Erdoğan kendisini böyle affettirebilir mi?
Yerel seçimde yaşanan hezimet için “dünyanın sonu değil” diye düşünüyor olabilir mi iktidar partisi?
Şöyle düşünüyor olabilirler mi: Bir sonraki seçime kadar daha çok zaman var. Şimdi nasılsa rasyonel ekonomiye geçtik, birkaç yıl içinde enflasyon düşer, hayat normale döner, biz de yine “vatan, millet” deyip, “Bunlar LGBT!” diye bağırıp bizimkilerin oyunu alırız…
Böyle düşünüyorlarsa yanlış yapıyorlar demektir. Zira bu süreçte çekilen sıkıntıların unutulacağını varsayarak gelecek planları yapmak tehlikeli bir kumar.
Belki de şöyle düşünüyorlar: “Mayıs 2023’te bize oy veren her beş seçmenin ikisini Mart 2024’te kaybettik ama bu vatandaşlara kendimizi affettirmek mümkün…”
Doğru, bu mümkün. Ancak bugün izlenen politikalarla böyle bir sonuç elde etmek çok zor.
Yanlış politikalarla, uygunsuz tercihlerle, fantastik düşüncelerle, heterodoks hayallerle batırılan ekonomi şimdi rasyonel politikalar uygulanarak toparlanmak isteniyor. Doğrusu da bu. Gelgelelim rasyonaliteyi ekonomideki enkazın altında ezilen geniş toplum kesimlerinin kemer sıkmasına inhisar ettirmek haksızlık, hatta vicdansızlık.
****
Ekonomi batarken -biraz da fırsattan istifade ile- yükünü tutan, cebini dolduran, kazancını katlayan bir kesim vardı. Şimdi ekonomiyi tekrar düzeltmek için başlatılan kemer sıkma kampanyasında onlara bir görev düşmüyor nedense! Ekonomi çökerken kazandılar, şimdi yine kazanmaya devam edecekler. Ekonominin batışıyla bir kat daha fakirleşen orta ve alt gelir grupları şimdiki faturayı da ödemek zorunda.
Böyle bir adaletsizlik, üstü dini ve milli hamaset kaplamasıyla örtülemeyecek kadar açık bir yara demektir. Tek başına bu bile sandıkta yeniden güller açması hayallerine son verir. İki yıl sonra, üç yıl sonra halk bunu unutur diye düşünmek yanlış olur. On yıl da geçse halk bunu unutmaz.
Tayyip Erdoğan gibi halkın nabzını herkesten iyi kontrol edebilen tecrübeli bir siyasetçi bu durumun farkındadır hiç şüphesiz. Ancak bir araç hareket halindeyken o araçla ilgili yapılabilecek az şey vardır. Hiçbir cerrah bir hastayı yolda yürürken ameliyat edemez.
AK Parti yöneticileri de altlarındaki arızalı araca müdahale etmek için sağa çekip bekleyemiyorlar.
Yürüyen bir sistem var ortada. İşleyen bir makina. Bir zihniyet çerçevesinde, bir anlayış doğrultusunda, belirli bir rotada çalışmaya ayarlanmış bir cihaz bu. Motorları durdurulup ayarları yenilenmeden yolundan döndürülemez kolay kolay.
Zaten bu mümkün olsaydı daha önce yapılırdı.
***
Yoksa, seçmenin siyasi tercihlerinde ekonominin rolünü abartıyor muyuz? Mart 2024’te yaşanan sandık tablosunu Mayıs 2023’te niye görmedik? O zaman ekonomi daha iyi durumda mıydı sanki?
Bu soruların doğru cevabını bulabilirsek siyasetin geleceğine ilişkin bir projeksiyon üretebiliriz. İktidarın da muhalefetin de bunu yapabilmesi lazım.
Tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur demişti Demirel. Ama ekonominin haline rağmen AK Parti geçen seneki seçimi kazanmayı başardı. Biz bu sonucu “Demirel yanılmış” diye değerlendirdik. Oysa Demirel yanılmış değildi.
Bizim atladığımız nokta ekonomideki çöküşü halkın her kesiminin aynı ölçüde hissedip hissetmediğine bakmak gereğiydi.
***
14 Mayıs ve 31 Mart seçimleri arasında oluşan büyük farkın iki büyük sebebi olduğunu düşünmek lazım. İlki geçen yılki seçimde “iktidarın gitmesi veya kalması” seçeneklerin oylanmış olması ve burada muhalefetin iktidar pozisyonuna geçmesinin az bir farkla da olsa onaylanmamış olmasıydı. Bu yılki seçimde ise iktidar değişikliği seçeneği söz konu olmadığından seçmen iki tarafa da birer mesaj verdi. İktidara “Bu senin son şansın” mesajı, muhalefete ise “Oyuna girmek için ısınmaya başla” mesajı…
31 Mart seçiminde oluşan tablonun gerisindeki ikinci büyük etken ise gerçekten de ekonomik şartların 10 ay içinde daha da katlanılmaz hale gelmiş olmasıydı. Seçim sonrasında da yazmıştım: 14 Mayıs seçim sürecinde vatandaş ekonomik sıkıntıları henüz bugünkü seviyede hissetmemişti. Bunun da sebebi uygulanan seçim ekonomisi sayesinde oluşan geçici para bolluğuydu. Rusya’dan ve Körfez emirliklerinden gelen büyük miktardaki para, enflasyonu unutturan yüksek maaş artışları, bankaların tüketicilere kredi musluklarını açmaları gibi sebepler sonucunda “tüketici güven endeksi” 90 puanın üstüne çıkmıştı.
***
Burada bir parantez açalım: Seçmen tercihlerini belirleyen etkenleri ortaya çıkarmak için baş vurulan ekonometrik analizlerde bu endekse özel bir rol atfedilir. Buna göre bir seçim sırasında tüketici güven endeksi 90 puanın üzerinde ise iktidar partilerinin sandık başarısı elde edebildiği, 90 puanın altında ise muhalefetin kazandığı görülüyor. Geçen yılki seçim öncesinde 90 puanın üstüne çıkmış olan tüketici güven endeksi bu yılki seçime girilirken ise 80 puanın bile altında çıkmıştı. Demek ki vatandaş ekonomideki sorunları bugün geçen yıla göre daha fazla hissediyor ve iktidarın buna çözüm üretebileceğini de düşünmüyor.
Bu noktada gözden kaçırılmaması gereken detay iktidar partisinin hezimete uğradığı seçime “rasyonel” ekonomi politikaları yürürlükteyken girmiş olması. Seçmenin rasyonaliteye itirazı olduğunu düşünemeyiz. İtiraz edilen husus iktidarın “Ekonomiyi biz bozduk ama yine biz düzeltiriz” vaadini gerçekleştirmek üzere yoksul halkın kemer sıkması dışında bir yöntem göstermemiş olmasıdır.
