Türkiye’nin ‘Büyük Buhranı’
Dün gazeteye gelmeden önce ‘Ebedi Yol’ filmini izledim: 1930 büyük buhran nedeniyle ABD’den ve Kanada’dan Avrupa’ya tersine göç eden bir Finlandiya vatandaşının gerçek hayat hikayesi anlatılıyor.
Büyük buhran...
Yani öyle kısa dönemde biten kriz değil. Önce bir kriz dalgası ve ardından uzun süre devam eden bunalım dönemi.
Geçen hafta Fitch Türkiye’de yeniden büyüme için 2021’i işaret etti. Ama yeterli mi?
Büyümeyi ikiye ayırıyoruz: 1-Nüfus büyümesi. 2- Reel büyüme.
Türkiye uzun yıllar nüfus büyümesi ile gerçek büyümeyi karıştırdı. Tıpkı 2003-2018 arasında yaşanan ‘kredi büyümesi’ gibi.
Sahi biz gerçekten ne kadar büyüdük? Siyasilerin dediği gibi 3-3,5 kat bir büyüme gerçek miydi?
Şimdi tam da bu gerçeklerle yüzleşme zamanı.
Gerçek bir büyüme sağlamış olsaydık, bu süreçte (2015 ve sonrası) yapılan yanlışların faturası bu kadar ağır olur muydu? Hiç sanmıyorum.
Bugün son 17 yılın faturasını ödeyeceğimiz bir kriz ve büyük buhran içindeyiz. Prof. Dr. Asaf Savaş Akat’ın dediği gibi, bu sorunu aşmanın yolu da öyle basit bir kaç adım olamaz. Hele hele yabancı sermayeye bel bağlayan çıkış yolları ile hiç olamaz.
Kur artışlarının etkisini hesaba katmadan aktarıyorum. (Aslında çok daha derin analiz yapılabilir):
2003 sonunda 468 milyar lira GSYH karşısında 66 milyar kredi var. Kredi oranı %14,1.
2004 yılında krediler 33 milyar TL artarken, GSYH 109 milyar TL artıyor. Kabaca büyümenin yüzde 30’u kredi büyümesi.
2003-2018 arasında:
GSYH artışı= 3 trilyon 359 milyar TL
Kredi artışı= 2 trilyon 452 milyar TL
Kredili büyüme oranı % 73
Siz bunun yanına bir de nüfus büyümesini ekleyin.
ABD’de % 2’nin altındaki büyümeye büyük tehlike gözüyle bakılıyor. Yani topluma yansımayan bir büyüme...
Bizde bu oran aslında % 4-4,5 arası bir büyüme oranıdır. Bunun altında kalan büyüme oranları topluma yansımıyor. Hatta fakirleşmeye bile gidiyor.
Şimdi neden bugün yaşanılan sürece ‘Kriz’ ve sonrası ‘Bunalım’ diyorum; ya da ikisinin toplamı olarak ‘Buhran’ diyorum?
Çünkü geçmiş 17 yılda yaşadığımız şişkinliğin faturasını ödeyeceğiz de ondan. Dış borca dayalı kredi büyümesi artık tersine döndü. Maliyetler çok daha yüksek.
Bir örnek üzerinden olayı açıklayayım: Dış ticaret açığı ve cari açık oranına bakalım.
1994 yılında dış ticaret açığının ihracata oranı % 23 etmektedir. 4 milyar 167 milyon dolar dış açık ve 18 milyar 106 milyon dolar ihracat vardı. Buna karşılık cari işlemler 2 milyar 631 milyon dolar fazla vermiştir.
Aslında gerçek rakam şudur: İhracatın % 37,5’i kadar dış açık düzeyinde cari işlemler sıfır vermektedir.
2001 krizinde dış açık oranının yüzde 20,2’si düzeyinde cari işlemler sıfır düzeyine gelmektedir. Çünkü dış borç ve faiz yükü artık artmıştır.
Ya şimdi?
2018 yılı rakamına toplu bakalım: 41 milyar 811 milyon dolar dış ticaret açığına karşılık 27 milyar 125 milyon dolar cari açık var. Yani cari açığın sıfır olması için dış açığın 14 milyar 686 milyon dolar olması gerekiyordu. Bunun da ihracata oranı % 8,4 etmektedir.
