanlıyı aşağılamak bir hastalık haline gelmiş. Önce bu hastalıktan kurtul. Osmanlı'nın sadece hukuku değil, bütün varlık sebebi İslam'dır.
Yanıtla (0) (0)Hz. Ali’nin aleyhinde alınan karar Maziden Kıssalar Şeyma KÖSMENE seyma.kosmene11@hotmail.com 11 Mart 2014, Salı “Adliyede adalet hakikati ve müracaat eden herkesin hukukunu bilâ tefrik muhafazaya, sırf hak namına çalışmak vazifesi hükmettiğine binaendir ki; İmam-ı Ali (ra) hilafeti zamanında bir Yahudî ile beraber mahkemede oturup, muhakeme olmuşlar.”Bediüzzaman Said Nursî Hz. Ali günlerce arayıp bulamadığı zırhını Küfe’de bir Yahudînin elinde gördü. Yahudîye: “Ey Yahudî! Bu zırh benimdir. Onu ne sattım ne de başkasına verdim. Sen de nasıl oluyor?” diye sordu. Yahudî cevap verdi
Yanıtla (0) (0)Müslüman dünyanın 100 yıldır devleti yok.
Yanıtla (0) (0)Sayın hocam, "Demokratik hukuk devleti"ne eyvallah. Ancak mumin için hukukun kaynağı ve Şari mevzusu oldukça önemlidir. İçtihatların "göresi" hususunda Allah, sonrasında ise Rasûlü önceliğe sahiptir. Daha sonra eşyanın/işin tabiatı gelir ki bu da demokratik ve de hukuki bir yaklaşımdır. Bunu atlamak mümkün mü ki...
Yanıtla (0) (0)Tarihin hiç bir döneminde adalet ve huzur olmadı. Bunlar sübjektif kavramlar ve eşyanın tabiatı gereği her toplumda çatışan çıkarlar ve mutsuz bir kesim olur. Demokrasi adalet ve huzura diğerlerine göre daha yakındır. Çünkü toplum içindeki kaçınılmaz olan çıkar çatışmalarını kansız yönetmenin yoludur. Alternatifi kandır. Öte yandan daha çok insanı adalete ve huzura yaklaştıran tek şey teknolojik ilerleme oldu, siyasi sistemler değil. Buhar makinası, penisilin, naylon, doğum kontrol hapı, internet hiç bir siyasi sistemin beceremediği sosyal iyileştirmeler sağladı.
Yanıtla (0) (0)09:43:İstiklâl mücadelesinde Mustafa Kemal Paşaya omuz veren ordu ve millet, Cumhuriyetin ilanından sonra nasıl oluyorda niteliksiz ve kalitesiz oluyor. Sizin mamtığınızla Atatürk cahil milleti yok etti. Yeni bir millet yarattı haşa.
Yanıtla (0) (0)Taha Akyol seni çok seviyoruz
Yanıtla (0) (0)Evrim Bir olguyu karşılamak üzere üretilmiş Türkçe bir kelimedir. Oldukça başarılıdır. Tekamül ise Arapça. Hangisi senden oluyor? Dilimizi yozlaştırmaktan vazgeçin. Dil bir ulusun geleceğidir. Tekamül seni cennete götürmez. Dindarlığı ve Arap özentiliğini birbirinden ayırmasını öğrenin.
Yanıtla (0) (0)Geri kalmış toplumların en büyük problemleri, menfaatlerine uygun gelenleri aşırı övmek, hatta ona tapmaktır. Menfaat durumu ortadan kalkıncada yerin dibine sokarlar, küfür ederler. Şeyhlerini uçuranlar, siyasi parti liderlerine tapanlar..! Atatürkün çevresinde bulunan yalaka ve yağcılar, sonradan ortaya çıkan istismarcı kemalistler bu çerçevede değerlendirilmeli. Atatürk ne kendini ilah nede kusursuz göstermeye çalışmıştır. O bir insandır, milletini çok sevmiş ve hizmet etmek için uğraşmıştır. İnsanlar hata yaparlar. Önemli olan samimiyetle
Yanıtla (0) (0)Mükemmmel
Yanıtla (0) (0)1400 senelik İslam tarihinin karışıklık ve kaosla geçtiği intibasını vermeğe gerek yok, çünkü gerçek böyle. Doğru yolu bulacaksanız önce doğruları inkardan vazgeçmeniz gerekir.