Dolu dizgin devam eden zamlarla ve dolaylı vergilerin ağırlaştırılmasıyla yaşanan yoksullaşmaya bakın… Gündemdeki yeni vergi paketine bakın… Ekonomideki kara delikleri kapatmak için iktidarın aklına bir tek vatandaşın kemerini, hatta boğazını sıkmak geliyor. Ekonomiye batıran politikalar sayesinde zenginliğine zenginlik katan kesimlerin elini taşın altına koyması hiç aklına gelmiyor.
Böyle bir “rasyonel” ekonomi yönetimiyle belki enflasyonun artışını bir nebze düşürmek mümkün olabilir. Ama bir sonraki seçimde yeniden cumhurbaşkanı adayı olmak isteyen Erdoğan’ın bu yolla -farzımuhal aday olmanın yolunu bulabilse bile- kendisini küskün seçmenine affettirebilmesi mümkün olamaz.















Vergiler bu kadar acımasızca artırılırken neden vergi affı olur anlamak mümkün değil. Emekli yarı aç gezerken, asgari ücretli geçinemezken niçin bazı yandaş bürokratlar ballı ballı maaşlar alırlar anlamak mümkün değil. Tasarruf diye vatandaş ciddi maliyet öderken devlet büyükleri niçin israfa devam eder anlamak mümkün değil. Tüm bunları gördüğü halde vatandaş niçin hala bu iktidara oy verir, onu anlamak hiç mümkün değil.
Yanıtla (0) (0)İMF gelseydi bu kadar gaddar olmazdı
Yanıtla (24) (3)İyi o zaman, IMF hemen gelsin o zaman! Amma meraklıymışsınız şu IMF'ye.
Yanıtla (1) (12)imf sonsuza kadar bu topraklardan kovuldu bir daha asla gelemeyecek
Yanıtla (1) (19)500+ milyar dolarlık borcu nerenle ödemeyi planlıyorsun eyy yerli ve milli kardeşim. Elbet duyunu umumiye gelecek. Aptallar tarihi iki kere yaşar.
Yanıtla (5) (1)gitti imf.geldi londra tefeciileri !!
Yanıtla (0) (0)Imf verdiği paranın hesabını soruyor.
tefeciierinki öylemi.?!!
İmf sevdalılarının neyi neresiyle ödediği belli
Yanıtla (0) (0)Emekliler bunu hak etti. Bu ülkede bu parti %35 oyu hala alabiliyorsa daha çok yolumuz var demektir. Ben ilk kurulduğunda oy verdim hatta ilk anayasa değişikliğine yetmez ama evet diyenlerdenim. Şimdi hiç ağlamıyorum. Kendim ettim kendim buldum. Bir umuttu Erdoğan, kabusumuz oldu. Çok güzel kandırdı. Adaleti, eğitimi, dini hassasiyetleri bitirdi. Eksilerin tabiriyle “Makaryos gelse başa” bu zararı veremezdi.
Yanıtla (2) (1)Sayın Yazar,
Yanıtla (0) (0)Gerçek şu ki, sizin gibi gerçekten kalem erbabı insanların bu tür analizlerini ilgiyle okuyorum. Öte yandan siyasi yazılardaki bir şekilde “NEDEN”e gelen konulardaki korumacı ve hatta medet uman yaklaşımları anlamam mümkün gözükmüyor. Olanların tüm “NEDEN”inin tarifi; kendisini ve çevresini zengin eden, U dönüşlerinden yüzü kızarmayan, vatan-millet ve din sömürücüsü, pragmatist, bu milletin yumuşak karnını iyi bilen, çok kurnaz, güvenilmez... Yani bizim yansımamız
"İbn-i Haldun'a Göre Bir Toplumun Çöküş Alametleri:
Yanıtla (82) (4)-Dayanışmanın yok olması
-Üretimin zayıflaması
-Tüketim çılgınlığı
-Vergilerin artması
-Liyakatin dikkate alınmaması
-Adaletsizliğin yaygınlaşması
-Umutların kırılması
-Göçün hızlanması
- Gurur ve kibir
-Gösteriş, riyakarlık ve yalakalık
.Ve en kötüsü de; her şey normalmiş gibi bütün bunları görmezden gelen ve kabullenen bir toplumun olması.."
İbni Haldun zamanında üretim ve tüketim kavramları varmıymış çok merak ettim. İsraf demiş debdebe demiş vs hele üretim kavramı hiç yok
Yanıtla (12) (18)İbn-i Haldun zamanında mağaralarda yaşarlarmış! Önlerini ve arkalarını büyük yapraklarla kapatırlarmış! Ev eşyaları sadece ok ve mızrak imiş! Avlanarak doyarlarmış! Aç kaldıklarında komşularının etini çalarlarmış! İbn-i Haldun ateşi bulan ilk insan olduğundan kral seçilmiş!
Yanıtla (20) (5)Misafir Emekli kendi fikirlerini İbni Haldun’a mal etmiş. Böylesi daha inandırıcı olmuş. Sıkıntı yok.
Yanıtla (7) (8)"Bir devlette halka yükletilen vergilerin miktarı az olursa, ahali çalışarak servet kazanmaya heves eder, ülke kalkınır. Vergiler azalınca ÜRETİM,artar mal ve para kazanmanın yolları çoğalır."
Yanıtla (13) (2)devletin vergi almak, üretim yapmak vb. yollarla elde ettiği paranın kasasında toplanıp âtıl hâlde kalmasının doğru olmayacağını savunur. Zira o, böyle bir durumda ekonomik faaliyetlerin daralacağı, üretimin azalacağı dolayısıyla ahalinin ve devletin iktisadî olarak zayıf duruma düşeceği kanaatini taşır. Devletin kasasında bulunan paranın vatandaşların hayatını ekonomik açıdan daha iyi hale getirecek sosyal projelerde kullanılması suretiyle üretimin canlandırılması ve ülkenin daha çogelişmesinin
Yanıtla (2) (0)08:50 İbn-i Haldun'un düşüncelerini okumuş tavırla yorum yazmışsınız? Gerçekten okudunuz mu? Diğer yorumcunun İbn-i Haldun söylemiş gibi yazdığı düşünceler İbn-i Haldun'un değil mi? Lütfen bilgilendiriniz.
Yanıtla (0) (0)İbn-i Haldun Sosyoloji nin kurucusu sayılır, tespit yapıyor.
Yanıtla (0) (0)Zamanında var yok mevzu dışıdır.
Biraz insaf
Evet, yazılanların İbni Haldun’la uzaktan yakından ilgisi yok.
Yanıtla (0) (0)İstanbul Başak şehir deki ibn-i haldun , üniversite kimin?
