Yok mu bunun orta yolu Başkan'ım
Ankara Büyükşehir'in, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı konseri için Ebru Gündeş'e 69 milyon lira ödediği iddia edilmişti.
Pandora'nın kutusu böyle açıldı.
Mor ve Ötesi'ne 71 milyon, Candan Erçetin'e 80 milyon lira verildiği iddiaları da sökün etti ardından.
Sonra İstanbul'a sıçratıldı. Kültür A.Ş., İmamoğlu'nun 6 yıllık döneminde konser ve benzeri etkinliklere toplam 3 milyar 115 milyon lira harcamış diye.
Konser ve benzeri ne demek, başka neleri kapsıyor, rakam doğru mu? Belirsiz.
Mansur Yavaş, Ankara'yla ilgili iddiaya detaylı cevap hazırlıyor. Nereye, ne harcandığını tek tek açıklayacakmış. Eski AK Parti dönemiyle kıyaslayınca çok şaşıracağımızı da baştan duyurdu.
İstanbul'la ilgiliyse İmamoğlu'nun danışmanı Murat Ongun'dan bir cevap geldi.
Bahsedilen rakamı doğrulamıyor ama bunun bir karalama olduğunu şöyle anlattı:
AK Parti'nin, 2017-18'de yani sadece son iki yılında aynı alandaki harcaması, bugünkü kurla 9 milyar liradır.
Ongun, iddianın "konser ücreti aldatmacısıyla saldırı" olduğunu ve eski dönem rakamlarını müfettişlere teslim ettiklerini ama hiçbir işlem yapılmadığını ekliyordu.
Macaristan'dan dönerken Cumhurbaşkanı Erdoğan da tartışmaya katıldı. Rakamları basit, ufak bulmadı. CHP'li başkanları savurganlıkla suçladı, hesabını vermeleri gerektiğini söyledi.
Erdoğan, noktayı da şöyle koydu:
"CHP’li belediyeler, kamunun kaynaklarını hoyratça harcarken halkın temel ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa bunların hesabının sorulması gerekir. Bu hesabı milletimiz adına sormaktan çekinmeyiz."
Tabii milletin temel ihtiyaçları karşılanamazken kamu kaynaklarını itibara harcamaktan, peşkeş çekmekten söz edince herkesin aklına hemen CHP'li başkanlar gelmiyor.
Bir bakıyorsunuz, "İBB'nin kadrolu şarkıcısı olup milyonlar götürmüşler" başlıklı haberler hatırlatılmış.
Başka bir haber de demiş ki:
"AKP döneminde İBB’nin Yavuz Bingöl’e iki yılda 13 konser, Yusuf Güney’e bir yılda dokuz konser, Alişan’a bir ayda iki konser ve MHP’li Mustafa Yıldızdoğan’a bir ayda üç konser verdirdiği ortaya çıktı."
Yani bir bakıyorsunuz, CHP tarafı şunu demeye getirmiş:
Konser ücretleri, savurganlık, millet hizmet beklerken kaynakları havaya savurmak, yandaşlara yedirmek konusunda iktidar cephesinin eline su dökemeyiz.
Bir de şunu:
Savurganlığımıza lâf eden, bari kendisi boğazına kadar israfa gömülmemiş; kamuda tasarruf ve verimlilik paketi açıklayarak israfa ve verimsizliğe battığını itiraf etmemiş olsa.
KONSERLER BELEDİYEYE YASAKLANSIN MI?
Yalnız, bu 'kim daha müsrif' tartışması, işin bir yanı. Çünkü daha az harcamak yetmez. Kültürel etkinlik bütçelerini kim daha doğru kullandı?
Popçu, arabesk rapçi konserlerinde rakamlara bakıp köpürenler, haklı. Ancak belediyelerin işi değil, diyerek yasaklansın isteyenler için aynısını söyleyemem.
Unutmayın; müzik platformu Spotify'ın 2023 en çok dinlenenler listesi, arabesk rap istilası altındaydı. İlk 10'daki şarkıların çoğu; "ben burda kansızlarla savaşıyom caney, sen nerdesin haney" tarzı sözlerden oluşuyordu.
Belediyelerin kültür merkezleri de sanat ve halk müziği gibi çok daha mütevazı bütçeli türlere kapatılırsa... Piyasanın, müziği böyle sığlaştırmasıyla nasıl mücadele edeceksiniz?
O bütçeler; en azından Kültür Bakanlığı, belediyeler ve TRT kaliteli müziği dinlemeye özendirsin diye ayrılıyor. Onlar da pop'u, arabesk rap'i ödüllendirerek teşvik etsin, kitlelere sunsun, örnek göstersin diye değil.
Sonra da oturup müziğimize ne oldu, eski anlamlı şarkıların yenileri niye yapılmıyor, kültür ve sanatımız ne ara böyle dejenere olup çöpleşti, ne bu kalitesizlik diye dövünüyoruz.
Dolayısıyla belediye konserlerinde rakamların şişirilmesi kadar, asıl amaçtan sapılması da ayrı bir yanlış.
Ve eski dönemin daha büyük yanlışları, yeni dönemin daha küçük yanlışlarını doğrulaştırmaz.
Zekâi Tunca'nın, "yok mu bunun orta yolu Tanrı'm" şarkısındaki sözlerle sorayım:
"Yok mu bunun orta yolu Başkan'ım?"