Böyle yanlışlar çok daha ciddi yanlışlar doğurur

Son yıllarda devlet makinasının iyice yönetilemez hale gelmiş olmasının en önemli sebebi devleti devlet yapan unsurların giderek etkisizleştirilmesi. Siyaset uğruna hukuktan vazgeçilmesi. Yargının siyasallaştırılması. Bunun ne kadar tehlikeli bir bumeranga dönüşebileceğinin düşünülmemesi.

Ülkede bir yandan yargı gücünün siyasallaştırılmasının yol açtığı facialar yaşanırken, diğer yanda yargı süreçlerinin siyasi şov aracına dönüştürülmesi, belli yerlere meydan okuma veya gözdağı verme amacıyla kullanılması gibi bir sorun da baş gösterdi.

Ne yazık ki eski zamanlarda çokça yaşadığımız ama artık geride kalmasını arzu ettiğimiz birtakım hoyratlıklar son zamanlarda birdenbire vites yükselterek yeniden ülke gündemini şekillendirir hale geldi.

Baksanıza, ikide bir “sosyal medyada yaptığı paylaşım” yüzünden mahkemelik olan insanların haberleriyle karşılaşıyoruz. Falanca kişinin sabaha karşı şafak baskınıyla göz altına alınıp ev ve işyerinde arama yapıldığı duyuruluyor.

Tweet atan bir vatandaşın paylaşımında suç unsuru varsa hakkında dava açarsınız, çağırır ifadesini alırsınız. Zaten bu tür suçlarda çoğunlukla hapis cezası da olmuyor. Bunun yerine vatandaşın “sabaha karşı şafak baskınıyla göz altına alınıp ev ve işyerinde arama yapılması” hangi amaca hizmet ediyor?

Sıradan vatandaşlarla başlayan bu uygulama şimdi siyasetçiler ve tanınmış gazeteciler için de devreye girdi. Vaktiyle başka kadrolara “Gözaltı ve tutuklu yargılama” olağandışı durumlarda başvurulacak tedbir usulleridir. Bunu ‘peşin cezalandırma’ya dönüştürmeyin” diyorduk. Onların yaptıkları yanlış çok matah bir şeymiş gibi bugün de “belirli kesimlere özel bir yargılama usulü” olarak benimsenmiş görünüyor.

Yanlışın yanlış olduğunu ve bu yanlışın çok daha ciddi yanlışlara sebep olabileceğini şimdi de bugünkü sorumlulara anlatıyoruz. Bu ülkenin çilesi hiç bitmeyecek mi?

***

Önce yaptığı bir “siyasi açıklama” yüzünden cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla polis tarafından yakalanıp göz altına alınan, ardından yıllar önce attığı tweetler gerekçe gösterilerek başka suçtan tutuklanan Zafer Partisi Genel Başkanı niye tutuksuz yargılanmıyor, biliyor musunuz? “Kaçma ve suç kanıtlarını gizleme ihtimali olduğu” için.

Sevin ya da sevmeyin, bugün Türkiye’de ciddi oy oranlarına sahip bir partinin liderinden söz ediyoruz. Ama böyle bir kişinin tutuksuz yargılanması durumunda nereye kaçabileceğini izah etmeleri gerekmiyor. Onun için siz de sormayın.

Söz konusu siyasetçinin “suç kanıtlarını gizlemek için” ne yapabileceğini, mesela “davanın tek kanıtı olan” tweetlerini mi sileceğini soracak olursanız, onu da söylemeyeceklerdir. Hiç boşuna sormayın.

Benzer şekilde, TV sektöründe etkili olduğu söylenen bir “oyuncu menajeri” hakkında da önce dizi piyasasını domine ettiği suçlamasıyla soruşturma başlatıldı, sonra yine o da yıllar önce attığı tweetler üzerinden başka bir suçlamanın muhatabı oluverdi. “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan tutuklandı. Yetmedi, bir de etki ajanlığı ile suçlandı. İlgili yasa teklifi Meclisten geçmeyen, yani yasada yeri olmayan bir “suç” da tutuklama gerekçesi oldu.

Son olarak, Halk TV’de görev yapan meslektaşlarımızın başına gelenler de başka bir trajik örnek… Hakkında şikayet olduğunu haber alıp savcılığa ifade vermek isteyen bir gazetecinin bu talebinin kabul edilmeyip çalıştığı TV kanalının önünde göz altına alınıp götürülmesi… Olacak şey mi bu? Yalanlanmadığına göre öyle olmuş demek ki. Bir yanlış anlaşılma falan değil.