Yanıtla (0) (1)Sonuç olarak kendi düşen ağlamaz. Ama bizimkiler ağlıyor ayıp değil mi.
Yanıtla (0) (0)Sanırım ben olaylara çok farklı kafadan bakıyorum. Ne bileyim yazarların çoğu gerçeği es geçip bol bol laf dolandırıyor gibi geliyor. Ne Erdoğanı tanıyorlar ne halkı, o nedenle kendileri çalıp oynuyor. Siz ortalama vatandaşa bakın karşınızda Erdoğanı görürsünüz. Tek farkları oturdukları yer. Varın felsefesini siz yapın
Yanıtla (0) (0)Tayyip bey ne satarsa satsin bir alici gurubu var sanirim onlara guveniyor
Yanıtla (0) (0)Dün her hangi bir dönemde, her hangi bir sebeb ile, her hangi bir şekilde, her hangi bir düzeyde bu iktidara destek olmuş olanlar bu ağır vebalin sorumlu ortağıdırlar ve bu gün tek bir söz söylemeye hakları da yoktur. Bu zihniyetin bu ülkeyi buraya getireceği çok açık olarak ortada idi ve öyle de oldu. Eskiye ait hiç bir olumsuzluk ortadan kalkmadığı gibi bin beteri oldu. Galiba gençliğe hitabenin bu günü bile neredeyse yüz yıl önce öngörebildiğini yerli, yarım porsiyon aydınlarımız öngöremedi.
Yanıtla (0) (0)Seçmenin siyasi tercihlerinde ekonominin rolü, elbette vardır. Ama seçmen OY vereceği zaman sadece EKONOMİYE bakmaz.
Yanıtla (4) (0)Farklı beklentileri, ihtiyaçları, inançları vardır.
Mesela FİLİSTİN meselesi.
"Gazze Bizim KIRMIZI Çizgimizdir" böbürlenmeleri FOS çıktı. Mukaddesatçı kesim şunu gördü; siyasi iktidar sadece HAMASET yapıyor. Gazze de, Filistin de umurunda değil. Batı'nın emirlerine riayet eden politikaları severek yapıyor.
Millet aldatıldığını geç de olsa anladı. Asıl VURGUN buradan YENDİ.
Senin partinden olmayana lgbt diyeceksin, Allah affeder mi aceba? AKP'ye oy vermeyen o kadar tanıdığım, komşum var ki hiç lgbt olan yok.Allah sizi bildiği gibi yapsın.
Yanıtla (0) (0)Eski Ak partiden eser yok, yeşilkemalist Akp tarihe; enflasyonla, göçmenistanla,haksızlıklarla; harabeleri bile harabe eden haramiler olarak geçti
Yanıtla (1) (0)Af mı. Orası ateşte yandı.
Yanıtla (0) (0)Bizde bittik.
Sırayla
Emir komutanım git papaz elbisesi giy derse gider giyerim....
Yanıtla (0) (0)her kes sinekle uğraşıyor ,bataklıkla uğraşan yok....
Yanıtla (0) (0)İsmail, İbni haldun zamanında ekonomi de yokmuş, hatta ekmek de yokmuş, insanlar ot çöp yiyormuş
Yanıtla (0) (0)Boş tencere iktidar götürür ilkesi bir koşulla doğrudur. Sefalette eşitlik algısı yaratılırsa..iş hayatından biliriz, Ücretlerin düşüklüğü değil adaletsizliği çalışanları ayaklandırır. Pandemi, dış güçler, çevremizdeki karışıklık, beka, montaj kaset, iha, lgbt gibi,bütün ilgisiz tuşlara basılarak sefalette eşitlik yaratılmıştır. Seçim sonrası nüfusun %20 si korkunç paralar kazanıp harcadığı görülünce bu algı bozulup yalın gerçek açığa çıkmıştır. BKZ. Gustave Le Bon,'Kitleler Pisikoloji''
Yanıtla (3) (0)Bence iktidar seçmeninin iktidarın vaatlerine güveni sarsıldı. Artık, Türkiye’nin az gayret “uçacağına”, tek sorunun “ birilerinin, dış güçlerin oyunu” olduğuna pek inanamıyorlar. Yani mesele sırf beslenme, barınma sorumları değil; bu sorunları çözmemiz lazım yaşarken adalet duygularının da sarsılması ve durumun düzelmesini
Yanıtla (0) (0)Erdoğan kendisini böyle affettirebilir mi? Neden affettirmesin ki?! Adaleti askıya alma, 13 milyon mülteci ve buna paralel kiraların 3'e, 4'e katlaması, gıda enflasyonu, nas politikası ile paranın pul olması sonra dolandırıcılıkla suçladığı M.Şimşek'i tekrar ekonominin başına getirmesi, dış politikada ki zigzaglar, milli eğitim ve sağlıkda ki sorunlar vee cumhuriyet rejimini yıkma girişimlerine ses çıkarılmaması vs. Ne yani kusurmu bunlar.Bu kadarcık kusur kadı kızında da olur, Affedilir(!)
Yanıtla (27) (2)Euro ya endeksli 25 yıl hazine garantiLİ , köprüler, yollar, şehir hastaneleri, uçakların inip kalkmadığı havaalanları (Kütahya zafer havaalanı, Balıkesir havaalanı vs.), yaparak gelecek nesillerinde geleceklerini ipotek altına almak, uygulanan ekonomik politikalar ile zengini daha zengin fakiri daha fakir yapmak da bir kusur sayılmamalı bence.(!)
Yanıtla (17) (2)"Otabanlari ve oto yolları istemezük" "Havalimanlarını istemezük" "Marmaray'i istemezük" "Yerli otomobili istemezuk" "IHA'lari, SIHA'lari, yerli ve milli savunma sanayini istemezük" "Nükleer santralleri istemezük" Şehir hastaneleri istenezük" "Çanakkale Köprüsünü istemezük"...vs "Daha fazla laiklik, Selo'ya ve Kavala'ya özgürlük isterük"
Yanıtla (4) (30)Otabanlari ve oto yolları isterük, Havalimanlarını isterük Marmaray'i isterük, Yerli otomobili isterük vs. Hepsinide isteriz tabiki ama fizibilitesi doğru şekilde yapılmış olmalı. Misal, yıllık 20 bin (yirmi bin) yolcusu olmayan Kütahya havaalanına 1 milyon 300 bin yolcu garantisi verip bunuda tutturamadığın için hazineye yani sana bana ödetirsen bu olmaz bilmem anlatabildimmi! 2012 de 50 milyon euroya malolmuş, 2023 e kadar müteahhidine 66 mlyn euro ödeme yapılmış, 2044 e kadarda ödemeye devam
Yanıtla (11) (2)Oto (asfalt)yolları istemiyorum, demirden yolları istiyorum.