Nisan 2018-Nisan 2019 rakamına bakalım: Dış açık 24 milyar 001 milyon dolar ama yine cari açık var; o da 8 milyar 634 milyon dolar. Cari açığın sıfır olması için dış açığın 15 milyar 367 milyon dolar olması ve bunun da ihracata oranının yüzde 8,7 olması gerekiyordu.
Olay şu: Yüksek dış borç ve faiz yükü ile yabancı yatırım kâr payları etkisiyle artık cari işlemler için çok daha yüksek oranda dış denge sağlamamız gerekiyor.
Bugün % 7,5-8 aralığında bir dış borç faizi ödüyorsak ve dış borcumuz 450 milyar dolar seviyesine gelmiş ise bu tablo bize daha çok kemer sıkmamız gerektiğini söylüyor. İşte o nedenle bu sefer sadece bir kriz değil, ek olarak uzun süreli bir buhran (düşük gelir seviyesinde yaşama) dönemi bizi bekliyor diyoruz.
Kemer sıkma deyince durum nedir? Yerleşik hanehalkı tüketimi:
2001/II. çeyrek yüzde -9,3; III. çeyrek % -7,4 ve IV. çeyrek % -7,6 daralma.
2009/I. çeyrek % -9,3 daralma.
2018/IV. çeyrek % -8,9 ve 2019/I. çeyrek % -4,7 daralma.
Unutmayalım ki; 2019 başında Mart yerel seçimleri için açılan musluklar depoyu boşalttı. Seçimler bitince o depo dolacak ve harcamalar daha da kısılacak. Muhtemelen boşalan depoya su ihtiyacı olacak ve yeni vergi ile zamlar bizim için bekleyen talihimiz olarak Milli Piyango’dan gelmeyecek.
Hazır mısınız?















tabiki bankaların kasalarında 182milyar dolar yok. vatandaş tl sini getirip o günkü kurdan kağıt üstünde dövize çevirip yatırıyor. vatandaş çekeceği zaman da tersi oluyor. banka bu kez dövizi o günkü kurdan tl ye çevirip vatandaşa "tl" veriyor. şayet 182milyar dolarlık çilçil banknotlar şeklinde dövizimiz olsa, şimdi ortalık güllük gülistanlık olurdu.
Yanıtla (0) (0)Devlet mi talancı,zihniyetinizin ip uçlarını veriyorsunuz.Devlet kaynak bulur.Devlet benim, benim yetki verdiklerim benim adıma icraat yapıyor.Bu sadece bu hükümete ait te değildir.Ecevit dönemine ait deprem vergisi toplanmasıda bir kaynak arayışının sonucu
Yanıtla (0) (0)demekki daha epeyce talan edilecek yerler var kuzum siz obur dünya diye bir yeri unutmuşsunuz allaha tapın sonunuz kötü
Yanıtla (0) (0)peki niye o haçlı dediklerinizden 700 milyon dolar sıcak para aldınız bu parayı 10 kişi yesin bende ülke kurtarmaya yok ya kim yedi ise o temizlesin ben yokum
Yanıtla (0) (0)Menderes,köy öğretmenin bile lojmanı var.genel müdür,bakan,vali,kaymakam,hakim,polis,askeri lojmanlar mevcut ise Cumhur Başkanına da lojman tahsis edilir.Oturur oturmaz bilemem.Bildiğim kadar aile olarak istanbul da kendi evlerinde oturuyorlar.
Yanıtla (0) (0)İbrahim Bey; Bankalarda Kişisel MEVDUAT belirtildiği gibi, 182 Milyar Dolar gibiyse, İnanın TÜRKİYE Ekonomisi çok sağlamdır. İnşallah Bahsedilen Dolar Bankalarda mevcuttur. Bahsedilen miktar bankalarımızdaysa Berat Bey TÜNELİN UCU gözüktü sözü çok doğru olduğuna inanırım. Dolar 5 TL yi kesinlikle geçmez, hatta daha da aşağıya düşer (3 - 4 TL ye kadar düşer) . Ancak yazdığım gibi, bankalarda belirtilen döviz miktarı gerçekten vardır. Saygılarımla
Yanıtla (0) (0)Adamlar Batı’dan aldıkları borcu sanki GSYH yı artırmış gibi gösteriyorlar. Başkasının parasıyla zenginleştik diye yalan söylüyorsunuz.
