Davutoğlu’nun Saraybosna ziyareti ve “Ankara’nın rahatsızlığı”
Eski başbakanımız Ahmet Davutoğlu evvelki gün 10. Saraybosna İş Forumu münasebetiyle Bosna-Hersek’teydi.
Forumda bir konuşma yaptı ve Bosna-Hersek’in ticaretine katkılarından dolayı bir ödül aldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay da oradaydı; fakat duyduğuma göre ödül töreni başlamadan evvel toplantı salonundan ayrılmış.
Neyse…
Bölge barışına büyük hizmeti geçen Türkiye-Bosna-Sırbistan Üçlü Mekanizması’nın fikir babası ve mimarı Davutoğlu, Saraybosna’daki siyasi çevrelerde fevkalade muteber; forum toplantısından sonra birçok önemli siyasetçi, fikir alış verişi için Davutoğlu ile bir araya geldi.
Bosna-Hersek Bakanlar Kurulu Başkanı Denis Zviciç, Davutoğlu’nu makamında ağırladı.
Zviciç’in ismini rahatça veriyorum, çünkü kendisi Davutoğlu ile ‘alenen’ buluştu.
Davutoğlu ile bir araya geldiklerini bildiğim başka bazı Boşnak liderlerin isimlerini vermekten ise, onlar aleniyetten kaçındıkları / kaçınmak durumunda kaldıkları için imtina ediyorum.
“Ankara’nın baskısı” söz konusu imiş.
Davutoğlu’nun Saraybosna programında Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi Üyesi Şefik Caferoviç ile bir görüşme de vardı; fakat iki tarafın mutabakatıyla günler öncesinden planlanan bu görüşme, kuvvetli bir iddiaya göre o baskı yüzünden gerçekleşemedi.
Dahası var:
Bosna-Hersek Diyanet İşleri Başkanlığı, Davutoğlu’nu, yeniden inşa edilen tarihî Alaca Camii’nin nasipse gelecek ay gerçekleşecek olan açılışına davet etmişti; fakat geçenlerde Davutoğlu’nu arayıp, büyük bir mahcubiyet içinde, çok özür dileyerek, “Ankara’nın rahatsızlığı” yüzünden bu daveti geri çekmek mecburiyetinde olduklarını bildirmişler…
***
Sene 2005.
Davutoğlu, Başbakanlık Dış Politika Başdanışmanı.
Bosna-Hersek’i ziyaret ediyor.
Oradaki mihmandarlarına “Beni Foça’ya götürün, Alaca Camii’nde namaz kılmak istiyorum” diyor.
-Ama efendim, Alaca Camii’ni savaşta yerle bir ettiler.
-Biliyorum. Yerle bir olduğu yer de benim için cami hükmündedir. Gidelim…
Gidiyorlar.
Nasıl bir manzarayla karşılaşacağını önceden bilmesine rağmen, Alaca Camii’nin yerinde yeller estiğini görünce pek müteessir oluyor Davutoğlu.
Bir zamanlar Alaca Camii’nin bulunduğu bahçede iki rekat namaz kıldıktan sonra “Ya Rabbî, Alaca Camii’ni burada yeniden yükseltmeyi bize nasip eyle” diye dua ediyor.
Kafaya koyuyor bu işi.
Zor iş…
Foça, Bosna-Hersek’in “Republika Srpska” (Sırp Cumhuriyeti) mıntıkasında.
Sırp Cumhuriyeti yönetimi ve Foça belediyesi cami düşmanı; hele Osmanlı yadigârı camilere hiç tahammülü yok.
Ama.. Dur bir dakika… 1549’da inşa edilen Alaca Camii, UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer almıyor muydu?
Davutoğlu’nun başlattığı inisiyatifle uluslararası kanallar harekete geçiriliyor, yıllarca uğraşılıyor, alttan girilip üstten çıkılıyor, Alaca Camii’nin yeniden inşası için gereken şartlar oluşturuluyor ve 2014’te (Davutoğlu artık başbakan) Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından inşa çalışmalarına başlanıyor…
“Ankara’nın rahatsızlığı” yüzünden Davutoğlu’nun katılamayacağı açılış, işte bu caminin açılışı; yeniden inşasına vesile olduğu caminin…
Ne kadar hazin.
***
Davutoğlu’nun itibarına halel gelmez.
Anlamsız kinlerinin peşinden gidenler utansın.