Yanıtla (9) (2)İsraf üstüne israf olan bazı havalimanlarını istemiyorum, deniz yollarını istiyorum. Marmaray kabul. Yerli otomobil demek anlamsız çünkü yerli yapamıyoruz. IHA, SIHA bize özgü olmayıp (diğer devletler de yapıyor) imal etmek bir vazifeydi, ayrıcalık değil. Nükleer santral aldatmacadır. Mevcudu az parayla geliştirmek varken şehir hastanesi yapmak büyük bir israftır. Çanakkale Köprüsü bu ekonomik savruluşta öncelikli değildi.
TCG uçak gemisini yazmamışsın. Müzelik olduğu için mi acaba?
Yanıtla (5) (1)13:02 ye. Karpuz ve kiraz yemek istiyoruz, yiyemiyoruz. Yaz mevsiminde kg fiyatları 20 ve 150 TL. Domates ve salatalığın çıkmasını(!) az miktarda yiyebiliyoruz ha! Zeytinyağı ve tereyağı yemek istiyoruz, yiyemiyoruz. Lt fiyatları 300 ve 400 TL den başlıyor. Beyaz et ve kırmızı et yiyemiyoruz. Fiyatları 150 ve 600 den başlıyor.
Yanıtla (7) (0)Kemalistlerin istemezükçü olması, havaalanı varken havaalanı yapmanın vs israf olmasını örtmez. Akp hakkında vesayeti bitirdi; başörtüsü, kürtçe,sakal serbestisi sagladı denebilir ama ekonomi, adalet, göç, din konularında verdiği zararın telafi imkansız.Akp yi hâla savunabilmek yüzsüzlüktür , bunu kemalizmden ve Chp den nefret eden biri olarak söylüyorum.Dünya tarihinde 2011-2024 arası kadar kötü yönetim dönemleri azdır.
Yanıtla (5) (1)Aman ne esprili ifadeler! Peki ne imiş örneğin Rus nükleer santralından yenilenebilir enerji kaynaklarına göre çok daha pahalıya üretilen elektriği almanın faydası? Sizin ifadenizle, neden pırıl pırıl güneşli ülkemizde Rus “nükleer santralı istersünüz”? Nükleer artığın nereye atılacağını da biliyor musunuz? Akdeniz sularınının, topraklarımızın radyasyonla kirlenmeyeceğinden emin misiniz? Yoksa radyasyon sırf muhalefettekileri mi zehirleyip öldürür sanırsınız?
Yanıtla (0) (0)Demokrasi çoğunluk kararına dayanır; batı tipi modern demokrasi ise özgürlükler adına çoğunluk kararını dizginleyecek kuvvetler ayrılığını, lidercilik yerine önseçim vs de içerir.Türkiyede, "batılı ülkeler mutlu olmak istiyorlarsa bizim sistemimizi (kuvvetler birliğini) benimseyecekler" tarzı laflarla kurulan sahte batıcı rejim, yüzyıldır, eğitim ve propogandayla demokrasi yerine lidercilik de aşıladığı için çıkış yolu bulunamıyor.Tüm geçmişi reddederek, önseçime dayalı modern bir rejim şart!
Yanıtla (0) (0)Temsili demokrasi yerine doğrudan demokrasi olmalı, bugünkü teknolojik imkanlarla bu mümkün.Partiler sadece yönetici adaylarını belirleyen önseçim organizasyonu olmalı ve seçilen yönetici her an halk tarafından görevden alınabilmeli.Kimse ekonomiyi ,adaleti mahvedecek veya ülkeyi göcmenistana çevirecek kadar başta kalamamalı
Yanıtla (4) (0)2015 Haziran seçimi sonucunda, AKP, artık iktidar değildi. Koalisyona gecilecekti. PKK, terör eylemleriyle imdada yetişti. Kasım seçiminde kurtardılar... Sonra, mantıken, koalisyon ihtiyacını, MHP karşıladı... Geldik 2024'e... Yeni bir koalisyon ihtiyacını, bakalım nasıl çözecekler ? Yoksa aşağıya doğru gidişi ne kadar sürdüreceğiz ?
Yanıtla (2) (1)1909-2024 arası halk arasından kurayla yönetici seçilseydi bile ülke daha iyi halde olurdu.Ekonomi, adalet, göç konularında kendi ülkesine bu kadar zarar vermeyi başaran! ikinci bir yönetici! ise dünya tarihinde yok; konuşmakta ve zararda birinci!
Yanıtla (4) (1)Bu iktidar isterse bir 20 yıl daha iktidarda kalır, ŞU anda bir Devlet hastanesinden tedavi alıyorum. Burada tv kanalları iktidara yakın kanallar ile resmi tv. Kanalları dışında tv seyretmek imkansız
Yanıtla (4) (0)Bu kadar iyi bir iktidardan halk neden rahatsız olsun. ? Bir daha bu kanalları izlersem, 35 yıllık geçmişimden şüphe etmeye başlarım her şeyi öyle güzel anlatıyorlar ki gözümüze sokar gibi
Milletin çoğunluğuna affettiremez. Bir kısım her şeye kanmaya hazır/ hazırcıyı ikna etmesine bile lüzum yok.
Yanıtla (4) (0)neden ıstanbuldakı asgarı ucret ıle dıger ıllerdekı asgarı ücret aynı? ıstanbuldakı kiralar daha yüksek
Yanıtla (3) (0)Erdoğan'a göre demokrasi çoğunluğun iktidarıdır.. Erdoğan'a göre de seçilmiş iktidar sadece milletine hesap verir..Millet adına denetleyen kurumlar Erdoğan'ı denetleyemez hesap soramaz... Sokrates öğrencilerine sorar.. Bilge olmak mı zor cahil olmak mı zor? Tabii ki bilge olmak zor okumak araştırmak gerekir.. Cahil olmak için hiçbir şey yapmanıza gerek yoktur..Peki toplumda Bilge Adam mı çok cahil adam mı çok? öğrenciler cevap verir.. Tabii ki Cahil adam çok..Onun için her iş ehline verilmeli...
Yanıtla (20) (2)Musto meğerse Aysun Kayacıymış:) Demokrasiye güvenmedigi için Sokrates gibi monarşist olucaklar az daha
Yanıtla (2) (8)Sokrates.. Bir gemi de yüz yolcu bulunsa geminin hangi yòne nasıl hareket edeceğine
Yanıtla (5) (1)yolcular mı karar verir.. Yoksa Kaptan mı ? Talebe ;Tabii ki Kaptan..Demek ki çoğunluk her zaman doğru karar veremez.. Kimin Hangi konuda bilgili olup olmadığını bilmeden sadece çoğunluk oldukları için kararlarını doğru bulmak.. Adil olabilir mi?