Yanıtla (0) (0)?. 15.07 Rumuzlu arkadaşım; Git MEB, MSB, MB gibi yüzlerce oda binlerce memur çalışır. Saray dediğiniz yerde böyle bir yer. Orda devleti yöneten kurullar, eski Başbakanlığa ait alt birimler, eski Cumhurbaşkanlığına ait birimler, yeni devlet yönetim birileri, konferans salonları toplantı salonları var. demişsin. İşine geldi mi Nasıl da BİLİYORSUN. Ama yazdığı ve bildiğin BİNALARIN İÇİNDE YÖNETENLERİN AİLELERİ YATIP KALKIYOR mu? Onu da yazsana. Devlet Kurumlarında AİLELER yatar mı? Devlet Kurumları YATAKHANE mi? Saygılarımla
Yanıtla (0) (0)Eskiden biz Türkmenistan’a gider inşaat işlerinde çalışırdık. Şimdi Türkmenler 400 dolar için buraya gelip temizlikçilik yapıyor. Sebebi ülkeyi soyup parayı Rusya’ya kaçıran yeni başkanları.
Yanıtla (0) (0)Eğer bu israf ve şatafat düzeni değişmezse evinize bir somun ekmek götüremeyecek duruma düşeceksiniz. Emekliler ve memurlar maaş alamayacak. Bunlar hayal gibi geliyor olabilir ama olacak.
Yanıtla (0) (0)Ülkeyi borca batırdınız şimdi hamaset nutuklarıyla kendinizi kurtarmaya çalışıyorsunuz. Madem Haçlılara karşı savaşıyorsunuz neden Batı’dan 480 milyar dolar borç aldınız?
Yanıtla (0) (0)Yaklaşan çığı hissediyoruz. İşimiz duaya kalmış gibi. Allah sonumuzu hayreylesin!..
Yanıtla (0) (0)rakkamlar korkunç..480 milyar usd borcumuz varsa bunu da yıllık %8 faiz ile almışsak her sene 38 milyar 400 milyon usd faiz mi ödücez demek istiyorsun yani?
Yanıtla (0) (0)Tüm bunların sebebi Tayyip Erdoğan değil mi size göre? Ali Babacan ın hiç katkısı yok ki ülkeyi kurtarmaya soyuyor tabi siz pelikancılar sayesinde. Nasıl bir psikoloji sizin haliniz acıyayım mı? Kızayım mı bilmiyorum. Allah size istikamet ve akıl versin en iyisi.
Yanıtla (0) (0)Sen gerçekte Köroğlu değil körsün.Sen nereden çıkardın Rus oligartları,Türkiye ile Rusya arasında teslimiyete dayalı hiç bir anlaşma yok ortak çıkarlar doğrultusunda işbirliği var.Bu işbirliği Türkiyenin zararına asla gelişmiyor.Türkiye ye güç katıyor.Nükleer reaktör,S-400,Türk akım,gibi sıtratejik alanlarda Türkiyenin eli güçleniyor!
Yanıtla (0) (0)ABD nin gönüllüleri,ambargo zaten uygulanıyor bunun açık yapılmasının hiç bir mahsuru yok.Büyük devletler verdiklerinden fazlasını alırlar.Türkiyenin elindekileri bir bilsen,Senin yaptıklarına karşılık bende bunları yapıyorum dersek.ABD lilerin görüşme sırasından başkalarına yer kalmaz!
Yanıtla (0) (0)Tek bir çözüm var: hukuk ve demokrasi. Yani Batı İttifakına dönmek. Onun için de öncelikle Erdoğan-Bahçeli-Perinçek-Ağar koalisyonunun iktidardan düşmesi gerekiyor.
Yanıtla (0) (0)Yok değilim. Haçlı ve siyonistlere payanda olmaktansa Rus oligarklara payanda olmanın avantajını göremiyorum. Varsa söyle bilelim. Ayrıca ben ölümü değil hayatı seviyorum. Çocuklarımın da refah, hukuk ve demokrasi içinde mutlu bir hayat sürmesini isterim.
Yanıtla (0) (0)Menderes bey saray dediğiniz yer nedir sizce,otel odası restoran gibi bir yer mi? Git Milli Eğitim,Milli savunma,Maliye Bakanlığına orda da yüzlerce oda binlerce memur çalışır.Saray dediğiniz yerde böyle bir yer.Orda devleti yöneten kurullar,eski Başbakanlığa ait alt birimler,eski Cumhurbaşkanlığa ait birimler,yeni devlet yönetim birileri,konferans salonları toplantı salonları var.