Bir başka arkadaşımız bir polis ekibinin kendisini sorduğunu duyup geldiği evinin önünde yakalanarak göz altına alınmış. Kapıdan içeri girip üzerini değiştirmesine, ilaçlarını almasına, ailesiyle vedalaşmasına izin verilmemiş.

Bunun anlamı ne?

***

Siyasallaşmış yargı siyasetin vaz geçilmez, onsuz edilemez aparatı mı?

Öncelikle şu tespiti yapalım: Türkiye’de son dönemde yönetimin merkezileştirilmesi hedefi doğrultusunda yasama ve yürütme kuvvetleriyle birlikte yargı kuvveti de fiilen siyasi iktidara bağlandı. Siyasi iktidar bu durumda zahiren gücünü arttırmış gibi görünüyor.

Oysa, hep söylüyoruz, bütün gücün tek elde toplandığı, kurumların etkisizleştirildiği, toplum üzerinde baskı düzeninin inşa edildiği bir ülkede siyaset aslında güçlü değildir… Çünkü siyasetin gücünü de devlet kurumlarının uyumunu da hukuk sağlar. Hukukun üstünlüğünü tanımayan bir siyasi düzen gücünü başka yerlerden almak zorundadır. O başka yerlerin sağladığı güç ise devlet mekanizmasını işletmeye yarayan bir güç değildir.

Neticede devletin yönetilemez hale gelmesi halkın kendilerine devleti yönetme yetkisi verdiği siyasi kadroların zafiyetine dönüşür.

Bugün yaşanan aslında budur ama bulundukları kötü zeminde patinaj yaptırdıkları arabanın motor gürültüsünü “sistemin işleyişi” olarak görenler bunun farkında değiller.

YORUMLAR (104)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
104 Yorum
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 09:20

    Bence siyasetçi ve sanatçıları tutuklayarak büyük bir riske girdi iktidar. Bu insanlar biz gibi gariban değil. Ağızları var konuşuyorlar. Hele gazeteciler. Birini tutuklasan öteki arkadaşını savunacak. İşlerini de usturuplu yapacak. Biz sıradan vatanlaşlar gibi değiller ki. Eğer iktidar bu işi istediği gibi kotaramazsa adamlar daha da cesaretlenecek ve hatta kahraman olacak. Bilhassa İmamoğlunu zorla iktidara getirmek mi istiyor İktidar. Ben gibi sıradan vatandaşın gördüğünü onları görmekten uza

    Yanıtla (10) (2)
  • Hikaye / 30 Ocak 2025 11:19

    İmamoğlu başa gelince kıyamet mi kopacak ,ülke mi bölünecek?İmamoğlu bu ülkenin bir vatandaşı değil mi?Nedir bu kin ve düşmanlığını bir açıklayın millet öğrendin zihniyetinizi.

    Yanıtla (19) (1)
  • Nusrat / 30 Ocak 2025 14:48

    Nerden çıkardın bunları. Ben İmamoğlu seçilmesin demedim.

    Yanıtla (1) (0)
  • A.Derin / 31 Ocak 2025 00:02

    Muhalefetin elindeki belediyelere de dış güçlerin belediyesi muamelesi yapmak, imkanlarını kısıtlamak, her fırsatta başkanını görevden almak için fırsat kollamak, yaptıkları işleri küçümsemek, yanlış bulmanin belediye başkanlarını değil halkını cezalandirmak olduğunu anlamaktan bile acizler

    Yanıtla (0) (0)
  • Kanuni / 30 Ocak 2025 13:56

    Bir gün hukuka ihtiyaç duyduklarında anlayacaklar kıymetini. Bu uygulamaları emsal oluşturup kendilerine döneceği ihtimalini, başlarına gelmedikçe, hiç düşünmeyeceklerdir. Ne yazılsa boşuna.

    Yanıtla (8) (0)
  • Huseyin orhan / 30 Ocak 2025 23:37

    Fatih portakal n şenerin yanına gitsin

    Yanıtla (0) (0)
  • Mr / 30 Ocak 2025 09:11

    İktidara güvenip kanunsuz işler yapan, zulüm uygulayanlar hepimiz için ecel var ölüm var, yöneticiler dahil kimse bundan muaf değil.