Demokrasinin zaafları sayfalarca yazılabilir; Platon, Sokrates vb isimler dürüst ve netti; siz de dürüst ve net olun, demokrasi yerine önerdiginiz rejimin siyaset bilimindeki adını yazın
Yanıtla (2) (2)Bu mantığa göre senin oy vermemen,görüş bildirmemen lazım Musto ,sen de o malum çoğunluktansın,adını demeyeyim şimdi:))
Yanıtla (1) (2)Hah işte,böyle yola gel,biz de onu diyoruz,daha iyisi gelene kadar kaptan Erdoğan.Arkana yaslan ,manzarayı seyret,relax ol Musto:))
Yanıtla (2) (5)Menderes rahmetli gücünün zirvesinde boyundan büyük laflar eder.. Odunu koysam milletvekili seçtiririm der..
Yanıtla (5) (1)Kişilikli milletvekilleri ayaklanır .Menderes'in sevdiği bakanlarına gensoru önergesi vererek düşürürler.. Menderes çark eder milletvekillerine siz isterseniz Hilafeti bile geri getirebilirsiniz der. Gerçek demokrasilerde çoğunluğun azınlığa tahakkümü olamaz.. milletin vekilleri liderinin Arzusuna çıkarına göre parmak kaldırmaz..Halkının yararına gördüğü kanun tekliferine parmak kaldırır
Tek partili dikta rejimini özlüyorlar abisi de, demeye cesaretleri yok.
Yanıtla (3) (1)İlk defa bir yorumuna katılıyorum Musto.Tabii ki cahiller ço,öyle çoğalmışlar ki tek kitap okumadan allame-i cihan gibi Karar'ın yorum sayfasında ahkam kesip bilmişlik taslıyorlar,ağlanacak bir haldeyiz,haşa huzurdan,sözüm meclisten bilhassa içeri:))
Yanıtla (4) (2)Demokrasinin zaafları var ama alternatifleri; ölene kadar diktatör cumhuriyeti yada monarşi.Tercih sizin!
Yanıtla (2) (0)RTE seçimlerin, kral ya da halife seçmek olduğunu sanıyor. Oysa seçimlerin, milletin parasını milletin çıkarına harcayacak, dış politikada ülke çıkarlarını koruyacak, milletin ihtiyaçlarına cevap verecek maaşlı bir memur seçmek için yapıldığından habersiz. Lider falan da değil, liderler seçilerek ortaya çıkmazlar. Vekil olduğunun bilincinde değil, kendisini asil sanıyor. Ona kim olmadığını göstereceğiz.
Yanıtla (2) (1)Sayın Yazar, İktidar ancak yönetimden alaşağı edildiğinde sandıkları veya seçim sonuçlarını doğru okuyabilir ! Bundan başka bir davranışı onlardan beklemek çok saf-dillik olur ! Nitekim 31 Mart seçimelri hiç yaşanmamış gibi yönetimlerine devam ediyorlar ! Yani, olanca güçleriyle dar gelirli ve yoksul vatandaşlarımızın sırtına zulmü bindire bindire güle-oynaya gidiyorlar ! Yanlış mı görüyorum ?
Yanıtla (3) (0)Ortalam zeka düzeyi orta okul seviyesinde olan bir toplumun ve ülkenin, yönetme ve yönetilme seviyesi de ancak bu kadar olur
Yanıtla (2) (1)Demokrasi bir kural ve kurumlar sistemi. Vatandaş oy verir ama hakkını arar, aydını alimi eleştirir ikaz ihtar eder. Basın üniversite ufuk gösterir. 100 yıldır bu sistem neden kurulamıyor. Çünkü sistemin rejimi demokrasiye imkan tanımıyor. Uluönderlik sistemi güdüyor güdümlüyor. Erdoğan Anıtabre niye gitmek zorunda, M.Kemal Kabe' ye yaklaştığı halde gitti mi? Ayıplandı mı hayır! 5816?
Yanıtla (2) (1)Vatan millet din/ İslam adına korkuyorum. 2028 de ülkemin kaos ve kargaşaya girmesinden korkuyorum. İktidar değişse de ( İTP) gibi kopup gelen tufanın kasıp kavuracağını zannediyorum. Vatan millet din fedaileri enerji ve sabır biriktirsin..
Yanıtla (0) (0)Sayın Cumhurbaşkanı ülkemizin ve milletimizin kalitesine, tıynetine ve ahlakına en uygun liderdir. Umarım en az yarım yüzyıl daha başımızdan ayrılmaz. Bizi hak ettiğimiz şekilde yönettiği için adı tarihe yazılmalı.
Yanıtla (2) (1)İmf ile dünya bankasının ne farkı var.yoksa dünya bankasının kredisi hibe mi.
Yanıtla (4) (0)Kabaca IMF mevcut borç stokunu yapılandıran marka. Dünya Bankası sermaye bulunamadığı için yapılamayan yatırımları finanse eden marka.
Yanıtla (0) (0)Affettiremez,kendisi müflis olmuştur.Şeytan kendisini çok kötü aldattı.Ahiret hesabı çok çetin geçecek.Zerre hakkım varsa ki vardır helal etmiyorum.
Yanıtla (23) (3)Kimin ahiret hesabının çok çetin geçeceğini; kimin kolay geçeceğini yalnızca Allah bilir hafiz..!!!
Yanıtla (2) (7)Acı olan muhafazakar İslam referanslı olduğunu topluma deklare eden bir iktidarın yirmi yılda ülkeyi maddi manevi çökertmesi.
Yanıtla (5) (2)Siyaset Tarikat cemaat diyanet üçgeninde bir ülke nasıl manen çökertilir sosyologların tezlerine konu olacak.
Gelecek nesiller bugünkü durumu okuyup araştırdığında ağızlarından ve gönüllerinden hiç iyi duygular geçmeyecek.
Bir ülkede her şey bir kişinin ağzına bakarsa o ülkede tükenmemiş,yozlaşmamış hiçbir şey kalmaz. Çözüm artık bu demode zihniyetten ilk seçimde kurtulmaktır.
Yanıtla (31) (1)CHP'de olduğu gibi taht kavgaları, cuntacilik, tasfiye hareketleri, "hançerle gezen Brütusler", ayak kaydirna, Zoom toplantıları, hizipleşme...vs demokrasi ve parti içi demokrasinin gereğidir:)))
Yanıtla (3) (6)Ülkemizde kırsal kesim denilen, belediyeler tarafından hizmet götürülmeyen milyonlarca vatandaşın yaşadığı köyler var, buradaki 65+ yaş nüfus 2 milyondan fazla, enflasyondan fazla etkilenmeyen bir nüfus. Mayıs 2023 seçimlerinden önce 65+ maaşına büyük bir zam yapıldı ve o bölgede RTE Kılıçdaroğlu'na 2 milyona yakın fark attı.
