Bahçeli DEM’lendi mi?!

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin talebi üzerine İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşen DEM Parti’nin dünkü Meclis trafiği bana merhum İsmet Paşa’nın yıllar önce söylediği bir sözü, yaptığı bir tespiti hatırlattı.

Merhum Adnan Menderes’in bakanlarından Samet Ağaoğlu “Demokrat Parti’nin Doğuş ve Yükseliş Sebepleri” kitabında babası Ahmet Ağaoğlu’ndan şöyle bir hatırayı nakleder:

“Babam Serbest Fırka macerasından sonra İstanbul Üniversitesi’ne -o zaman Darülfünun- profesör olarak Ankara’dan ayrılırken İnönü’ye vedaya gidiyor, ‘Paşam, diyor, ne garip tecelli, dün bizi beraberce idama, hapse, sürgüne götürenlerin bir kısmı bugün sizin yakın arkadaşlarınız. Ben ise size karşı bir insan sayılıyorum.’

İsmet Paşa babamın yüzünü okşayarak cevap veriyor:

“Siyaset budur Ahmet Bey, siyaset budur!” (Sh.26)

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Partili Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ve Ahmet Türk’ü kapıda beklediği, karşıladığı, tokalaştığı anların görüntüleri, fotoğrafları muhteşem değil miydi?

“Bahçeli DEM’lendi” denilebilir mi? Hayır denilmemelidir. Bu ifade yanlıştır. Bahçeli’nin DEM’le bu ilişkileri, muhalefet hakkında söyledikleri “DEM’lendiler” sözünün de yanlış olduğunu gösterir.

***

Peki, soru şu:

Kırk yıl düşünsek Çok değil daha birkaç ay önce DEM Parti kapatılsın çağrıları yapan, ittifak ortağına “PKK’niın milis unsuru olan DEM’lilerin maaşları kesilsin, şehit ailelerine aktarılsın” önerisinde bulunan, DEM Parti hakkında kapatma davası açmıyor diye AYM’ye demediğini bırakmayan MHP lideri Bahçeli’yi böylesi bir fotoğraf karesinde göreceğimiz aklımıza gelir miydi?

Kim derdi ki MHP lideri altı ay önce “DEM kapatılsın, vekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılsın, vatandaşlıktan çıkarılsınlar, mallarına mülklerine el konulsun” dediği DEM Parti heyetini kapılarda karşılayacak…

İsmet Paşa’nın “siyaset budur, siyaset budur” sözünün aklıma gelmesi işte bu yüzden…

Evet, bizde tam olarak siyaset işte böyle bir şey… Dün köşeli, köşeli laflar eden, boğaz boğaza gelen siyasetçiler yarın dün birbirlerine o sözleri hiç sarf etmemişler gibi bir araya gelebilirler. Dün birbirinin boğazına sarılan siyasetçiler yarın kırk yıllık dostunu görmüş gibi kucaklaşırlar…

Dünün düşmanları bugünün can dostu olurlar… Dün dostken bugün düşman…

Daha fenası, fikir ve prensip sahasında bile dün ak dediklerine bugün kara demekten çekinmezler; yeter ki siyaseten işe yarar görsünler.

Şimdi asıl ama asıl bir fotoğraf da pazartesi günü gelecek Ankara’dan…

***

Dün TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile devamında MHP lideri Bahçeli ile bir araya gelen DEM Parti heyeti pazartesi günü de AK Parti ve CHP ile görüşecekler.

Meclis Başkanı ve MHP liderini 28 Aralık günü yaptıkları görüşme hakkında bilgilendirdiklerini, önerilerini dinlediklerini ve genel bir değerlendirme yaptıklarını söyleyen DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder “Pazartesi günü CHP, AK Parti”yi devamında “Meclis’te temsil edilen tüm partileri” ziyaret edeceklerini ve bu ziyaretler bittikten sonra da “heyet olarak kapsamlı bir açıklama” yapacaklarını açıkladı.

***

Kim var heyette?

İçişleri Bakanlığı’nın 4 Kasım 2024 günü “terör” gerekçesiyle yerine atadığı kayyum ile AK Parti iktidarı döneminde toplamda yerine üç kez kayyum atadığı, 2013 ile 2015 yılları arasındaki çözüm sürecinde aktif rol üstlenen Ahmet Türk.

Ahmet Türk 28 Aralık günü İmralı’ya Öcalan ile görüşmeye giden heyette yok ama DEM Parti heyetinin içinde yer alıyor. Dolayısıyla DEM Parti ekipte bir değişikliğe gitmezse, Pazartesi günü Cumhurbaşkanı Erdoğan “terör” gerekçesiyle yerine kayyum atattığı Ahmet Türk ile tokalaşmış olacak…

Ne dersiniz, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ahmet Türk arasında da ittifak ortağı Devlet Bahçeli ve CHP lideri Özgür arasındakine benzer bir diyalog yaşanır mı?

Hani MHP lideri Bahçeli 1 Ekim günü partisinin grup toplantısında “Özgür Özel sana diyorum, iddiaların aynen şahsın gibi çürüktür, bastığın yaş tahta, bindiğin patlak lastikli dolmuş, tutsağı olduğun tezvirat cambazlığı seni hiçbir yere götürmeyecektir” diyerek CHP liderini hedef almıştı.

Aynı günün akşamında TBMM’de düzenlenen resepsiyonda CHP lideri Özel ile MHP lideri Bahçeli aynı günün akşamında da… Resepsiyonda CHP lideriyle “Birbirimizi kırmıyoruz inşallah, siyaseten söylememiz gerekenler oluyor, siyaseten oluyor böyle şeyler, önemli olan saygıda, sevgide eksiklik göstermemek” diyerek tokalaşmıştı.

Erdoğan da Ahmet Türk ile tokalaşırken mesela “üzülmüyorsunuz inşallah, siyaseten oluyor böyle şeyler, geçmiş olsun” tarzında bir şeyler der mi? Hatta sanki kendisinin haberi yokmuş gibi “Ya Ahmet Bey bir siz anlatın durumu, ben de baktırayım” gibi sözler sarf ederek Ahmet Türk’ün gönlünü almaya çalışır mı?

Zinhar bu kadarı da olmaz diyeniniz var mı hala?

Gelelim gün sonu raporuna. Dün Ankara’da gördüğümüz tablo içimizi açtı, yüzümüzü gülümsetti. Ülkemize, Meclis’imize yakışan bir tabloydu.

Bahçeli 15 Ekim’de Öcalan’a “terörün bittiğini, örgütün tasfiye edileceğini ilan et” çağrısında bulunarak başlattığı süreci geri adım atmadan emin, kararlı adımlarla devam ettiriyor.

Nitekim PKK lideri Öcalan da Bahçeli’nin bu kararlığına güven duymuş olmalı ki “Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim. Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım” sözleriyle üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu net bir şekilde gösterdi.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi canı gönülden kutluyorum. Başlattığı süreç ülkemizin hayrına olacaktır. Hele bir de Kürt sorununu ebedi olarak çözecek adımları atarsa, ülkemizi bu ayıbından kurtarırsa kendisi de ilelebet hayırla yad edilecektir.

YORUMLAR (71)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
71 Yorum