    Yanıtla (15) (1)
  • okur / 30 Ocak 2025 12:26

    ölüm ecelden önce ceza olmalı hemde bu dünyada hemde bir daha cesaret edilemeyecek kadar ağır cezalar

    Yanıtla (11) (1)
  • Nusrat / 30 Ocak 2025 14:46

    Olmalı ama bazan olmayınca olmuyor. Menderesi asanlara hesap sorulabildi mi. İstiklal Mahkemelerinin haksızlıklarının hesabı sorulabildi mi. 28 Şubatın içeri tıktıkları 30 yıldır içerde. 28 Şubatçılar Erdoğan tarafından afffedildi.

    Yanıtla (3) (4)
  • Bir Emekli / 30 Ocak 2025 21:16

    28 şubat kararlarında imzası olan bayan tog açılışında dua ediyordu
    Mağdur olanlarla Mağdur eden yan yana madurumda madurum..

    Yanıtla (0) (0)
  • Okur / 30 Ocak 2025 17:29

    Bu yazının son paragrafı güzel bir teşbih içeriyor. Hoş olmuş, teşekkürler.

    Yanıtla (1) (0)
  • Bir Dost / 30 Ocak 2025 16:46

    Zoom toplantıları ile demokrasimizin ve CHP'nin üzerine adeta bir güneş gibi doğan ve bir kutup yıldızı gibi parlayan CHP'nin doğal Cumhurbaşkanı adayı, doğal CHP parti genel başkan adayı, doğal Istanbul Belediye başkanı; siyasetin Süpermeni
    süper siyasetçi, süper insan Ekrem Başkan; farkli görüşteki onlarca siyasi gibi Halk TV ye gelip destek olmak yerine sadece bir tweet atarak akşam dinlemelerine çekilmiştir..

    Yanıtla (0) (1)
  • Tarçın / 30 Ocak 2025 16:35

    Bir ülkede bir şeyler şeytanlaştırılıyorsa oradan bir baskı uygulanacaktır. Gazetedir, sosyal medyadır, bir toplumsal gösteridir her neyse o gerekçe gösterilip bir kesime siyasi baskı uygulanıyor, uygulanan baskı-n o araç üzerinden haklı gösteriliyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • İbrahim Hanif / 30 Ocak 2025 16:35

    "Hani Firavun şöyle demişti: 'ey halkım! Mısır hükümranlığı benimdir. Şu akan nehirler benim değil midir?' (Zuhruf-51). " Çünkü o, halkını tamamen aptallaştırmıştı; halk da körü körüne kendisine tabi olmuştu" (Zuhruf-54).

    Yanıtla (2) (0)
  • fafa / 30 Ocak 2025 16:28

    Bütün bir ülke huzursuz olur mu maalesef huzursuz.Şu işlenen cinayetleri bu gidişattan farklı düşünemeyiz.Aile içi cinayetler ve boşanmaların çoğu ekonominin doğurduğu huzursuzluktan kaynaklanııyor.

    Yanıtla (1) (0)
  • Karar Okuru / 30 Ocak 2025 15:49

    Yeni hakimlerlerle, yeni savcılarla yeni bir Ergenekon, Balyoz dönemine giriyor olabilir miyiz? Az gitmişiz, uz gitmişiz, bir arpa boyu yol gitmişiz anlaşılan.

    Yanıtla (2) (0)
  • Osman / 30 Ocak 2025 15:32

    Hukuk ayaklar altında.Kutuplaştırma tam gaz.Kimse korkmuyor, konuşuyor.Türkiye itibarsızlaştı, Söz milletin,akp yolcudur.

    Yanıtla (0) (1)
  • Ali cavcav / 30 Ocak 2025 14:52

    Kötüler filmlerde hep kaybediyor. Bence telasaya gerek yok. Kötüler hep kaybetti.Filmlerin sonunda hep iyiler kazanir. Iciniz rahat olsun

    Yanıtla (2) (0)
  • Evrensel Karar / 30 Ocak 2025 08:57

    İnsanı diğer canlılar gibi doğal, animal ve biyolojik olarak ele aldığımızda; servet, şehvet ve devlet (otorite) gücünü kullanırken diğer canlılarla aynı refleksi gösterir. Gelişmiş ülkeler akıl, bilgi, ahlak, kanun, kural ve kurumlar üreterek bu animal canlının sürü gibi davranmasını engellenmiştir. Bunu yapamayan toplum ve bireyler diğer canlılar gibi avcı ve toplayıcı olarak yaşamını sürdürmektedir. Sorun vasat insan türü.

    Yanıtla (10) (5)
  • Karar okuru / 30 Ocak 2025 11:46

    Vasat olsa iyi “avam” daha doğru!