Yanıtla (2) (1)Siyaset kitleleri (ikna etme) kandırma sanatıdır. Neyleyelimki ülkemizdeki çocukluk çağından çıkmamış bir zümre kısa süreli menfaati için her yalana inanmaktadır. Biri, bu zavallı insanlara hem eziyet edip hem oylarını alacak yalanları söylemekte yetenek kespetmiştir. Kamu kaynaklarının aktarım ve çarpan etkisiyle oy satın alınması, menfaat alışverişi devam ettikçe irade iğfali devam eder. Hırsız, tasarruf diyor biz yiyoruz. Tasarruftan önce hırsızlık yapma demiyoruz.
Yanıtla (3) (0)AKP fakirlerden oy alan bir zenginler kulübüdür,bunu yazan gazeteci çok doğru bir tesbit yapmış.
Yanıtla (7) (0)Türkiye'de en yaygın rant kaynağı emlak. Ucu siyasilere ve yandaşlarına dokunduğu için, ranttan vergi alınmıyor. Ciddi samimi bir çalışma ile emlak rantı vergilendirilse, hem ekonomik adaleti sağlar, hem de diğer gariban vergilerine gerek kalmaz.
Yanıtla (8) (0)Ali Babacan bunu istediği için Erdoğan ile ters düştü.
Yanıtla (4) (1)Hicbir parti kendini devlet yerine koyamaz. Hicbir parti bu milletin tapulu malı da değildir.Herkes kendi görev ve sorumluluğunu bilmelidir.
Yanıtla (4) (0)"Tayyip Erdoğan gibi halkın nabzını herkesten iyi kontrol edebilen tecrübeli bir siyasetçi..."
Yanıtla (2) (3)Bırakın Allahaşkına bu övmeleri..
Olmaz olsun böyle tecrübe, böyle nabız.
Sizin ve diğer bazı yazar arkadaşlarınızin bu ikirciliğini asla kabul etmiyorum.
Erdoğan'ı affetmek kimin haddine?
Yanıtla (3) (0)O, millet tarafından değil, Allah tarafından seçilmiş olduğuna inanıyor...
Her siyasi badireden vatandaşın/seçmenlerin destekleriyle iktidarını korurken destekçilerine üstenci ve kibirli tutumla bir kuru teşekkürü 'lütfederken' sözünü takdir-i ilahiyle bitirerek insanlara 'sizler olmasanız da olurdu' bu benim kaderim diyor...
Her firsatta, Erdoğan Allah'tan başkasına hesap vernem demiyor mu?!
Hitler, Stalin ve benzerleri gibi klinik bir vaka!
"Ekonominin batışıyla bir kat daha fakirleşen orta ve alt gelir grupları şimdiki faturayı da ödemek zorunda."
Yanıtla (1) (0)Neden ödemek zorundaymış?
Eğer bu iktidara diyet ödetmeden kendilerine ait olmayan faturayı öderlerse bu millet 'enayiliğine' duymasın!
Böylesine net ve açık söylüyorum.
"Mayıs 2023’te bize oy veren her beş seçmenin ikisini Mart 2024’te kaybettik ama bu vatandaşlara kendimizi affettirmek mümkün…”
Yanıtla (2) (0)Eğer onlar halen böyle düşünüyor ve yine böyle düşünmeye devam ederlerse koyunluklarına doymasınlar!
"Ne insanlar tanıdım hey!
Yanıtla (24) (3)Hep hikaye, dram çıktı.
Kimi dedim ağır bir şey,
Tarttım baktım gram çıktı.
Kimi beni veli yaptı,
Kimi beni deli yaptı,
Kimi yiğit rolü yaptı,
Emdiği süt "haram "!çıktı.
Hele en çok yandıklarım,
Kabuğuna kandıklarım,
Ak alınlı sandıklarım,
Yüzü-gözü krem çıktı.
Eksik oldu biraz tarif,
Kimi kaba, kimi zarif,
Hepsi böyle değil Arif,
Kimi çok muhterem çıktı"
..Ozan Ariften..
Ozan Arif’in fikirleri iktidarda daha neyi eleştiriyor anlamadım?
Yanıtla (8) (1)"Türkeş’in “manevi oğlum” dediği Arif Şirin, Bahçeli ile arasındaki gerginlikten dolayı parti etkinliklerine çağrılmıyordu. Ozan Arif, 16 Nisan 2017'deki Cumhurbaşkanlığı Sistemi referandumunda ‘Hayır’ deme çağrısında bulundu.Ozan Arif Bahçeli ile küs öldü"
Yanıtla (3) (0)Yanlış biliyosunuz.Bahceli ile Arif dargindilar.
Yanıtla (1) (0)Görüşleri ve fikirleri farklı değildi.
Yanıtla (0) (0)Aslında çok derin anlamları varmış gibi gözüküp herkesin üzerinde düşünmeden onaylayacak şeyleri arka arkaya söylemekten başka bir anlamı olmayan içi bomboş kelimeler.
Yanıtla (1) (0)Peki sen ne öneriyorsu? O önerdiğine nasıl ulaşabiliriz? Bunlar yok! Doğrudan kimi hedef aldığı belli olmayan, ortaya söylenmiş eleştiriler. Zahmetsiz ve bedel gerekmeyen şeyler. Sadece birilerinin yüreğini soğutur, bir de "ben ne kadar süper insanım Ozan Arif 'in saydığı kötülerden degilim" tatmini yaşatır o kadar. Bomboş l
Ak Parti ve lideri ERDOĞAN 2002 de ikdidara geldiklerinde milletin gönlüne girmişti şimdi niye bir nefret objesi ne dönüştü? Eğitimin yerle yeksan olması hak hukuk adalet sadece ikdidarın sopası oldu 5 li hırsoz çetesi parti ve etrafının zenginliğinin sın8rlaronın on milyar dolarla ölçülmesi bunlar tamam ama Ak Parti VE ERDOĞAN ' ı bitiren milletin neredeyse tamamı tarafından ölesiye nefret edilen baskanlık sistemi ikdidarı yedi bitirdi . İkdidar bunu nasıl basımdan savabilirim derdinde f
Yanıtla (1) (0)Vatan millet diyecek tabiki...zaten sanırım buna karşı çıkan yok .yazlıkları yerleşen 24 saat Tayyip Erdoğan konuşan huysuz emekliler gibi oldu milletimiz yorumlara bakınca hep şikayet
Yanıtla (0) (1)Akp ile din siyasete girmiştir.kimse merak etmesin reis rahmetli olana kadar padişah.dünya siyaset tarihinde görülmemiş bir olay ülkemizde yaşandı.akp ülkemizin en büyük yolsuzluk olayında 17,25 bile oyunu artıran tek parti .onun için kimse umutlanmasın.
