Siz buna müzik mi diyorsunuz gençler
Türkiye Günlüğü dergisinden bilmeyenler bile ekranlardaki ateşli konuşmalarından onu tanıdı, bildi. Fikir adamı Mustafa Çalık, kötü hastalıkla boğuşuyordu.
Son demlerinden bir görüntüsü paylaşıldı, belki rastladınız. Elinde çay bardağı, yakasında papyon, yanık bir türkü okurken çekilmiş.
Serden geçip yârdan geçemediğimiz serdengeçtilik yıllarımın türküsünü söylüyordu: Felek Çakmağını Üstüme Çaktı.
Selda Bağcan'dan dinlerdim.
Rahmetli Çalık, vefatına yakın niye mi bu içli türküyü seçmişti?
Âşık Emrah'a ait şu sözlerinden anlarsınız:
"Felek çakmağını üstüme çaktı/ Beni bir onulmaz derde bıraktı/ Vücudum şehrini odlara yaktı/ Yandım ataşına, su leyli leyli/ Su leyli leyli/ Felek çakmağını eyledi çengel/ Dosta gidem dedim, koymuyor engel/ Ölürsem sevdiğim, üstüme sen gel/ Gözün yaşı ile yu leyli leyli/ Yu leyli leyli..."
Çalık'ın içinde kopan fırtına, bütün yakıcılığıyla sesindeydi. Beni de allak bullak etti. Hâlâ mırıldanıyorum.
Rahmetliyle tanışırdık, her konuda hemfikir değildik ama aramızda bir duygudaşlık hissederdim.
Biz, efkârını bu türkülere döken, böyle kederlenen bir duygu kuşağındanız. Ahmet Hâşim'in deyişiyle de melâli anlamayan nesle âşina, alışık değiliz.
Kahırla neşe, hüzünle coşku, kabullenişle meydan okuma; koyun koyunadır vedalarımızda. İkisini de aynı şiirde, şarkıda ama ağırbaşlı yaşarız. Ya Hasan Hüseyin Korkmazgil yazar, Ahmet Kaya okur: "Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe"dir. Yahut hislenişlerimiz, Necip Fazıl dizelerindeki vakar ve olgunluktadır: "Bir gün akşam olur biz de gideriz/ Kalır dudaklarda şarkımız bizim".
Karmaşık duygularını, başka türlü dillendiren bir nesil gelmiş...
Spotify, 2023'ün en çok dinlenen şarkıcı ve şarkılarını açıkladı. Sezen Aksu hariç, ilk 10'dakilerin tamamı, bizim kuşağa da müzik kulağımıza da yabancı.
"Spotify listesinden nasıl depresyondaki Türkiye çıktı" başlığıyla Yıldıray Oğur yazdı.
Çaldıkları, sevdikleri müzik türüne tam olarak ne rap, ne pop, ne de arabesk deniyormuş.
Spotify, bu türün adını “Besk Rap” koymuş. Besk, arabeskten...
"Öyle Orhan Gencebay arabeski de değil, Müslüm Gürses'le Azer Bülbül arabeski"ymiş.
Türkiye’nin açık ara en çok dinlenen sesiyse 25 yaşındaki Semicenk. 2023’de en çok dinlenen ilk 8 şarkıdan 4'ü, ondan.
Şunları, kendi yazıp kendi söylüyor, milyonlar da dinlemekten kendini alamıyormuş:
“Yana yana sevdik bazen, çok kez unutulup/ Gidenin ardından hep kahrolan bi' kul/ Varsa sözüme güven, beni anla n'olur/ Bozuksa ruhun, zaten bana yazık olur.”
"Her şey yalandı, bir can kaldı verecek sana/ Bir sen vardın, beni bana mahkûm edip bıraktın..."
"Canın sağ olsun/ Canın sağ olsun, ben çekerim/ Kader sağ olsun/ Kader sağ olsun, ben giderim."
"Seni de candan bilip sevecek sandım/ İçime attıklarım bitecek sabrım/ Yitip gidecek ömür ahvaline yandım/ Yardım et Tanrım, çok yaralandım."
Zirvelerdeki şarkıcılardan biri de 25 yaşındaki Uzi’ymiş.
Şarkısının nakaratı şöyle:
"Sahiden nerdesin cane/ Ben savaşıyorum kansızlarla/ Cidden sen nerdesin cane?/ Ya da boşver, böyle iyi cane/ Cidden ciğerim yaney..."
Lvbel C5 var bir de. 22 yaşındaki Süleyman Burak Bodur’un sahne adıymış. Size, ondan da bir örnek:
“Bebeğim inan bana, çok karışık kafam, karışık kafam/ İki bilek AP, seni sevmezsem neydim/ Dudaklarından öpüp gökyüzüne değdim/ La, la, la, la la la, la, la, la, la la la la la/ Uyan, kalk, yolun var/ Dağılmaz dumanlar/ Üfleme, çek içine, yan."
Vay vay vay, fukara dille bu kadar olur, bir de dilleri tam dönse ne döktürecekler, demek. Hicran yarası da böyle söyletir işte.
Uyduruk, türedi bir tarz, acınası. Utandım, üzüldüm, besk rap ucubeliğine ne diyeceğimi bilemedim.
Fakat hayır. Bu; kuşak farkıyla, müzik zevkinin değişmesiyle, kalitesizleşmeyle, depresyona veya ergenlik bunalımına girmekle filan açıklanamaz. Çaresizlik, yetersizlik, kıtlık, kuraklık içinde çırpınmak, kıvranmak ve derdini anlatacak doğru kelimelerle melodileri bir türlü bulamamaktır.
Artık yarım asırlık çınar olmaya doğru yürüyen Yıldıray Oğur, gençlerin beğeni listesiyle karşılaşınca sarsılmakta haklı. Ama nedeni hakkında yanılıyor bence.
Z kuşağını çiğliğe, hamlığa, olmamışlığa mahkumiyetten kurtarıp hakîki, kaliteli bir müzik zevki aşılayamamış olmaksa bizim kuşağın ayıbı. Gençlerin suçu değil.