    Yanıtla (2) (3)
  • Bir Dost / 30 Ocak 2025 14:44

    Vaay...Sayfanın laikçi, devrimci, mezhepçi, seküler, pozitivist soyluları, aristokratları, dükleri, kontlari; gerici ve avam halkımıza yine gereken derslerini veriyorlar ve onları aydınlatma görevlerine devam ediyorlar..

    Yanıtla (3) (9)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 09:11

    1925 50 arasında ve darbeler döneminde yargının siyasallaştırılmasının CHP'yi 70 küsur yıldır iktidardan uzak tuttuğunu görmüyorlar mı. Kendileri de mi aynı akıbete uğramak istiyorlar.

    Yanıtla (15) (8)
  • okur / 30 Ocak 2025 12:32

    o darbelerin hepsi siyasal islamı iktidara getirmek için yapıldığını azcık beyni olan herkes biliyor CHP Atamızın ölümüyle son buldu sadece o parti Atamızın partisi olduğu için içindeki gerçek bir kaç aydınların ayakta tutmaya çalıştığı parti gerisi boş insanların içine doldurulup çizgisinden koparılan bir parti kimse palavra sıkmasın Atamızın ölümüyle bu günleri hazırlamak için yapıldı tüm darbeler

    Yanıtla (8) (4)
  • Bir Dost / 30 Ocak 2025 14:28

    @okur..Azıcık beyni, zekasi ve vicdanı olan herkes bilir ki; halkin oylari ile bu ülkede asla tek başına iktidara gelmeyeceğinin bal gibi farkında olan sol zihniyet; bu ulkede gerçekleşmiş bütün darbe ve muhtıraları iç güdüsel olarak desteklemiş, planlamış ve alkışlamışdir..Hatta; basbakan ve bakanlarin katledildikleri 27 Mayis'i bile kutsamışlardır..

    Yanıtla (4) (8)
  • Nusrat / 30 Ocak 2025 14:44

    Ondan mı sağ iktidarlar iktidar oldu ama muktedir olamadı. Ondan mı Menderes ezanı aslın çevirdiği için asıldı. Ondan mı ikna ıdaları kuruldu. O dan mı 8 yıllık kesintisiz eğitim getirildi. Ondan mı Türkiye Laiktir Laik kalacak diye sloganlar atıldı. Ondan mı 367 milletveki gatabeti yaşandı. Ondan mı Rahmetli Ecevit Merve Kavakçıya burası devlete meydan okunacak yer değil dedi. Ondan mı........

    Yanıtla (2) (8)
  • Sahin / 30 Ocak 2025 14:41

    Tek adam iktidarı ancak bu kadar olur....

    Yanıtla (2) (0)
  • Gurbetci / 30 Ocak 2025 09:35

    Sivil direnis, hakkini savunma adina sokaklara cikanlara tehdit savuranlar, bence hic merak etmesinler, biatci kültür bu demokratik hakka zaten izin vermez. Toplum korkutuldu, sindirildi, herseyi kabullendi. Sözde hepimiz vatanseveriz ama daha cok kendi cikarimizi severiz. Birbirine düsman edilmis kitleleri ne güzel yönetiyorlar. Bize müstehaktir!

    Yanıtla (3) (1)
  • okur / 30 Ocak 2025 14:30

    Sonuna kadar haklisin, suç bizde.

    Yanıtla (1) (0)
  • Okur / 30 Ocak 2025 14:28

    Adalet, kul hakkı, bizim dinimizin esaslarından birisi değil mi?
    Allah'ın Peygamber'in adını kullanarak bugünlere gelenlerde, hiç mi Allah, ahiret korkusu yok ? Gözleri, kalpleri mühürlenmiş olmak ne kötü. Dünya malı ve mevkiisi için bu yapılanlar, ne kötü.

    Yanıtla (1) (0)
  • Bir Emekli / 30 Ocak 2025 14:10

    Çok güzel bir beyit var" Hak teala intikamını kul eliyle alır, ilmihali bilmeyenler onu kul yaptı sanır " Tamda böyle oluyor sanırım

    Yanıtla (5) (0)
  • Bilal / 30 Ocak 2025 13:14

    Ümit Özdağ konuşup dursa iyi
    olurdu. Çapı belli muhteavası belli. Kast/ oyuncu organizetörü tekel oluşturmuş. Bu kafa sanat manat tekelinde eskiden beri var. Ne derler sinek pis değil mide bulandırır.Bu halk bu kadar saf kanıcı değil. Her zaman da siyasi görüş ve liderlerden bir adım önde; çünkü külliakıl sahibi…