Yanıtla (2) (0)Sürün Millet! Hakettin sen bunu.
Yanıtla (4) (0)Senin benim vergilerimi devletten hazine garantisi olarak alan 37 şirket,
zarar ettik diyerek vergi olarak ödemesi gereken milyarları ödemezken, aynı zamanda hem devleti hem de milleti soyarken, Devleti yönetenler, senin garsonluk, kuryelik yapan çocuğunun bahşişinden vergi koparmayı düşünecek kadar zalimleştiler. Haklılar! Çünkü onları o koltuğa sen oturttun.
Bankayı açan ne istedilerse veren Şahıs Kendine gelince Allah beni affetsin bankaya para yatıran ağaç kabuğu yesin. Hapiste 3 5 7 yıl yatsın. Pelikanlarda çok merhametlisin efendimiz diye yalasın. Aman dincilerden(cemaat tarikat vb) uzak durun onlar sizi kandırır sonrada yollarına devam eder olan size olur
Yanıtla (3) (0)Reisin kendini affettirmek gibi bir derdi yok. Küçücük sarayında ayrı bir evrende yaşıyor. Yalçın Karatepe sızlandı sızlandı geldi, reis ve etrafının çok umurunda.
Yanıtla (2) (0)İktidara karşı öteden beri biriken, ancak CHP yede oy verme seviyesine ulaşmayan bir tepki vardı. AKP bu seviyeyi artırmak için abdestsiz namazsızdan tutunda geçmişte eleştirilebilir her hali CHP ye yükledi. Öyle ki menderes zamanında kapatılan silah fabrikalarını bile CHP ye kapattırdı. Ancak bu durum sürdürülebilir olmaktan çıkmaya başladı. Ekonomik sorunlar ve kontrolsüz göçmen meselesinde biriken tepkiler CHP yi tek başına , üstelik güçlü bir meclis çoğunluğu ile iktidar yapabilir.
Yanıtla (4) (0)Yazdıklarınızı bir kezde zihnimde çarptım, böldüm şu sonuca ulaştım. Sizce halkın nabzına göre veya memleketin şartlarını takip eden siyasi bir ekip mi var? Yoksa bir kişinin ağzına bakan şartlar ne olursa olsun doğruyu söyleyebilen ve arkasında duran kaliteli bir ekip var mı? Mehmet Şimşeğe bile vade biçilemiyor. Birde şu var kim nasıl sokulup da sorunları anlatacak meseleye bakın 30 yıl bu işlerin içindeydim asgari ücret bu kadar kıymete binmedi o ücret adı üstünde temel ücrettir ve kamuyla al
Yanıtla (3) (0)Durduk yere Suriye de yayılmacılık hevesi depreşti. Ensar yeni Osmanlıcılık buralar bizim bakiyemizdi İngilizler cetvelle haritaları çizdiler gibi akılsız yorumlarla Suriye'de rejim değiştirmeye kalktılar.
Yanıtla (27) (1)Sonuç milyonlarca sığınmacının Türkiye'ye gelmesine YPG nin boy göstermesine neden oldular.
Yüz milyarlarca lira savrulup gitti
önce 80 ihtilali özal devletin başı ırak kürdüstanını kurdu sınırlarını özal belirledi.rte nin hiç bir sıfatı yokken beyaz sarayda agırlanması,ateşi bol olssun deniz baykalın af çıkararak rte nin önünü açması başa geçer geçmez sınırdaki mayınları kaldırması hiçsebeb yoken suriye ye saldırılar ışıdın asker toplayıp suriyede karışıklık çıkartması suriyelileri gelin maaş okul saglık bedava diye t.c ye getirip arapların boşaltıkları toprakları kürtlerebırakılması.sıra t.c demi yoksa iranda mı
Yanıtla (12) (0)kılıçdaroğlu chp nin başında kalıp 31 mart yerel seçimlerine girseydi, ak parti yerel seçimleri alırdı, çünkü artık kimse chp için kılını bile kıpırdatıp oy sandığına gitmeye tenezzül etmezdi. kılıçdaroğlu ak partinin jokeriydi hala da öyle.
Yanıtla (4) (1)Kendi adıma ifade ediyorum. Kışı bir şekilde çıkarırsam kışın maruz bıraktığı ayazı hiç unutmayacağım. Kendilerini çok zeki kabul edenlere duyurulur.
Yanıtla (7) (0)Hiç merak etmeyin yaz bitiminde talimatla faizler iyice düşürülüp eski düzene geçilecek
Yanıtla (2) (0)Reis,ekibi ve destekleyenleri çok acımasızlar.Diğerleri dediklerine ülkeyi dar ettiler.Beyin göçüne neden oldular.Millet zaten millet olmaktan çıkmış,vatana bir zarar gelmesin.
Yanıtla (14) (0)AKP bütün yanlışlarını biliyor,nerede hata var biliyor;kimi göz yumuyor,kiminin işine gelmiyor.Say say bitmez.AKP artık düzeltemez,çünkü onlara göre her yapılan yanlış normal gelmeye başladı.
Yanıtla (13) (0)Durumun özeti şu: Türkiye ekonomisi batmış, hükümet bunu iç politika meselesinden dolayı açıklamıyor, batıda bu durumun açıklanmamasından memnun çünkü Türkiye’nin battığı kabul edilirse batı buna kredi açmak zorunda.
Yanıtla (3) (0)Yapılması gereken Türkiye’nin battığının ve nasıl battığının açıklanması, batırmaların bir dahaki seçimde iktidardan uzaklaştırılıp, batı’nın yunanistan’da olduğu gibi bu ülkeye kredi açması.
Olay, ben/biz sıkıntı çektik! bize çektirdiler öyleyse, … değil sayın yazar.
Yanıtla (3) (0)Avanta bittimi abbas gider:))
Özgür kızın gelmesi gerekmiyor, sıkılaştırma için (Özgür kızın becerebileceği birşey de değil zaten).
Enflasyon 50 aşağısını gösterdiği anda şimşek olur yıldırım (yani tehlikeli olur ve gönderirler)
Ondan sonra gelecek olanlar (gelebilirlerse!) bu avantacıları kuyruğundan yakalarsa yakalar. Yoksa yandı keten helva bizim torunlar hesabı öder ondan sonra:((
Şöyle bir durum var. AKP berbat etti herşeyi. Fakat muhalefette halkın oyunu alacak bir lider yoktu. İmamoğlu ve Yavaş'ın toplumda karşılığı vardı ama onları aday yapmadılar. Türk halkı lidere ya da ideolojiye oy veriyor, programa kimse bakmıyor. Rasyonalite sadece ekonomi ile olmuyor, öncelikle adaletten başlamak gerek, sonra dış politika, katılımcı demokrasi ve kurumsallaşma geliyor. Bunlar olmayınca tek kanatlı kuş, bu kadar uçuyor.
