Türk Futbolu nereye?..

Önce Fenerbahçe’nin Dinamo Kiev’e, sonra da Trabzonspor’un Kopenhag’a elenip Şampiyonlar Ligi’ne yükselememesi, büyük yıkım oldu Türk futbolu için…

Her iki takımımız da ciddi fırsatları kaçırdı, maddi manevi çok büyük kayba uğradı, ülkemiz büyük döviz girdisinden mahrum kaldı, takımlarımızın bütçe planları bozuldu…

Oysa biz, iki takımla devler liginde yer almalarını ve iki cephede puanlar, paralar ve itibarlar kazanması-kazandırmasını bekliyorduk….

***

Galibiyet üstüne galibiyetler almaları, sadece kendi işlerine yaramayacaktı, Türk futboluna da büyük puanlar kazandıracaktı…

Bir sonraki yıl veya yıllarda yeniden ön eleme olmadan direkt Şampiyonlar Ligi’nde mücadele etmelerini sağlayacaktı…

Garanti 20’şer milyon euroluk bir gelire kavuşmaları ve banko oynayacakları 6’şar maçta alacakları her puanla yeni gelirlere kavuşacaktı…

***

Hele de gruplarından çıkmaları halinde büyük servete kavuşacaklardı ama yine olmadı…

Her ikisi de tabii ki güçlü takımlarla oynadı ama Dinamo Kiev de, Kopenhag da Türk futbolunun üzerinde değildi… Eleme ihtimalimizin en az yüzde 51’le başladığı takımlardı…

ŞAMPİYONLAR LİGİ OLMADI, UEFA VERELİM, OLMAZSA KONFERANS'A ALALIM...

Hadi biri yıkıldı, ikincisi devam etseydi bari, o da devrildi…

Kala kala sığınağımız UEFA Kupası oldu… Bereket Avrupa Ligi var, olmadı Konferans Ligi yedekte bekliyor…

Avrupa’da oynayalım diye her türlü fırsat sunuluyor ama Türk takımlarının bunları değerlendirmeye niyeti yok. Elinin tersiyle iterler diye endişe de ediyoruz…

***

Türkiye’nin, Avrupa kupalarına daha çok takımla katılabilmesi için, daha çok puana, daha fazla galibiyete ihtiyaç var...

Takımlarımızın da, daha zayıf veya daha az güçlü ekiplerle eşleşebilmesi için tur atlamalarına, mümkünse çifte galibiyetle bunu başarmalarına ihtiyaç var...

Milli Takım veya takımlarımızın seri başı olmaları ,1. torbadan kuraya girmeleri için, puanların yüksek olması gerekiyor...

***

Mesela bazan kazanırken bile kaybedebilirsiniz, bazen kaybederken de kazanmak mümkün...

3-0 farklı mağlubiyetle ayrıldığınız bir tur mücadelesinde, rövanşı alamayabilirsiniz ama maçı 1-0 da olsa kazanarak, size ve ülkenize, 3 puan kazandırabilirsiniz...

Bu, kaybederken bile kazanmaktır... Bazen de nasılsa 3-0 galipsiniz ve yetiyor diye 1-0 yenilirsiniz, bu da, kazanırken kaybetmektir...

***

Türkiye’nin gerçekten büyük sevinçlere ihtiyacı var... Ancak küçük sevinçleri bile mumla arar hale geldik… Yenmesini bilirsen yenilmeyecek takım yok...

Rakiplerin zayıf olduğu organizasyonlarda çok madalya alsak da olimpiyatlarda 35. olan, FIFA sıralamasında 40-50’lere gerileyen Türkiye’nin her zamankinden daha çok morale ihtiyacı var...

180 DAKİKADA 40 MİLYON EURO UÇTU

Trabzonspor’un Kopenhag’a elenip Şampiyonlar Ligi’ne veda etmesi çok büyük kayıplar verdirdi…

En önemlisi kulüp ve ülke olarak kazanılacak büyük itibar gitti…

İkincisi ve çok daha önemlisi nasılsa devler liginden gelecek büyük gelirler hesaba katılarak yapılan yüklü transferlere ödenecek ücretten vazgeçildi…

180 dakika gibi çok kısa bir sürede yaklaşık 400 milyonluk bir servet tepildi…

***

Gerçi “UEFA var nasılsa” oradan telafi edeceğinizi umuyorsanız aldanıyorsunuz, çünkü aynı başarıyı yakalasanız dahi alacağınız para, devler liginin 5’te 1’i kadar…

***

Şimdi Trabzonspor’a ve diğer takımlarımıza düşen UEFA’da yoluna devam edip mümkünse kupaya talip olması, olmadı final oynaması, yarıfinale yükselmesi, en az çeyrekfinal oynaması….

***

Yani önce grubundan çıkıp yoluna devam etmesi, hem çok para kazanması, hem de ülkeye puanlar getirmesi gerekir…

Bütün hoca ve futbolcularımıza sonuna kadar inanmak, güvenmek ve destek olmak zorundayız… Elimizdeki malzemelerden en iyi şekilde yararlanmasını bilmek lazım…

Hocalarımızın ligi öncelikleyip, Avrupa’yı boş vermesine de müsaade etmeyelim…

SÖRLOTH GELECEK, DERTLER BİTECEK Mİ?

Trabzonspor’dan öyle bir Sörloth geçmişti ki, sadece tarihe geçmekle kalmadı derin izler bıraktı…

Pek çok büyük kulübün iştahını kabartmış, sonunda Almanlar’ın futbolcu alıp piyasaya kazandırmakla meşhur ünlü takımı Leipzig’e transfer olmuştu…

Fakat orada umduğunu bulamamış, İspanya’nın yolunu tutmuştu… Orada da bekleneni veremeyince piyasasını kaybetti Norveçli golcü…

20-001.jpg

***

Ancak Türkiye’de o kadar çok izler bırakmıştı ki Türk devleri bir türlü Sörloth’u paylaşamıyor…

Trabzonspor geri almak için çok uğraştı olmadı. Cornellius gibi bir golcüsü olmasına rağmen belki Sörloth’a hala çok ihtiyacı var Bordo-Mavililer’in…

Beşiktaş, G.Saray ve F.Bahçe’yle adı anılan futbolcu, en çok da Sarı-Lacıvertliler’in gündeminde…

Ülkemizde daha önce 2019-20 sezonunda Trabzonspor forması giyen Sörloth, o dönemde 49 maçta 33 gol ve 11 asistle dikkatleri üzerine çekmişti.

***

Alman ekibi ile 2025 yılına kadar sözleşmesi bulunan 26 yaşındaki golcü futbolcu, geçtiğimiz sezon İspanya’da kiralık olarak Real Sociedad’da oynamış ama başarılı olamamıştı…

Haaland’la birlikte Norveç Milli Takımı’nın forvetteki kulesi olan golcünün akıbeti ne olacak, biz de merak ediyoruz…

Bakalım Türkiye’ye dönecek mi ve en çok isteyen F.Bahçe’de oynayacak mı, tabii en önemlisi de eski “Kuzeyin Kralı” olabilecek mi?

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum