Hayalî kanalın hayalî maliyeti
Kanal İstanbul konusundaki politik tutumları doğru değerlendirebilmek için bugün itibarıyla “asla gerçekleşmeyecek” bir projeden bahsettiğimizi akılda tutmalıyız.
Kimi zaman “Denizdeki müsilaja iyi gelecek” diye, kimi zaman “Buradan geçecek gemilerden para kazanacağız” diye, kimi zaman ise daha sofistike birtakım jeostratejik açıklamalarla ambalajlanmaya çalışılan bu “lüks konut projesi”nin hayata geçmesi bundan sonra iyice imkânsız. Çünkü, bir, siyasi destek yok; iki, para yok.
Bilim adamlarının ve uzmanların neredeyse tamamının yanlış, sakıncalı, tehlikeli dedikleri bu projenin bugünkü siyasi ve ekonomik şartlar altında gerçekleşebileceğini düşünmek artık kanal fikrinin kendisinden bile daha fantastik bir yaklaşım.
İktidar elbette “Bu işi yapacağız” demeye devam edecek. Önümüzdeki süreçte “devlet bütçesinden” bir miktar paranın bu iş için harcanması da muhtemel görünüyor ama yeterli kaynağın bulunması mevcut ekonomik şartlarda mümkün görünmüyor. Mümkün olsa bile ancak yirmi yılda tamamlanabileceği söylenen bu projenin sürdürülmesi için de şimdiki hükümetin önümüzdeki yıllar boyunca iş başında kalması gerekir. En zoru da bu görünüyor.
Nitekim muhalefetin yabancı bankalara ve inşaat şirketlerine yönelik “Biz iktidara geldiğimizde bu iş için harcanan parayı ödemeyiz” uyarıları karşısında Erdoğan’ın uluslararası tahkim seçeneğini işaret edip “söke söke alırlar” demesi bile bunun zımnî bir ifadesi sayılabilir.
Ne var ki uluslararası finans kuruluşlarının -aslında kendilerine güvence vermek amacıyla söylenen- “söke söke” lafına verecekleri anlam “Demek ki Erdoğan iktidarı sona eriyor, yerine gelecek olanlar da Kanal için verilen krediyi geri ödemeyebilirler” şeklinde olacaktır.
Haddizatında proje için gerekli finansmanın bir türlü bulunamamış olmasının iki sebebinden biri bu. Finansçılar bugünkü iktidarın geleceği konusunda ümitsizler. Diğer sebep ise söz konusu çılgın projenin “hayata geçirilmek üzere” gündemde tutulduğunu düşünmemeleri. Yani gerçekleşebilecek bir proje olarak görmemeleri. Farzımuhal gerçekleşse bile milyarlarca dolarlık yatırımın yalnızca arazi spekülasyonu ve lüks konut satışı yoluyla geri dönüşüne ihtimal vermemeleri. Özetle bu işi “fizıbıl” bulmuyorlar.
Katar veya Çin de farklı bir yaklaşım içinde değil. Zaten hükümetin kendisi de projeyi gerçekleştirme hayali kurmuyor artık.
Erdoğan’ın “İnadına yapacağız” demesi yalnızca “vazgeçtik” deme şansının olmamasından. Bu hususta atılabilecek bir geri adımın siyasi yenilgi anlamına geleceğini ve ciddi ölçüde itibar kaybına yol açacağını görebilmek için kurt bir siyasetçi olmaya gerek yok.
Ayrıca bu “lüks konut projesi” bölgesinde yıllar öncesinden başlayarak “arazi toplamış” olan yerli ve yabancı yatırımcının ümitlerini söndürmek de istenmeyecektir.
Dolayısıyla “adı var kendi yok proje” çeşitli vesilelerle gündemde tutulmaya çalışılacaktır. Kuzey Marmara Otoyolu bağlantı köprüsü inşaatının “Kanal temeli” diye başlatılması gibi… (Zaten projenin “yatırım ihalesi” yapılmadan temelinin atılması mümkün değil.)
Dahası, “çılgın” projenin hayata geçmesi o kadar uzak bir ihtimal ki iktidar mensupları artık işin hesap-kitabını bile doğru düzgün yapmaya çaba ve özen göstermiyorlar.
Tayyip Erdoğan geçen günkü temel atma töreninde Kanal İstanbul’un maliyetinin 15 milyar dolar olacağını söyledi. Cumhurbaşkanlığına ait resmi kanalistanbul.gov.tr sitesinde ise maliyet 75 milyar dolar olarak açıklandı. (Tabii ki sitedeki rakam değiştirildi konunun haber olması üzerine üzerine.) Bu rakam en başta 50 milyar dolardı. Bir ara 85 milyar dolar telaffuz edildi. Şimdilerde ise epeyce tenzilat yapıldı maliyet tutarında. (Olur da kredi verebilecek birileri çıkarsa, onları ürkütmemek için belki…)
“Peki, bu rakamlardan hangisi doğru hesabı yansıtıyor” diye soracak olursanız, bunun cevabı hiçbiri. Hayalî projenin maliyeti de hayalî olur.















Dünyada bütün projeler buluşlar hayal ile
Yanıtla (4) (20)Başlar. (Ancak ey i olanlar hayal kurar. )
Bir kaç örnek;
Yavuz sultan selim köprüsü. Hayalken “dostlar” korosu iptal edlsin diyordunuz
Gerçek oldu.
İstanbul havaalanı. Hayaldi gerçeğe dönüştü. Sanıyorum oradan uçmuşluğunuz vardır,dostlarınızla.
Kanal da şu anda hayal ama bittiğnde,yine “dostlar”ınızla kayıkla safa
Küreği çekersiniz. Yazı yazma konusunda bence biraz çalışın. Bence çok acemice yazıyorsunuz maaşı hak etmiyorsunuz.
Ah be kardeşim, keşke senin de bir medyan olsa da gazetecilik nasıl yapılır bi göstersen aleme..
Yanıtla (3) (0)Bi hayal et!! tevazu gösterip çekilme köşene.
Bahçeli isimli şahıs 'müteahhitlere yasal güvence verelim" diyor,
Yanıtla (14) (2)Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olanı da hala bunlara oy veren kalabalıklar olması.
artık eskisi kadar kalabalık değil.son yaptığı hatay konuşması.kimseler yoktu toplama kalabalıklar hariç.
Yanıtla (2) (0)Türk Tabipleri Birliği:
Yanıtla (9) (0)Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'hayallerim' dediği şehir hastaneleri neden satıldı?
Satışla ilgili sır perdesi halen ortadan kalkmamıştır,
Sağlık Bakanlığı açıklama yapmalı
Satılan şey hastane değil güzel kardeşim.
Yanıtla (1) (16)Devretme vaktine kadar ki hastaneyi işletme hakkı.
Yani Hastane devlete devredilene kadar Ahmet değil de
Mehmet işletecek.
Devir vakti geldiğinde devlet el koyacak.
Benim anlamakta zorlandığım milli ve yerli hastaneyi neden Ahmet yada Mehmet değilde Gudmund yada Christen isimli Danimarkalıların idare edeceği ve garantili hasta ödemelerini tahsil edeceği, Malum Rönesans Holding hastaneleri Danimarkalılara devrediyor. Belliki sizin okuduğunuz gazete bunları yazmıyor.
Yanıtla (10) (0)Neden Yerli ve Milli bir firmaya değil de Danimarkalıya devredildi. Çünkü muhalefet bir kuruş ödemeyeceğiz deyince Türkler almak istemedi. Danimarkalı firma da uluslararası gücüne güvendi. Ancak yolsuzluklar açığa çıkınca Danimarkalı ile yeni hükümet değil devreden tahkimde kapışır. Senin anlayacağın farelerin kaçışı vol.1
Yanıtla (10) (0)yalnız devir vakti gelmedende devlet el koyabilir 2023 seçimlerini hasretle bekliyoruz.
Yanıtla (1) (0)Söke Söke parasını verdiğimiz f 35 leri neden alamıyoruz demezler mi?
Yanıtla (2) (0)valla amerikaya böyle bir şey demek sıkar gibi geliyor.
Yanıtla (1) (0)İstanbul seçimlerinin bir ayağında Binali Yıldırım'a oy verdim iki ayağında seçimin iptal edilmesine kızıp krem imamoğlu'na oy verdim ve şunu fark ettim. Akp ve CHP arasindaki farki şöyle açıklayabilirim Akp çalıyor ama birşeyler de yapıyordu.Chp bir şey yapmıyor ama iyi çalıyor.Bizi bu Nasip ile Hasip siyasetine mecbur eden sistemi bırakmanın zamanı geldi. Eski hiçbir partiye oy vermeyeceğim Yeni kurulan bir partiye oy vermeyi düşünüyorum
Yanıtla (0) (4)GAP Projesi 9 ilde uygulanan çok sektörlü entegre bir bölgesel kalkınma projesiydi.Proje, sadece barajlar, hidro-elektrik santralleri, sulama yapıları gibi fiziksel yatırımlarla sınırlı kalmayıp ayrıca tarımsal gelişme, sanayi, kentsel ve kırsal altyapı, haberleşme, eğitim, sağlık, kültür, turizm ve diğer sosyal hizmetleride içeriyordu.Iste proje böyle olur. Ülkenin zengin bir şehrinde zengini daha zengin yapmak için değil. Devlet adamıyla siyaset adamının farkı projelerinde ortaya çıkıyor.
Yanıtla (7) (0)Söke söke alırlar.
Yanıtla (2) (0)Söke söke.
Bu laflarda biz zamiri yok.
Yani para tahsili zamanında biz yokuz anlam çıkar.
Sadece kendi yiyicilerine rant kapısı olan bir projenin ülkeye hiçbir katkısı yoktur.İktidarda kalabilmek için vatandaşa hayal satmaya devam edeceklerdir fakat vatandaş artık yemiyor.Kaybedecekleri yola girdiler bundan kaçış yok.
Yanıtla (16) (2)İstanbul'da ki konutların %50 den fazlasının kentsel dönüşüme ve depreme karşı yenilenmeye ihtiyacı var.
Yanıtla (4) (46)Buna kimsenin bir itirazı olamaz.
Kanal İstanbul bu mesele için iyi bir çözümün adresidir.
Yenilenmesi gereken konutlar için mükemmel bir çözümdür.
Hem konutlar yenilenir hem yeşil alan için merkezde alanlar açılmış olur hemde İstanbul boğazındaki gemi yoğunluğu kalkar.
Bu gerçekleştiği zaman ülkeye bir faydası olmaz öyle mi.
Sizce ülkeye fayda nasıl olur acaba anlatsanızda bilsek.
Eski İstanbul'daki eskimiş evleri yıkıp, sahiplerini de Kanal manzaralı dairelere yerleştireceklermiş diyollaa..
Yanıtla (15) (0)Konutlar yenilenince, eski konutlar ve yerlerini ne yapıyoruz? ( Diğer konulardan para- çevresel zarar- çıkan toprak nereye gitti vs vs vazgeçtim) Bunu açıklasanız? Çürük binalar yerlerinde yeniden yapılamıyor mu? Hayır ise Kentsel Dönüşüm ne? Bunu da açıklasanız? Boğaz daki yoğunluk zaten azalıyor. Saroz körfezine neden tesis yapılyor?
Yanıtla (7) (0)" size inat yapacgiz " diyenin bir bildigi var herhalde. Almanya bizi kiskaniyorun altinda kalacak mi yani? ve yakinda
Yanıtla (5) (0)" Itibardan tasarruf olmaz " diyebilir.
Sizin oradaki konut fiyatlarından haberiniz var mı?? Gariban buradaki konutunu bırakıp kanal çevresine gidecek. Bırakılan konutu kim alacak. Öyle bir hesap yapmışsınız ki sanki Osmangazi Köprüsünü maliyeti ile verilen geçiş garantisi gibi.
Yanıtla (8) (0)Hee.... Bağcılar'ı, Avcılar'ı, Güngören'i, Zeytinburnu'nu... mesela, yıkıp bir kısmını Kanal civarına taşıyacaklar, böylelikle Bağcılar'a, Güngören'e, Gaziosmanpaşa'ya .. falan hem yeşil alan kazandırmış olacaklar hem sorunlu binaları yenilemiş olacaklar yani. Allah iyiliğini versin senin e mi :)) Güldürdün beni.
Yanıtla (15) (0)Marslı dediğim zaman kızıyorlar .Mars bile bunlara fazla yakın..
Yanıtla (1) (0)Onu Mantıken kardeş diyoo... Kanal yapılınca o kadar değerli yapıları eski ev sahiplerine verirler mi hiç ak partililer.
Yanıtla (1) (0)Tahkim mahkemesinin kararını gösterirken kendisinin neden uluslararasi AİHMahkeme kararlarını uygulamadiginiı, İstanbul Sözleşmesinin iptalini de bir aciklayiverse iyi olur..?
Yanıtla (4) (0)Çin faktörünü ve Doğu Türkistan konusundaki sessizliği hafife almayın sayın yazar.
Yanıtla (1) (0)Dediniz ya fantastik yaklaşım ,ya içerik onu da yapıldıktan sonra konuşuruz.
Yanıtla (1) (0)Söke söke alırlar he
Yanıtla (24) (1)Hanı dünya bizi kıskanıyordu
Hanı vurdugumuzu oturuyorduk
Hani dünyada ekonomik sorunu olmayan t ülkeydik.kanal istanbul çerez parasıydı
Hani biz imf ye bile borç veriyoduk
Hanı kimse kaşindan yukarı karan var diyemezdi
Hani anadoluda bir söz var ayrani içmeye tahtirevalla gider bilmem neyl
Bilmem neyin düşkünü beyaz giyer kış günü.
Öyle ya itibardan fedakarlık olmaz.hem fazla mal göz çıkarmaz bir deyil birkaç kanal yapalım. Nasıl olsa para
Söke söke alırlar sözü yapılan anlaşmaların KAPİTÜLASYON olduğunun teyididir. Hiç bir şey alamazlar. 10 liralık işe 60 lira kredi ver sonra karşı taraf ödemeyince tahkime git. Hiç merak etmeyin bir kuruş alamayacaklar..
Yanıtla (10) (0)Kanal İstanbul boğaz için bir alternatiftir.
Yanıtla (4) (26)Bir şeyin alternatifinin olması neden kötü olsun.
İkinci bir ev ikinci bir araba ikinci bir iş.
Birinde bir mesele olursa ikincisini kullanırsın.
Kanala karşı çıkanların elle tutulur bir gerekçesi de yok.
Mesela bir kumandan diyor ki :
Rumeliden İstanbula bir düşman saldırısı olursa kanal savunmaya engel olur diyor.
Eğer bir şey sizin için engel ise o şey düşman içinde engeldir.
Ve o şeyin sahibi siz olduğundan tedbir alma avantajınız var.
Google
Yanıtla (3) (0)Alternatif maliyet nedir?
Ara...
Mantık bazı fikirler karşısında zor durumda kalıyor. Bir ara kendime ikinci bir beyin taktırayım fena mı olur dedim. Birinci beynim çalışmazsa ikinci bir alternatif olur dedim sonra birinci beynim itiraz etti ikinci olursa benim değerim düşer dedi çok mantıksız dedi beni ikna etti. Bu sorunu çözünce hemen koşup apatmanın önüne derince bir hendek kazdım belki kredi kartı borçları için takibe gelen icra memurları geçemez diye ümid ediyorum. Çok akıllıyım.
Yanıtla (8) (0)Doğal su yoluna alternatif beton kanal mı olur. 65 milyar dolarlık alternatif. Verilen tüm rakamlar şaibeli. Güvenlik diyorlar 1979 yılından bu yana ciddi bir kaza olmadı. Gemi geçişleri artıyor diyorlar rakamlara bakıyorsun artmak bir yana düşüyor. Kanalı8n yapımı Montrö anlaşmasında Rusya açısından risk içerebilir. Boşuna komşumuzla aramızı bozacak. Nereden baksan....
Yanıtla (8) (0)Mantık bu kadar çocuksu izahatlara aklı başında insanların pek itibar etmeyeceğini söylüyor. Boğaz trafiği İstanbul'da yaşayanlardan değil transit geçiş yapan gemilerden kaynaklanıyor. TOKİ geçici konut yapacaktı da arazimi kalmadı civarda yoksa Katar Emiri'nin Annesi aldığı arazilerde kentsel dönüşen vatandaşlarımıza ev mi yaptıracak ? Mantıklı olup mantıklı konuşmamız lazım. Mantıklı olup insanları aptal yerine, saf yerine koymamamız lazım.