    Yanıtla (3) (13)
  • Musto / 30 Ocak 2025 12:52

    Öz yanmazsa göz ağlamaz.. Rahmetli Anam köyde bir genç kazaya uğrasa genç yaşında Kara toprağa girerse. Anam ayılır bayılır, o da genç yaşında üç evladını toprağa vermiş. Biz çocukları kızardık, ana sana ne elin ölüsüne bu kadar feryat ediyorsun? Oğlum Öz ağlamazsa, Öz yanmazsa göz ağlamaz. Gencecik çocuklar ecelsiz toprağa girdiler. Partizan değiliz, ama yaşadıklarınıza gördüklerimize, üzülüyoruz içerimiz yanıyor. Utanarak çaresizce içten içe ağlıyoruz...

    Yanıtla (5) (0)
  • Türkoğlu / 30 Ocak 2025 12:36

    Mahkeme kadıya mülk değildir demiş atalar. Demokrasi kör topal da olsa işleyecekse Ak Parti eninde sonunda iktidardan incek. Peki Ak Parti dönemindeki hukuksuzkuklar yarın kendilerine karşı da işlenirse yapılan hukuksuzluklara hangi yüzle itiraz edecekler? Yargı mensupları siyasilerin elinde sopa olmaya teşne oldukları müddetçe bu hukuksuzluklar yarın da aynen devam edecek bundan emin olabilirsiniz. Ayrıca, devlet mekanizması iktidarların değil milletin, halkın hizmetinde olmalıdır!

    Yanıtla (10) (0)
  • okur / 30 Ocak 2025 12:23

    soruyorum size 22yıldır yapılan zulümlere kör kitleye iktidat değişir değişmez cadı avı başlatılırsa çokmu haksız olurlar ? Bence bu günü hazırlıyan herkese bedeli ödetilmeli bu gün hava kirliliği rant için yaktıklar kestikleri ormanlar yediklerimizdeki zehir yandaşları kar etsin diye zehirlenen sularımız başka ülkelere satıkları madenler ve dünyada izin verilmeyen siyanür kullanımı yunana verilen adalar topraklarımız sınırsız sınırlar ordu asker değil imam ocağına döndürülmesi daha neler neler

    Yanıtla (10) (0)
  • o aslan / 30 Ocak 2025 10:09

    Basini olmayan bir millet kördür sağırdir.
    Bugün ortadan kaldırilmak istenen basınin bir gün onlara da lazım olacağını unutmasınlar

    Yanıtla (21) (0)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 12:13

    Aynı basın hatta aynı adda kanallar gazeteler 28 Şubatta tam tersi bir iş için kullanıldı. Hatırlıyorum bir muhabir suçlu ilan ettiği bir suçsuzu polis kovalar gibi kovalıyor adamcağız da nereye kaçacağını nereye saklanacağını bilemiyor çaresizce halka bakıyor onlardan bir medet olmayınca da dudakları kıpır kıpır kıpırdıyordu. Galiba halkta bulamadığını. Haktan arıyordu. Ben de ekran başında çaresizce gözyaşı döküyordum. O günlerce mikrofonlar el bombası kameralar mitrölyüz olmuş masumları doğru

    Yanıtla (1) (10)
  • Mehmet Öztürk / 30 Ocak 2025 19:32

    Bunların bir çoğu doğru. Fakat bu gün aynısı oluyor ve önlemek elimizde iken düne bakın demek ahlaksızlıktır. Dünkü yanlışları da eleştirdim bu gün de eleştiriyorum. Adaletsizlik/ahlaksızlık yarıştırmak yerine her daim adaleti talep etmek çok mu zor. 25 şubatta bu günün havuz medyası sabah akşam adaletten demokrasiden bahsediyordu, ne oldu? Hersey kendileri içinmiş. Şimdi ahlaksızlığın dibi oldular. Tek silahları da dünkü yanlışları kullanarak bu gününün ahlaksizliklarini temize çekmek.

    Yanıtla (2) (0)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 12:18

    Yani bugün olduğu gibi o zaman da basın halka lazımdı. Ama basın halkı sindirmek için psikojik savaşın aracı silahı olarak kullanıldı. Zaten şimdiki bu sıkıntılarımızın kaynağı da bu. Dün de bir Karar yazarı yazdı. Bu nedenle halk ezilmesine rağmen bir dönem kendine hunharca ezenlerden taraf olmuyor. Bana bi şey demeyin. Dün bir yazar yazdı. Ben değil.

