Fiyatların kaderi
Dün Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ocak ayı Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) verilerini açıkladı.
Nedir Tarım-ÜFE?
TÜİK’in tanımı şu şekilde:
Tarım ÜFE, çiftçinin üreterek piyasaya satışını yaptığı ürünlerin ilk el satış fiyatlarındaki zaman içerisinde meydana gelen değişimlerin oransal göstergesini aylık olarak izlemek amacıyla hesaplanmaktadır.
Yani çiftçisiniz. Ürün üretiyorsunuz. Ürettiğiniz ürünün sizden çıkış fiyatına bakıyor TÜİK.
Tersinden bakalım.
Çiftçi değil, tüketicisiniz. Sizin manavdan, pazardan, marketten aldığınız ürünün üreticisinden çıkış fiyatındaki değişimi gösteriyor. Biliyorsunuz uzunca bir süre çiftçiden 3 TL’ye çıkan ürünün marketten 10-15 TL’ye alınmasını konuşmuştuk.
Önemli bir veri.
Hatta önemi geçtiğimiz hafta sonu gıdadaki KDV indirimi ile birlikte daha da artan bir veri.
Neden mi?
Özetleyeceğim. Ancak önce TÜİK’in açıkladığı veriye birlikte bakalım.
Tarım-ÜFE’de 2022 yılı Ocak ayında bir önceki aya göre %14,83 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %52,00 artış gerçekleşti.
Daha anlaşılır hale getirelim.
2021 yılı ocak ayında çiftçiden 100 TL’ye çıkan bir ürünü düşünün. O ürünü çiftçiden alıp hale getirip satan var, hale gelip alıp ardından satılmak üzere markete götüren var. Yani aracılar var. Bu aracıların nakliye maliyetleri 50 TL ve vergi ve karları da iyimser bir hesapla 50 TL oldu diyelim. Ürünün nihai tüketiciye satış fiyatını da 200 TL olarak hesaplayalım.
TÜİK’in açıkladığı bu son veri diyor ki çiftçiden ürünün çıkış fiyatı yüzde 52 arttı ve 152 TL oldu. Bu arada nakliye maliyetleri de geçtiğimiz yıl aynı döneme göre en az yüzde 100 arttı. 50 TL olan nakliyenin maliyeti akaryakıt giderleri nedeniyle 100 TL’ye çıktı. Arada asgari ücret kadar da haldeki aracıların ücretlerinin arttığını varsayalım. Bu da 50 TL’den 100 TL’ye çıkmış oluyor.
Ne oldu fiyat?
352 TL.
Artış oranı yüzde 75!
Siz bu ürünü bir yıl önce pazardan 200 TL’ye alıyorken şimdi 352 TL’ye alıyorsunuz.
Sonra bir hafta sonu Hükümet diyor ki vatandaşımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz ve birçok gıda ürünündeki KDV oranını yüzde 8’den yüzde 1’e indiriyoruz. Yani cuma günü fiyatı KDV dahil 352 TL olan ürünün fiyatı 330 TL’ye düşüyor.
Asıl soru da şöyle oluyor.
Geçtiğimiz yıl market, pazar fiyatı 200 TL olan ürünün fiyatının 352’den 321 TL’ye düşmüş olmasına mı sevinirsiniz, yoksa en nihayetinde 3 kata yakın para ödediğinize mi üzülürsünüz?
Benzer hesabı siz bütün gıda ürünleri için yapabilirsiniz.
KARAR sizin.
***
Bu arada elbette yukarıdaki kaba hesaba, verdiğim verilere itiraz edebilirsiniz.
Hepimizin bu kadar zorlandığı bir dönemde devletin KDV gelirinden vazgeçmesini önemsiyorum.
Ama asıl sorun KDV’de değil.
Çiftçinin maliyetinin yüzde 50 artmasına neden olan uygulamalarda.
Nakliye maliyetlerinin en iyi ihtimalle iki katına çıkmasına neden olan uygulamalarda.
KDV indirimine hiç gerek kalmayacak bir ortam varken öyle bir hayat pahalılığına neden olan uygulamalarda.
O yüzden verilere itiraz etmek kadar bu uygulamaları yapanlara itiraz etmek gerekiyor.