Yanıtla (2) (0)CHP biran evvel erken seçim için adım atmalı artık bu ekonominin düzeleceği yok kendimizi kandırmayalım. CHP bu boş görüşmelere son vermeli Mehmet Şimşek ile görüşmenin ne faydası oldu. Adamın tek bildiği zam ve vergi. Biz doğduğumuzdan beri zamla vergiyle yaşıyoruz. Doğduğumuz ülke kaderimiz mi oldu? Kaderimiz yoksulluk kıt kanaat geçinmek mi?
Yanıtla (4) (0)'Aklı başına gelmek', 'İbret almak', 'Ders çıkarmak'. Bunlar için bile belli bir entelektüel seviye istiyor. Bizim toplumda bu seviyenin asgarisi dahi yok ama Anadolu irfanı ararsan çok.
Yanıtla (7) (0)AKP kuruluşundan bugüne rasyonel politika izlemedi. Hem iç politikada hem dış politikada.
Yanıtla (23) (1)Ekonomi is basit kurnazlığa dayanıyordu. Dışardan borçlanıldı bol krediler dağıtıldı para arzı her gün çoğaltıldı
Halk lale devri yaşadı.
Kimsede bu paralar nereden geliyor diye sormadı.
Para bitti mutluluk arka kapıdan çıktı gitti.
Halk hiçbir zaman Lale devri yaşamadı, sadece Ak partiye yakın olan iktidardan nemalanan insanlar lale devri yaşadı..
Yanıtla (5) (0)Ben ekonomistim deyip ülke ekonomisini batıran bir lideri aziz ve muhterem halkımız tekrar seçti davasında durumunufark edenhalkımız 9 AY SADECE 9 AY SONRA gereğini yapsada bu iktidar daha 4yıl ülkeyi yönetecek ekonomiyi düzeltmek için ATADIĞI bakanherzamanki gibi İKTİDARI değilde vatandaşı zora sokan yenı vergilergetiriyor bunu da reform diye anlatıyor YALAKA BASIN VE TV LER bunu yayınlıyor herzamanki gibi HALKI yani bizi uyutuyorlar.
Yanıtla (7) (0)Ülkeyi mahvetmiş bir iktidar var ve hâlen iktidar..
Yanıtla (5) (0)Bu kabul edilemez!
Burada en berbat olan şey ise, alternatif muhalefet yokluğu.Bunların da gelirlerse aynı şeyi yapacakları beklentisi..
Asıl kahredici olan da bu!
Katılmıyorum çok rahat affettirebilir
Yanıtla (1) (1)Sizdeki öngörünün yarısı bunlarda yok .Her şeyin müsebbibinden her şeyin çözümünü bekliyorsunuz daha çok beklersiniz:)…
Yanıtla (7) (0)Iki SIHA/IHA, bir kizil elma, bir Anadolu kayigi, bir iki gaz bulunmasi, birkac defa da din varan elden gidiyor oldumu al sana secim nasil kazanilir. Hele bir de karsidakilerin alninin secde gormedigini gosterirseniz tadindan yenmez. Son olarak da 'dunya lideri (!) reisi yedirtmeyiz' noktasina gelirse fark iyice acilir. Hos birsey degil bunu soylemek ama Turk halkinin nasil davrandigini biliyoruz. Son secimler bunun tersini gostermiyor sadece farkli oncelikler vardi AKP acisindan.
Yanıtla (7) (0)Tekrar tekrar yazıyorum ama bir türlü anlatamıyorum. Bizim seçmenimizin en az yarısı partiye ve politikaya göre değil, liderin kişiliğine göre ay verir. CHP oylarındaki artışın en önemli etkeni (kılıç)Daroğlunun tasfiye edilmesidir. Eskaza o tekrar başkan olsa, CHP oyları hemen düşecektir. Bunu anlamak için zeka kırıntısı yeter. Saygılar.
Yanıtla (11) (3)İyi işte bi daha secilemeyip gitsinler.millet bıktı artık bı dahaki seçimde karadenizi ve Orta Anadolu'yu kaybettilermi bırakıp giderler çok yordular çok
Yanıtla (20) (1)Sayın yazar, kendisi helikopterden aşağıdaki trafiğe bakıp, ekonomik tespitler yapmıştı.
Yanıtla (10) (0)Sizin sordugunuz soruya Erdogan yanit vermisti. Iki yil kemerler sikilacak, ekonomi biraz duzelince, muhtemelen suresinden biraz once, erken secime basvurulacak ve populist politikalarla para sacilip yeniden iktidar olunacak. Bu tutmazsa, herhangi bir nedenle olaganustu yonetime basvurulacak. Plan belli, gidisat belli. Baska secenek yok ki?
Yanıtla (12) (0)Rasyonel tavır şöyle olur.
Yanıtla (31) (3)Yap işlet devret modeli sona erdirilir
Devlete yerleştirilen yandaşların işine son verilir.
Sığınmacılar geri gönderilir Suriye'den çıkılır
İhaleler herkese açık olarak yapılır
Dünya ile barışılır
Laik eğitime dönülür.
Rasyonalite bu
Memleketi göçmen kampına çevirdiler, devletin temelini sarstılar, bu saatten sonra görevinden af dilerse millet belki af eder, başka türlü af edeceğini sanmam!. NASS tan dolayı af diler mi bilemem, bağrı yananın af edeceğini de sanmam.!!
Yanıtla (20) (1)Eğer bu ülkede ev kiraları emeklilerin değil artık çalışanların bile maaşını geçmiş ise ve bu ülkede yaşayan insanların %50’si kirada oturuyorsa Akp bir daha asla iktidar olamaz. Bu göçmenler bu ülkede olduğu müddetçe bu kiralarda düşmeyecektir. Haa! Erdoğan’ın karşısına yine kifayetsiz, çapsız birini bulup çıkarırlarsa Erdoğan’a altın tepside yine seçimleri hediye ederler!
Yanıtla (17) (0)Artık bir devir kapandı, Ak partinin ANAP olma yolunda hatta ondan da hızlı bir ivme ile düşüşe geçtiğini bütün millet görüyor ama nedense iktidar sahipleri göremiyor
Yanıtla (22) (1)Muhalefet, iktidara karşı yalnızca iki sloganlık şöyle bir kampanya başlatsa çok etkili olur ve halkın beğenisini kazanır diye düşünüyorum: "Tasarrufa Kendinizden Ve Saray(lar)dan Başlayın!", "Tasarrufu Devletteki İsrafa Son Vererek Yapın!" Umarım ve dilerim birileri bunu akıl eder...
Yanıtla (17) (0)