Hazırlıksız yakalanmak
Pandemi Türkiye’yi hazırlıksız yakalamıştı, çünkü Türkiye pandemiden önce ekonomik krize girmiş, seferber edebileceği kaynaklar daralmıştı.
Merkez Bankası’nın, 128 milyar dolarlık rezervi, 27 Kasım 2018 tarihli protokolle, mahalli seçimlere hazırlık olarak piyasayı canlı tutmak için sarf edilmişti…
Bütçe açıkları öylesine büyümüştü ki, Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesi 17 Temmuz 2019’da çıkarılan kanunla bütçeye aktarılmıştı! Bunun anlamı acil durumlar için hazır tutulması gereken 40 milyar liranın bütçe kalemlerinde sarf edilmesi demekti. (Kanun no. 7186)
Pandemi ise dünyada Ocak 2020’de, Türkiye’de Mart 2020’de ortaya çıkacaktı.
Kaynaklar böyle tüketildiği için, IMF’ye göre, Türkiye pandemi döneminde vatandaşlarına milli gelirinin ancak yüzde 2’si kadar destek verebilmişti. Bu çok düşük bir düzeydir. (15 Haziran 2021)
YANGINLA MÜCADELE
Yangınla mücadele konusunda da hazırlıksız yakalanma hali görülüyor. Elbette bu defaki yangın önceden tahmin edilemeyecek kadar yaygın ve büyüktür. Türkiye’nin uçak, helikopter ve kara araçları ne kadar olursa olsun hemen söndürülebilecek bir afet değil.
Fakat yangının bu kadar yayılması ve yedinci gününde hala devam etmesi de kabul edilebilir bir durum değildir.
TV’lerde belediye başkanları, vatandaşlar “helikopter gelsin, uçak gelsin” diye feryat ediyor.
Marmaris cayır cayır yanarken Şahan Gökbakar’ın feryadı bu dönemin bir özeti gibidir: “Buraya havadan müdahale şart… Biz Türkiye Cumhuriyeti’yiz; bu kadar olmasın ya! Rica ediyorum 2-3 uçak burayı söndürür.”
Üç helikopter gelecek fakat birkaç defa su serpip gideceklerdi. Çünkü 125 yerde yangın vardı.
Bakan Bekir Pakdemirli “şu anda mücadele ettiğimiz satıh çok büyük olduğu için vatandaşlarımız semalarda istedikleri sıklıkta bu araçları görmeyebilir” diyordu.
Doğru ama bu kadar seyrek olması kabul edilebilir mi?!
İşte, Yunanistan’ın elinde 38 yangın söndürme uçağı var!..
THK’NIN UÇAKLARI
Eski THK başkanı Emekli Pilot General Erdoğan Karakuş’a göre, Akdeniz bölgemizin çok engebeli olması, helikopter ve uçakların çeşitli olmasını gerektiriyor. Helikopterler ve büyük Rus uçakları çok yüksekten su püskürtüyor, su dağılıyor, buharlaşıyor. Vadilerde uçabilecek küçük fakat hızlı açıklar lazım. Bu uçaklar THK’da vardı ama ihmal edilmişti!
Hazırlıksızlığın simgesidir bu olay.
THK’nın eski yönetimi ile Tarım ve Orman Bakanlığı arasında ihtilaf olmuş. İhalede eski THK yöneticileri aşırı fiyat istemiş… Buna sinirlenen Bakanlık, ihaleye katılacak uçaklar için asgari 5 ton su kapasitesi şartını koymuş…
Halbuki THK’nin elindeki uçaklar 4.8 ton kapasiteli!
Bu yüzden THK uçakları iki yıldır bakımsız bekliyor! Pilotlar da istifa etmiş…
Böyle yönetim mi olur?
THK devre dışı kalmasaydı bugün elimizde her şart altında kullanılabilecek en az 10 yangın söndürme uçağı daha olacaktı.
ÖNÜMÜZDEKİ ZOR YILLAR
İklim değişikliğinin vahim sonuçları bütün dünyada ortaya çıkmaya başladı: Yangınlar, seller, kuraklık…
Bu sene kuraklıktan dolayı buğday rekoltemiz 5 milyon ton azaldı! İthal edeceğiz.
Ya sebze, meyve?
Kanal İstanbul’u dayatan iktidarın su politikası nedir?
Yanan ormanların ağaçlandırılması uzun vadeli… Peki, yanan evlerin, ürünlerin, hayvanların, bağ ve bahçelerin yerine konulması için kaç milyar dolar kaynak lazım?!
Yaşadıklarımız alarm gibi uyarıcı olmalıdır.
Elbette milletçe yardımcı olmalıyız, IBAN numarası verilmesini ben yadırgamıyorum. Fakat…
İktisat tarihçisi Şevket Pamuk ve iktisatçı Daron Acemoğlu daha 2014 yılında “verimliliği artırmadan tüketim ve borçla büyüme Türkiye’yi krize sürükler” diye uyarılar yapmıştı…
Bu iktidarın rasyonel Maliye Mehmet Şimşek, “siyasi istikrarı sağlayıp reform yapamazsak, bırakın 2023 hedeflerini, biz mevcut kazanımları koruyamamayız” diye feryat etmişti. (AA, 13 Eylül 2015)
Kim duydu bunları?..
CB sistemi referandumu ve seçimler için kesenin ağzını açarak iktisadi istikrar mı sağlandı?! Ekonomi için bir reform mu yapıldı?!
Bugünkü hal ortada…
Bilimsel “Nature” dergisine göre, sıcaklık üç derece daha artarsa orman yangınları iki misline çıkacak…
Ona göre de sel ve kuraklık!
Önümüzdeki sıkıntılı yıllar için bari hazırlıklı olalım.
Artık bu “tek kişilik hükümet” sistemi yerine “kurallar ve kurumlar”a dayalı modern hukuk devletine, politikalarda rasyonalizme yönelmenin zamanı çoktan geldi…