Yanıtla (4) (0)75 milyar dolar diye bir maliyet hiçbir yerde zikredilmedi. o TL bazındaki rakamdır.
Yanıtla (0) (0)Formen Efendi! Dünya saçmalama yarışmasına katıl birinci olursun!
Yanıtla (2) (1)Bellki kanal için kredi bulunamamış sadece bir köprü ihalesi sakal olarak bir mücahidi sus kimseler duymasın olarak sakal olarak atılmış onlarda anladı maliyeti ve sonuç olarak fos çıkacağı kullanım dışı kalacağı bu yü,den de kredi kurumlarının kredi vermeyeceği durumu kurtarmak zevahir zarar görmesin diye göstermelik işe yaramayacak bir köprü ile durum geliştirilecek vaziyet bu
Yanıtla (7) (1)Şayet dediğiniz gibi olsaydı o merasimin adı ' Temel atmama '
Yanıtla (4) (1)töreni olurdu.
Halk boşuna toplanır ve dağılırdı.
Farkında olmadığınız bir şey var.
Devletin tepesindeki zatı İBB nin başındaki zat ile
karıştırıyorsunuz.
Namaz Turizm hayırlı yolculuklar diler.
Yanıtla (1) (5)Sedat Peker haberlerini okumayan ve dinlemek istemeyen tanıdıklarım var.
Yanıtla (16) (2)Nedeni nedir diye sorduğumda aldığım cevap çok düşündürücü
Etkilenmemek ve Ak Partiden soğumamak için!.
Seçmenin halı işte bu!
Erdoğan, Fethullah ı söke söke neden USA dan almıyor?
Yanıtla (9) (0)ismail Saymaz twitter de yazmış:
Yanıtla (4) (1)Sedat Peker’in tweetlerinde adı geçen ‘Fetullahçı Prens’ Burak Başlılar, firari savcı Zekeriya Öz’e para vermiş, örgüt yöneticilerinin isteğiyle derneklere yardımda bulunmuş.
Fetullahçıların ziline basan fukaranın hapse tıkıldığı memlekette Başlılar’a iki kez takipsizlik verilmiş
Ziraat Bankası MÜSİAD'ın zarar eden enerji şirketini aldı
Yanıtla (1) (0)Ayda 10.000, senede 120,000 doları suç örgütünden hangi milletvekili almış?
Yanıtla (19) (1)Esas soru:
Bu para karşılığında suç örgütüne ne vermiş?
Millet haklı olarak merak ediyor, bilmek istiyor.
Meclis Başkanı, milletvekilleri bilmek istemiyor mu?
Bir kişi beğenmemiş, bilmek istemiyor galiba!
Yanıtla (6) (0)Senaryo:
Yanıtla (4) (0)Sn.CB.'nı kurmaylarını toplayıp; "..Ben semer değil eser bırakmak istiyorum. Kanal İstanbul Projesine itirazı olan varsa dinlemek isterim.." der.
-MalıYE Bakanı: Efendim finansman sorunumuz var!
-CB. BANA NE! Kazmayı vuralım, kervan yolda düzülür.
-MB. Mevcut nesil tükendi, torunlarına kadar borçlandırdık!
-CB. SANA NE! Ben onları ikna ederim.
MB: Ben oynamıyorum, haydi eyvallah! Allah sonumuzu hayretsin...
THE END...
Ve
Vatandas olarak can guvenligimiz bile yok, kanalla ilgilenmek biraz luks kaliyor. Bakin gazetecinin bogazina cokerek neredeyse George Floyd gibi canini aliyorlardi. Bu hunharliga karsi, organize kotuluge karsi caresiziz sayin Kiras.
Yanıtla (4) (0)BAKAN SELÇUK AÇIKLADI
Yanıtla (0) (0)Nutuk'u yasaklayan müdürün yeni görev yeri belli oldu
Çakarlı araçlarla yolu kapatıp halay çektiler
Yanıtla (1) (0)Ortadoğu tek adam rejimlerinde hukuk okumaya gerek yoktur.
Yanıtla (16) (0)Zira, önemli olan işlendiği iddia edilen suç değil, zanlının siyasi bağlantılarıdır.
Ülke borçlu. İktidarda kalmak için herşeyi satacaklar. Bize ucuz işçi olmak kalacak.