Yanıtla (0) (0)Demokrasi bir toplumun kendi iç düzenine ilişkin bir kavram. Dış politika ile ilgisi ne?
Yanıtla (0) (0)Osmanlı ve Bizans hukuku birbirinden yüzeysel farklara sahiptir. Osmanlı tam anlamı ile bir hukuk sistemine sahip değildi. Var olan hukukumsu sistemin kaynağı ise İslam değildir. Bu Osmanlı'nın (ve Bizans'ın) ayırt edici özelliğidir. Hem Bizans'ta hem Osmanlı'da din devlete tabidir. Esas olan örfi hukuktur, tersi değil.
Yanıtla (0) (0)19:21in devamı : halkına daha iyi refah sağlar, diğer devletlerden daha uzun yaşar.
Yanıtla (0) (0)O yılları insafla düşünün, doğru dürüst hiçbir kurumu olmayan, halkının tamamına yakını okuma yazma bilmeyen bir topluma neyi soracaksınız, nasıl katkıda bulunmasını isteyeceksiniz? Bugünün mantığı ile o yılları yargılamak doğru olmaz. Bugün bile olaylara ideolojik, dini veya lidere tapma dürtüsüyle bakan ulusla ne kadar doğru işler yapabiliyoruz? Toplumun katkısı kalitesi ile değerlendirilmeli, bütün insanlık için geçerlidir.
Yanıtla (0) (0)"Tarihteki hiçbir hukuk sisteminde ve fıkıhta bu yoktur". Böyle bir sonuca varmanıza rağmen bunu temellendirmemişsiniz. Yazının en iddialı cümlesi halbuki. Katılmıyorum. Yine de görüşlerinize saygı duyarım.
Yanıtla (0) (0)Batı demokrasilerini kutsamak için İslam medeniyetlerini eksik göstermek. Evet işte günümüz düşünür ve yazarlarının düştüğü hastalık. Her türlü olumsuz şartlar varken islamın izzetini savunan bir Aliya izzetbegoviç gibi olmak varken bu kompleks de nedir? Herhalde ya yenilmişlik kompleksidir ya da stockholm sendromudur.
Yanıtla (0) (0)08:58 gerçek islam, allah ile kul arasındaki bir inanç ve ibadet ilişkisidir. siz bu ilişkiyi özünden ayırıp, siyasallaştırıp, bir yönetim biçimi yapmaya çalışınca ortaya 57 müslüman ülkede kendini yenilemiş bir başarısızlık silsilesi çıkıyor.
Yanıtla (0) (0)4 halifeliğin son zamanlarında müslümanlar arasında çıkan savaşlarda sahabiler birbirlerini öldürmüş. Cennetle müjdelenenler bile öldürülmüş. Niçin bu savaşlar çıkmış ve sahabi diğer sahabiyi niçin öldürmüş? 1400 senelik İslam Tarihi hep karışıklık ve kaosla geçmiş. Tarih böyle yazmakta : Cemel Vakası ve Sıffin Savaşı bunu ispat etmektedir. Daha sonraki karışıklık ve kaos müslümanların ayrılığını şiddetlendirmiş. Neden? : Kanaatime göre müslümanlar en büyük savaşı nefislerine karşı kazanamamışlar. Siyaseti Müslümanlığa bulaştırmışlar. Hep BEN demişler. Günümüzde olduğu gibi...
Yanıtla (0) (0)"İnsan mutluluğunun virüsleri". Hakaret ve nefretinizin geldiği son nokta bu öylemi. Devam edin. Size ihtiyacı var insanlığın.
Yanıtla (0) (0)sayın yorumcu diğerlerini bilmem ama islamofobinin nedeni biz müslümanlarız. batıda metroları bombaladık, kamyonlarla halkın içine daldık, bıçaklarla önümüze geleni doğradık, uçaklarla kulelere daldık, insanları diri diri yaktık, çocuklara kafa kestirdik, kadınları çocukları hayvan gibi pazarlarda sattık. o kadar farklı yöntemlerle sıradan insanları öldürdük ki insanlar müslüman görünce tedirgin olmaya başladı. bence batı niye islamofobik diye düşünmek gerek.