Yanıtla (0) (0)Biz hazırız Allah'ın izniyle. Güçlü, Bağımsız ve Büyük Türkiye için bu sıkıntıyı çekmek zorundayız. 150 yıllık kölelik düzeni kolay yıkılmıyor. Bir bedeli olacak elbette. Adnan Menderes, Turgut Özal, RTE gibi cesur, mert, vatansever insanlar bu yola baş koydu. Biz de sonuna kadar haktan yana olacağız inşaallah. Haçlı ve Siyonistlere payanda olmaktansa bu yolda ölmeye hazırız. Sen de hazır mısın ?
Yanıtla (0) (0)Ekonomi statik değildir.Mesela Erbakan iktidarı döneminde kamu borç ihtiyacı olan şirketlerin tefeciye teslim edilmeyip eşel mobil(havuz) sistemi geliştirmesi Türkiye de iktisadi krizi önlemiştir.Türkiyenin paraya ihtiyacı olması,Türkiyenin krize gittiği anlamına gelmez.Yeni kaynaklar bulunur.Öylede oluyor.İmar barışı,bedelli askerlik,savunma sanayinde,katar ve birleşik arap emirliği gibi ülkelerle ortaklık sağlanması,kamu arazilerin kiralanması gibi,Daha çok kaynak bulunur.Bu alanda yüzlerce öneri hazırda bekletiliyordur.At binenin kılıç kuşananındır.
Yanıtla (0) (0)CAATSA yaptırımları uygulandığında bu analizlerin hepsi anlamsız olacak. Eğer durumda bir değişiklik olmaz ise - ki olmayacak gibi duruyor - 31 Temmuzda başlıyor yaptırımlar.
Yanıtla (0) (0)İbrahim bey sürekli sizi okuyorum. Lakin toplumda bu kriz pek ciddiye alan görülmüyor. Herkes keyfinde. Sohbetlerde kriz mühabettinde başka bir şey görülmüyor.
Yanıtla (0) (0)İbrahim Bey; Verilere göre Bankalardaki mevduatın çoğunun YABANCI PARA cinsinden olması Vatandaşlarımızın, TL yerine Yabancı paraya güvenmesinden kaynaklanması değil midir? Vatandaşlarımız olarak yabancı para olarak mevduat açmış olmaları ACABA bankada açıldığı AÇIKLANAN miktarda döviz gerçekten var mıdır? BDDK bunu denetliyor mu? Döviz karşılığı bankalarda yoksa Büyük Buhran işte o zaman. Açıklanan döviz bankalarda gerçekten mevcut ise TÜRKİYE bana göre dünyanın ek sağlam ekonomilerindedir. Saygılarımla
Yanıtla (0) (0)İbrahim Bey; AKP yönetiminde ve seçmeninde BAŞARI olursa AKP nin, BAŞARISIZLIK olursa eski ortakları FETÖ' nün + Dış Güçlerin + Türkiye' yi sevmeyenlerin. İbrahim Bey; Türkiye' mizin Büyük Buhranının sebebi, Yönetenlerin ALLAH için ve MİLLET için yaşaması değil, kendileri için YAŞAMASI diye düşünüyorum. Saygılarımla
Yanıtla (0) (0)"Dünyanın en verimli topraklarında yaşadığımız" bir şehir efsanesi. Yorgun ve ihtiyar Anadolu toprağının mevcut derdine, hesapsız plansız gübre kullanımı ve salma sulama ile tuz biber ektik. Tarım arazilerimizin en değerli kaymak tabakasını kaybettik. Ciddi bir erezyon var. Ülke genelinde hiç bir bölgede, söz gelimi otuz sene önceki verimi alamıyoruz. Maden ve su zengini olduğumuzun da bir aldatmaca olduğu ortaya çıktı. Siz “dış düşman” olsanız, bu ülkenin nesinde gözünüz olur ?
