Küçük Cüneyt Çakır Halil Umut Meler
Türkiye çok tuhaf bir memleket yıllardır ligler oynanırken ortamı yangın yerine çevirenler nasıl oluyorsa her sezonun sonunda anasının ak sütü edebiyatı yapabiliyor utanmadan. Geçenlerde de entelektüel tavrı ile insanları cezbeden ünlü bir yorumcumuz Cüneyt Çakır ağıtları düzmüş ve operasyon yapılmasa imiş Çakır bilmem kaçıncı kez Dünya Kupasında düdük çalarak Türkiye’yi onore edecekmiş, Halil Umut Meler de onun devamı imiş diye yazdı.
İki doğru düdük çaldı diye bugünlerde Meler çılgınlığı yaşayan bir kesim var. Ne hikmetse yönettiği maçlarda hep birilerinin kazandığı ama birilerinin ise hep kaybettiği Meler EURO 2024’de çaldığı düdüklerle bizi çok gururlandırmış… Vallahi bir gram gururlanmadım çünkü bu arkadaşın bizim ligimizde nasıl maç yönettiğini biliyoruz.
Çok iddialı bir laf etmek isterim. Bizim 1’inci klasman hatta 2’inci klasman hakemlerimizin tümü Kapıkule’den çıktıktan sonra dünyanın her yerinde ortalamanın kat kat üstü başarılı maç yönetirler. Bu iddiama kalıbımı basarım. Biz Türklerin özelliğidir, bizi ilgilendirmeyen konularda adaletin zirvesinde dolaşırız. Ama iş içeride ise bin türlü açık-gizli faktör işin içine girer, adalet de mefta olur.
Nitekim H. U. Meler’de turnuvada ne gördüyse onu çalarak maç yönetiyor. Peki, aynı Meler ve diğer hakemlerimizin bizim sınırlarımız içinde de böyle maç yönettiklerini iddia edebilecek bir Allahın kulu var mı?
Herkes biliyor ki bizim hakemlerimiz yoğun baskı altında çoğu kez renge göre, adamına göre, konjonktüre göre maç yönetiyor. Kurulu düzeni bozmamak adına ne gerekiyorlarsa onu yapıyorlar bilinçli-bilinçsiz çünkü biz bu topraklar içinde kendileri olmalarına izin vermiyoruz. Hoş olmak istiyorlar mı emin de değilim. Doğru karar verdiği için haftalarca maça çıkarılmayan hakemlerimiz var burada.
Yıllarca hep şunu söyledim Cüneyt Çakır ve avanelerini yurt dışında unutmak lazım diye.
Halil Umut Meler’i de Almanya’da unutmakta fayda var çünkü geri döndüğünde ağabeyi Çakır gibi o da kendince keyfi maç yönetecek. Yine ağabeyleri gibi hakemliği bıraktıktan sonra o da itirafçılar kervanına katılacaktır…
Hakemlerimizi kötü yapanları hizaya getirebilecek bir güç ve irade var mı bu topraklarda? İşte asıl mesele orada!...