Yanıtla (0) (0)Yazarı okurum bir türlü Atatürkfobiasını düzeltemedi gitti. Evrim kelimesi yerine tekamül kullanılsa daha bizden olurdu. Tarih boyunca 2 yönetim modeli varolmuştur, diğerleri bu 2 sinin türevleridir. 1.Pers kültüründen kalma her ne pahasına olursa olsun kişi/şah/padişah/saltanat eğemenliği modeli, 2.Türk kültüründen kalma her ne pahasına olursa olsun töre/kurultay/meclis/hukukun eğemenliği modeli. Saltanat İslamcıları çağdaş ümeyyeoğullarıdır ve İslamla hukukla uzaktan yakından alakaları yoktur. Atatürk Emevi saltanat dinciliğine son verip millete temel hak ve özgürlüklerini temin etmiştir.
Yanıtla (0) (0)Yaz nedenini de bilelim. İroni yapma. İslam ülkesi de islamı yaşamak da ütopya değildir. Olmuyorsa da imtihan dünyasıdır. Herkes çabasının karşılığını görecektir. Sen de dahil. Senin de anlamadığın bu.
Yanıtla (0) (0)Müslüman dünya 1500 yıldır "hakkıyla müslüman" olamadıysa bundan sonra mı olacak. İçi boş bir sözcük bu. Yaşadığımız çağda, uygarlığın kenar mahallelerinde bile bir yer edinemedik kendimize. Cihadla toprak işgal edebilirsiniz ama uygarlığı ele geçiremezsiniz. Zaten Osmanlı o yüzden yıkıldı. Bu güne kadar kişisel bekası için dini araç olarak kullanan iktidar, birdenbire Atatürkçü ve Cumhuriyetçi oluverdi. O iktidarın koltuk değneği Diyanet'te aniden Atatürk'ü hatırladı. Düne kadar karalayarak kullandıkları Cumhuriyeti ve Atatürk'ü, malzeme azalınca, şimdi cila yaparak kullanıyorla
Yanıtla (0) (0)ideal islam devleti, ideal sosyalist devlet gibi bir ütopya. ideal sosyalist devleti de ideal islam devletini de denemeye kalkan her devlet kendini diktatörlüğün, yolsuzluğun, çürümenin içinde buldu. hem iç hem de dış denetime tabi olmayan her organizasyon çürür ve çöker. kurumsallaşıp kendi iç denetimini kuran ve bağımsız denetçi şirketlere kendini denetleten şirketler nesillerce ayakta kalır. devletlerde de iç denetimini kuran (bağımsız yargı, sayıştay denetimi, kurumların teftiş daireleri) ve dış dentime (özgür ve adil seçim) tabi olan devletler de diğer devletlere göre halkına daha iyi ref
Yanıtla (0) (0)Sen hala orda mısın?
Yanıtla (0) (0)Gerçek İslam için Allah'ın kitabına ve elçisinin sünnetine bakacağına ümmetin hatalarına bakıyorsun. Dünyada bir sürü trafik kazası oluyor. Ama bu iş için şöförlük mesleği yerine sadece hatalı şöförleri suçluyorsun.
Yanıtla (0) (0)Muhterem hocam:Milletine danışmaya tenezzül etmemiştir. Ne Cumhuriyeti ilan ederken ve ne de inkıkaplar konusunda milletine danışmamıştır. Böyle bir uygulamanın yapıldığı yönetimin isminin Cumhuriyet olması, sadece isimden ibaret olması ve içinin sizlerinde çok vurguladığınız demokrasi ile perçinlenmemesi neyi ifade eder. İçi boş Cumhuriyetin kime faydası var?
Yanıtla (0) (0)Tarihte idarecileri aynı yöntemle seçilen Osmanlı ve Bizans, tatbik ettikleri hukuk nedeniyle iki farklı medeniyeti temsil ederler. Kanunları İslam'ı referans alan devlete; İslam devleti denir. Kanunlarının meşruiyet kaynağı sadece İslam olan bütün rejimler İslamidir. Saltanat, meşrutiyet, cumhuriyet fark etmez.