    Yanıtla (0) (4)
  • Karar okuru / 30 Ocak 2025 00:21

    Dün bu zihniyet iktidara geldiğinde yapılan uyarıların ne denli önemli olduğu şimdi anlaşılıyor.

    Yanıtla (46) (2)
  • karar okuru - ... / 30 Ocak 2025 04:52

    karara: o da ecevitin kabahati. ülkeyi 2001 krizine sokmayacak, elalemin başörtüsü ile uğraşmayacaktı. ülkeyi elleriyle ak partiye teslim ettiler.

    Yanıtla (8) (11)
  • Behlül / 30 Ocak 2025 10:52

    Sadece Ecevit demek haksızlık olur. Çok paydaş var, Baykal, Çiller, Yılmaz, Kanadoğlu, Vural Savaş, çevik Bir, Erbakan, çetin Doğan, uğur Dündar, Ali Kırca, Hulki Cevizoğlu, Ali kalkancı, Müslüm gündüz, Fadime Şahin, Merve kavakçı, Aydın Doğan, fetö ve daha yüzlercesi. Bilerek bilmeyerek AKP'ye giden yolu dosediler. Siyasetin normal mecrasında akmasına engel oldular, söz ve davranışlarıyla. Bugün en az 5 kat daha zengin, dünyada daha fazla söz sahibi olabilirdik. Yazık oluyor onlarca yıllara

    Yanıtla (9) (1)
  • Hikaye / 30 Ocak 2025 11:25

    Doğru, her rezillğinizin sebebi ya Ecevit ya CHP.70 yıldır ülkeyi yöneten onlar.Sizker de yıllardır onlara oy verdiniz.İnan vana bu yalanlara sizlerden başka bir inanan yok.Demek ki ülke ekonomisi türban yüzünden batmış.İnsanda biraz Allah korkusu olur ama sizlerde değil.

    Yanıtla (9) (0)
  • Karar okuru / 30 Ocak 2025 11:41

    Şu oldu, bu oldu ile bir ülke bu hale gelmezdi. İşin doğrusu eğitimden liyakata, ahlaktan medeniyete, esnafından tüccarına, cahilinden okumuşuna fıtratımız buymuş.
    Ne demiş Akif:
    “Kadermiş öyle mi, haşa bu söz değil doğru
    Belanı istedin Allahta verdi, doğrusu bu”

    Yanıtla (2) (0)
  • Karar okuru / 30 Ocak 2025 11:43

    2001 krizini mumla ararsın! Sokağa çıkacak hal kalmaduüı millet de.

    Yanıtla (1) (1)
  • Malkoç / 30 Ocak 2025 11:37

    Mehmet Okuyan ; Bolu'da 78 can gitti... Bu kaza maza değil, cinayettir... Sorumluların hepsinin cinayetten, toplu katliamdan yargılanması gerekir,dedi ... Kimse kader deyip de , yediği herzeleri Allah'ın üstüne atmasın dedi ... üç beş kuruş rüşvet için , insan hayatları.. ülkenin kaderi olamaz ...ülkede insan varsa !?

    Yanıtla (2) (0)
  • Ty / 30 Ocak 2025 11:35

    Kardeşim bu iktidara hiç oy vermedim tuttuğu gittiği yol doğru değil ama bu Dem denen parti ülkenin üniter yapısından yana ise emperyalizm masaları apo denene sayın diyemez. Aynen Chp de oy uğruna bu parti ile az çok yan yana gelmemelidir. Bugün Akp mhp dem emperyalizm emrine girmişlerdir.

    Yanıtla (2) (0)
  • Öteki / 30 Ocak 2025 10:45

    Efendinin gücü, kölenin rızasından kaynaklanır.

    Yanıtla (6) (0)
  • Müzmin muhalif / 30 Ocak 2025 10:28

    Hukukun üstünlüğünü tanımayanlar gücü "üstünlerin hukukundan" alıyor

    Yanıtla (3) (0)
  • Bu açıdan bakmak / 30 Ocak 2025 10:21

    "Erdoğan’ın siyasi yasağını kaldıran
    Milletvekili dokunulmazlığını kaldırmaya onay veren,Erdoğan’ın
    3. Kez cumhurbaşkanı olmasına Anayasanın 101. Maddesi engeldi. “Erdoğan’ı mağdur etmeyelim” diye karşı çıkmayan,İst.il Başkanı.
    Kaftancıoğlu’na siyasi yasak getirilince yeri göğü birbirine katmayıp sessiz kalan."susma sustukça sıra size gelecek’" uyarılarını umursamayan CHP değil mi.?önce iğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batırsak.?chp seçime girmesin ak parti % 15 oy zor alır.!