Yanıtla (0) (0)Cevdett Bey; Çözümü Ben yazayım, 1) Bizi yönetenlerin ALLAH Elçisi Hz. Muhammed gibi MÜTEVAZİ yaşamayı seçmesi. İTİBAR için karada 1150 odalı saraylar + havada 8 odalı Uçan saraylardan KURTULMAK. 2) AKP ye HALA oy veren siz vatandaşlarımızın artık GÖZÜNÜZÜ AÇMANIZI ve gerçekleri görerek OY VERMENİZ. 3) Oy verdiklerinizin ÜST MAKAMLARA gelmeden önce çocukları başkasından BURS ALARAK okuyabiliyorlarken, Bugün nasıl BURS verecek noktaya geldiklerini varsa vicdanımızla ve ALLAH için düşünüp karar vermeniz ÇÖZÜM OLACAKTIR. Saygılarımla
Yanıtla (0) (0)para bitince vergilere zam yapılıyor ama halkda para kalmadı sermayeler bittı üretım yok fabrıka yok iş yeri üreten kalmadı insanlar işsiz evlere ekmek çok zor gıdıyor
Yanıtla (0) (0)Bütün mesele bu; "asıl tahrifat ülkenin yetişmiş kalifiye insan kaynakları, yetimekte olan yeni nesil ve ülkenin sosyal dokusu" Ancak istatistiki sayılarla uğraşıyoruz. ortada siyasi olmaktan ziyade sosyal bir sorun var. Bu sorun aşılmadan ekonomi düzelmez.
Yanıtla (0) (0)GÖZÜNÜ SEVEYİM BİRAZ DA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ YAZ Kİ ARTIK İÇİMİZİ KARARTMA.
Yanıtla (0) (0)İbrahim bey, Yurdumun İnsanına önce ALİ DİBO DÜZENİ NEDİR, nasıl işler onu anlatmalı! Sonra bu yağma/talan modelini, AKP ekonomi-politik düzenlemelerini tatbik edecek, sonucun kamu maliyesine,halka ödettiği bedel ve bu düzenin yönetici sömürgen taifeye kazandırdığını yazmalı. Yeni Çağ yazarı Murat AĞIREL yazıları bunu anlatır.Ey saf, inanmış halkım nasıl soyulduğunu neden öğrenmek istemiyorsun.bak çocuklarına iş,aş ve geleceği yok,belirsiz.Kafanı ne kadar kuma sokarak yaşamaya devam edeceksin.O köprü,tünel,yol,inşaatlar soygun araçları bunu bil.
Yanıtla (0) (0)Ben doğduğumdan beri bu ülkede kriz var ve ben doğduğumdan beri aynı politikalar uygulanır. Az maaş düşük tüketim olmayan beşeri sermaye yayılamayan gelişemeyen büyüyemeyen ve hep biyerde tıkanan türkiye..
Yanıtla (0) (0)Bütün sıkıntının sebebir az maaştır. Ne yapıp edip bunu görmezden gelmeye çalışıyorlar ama tek sıkıntı budur. Bunnu kredi kartı vade uzatmaları v.s. ile yıllarca ötelediler ama iş buraya kadar. Ülkede maaş oranları ciddi akım gücü düşüklüğüne girdi.
Yanıtla (0) (0)hazırızzzz...! muntazırızzz...! bekliyoruzzz...! Amma şu var ki; o kadar parayı, geliri, kazancı kimler yediyse onlar ödesin..! Biz yemediğimiz için bize ödetmeleri haksızlık, insafsızlık olur. Senelerce bol keseden devletten 'kredi, maaş, yardım, destek, özlük hakkı,prim, işsizlik, sgk, hibe, harcırah', vs. vs. isİmler altında pekçok insana verdiler, yalayıp yuttular. Onlar versin, o yiyenler çeksin bu yükü. Yoksa helal OLMAZ..! Helal etmeyiz.
Yanıtla (0) (0)Büyümek mi? Kullandığımız tüm teknolojik aletler, bindiğimiz araçlar hep yabancıların ürünü. Dünyanın en verimli topraklarında yaşadığımız halde, ithalata dayalı tarım yapıyoruz. Büyük güçler artık uzayda yer kapma yarışında, başka bir boyutta yaşıyorlar, bizim tek anladığımız şey inşaat. Yavaş yavaş ama sürekli fakirleşeceğiz.
Yanıtla (0) (0)halen 48 yaşındayım herdaim gelişmekte olan ülkeyiz ve sürekli ekonomik krizdeyiz.
Yanıtla (0) (0)rahmetli Erbakan alınan borcun gsmh olarak nüfusa dağıtılmasıyla balon gelir artışını çok eleştirmişti.hemen bütün bunlara işaret etmişti de fetöcülerle iş tutmaktan önlerini göremeyenler aynı yollarda aynı yağmurda ıslanmaya devam etmişlerdi.işte sonuç.ama suçlu onlara göre belli dış güçler ve fetö.helal olsun size .