Yanıtla (0) (0)Hakkıyla Müslüman olmak insanı hatadan ari yapmaz. Hataları asgariye indirir. Zaten İslam da hatasız insan vadetmiyor. Sıffın hadisesinden 14 asır sonra, yöneticileri çağdaş ileri demokrasi ile seçilen ABD, kazanma hırsı yüzünden milyonları katlediyor. Yani gereksiz yere kutsallaştırdığınız demokratik yöntemle idareci seçmek, adalet ve huzur için yetmiyor.
Yanıtla (0) (0)Muhterem hocam:İstiklâl ve kurtuluş mücadelesi, kutlu bir mücadeledir. Yedisinden yetmişine, çoluk, çocuk, kadın, erkek, genç, ihtiyar, ordu ve milletin ittifakıyla ve ellbette ki Mustafa Kemal Paşa kumandasında kazanılmıştır. Maalesef Cumhuriyetin ilanı böyle olmamıştır. İyi olmuştur. Sınırları olan bağımsız bir devletimiz var. Kurtuluş mücadelesinde Kahraman Türk Milleti ve Şanlı Ordumuzla yürüyen Mustafa Kemal Paşa, Cumhuriyetin ilanı hususunda Milletine ve Şanlı Ordusuna değil, kendi elde ettiği gücüne yaslanmış ve milleti yok saymıştır. Milleti cahil yerine koymuştur. Milletine danışmaya
Yanıtla (0) (0)Muhterem hocam:Mustafa Kemal Atatürk'ü kusursuz gösterme çabaları, döneminde onun tasarrufuyla yapılan yanlışları tevil ederek, o zamanın şartları gibi gerekçeler, müslümanı şirke düşürebilir. Bunu görüyoruz maalesef. Elbetteki Mustafa Kemal Paşa o günün şartlarında başarılı bir komutan ve siyaset adamıdır. Lâkin bütün tasarruflarını kusursuz görmek, ona mabud(kendisine ibadet edilen) ünvanını yakıştırmaktır ki, küfür değilse de en azından şirktir ve affı yoktur. Böyle bir ihtimalden müslümanın titremesi lâzımdır. İstiklâl ve kurtuluş mücadelesi kutlu bir mücadeledir. Yedisinden yetmişine,
Yanıtla (0) (0)Evrensel insan hakları - kilit mesele budur. Bu arada cumhurbaşkanına hakaretten neredeyse 20 bin kişi ceza almış bir yılda. Memlekette bazılarının hakları pek çok, bazılarının hiç yok.
Yanıtla (0) (0)Batı kendi içinde demokratiktir, hukuk devletidir ki vatandaşlar kanun önünde eşittir. Bugün müslüman ülkelerdeki çoğunluklar Batı ülkelerinde yaşamak için canları pahasına buralara göç etmek istemektedir. Dış politika başka bir konudur, her ülke kendi menfaatine göre hareket eder. Güçlü olan gücünü kullanır. Siz önce güçlü olmak için iyi işleyen, bireylerin iyi yetiştiği, hak-hukuk-adalet olan bir sistem kurulması gerektiğini anlamalısınız.
Yanıtla (0) (0)islam'in guncellesmesi lazim. Bunu Cumhurbaskanimiz da soyledi. Bugun 63 musluman ulke var dunyada ama bir tanesi bile demokrasiye, insan haklarina saygili hukuk devleti degil. Bir tanesi bile bilime, teknolojiye katkida bulunamiyor. Ya kirallikla yonetiliyorlar ya da tek adam rejimiyle. Hepsinde yolsuzluk almis basini gitmis. Egitim sistemi, yargi sistemi icler acisi durumda. Hala neyin pesindesiniz?
Yanıtla (0) (0)türkiye hızlı şekilde kabul edilen başkanlık sistemiyle demokrasiden iyice uzaklaştı. 200 yıllık yolundan sert bir şekilde saptı... parlamenter sisteme dönülmesi gerekiyor...
Yanıtla (0) (0)Batının demokrasiye ulaştığını söylemişsiniz. Mısırdaki darbeyi destekleyenler Batı değil miydi?