    Yanıtla (2) (1)
  • Mikdat Erez / 30 Ocak 2025 10:19

    Teşekkürler üstadım

    Yanıtla (5) (0)
  • Karar okuru / 30 Ocak 2025 10:15

    Haksızlık karşısında Susan dilsiz şeytandır, bilmiyorum kaçımiz şeytanız ama bazen korkular şeytanliği gerektiriyor

    Yanıtla (13) (1)
  • Okur / 30 Ocak 2025 09:44

    Zulmün artsın ki zeval bulasın! demiş eskiler.
    Zulümleri çok arttı, artık birlik olma ve zevallerini (hakettiklerini) verme zamanıdır.

    Yanıtla (4) (0)
  • HAYRETI MUCIP / 30 Ocak 2025 07:10

    Allah aşkına , bütün bu hukuki rezillikler olup biterken , bu ülkenin barolari ve diğer STK. ne yapıyor , hipnoz mu oldular , neden sesleri çıkmıyor , hukuku savunacak olan bunlar degil mi , bunlar ne işe yarar , ben anlamıyorum!

    Yanıtla (13) (0)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 09:33

    1925 50 arasında ne yaptılar. Her 10 yılda bir yapılan darbelerde ne yaptılar. 28 Şubat sürecinde ne yaptılar. 10 yıldır ne yaptılar. Hayrola. Sen bunları biliyorsun. Canın yandığından mı soruyorsun

    Yanıtla (1) (10)
  • Murat / 30 Ocak 2025 08:20

    Kim seçilirse seçilsin, tek adama dayanan, kuvvetler ayrılığını ortadan kaldıran bu sistemde aynı sorunların daha da katlanarak devam edeceği kanaatindeyim. İktidarın değişmesi tek başına sorunları çözmez, yeni gelecek iktidarın elbirliği ile acilen bu sistemi değiştirmesi lazım. Yoksa çöküş devam eder.

    Yanıtla (19) (0)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 09:29

    Onu şimdiden teklif etmesi daha uygun olur. Yoksa kimse güvenemez gücü ele geçiren ötekinin aynı şeyleri yapmayacağına. Öyleyse güven vermek isteyen şimdiden harekete geçer ve mecliste faaliyete girişir. İlgili kanun değilikliği için çalışır. İktidar da bu sıkışmış durumda bundan uzak kalamaz. Bir çıkış yolu olarak görebilir.

    Yanıtla (1) (0)
  • yorumcu / 30 Ocak 2025 09:29

    Dindar olduğunu söyleyenler. Kuran'da Allah: "Ey iman edenler... Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın." diyor. Yahu siz Allah'ın kitabına inanmıyor musunuz? Sizin inandığınız kitapta ne yazıyor bilelim.

    Yanıtla (5) (0)
  • Okur / 30 Ocak 2025 08:41

    Sayın Yazar, yazınızda bahsi geçen hukuk-adalet bu ülkede çoktannn öldü. Ancak çemberin daraldığını gördükçe sesiniz yükselmeye başladı. Geçmiş olsun.

    Yanıtla (23) (0)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 09:26

    Neden geçmiş olsun.

    Yanıtla (5) (1)
  • Nasrullah / 30 Ocak 2025 09:22

    Aihmden ceza alan kararlarda hep kanunsuz suç olmaz diye gerekçe yazılıyor.

    Yanıtla (11) (0)
  • Hüdaverdi / 30 Ocak 2025 09:20

    Son dönemlerde gözaltı ve tutuklama furyasının sanki maksatlı,ifsada yönelik ve kaos çabasına hizmet etmek için yürütüldüğünden şüphelenmek çok doğal.Bütün tutuklamaların hukuk dışı olduğunu söylemeye çalışmıyorum.Dosyaların içeriğiyle ilgilenmedim zamansızlıktan ancak hem suç işleyenlerin ve hem de tutuklamaların örgütlü olduğunu düşünüyorum.Gülben Ergenin Narin,Rojin ve Sıla olaylarıyla ilgili yaptığı paylaşımın neresi suçla ilgili anlamadım.Savcının o paylaşımdan rahatsızlığının sebebi nedir?