Yanıtla (0) (0)İranda 20 dolar para ile turistlerin 1 gün geçiriyor. Oralara mı gitsek
Yanıtla (0) (0)Önümüzdeki aylarda sıkıntı başlar. Nüfusunun çoğu niteliksiz olan bizim gibi ülkelerde durum buraya gelince insanlar ayılır. Cehalet ve yozluğun bu denli ayyuka çıktığı bir dönem olmamıştı
Yanıtla (0) (0)Başarı birşey öğretmez Ne biliyorsam hatalarimdan öğrendim
Yanıtla (0) (0)İbrahim bey gerçekten malzeme, veri, sonuç bilgilerinizden yaralanıyoruz.Ama ekonomi analizi sadece bumudur. Oysa hoca Nasrettin modelini tabik ederseniz aslında sizin yanlış ekonomi politikası dediğiniz tamda birilerini zengin ederken bedeli başkasına yüklenen bilinçli yalan modeli. Hoca aldığı 2 kilo eti,akşama yemek yap diye verir. Karı da bunu komşularla yer. Akşam hoca, Hanım getir şu eti yiyelim der, Eşi, Ah hoca ah, kör olasıca kedi eti kaptı yedi deyince, hoca kediyi tutup tartar 2 kilo gelir.Hoca gibi Lan karı kedi bu ise. Et nerede, Et buysa kedi nerde diye neden sormuyorsunuz!
Yanıtla (0) (0)Eğer hükümete midenizden bağlıysanız yorumunuzu pek tabi makul görecek ve nedamet teklif edeceğim. Değilse acil şifalar diliyorum.
Yanıtla (0) (0)Bu buyuk buhranin esas siklet merkezi ekonomi olsaydi, bunun uc bes sene icinde tamamen atlatilabilecegini soyleyebilirdik. Ama asil tahribat ulkenin yetismis kalifiye insan kaynaklari, yetismekte olan yeni nesil ve ulkenin sosyal dokusu uzerinde oldugu icin bu buhranin etkilerini ve artcilarini en az 20 yil cekeriz. Bunu dindar bir insan olarak soyluyorum, belki de Iranin 1979 da girdigi yorungeye girmis olduk ve bugunleri bile ariyacagimiz 40, 50 yillik bir fetret devrinin henuz basindayiz. Keske mesele sadece ekonomik olsa, bir muddet agac kabugu yiyip kurtuluruz yakinda derdik...
Yanıtla (0) (0)Günün sonunda dolar(altın,buğday) bazında daha az maaş alıyorlar.Doktorlar ölmedi henüz.Yeni istihdam olmuyor,devlet olmayan işlere adam yığıp boşuna maaş ödüyor.Özelde istihdam düşüyor.Ülkenin başaracak gücü var ama hükumetin yok.Omuz filan yok,bu iktidar da diğerleri gibi fırsatları ucuz hesaplar için harcayan ,geri toplumların ucube iktidarlarından biri olarak tarihe karışacak.(Büyük harfle yazmak saygısızlıktır.Alçak sesle konuşmayı dene,belki seni dinleyen olur. )
Yanıtla (0) (0)ARKADAŞLAR, GÜNÜN SONUNDA ŞUNA BAKMAK LAZIM,EMEKLİ, MEMUR,KAMU İŞÇİ LERİ, MAAŞLARINI ÖDEME DE BİR SORUN VAR MI? ÖZLÜK HAKLARI NI ALABİLİYOR MU? HASTAHANE DE DR. BAKIYOR, ECZANE DEN İLACI ALIYOR MU? YENİ İSTİHDAM OLUYOR MU? MAMUL VE YARI MAMUL VAR VE ULAŞILABİLİR DÜZEYDE Mİ? AMERİKA DA BUHRAN OLMUŞ, E SONRA NE OLMUŞ, SÜPER GÜÇ OLMUŞ, HAZIR OLMAMIZ GEREKEN ŞEY, DAHA ÇOK ÜRETİM VE DAHA ÇOK İSTİHDAM OLUŞTURMA MIZ, ÜLKEMİZİN BUNU BAŞARACAK GÜCÜ VAR, ÖNEMLİ OLAN HEP BERABER OMUZ VERMEMİZ GEREKİYOR, BUHRAN DAN BİR AN ÖNCE KURTULMAMIZ.
Yanıtla (0) (0)