Ülkenin teslim edilebildiği yabancı seçmen!
Yabancıya konut satışı, 10 yılda taş çatlasın 45-50 milyar dolar döviz getirmiş.
Dünya gazetesinin "yabancılara konut satışı patladı: Son 10 yılda 357 bini aştı" başlıklı haberinde yazıyor.
Siz hiç 400 bin dolarlık konut alana vatandaşlık hediye eden bir şahlanmış ekonomi duydunuz mu?
Konut alan yabancının vatandaşlık belgeleri, taş çatlasın 45-50 günde yetiştiriliyormuş. İlgili haberlerde gururla yazıyor.
Yani martta konut alan bir yabancı, isterse eşiyle birlikte mayıs seçimlerinde oy kullanabiliyormuş...
Kendi milletinin öz evlatlarına sandıkta ülkeyi teslim edemeyeceğini söyleyenler, ülkenin kaderini sandıkta yabancılara emanet ediyormuş meğer. Hiç düşünür müydünüz?
2017'de, vatandaşlık promosyonuyla yabancıya konut kampanyası başlatıldı. Döviz getirsin diye.
En az bir milyon dolar sınırı yabancıya tuzlu gelince sudan ucuza, önce 250 bin dolara, sonra 400 bin dolara indirildi.
Ev alanlara, oy hakkıyla birlikte vatandaşlıkları en geç iki ay içinde veriliyor; iki ayı bulmuyormuş bile. İlgili haberlerde, teşvik ve özendirme açısından bu hız takdir ediliyor üstelik.
Sonuç ne? Türkçe bilmeden, Türkiye'de yaşamadan, parayla daha dün vatandaşlığımızı alan yabancılara seçimde oy kullandırılıyor. Bizim bir yarımızın olamadığı kadar da "bizden" oluyor eloğlu.
Milletin muhalefete oy veren öz evlatları, sandıkta ülkenin teslim edilemeyeceği küffar, işgalci, dış düşman, terörist olarak gösterilmese hadi neyse de...
Kuveytli bir vatandaşımız, oy attığı sandık başında kazara A Haber'e yakalanmıştı. Ne diyordu: "Ben hiç Türkiye'deki kadar demokratik bir seçim görmedim."
Bu kadar kelepir olmasına, yabancı seçmenimiz bile inanamıyor.
NTV, "dünyanın en zor ve en kolay vatandaşlık veren ülkeleri"ni haberleştirmiş. Bu kardeşimizin ülkesi, hangi şartlarda vatandaşlık veriyor bakın:
"Kuveyt vatandaşı olmak isteyen yabancıların en az 20 yıl, Arap ülkelerinden gelen yabancılarınsa en az 15 yıl ülkede ikamet etmeleri gerekiyor. Vatandaşlığa başvuran kişilerin en az son beş yıl içinde Müslüman olması ve Arapçayı akıcı bir şekilde konuşması zorunlu tutuluyor."
Bize gelince konut alanın Türkiye'de yaşaması gerekmiyor, Türkçe öğrenme şartı da yok. Üç yıl satmayacağını tapuya işletsin yeter. Vatandaşlık cebinde.
Kuveytli kardeşimiz inanmakta zorlanmasın da ne yapsın!
Vallahi de haklı; yerli ve milli sayılmayan yarımıza emanet edilemeyen ülkemizin geleceği, çiçeği burnunda vatandaşlarımıza gözü kapalı emanet edilebiliyor.
Yedi gömlek uzakmış, yabancıymış, ama şu, ama buymuş; geçiniz. Bay Kemal'le ortağı partilere oy veren muhalefet seçmeninden daha yerli ve milli sayılıyorlar.
TÜİK verileri, 2022'de yabancıya konut satışlarının patladığını söylüyor. 67 bini geçmiş. En az ikiyle çarp, ailece vatandaşlık ve oy kullanma hakkı kazandılar.
Tam sayısını bulamadım bir kaynakta. Fakat yüzbinlerce yabancı seçmenimiz sandık başındaydı. Geleceğimize karar vermek için. Ne de olsa bir yarımızdan daha meşru söz hakkına sahipler.
Gözümüz aydın; sadece ekonomimizin değil demokrasimizin de nasıl şahlandığına başka kanıt gerekir mi!