    Yanıtla (12) (0)
  • okur / 30 Ocak 2025 02:18

    Ne güzel iktidar ömrünü tamamlıyor gelen iktidar aynı şekilde bunları yargılatır kimsede itiraz edemez

    Yanıtla (28) (2)
  • Okur / 30 Ocak 2025 07:15

    Birinin bile yargilanmayacağını düşünüyorum. Çünkü yurtdışına gideceklerini öngörüyorum. Fitneye oradan devam etme çabası göstereceklerdir.
    Bu sistemi kuran ve yöneten en az 10000 kişi var ve herbiri milyonlarca dolara sahip olmalı. Siyaset, emniyet, yargı ve gazetecilik alanlarında gözlerini kapatıp vazifelerini yapabiliyorlar.

    Yanıtla (5) (1)
  • ÖZCAN ŞAHİN / 30 Ocak 2025 07:14

    GÜNAYDIN MUTLU SABAHLAR ülkenin en büyük sorunu demokrasi getireceğiz deyip kalan demokrasiyi de ortadan kaldırmaya çalışmaktır bu iktidarda ileri demokrasi sloganlarla başlamış sonunda hak hukuk adalet ve demokrasiyi askıya almıştır inşallah yakında değişir EFENDİM

    Yanıtla (9) (0)
  • Efedamat / 30 Ocak 2025 06:57

    Adalet bir ülkenin var oluşunun temel direğidir o direği esnetirsen o direk bir gün kırılır.
    O zaman ne refah ne huzur kalır.
    O direği kuranlara da bir gün adalet lazım olur.
    Alman çifçisinin krala ama Berlinde hakimler var deyip yıktırmadığı değirmen bugün adaletin simgesi olarak kralın sarayının tam ortasında yerini koruyor.
    O saraya ve krala adaletin üstün olduğunu gösteriyor.

    Yanıtla (3) (0)
  • Fani / 30 Ocak 2025 06:19

    İnsan olmanın şartı merhamet ve adalet li olmaktan geçer. Ben olmaz isem dünya olmaz diyenlerin , mezar taşı bile yoktur.

    Yanıtla (8) (0)
  • Etem / 30 Ocak 2025 00:40

    Gidişat kötü. Daha da kötü olacağını söylemek için müneccim olmak gerekmiyor. Bütün muhalefet bir araya gelip bu gidişata karşı el birliği yapması gerekiyor.

    Yanıtla (53) (4)
  • İstanbullu bir okur / 30 Ocak 2025 02:04

    Sn.Etem bey;görüşlerinize aynen katılıyorum.Herbir parti kendi kurumuyla ayrı bir siyasi parti olarak kalmalı.İktidarın hukuksuzluklarına karşı çok uygunbir merkez adı koyulup,bu toplu degerler için,yekvücut mücadele ve güçbirligi oluşturulmalıdırAlman siyasetçi Konrad Adenauer'in dedigi olmadan,olması gerekeni yapmak lazım gibi bir durum var ortada.Dilerim yanılayım.Syglr

    Yanıtla (11) (0)
  • TEMELLİ / 30 Ocak 2025 01:21

    Nihayet CHP adayını belirlemeye karar verdi. Bir tarafta CB varsa, alternatifide karşı tarafta olmalıydı. CB'nın her konuşmasına mustakbel CB olarak cevap verecek. Ekrem bey AKP'yi (beylikdüzü dahil) üst üste 4 defa yenmiş, profili karşı tarafı aşan bir lider. Aday ilan edildiği gün, Halkımız hangi lider daha iyi olur kıyaslaması yapmaya başlayacaktır. Fikir, konuşma, vizyon, yaş, vs kıyaslamaları Ekrem beyi ilk günde öne çıkaracaktır. Akp'nin yapabileceği tek şey saray oyunları olacaktır.

    Yanıtla (16) (3)
  • OkuRR / 30 Ocak 2025 00:52

    "'Durmak yok, yola devam' dediniz ya , sakın ama sakın durmayın. Siyasetçileri tehdit edip, güç yetirebildiklerinizi hapse tıkın. Sanatçı ve aydınları baskılayıp, ses çıkaramaz hale getirin. Gazetecileri gözaltına alarak susturup, görevlerini yapmalarını engelleyin. Siyasi rakiplerinize soruşturma açtırıp, yargıyı da kullanarak siyasetten yasaklayın. Bu fakir milleti aç bırakıp, kaybettikleri özgürlüklerin farkına varmalarını engelleyin. Durmayın ve devam edin. Allahınadaletiyerini bulursonuçta

    Yanıtla (8) (2)