Yanıtla (12) (1)Muhalefet partileri avazı çıktığı kadar bağırmalı ve bunu tüm dünya duymalıdır. Kanala para yok! Kanalın sağına soluna çöreklenenlerin malları kamulaştırılacak. diye açıkça söylemelidirler. Zaten Çin’in dışında Türkiye’ye kanal döşemeğe talip olan ülke olmaz. Katar gibi tüm yaşam felsefesi para olan ülkede yaş tahtaya basmaz.
Yanıtla (33) (0)Kamulaştırmaya gerek yok, bölgenin imar durumunda inşaat izinleri kaldırılıp, tarım arazisi statüsü korunsa yeter. Rant geliri elde edeceğini sanan haram yeme meraklıları ellerindeki arazileri ekip biçip sebze yetiştirsinler, alın teriyle para kazanıp yatırımlarının karşılığını alsınlar. Ahiretleri kurtulsun bari.
Yanıtla (16) (0)Bakalım Kanal İstanbul bir beka meselesidir demeye ne zaman başlayacaklar.
Yanıtla (11) (1)Bir yanda sedat peker in açıkjlamaları her yerde fuhuş rüşvet çökme...diğer yanda:
Yanıtla (17) (1)Namaz saati diye otobüs mola verecek ve namaz için otobüsten ayrılmayanlar baskıaltında olmayacak mı?
AKP geldiğinde iç-dış borç 120 milyar dolardı. Şimdi 500 milyar dolar, en az 60 milyar dolarda özelleştirme ile varlıklarımız hiç oldu, İşsizlik paraları cukkalandı, imar barışından 50 milyar TL gibi para geldi, 2.5 trilyon dolarda bu arada vergi toplamışlar. Kabaca 3 trilyon dolar nerede diye soruyoruz. Çakma trol mensur gibiler yol yaBdı, köprü yaBdı diyor. Ulan 3 trilyon dolara sıfırdan 2 tane komple ülke kurulur. Bu rakama 5 li çeteye satılan gelecek 25 yıllık gelirimiz de dahil değil daha
Yanıtla (17) (0)…hayali geliri, getirisinde var. Yıllık 8 milyar dölar. Aldım cebime koydum. oh .
Yanıtla (4) (2)Parayı ne zaman ki inşaata, betona değil teknolojiye dökeriz o zaman gelecekten umutlu olabiliriz.
Yanıtla (33) (2)Bunun için imam hatipli değil, fen liseli nesiller lazım...
Yanıtla (15) (0)Bir tek kanal ellerinde kaldı. Sanırım o da elde patlar gibi.
Yanıtla (8) (1)Ey milet bı c.baskani ülkenin parasını söke söke alırlar diyor duyuyormusunuz tekekomu soyandan parayı niye almadın o zaman dünya lideri
Yanıtla (20) (1)“Hayaldi gercek oldu” :))
Yanıtla (3) (0)Tek dertleri inşaat.Suriye’de, Libyada, Azarbaycanda, Nijer’de . Katar’da. Türkiye’de yaptıkları temelsiz binalar insanlarımıza küçük bir depremde başlarına mezar oluyor. Ama gözlerini sadece para bürümüş.
Yanıtla (32) (2)Hem devletin kasasından para çıkmayacak de. Hem de Söke Söke parayı alacaklar de. Peki kimin parasını almış olacaklar. Tabii ki milletin.
Yanıtla (50) (0)Cumhur ittifaki iktidari ulkemiz icin guvenlik sorunu haline geldi. Sadece bugunumuzu degil gelecegimizi de ipotege verdiler.
Yanıtla (42) (3)On beş milyar nerede yetmisbes milyar seksen milyar nerede ne kadar ciddiyetsiz bir yonetimmis .Kulübe bile yapmasına izin verilemez Tehlike büyük.
Yanıtla (31) (1)'söke söke alırız' demek içten bir tavıdır. yerli ve millidir. ancak 'söke söke alırlar' sözü yerli ve milli değildir.
Yanıtla (31) (1)Bir iş ancak bu kadar acemice ve berbatça yönetilir. Piyasaya ümit pompalayarak, dengeleri değiştirmek Ve pozisyon alan insanları, geleceğe dönük bu kadar karamsar bir vaziyete sokmak!
Yanıtla (30) (0)