Yanıtla (0) (0)Harika bir yazı Taha Bey. Bunları daha önce de çok yazdınız. Keşke değeri bilinse. Keşke muhafazakar kesimimizde sizin gibi entelektüellerin sesi daha çok çıkabilse.
Yanıtla (0) (0)Muhterem hocam:Kendi evladını sevgi, şefkat ve merhametle bağrına basıp, kendi evladı için başka evlatları açlık ve yokluğa mahkum eden anne iyi bir anne midir?İşte batı böyledir. Kendi geleceklerini garantiye almak için dünyayı cehenneme çevirmekten vicdanları sızlamaz ve sızlamıyor. Lütfen bunları ve tek dişi kalmış medeniyetlerini kutsamayın. Bu şu demek değildir. Batıdan hiç bir şey almayalım. Alalım ama milli ve manevi potamızda eritip, bize uygun şekil vererek alalım. Bu daha iyi olmaz mı? Cumhuriyeti kuran ekip maalesef bu konuda sınıfta kalmıştır. Batı normlarını aynen almıştır.
Yanıtla (0) (0)Muhterem hocam:Kötümü oldu? Elbetteki hayır. Cumhuriyet ideal yönetim şekillerindendir. Lâkin İslam Cumhuriyeti demiyorum. Çünkü öyle söylendiğinde İslam lekelenebilir. Ama keşke Kur'an ve Sünnet referans alınsaydı. Daha iyi olurdu. Hakiki manada elbette ki. Batıda gerçek manada Cumhuriyet ve Demokrasi olsa, ne İslamofobi, ne ırkçılık, ne emperyalist emeller ve ne de sapkın hayat tarzları olurdu. Dünya ya kan, ateş ve gözyaşı ihraç eden medeniyetleri kutsamayın lütfen. Bir insan iyi ise iyidir. Kendi evladını bağrına basıp,
Yanıtla (0) (0)Muhterem hocam:Akıl kıymetli bir nimettir. Bu zaman aydınlarının en büyük yanlışlarıda bu konuda maalesef. Sadece ve ancak akılla hakikate ulaşacaklarını zannediyorlar. Akıl bir fenerdir. Karanlıkta yolumuzu aydınlatır. Pusulamız ise vahiydir. Yani Kur'an ve Sünnettir. Kur'an bir anayasa ve kanun kitabı değildir. Ama anayasa ve kanun yapmak için sahih ve güvenilir bir kaynaktır. Kur'an'da Cumhuriyetin tam olmazsa da karşılığı meşverettir. Yani Cumhuriyet bir yönüyle meşverettir. Ne yazık ki Genç Cumhuriyetimiz(gönülden bağlıyız) meşveret ve konsessüsle ilan edilmedi. Oldu bittiye getirildi.
Yanıtla (0) (0)Muhterem Hocam: Kur'an ve Sünnet sadece ebedi hayatı kazanmak için uymamız gereken kurallar bütünü değildir. Dünya hayatımızda da fert ve cemiyet olarak ne yapmamız ve nasıl yaşamamız hususunda düsturlar beyan eder. Kişi müttaki ve mütedeyyin bir müslüman kalarakda cumhuriyetçi olabilir. Bunda mahzur yoktur. Hz.Osman(R.A.)ve Hz.Ali(R.A.)'ın hilafet dönemlerini örnek vermeniz son derece yanlış.Sanki 1400 senelik İslam tarihi hep karışıklık ve kaosla geçmiş intibaı vermeniz hoş olmamış. Batı demokrasilerini kutsamak için İslam medeniyetlerini eksik göstermeniz olmamış. Akıl kıymetli bir nimettir
Yanıtla (0) (0)Evrensel insan hakları manzumeleri temel referansımız olsa ve siyaset bu minvalde cereyan etse, can yakıcı sorunları da izale ederiz.
Yanıtla (0) (0)Bu gün hangi islam ülkesinde huzur var demokrasi var veya hukuk var?????Ama yok her şekilde
Yanıtla (0) (0)Siyaset müslümanları bozdu,müslümanları ayrıştırdı. Başa geçenler benden başka kimse yapamaz dedi ,İslam dünyasında kuranda ki hayırlı ümmet vasfı yitirildi.Despotizm oluştu dünyamızda. Muaviyenin. Komutanlarından Amr bin As vefat etmeden önce diyor ki Muaviyenin dünyasını kurtardık ama ahiretimizi berbat ettik.İktidar hırsı dünyamızı perişan eyledi Taha bey
Yanıtla (0) (0)Atatürk Cumhuriyet, bağımsızlık ve hürriyet hususunda hassastır. Osmanlı Hanedan /REAYET düzenini, Cumhuri/REAYET düzenine inkilap ettirmiştir.Yapısal ve zihinsel olarak bir şeyler de yapmıştır. Ne yazık ki, Demokratik aşamaya evrimi, eğitim, felsefi, kültür ve yapısal olarak tamamlayamamıştır.Çünkü asırlar içinde aldığı, gördüğü kültür zihinsel kodları devlete, başındakine kayıtsız şartsız itaat anlayışı ile biçimlenmiş toplum vardı!O bireysel hürriyet, bağmsız karakter=RÜŞD ve cumhuri/riayet= İSTİŞARE düzenini hedeflemiştir. Bu DEMOKRASİ,ADALET, TEVHİD, HUKUKU ile tamamlanamamıştır.
Yanıtla (0) (0)Çok, çok doğru. Ama devlet kadrolarımızda bu doğruyu reddeden eğri kadrolar var. Ve "bizi mengene çekiç olmadan doğrultamazsınız" diyorlar; iç, dış bütün muhaliflerine. İleri yaşımda bu kadar keskin bir sirkeyle dolu küpü ne gördüm ne duydum.
Yanıtla (0) (0)Üzümün çöpü mehabesinde kıymeti olmayanların yorumları bizleri bağlamaz Taha bey. Onlara cevap vermeye gerek yok. Peygamber cehilleri iman dairesine sokmak için kendini parçaladı, buna mukabil ayet nazil oldu. Yani kısaca, siyasal düzenekle toplumu kendi sahte tuzaklarına çekmeye çalışan zavallıları muhatap almaya gerek yoktur. Değmez.
Yanıtla (0) (0)Siz bilge bir insansınız daha çağdaş kafa karışıklıklarını muhatap almalısınız. Dünkü yorumcunuz bir müslüman. Kişiliğinde başka bir kimlik yok. Dünya yorumu, beklentileri dine göre (samimiyse). O ve onun gibi bakan diğer din mensupları insan mutluluğunun virüsleridir. İnsan desteğine muhtaç bir Allah inancıyla insanlara bası yaparlar. Fazla önem vermişsiniz.
Yanıtla (0) (0)Bizim dinciler dahi günümüzdeki Müslüman ülkelerinin savunulacak bir tarafının olmadığını görüyor aslında. Bu yüzden “gerçek Müslüman” olmaktan bahsedip duruyorlar. 57 ülkede “gerçek Müslüman” olunamamışsa bunun bir nedeni olması lazım. Arkadaşların anlamadığı bu.
Yanıtla (0) (0)Bence gerçek müslüman dinin siyasallaştırılmasına ve ticareleştirilmesine karşı çıkar, munafık olan sizi islamla yöneteceğim der, kafir olanlar bir politikacıya peygamber muamelesi yapar.
Yanıtla (0) (0)doğru tespitlerin olduğu bir yazı. konunun pekçok boyutu olmakla birlikte "devlet eliyle örnek vatandaş" oluşturma resmi ideoloji vesayetinden kurtulmadan, ne adalet hakkıyla adalet olur, ne özgürlük hakkıyla özgürlük, ne demokrasi, ne çağdaşlık ne müslümanlık hakkıyla müslümanlık olur... bunlardan devlet ve resmi zihniyetin sözde sivil memurları elini çekmeli, sadece kendilerine çeki düzen vermekle uğraşmalı, müslümanlar da inancına devlet müdahalesine olan savunma refleksinden kurtulup ahlakı-inancı-bilimi-demokrasiyi yerli yerine koyabilsin kendini gözden geçirebilsin.Toplu bir çaba şart!
Yanıtla (0) (0)