Sabır yüzyılı uzarken muhalefet oynaşta
Sokak röportajında ne diyordu genç kız:
"Burası yaşanılacak bir ülke değil, gitmek istiyorum ama tabii ki Erdoğan'ı destekliyorum, başka kime oy verecektim, PKK'lı terörist değilim ben..."
İktidar propagandası, Cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefeti terörist göstermeyi başarmış.
Şikayetler muhalefetten, memnuniyetler iktidardan biliniyor.
Muhalefet partileri, genel başkancılık oynayadursun, iktidar propagandası durmuyor. Belediyeleri kazanırsa muhalefet, erkekle erkeği evlendirecekmiş. Öyle göstermek için kolları çoktan sıvadılar.
İktidara yardımcı medya, Allah'ın her günü LGBTİ tehlikesinden bahsediyor, korku pompalıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerel seçim kampanyasında ağırlığı buna vereceklerini belli etmişti. "Bunların hepsi LGBT'ci" vurgusu boşuna değil.
Muhalefetin adını teröriste çıkaranlar, bu kez de eşcinselciye çıkaracak. Anlaşıldı.
İstanbul'da, Ankara'da LGBT'cilere oy vermediğini söyleyen ama kazandığına da sevinemeyen, bunalmış gençler görmeye hazır olun. "Ben gey miyim" diye başlayan cümleler kuracaklar...
Tabii gey lobisinden emir almadığını anlatmak için de acelesi yok muhalefetin.
Doğru, yerinden kalkana kadar yalan, 40 kez turlasın bir dünyayı. Hele bir kamuoyu iyice işlensin, algılar yerleşsin, şöyle tam yerine otursun...
Yalandı, iftiaydı, karalamaydı, sahte broşürle düzmece videoydu; ondan sonra bakarlar icabına...
Savunmaya geçmek için telâşa ne hâcet... Seçime çok var hem daha, taa mart 2024'te. O vakte dek oyuna, oynaşa niye devam etmeyeceklermiş ki!
Fanfar bandosunun halay başları, yeni beka krizimizi buldu. Sayıları muhtar seçmeye dahi yetmeyen LGBTİ tehdidi, milli güvenlik sorununa dönüşmüş.
Kim inanır, demezsiniz herhalde...
Enflasyon, dünyada var ama bizde yoktu. Bizdeki pahalılıktı, fırsatçılardan filan kaynaklı...
Seçim bitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın başındaki enflasyon belasının bizim de başımızda olduğunu söylüyor.
Enflasyonu yensin diye de Mehmet Şimşek, bakanlığa getirildi.
Şimşek ise TÜSİAD'dan sabır istiyor. 10 ay sonra seçim yapılacak, o zamana kadar dayanmalılar.
Ekonominin tedavisine, seçime giderken halkı kızdırmamak için başlanamıyor. Acı reçeteyle kemer sıkma yüzyılı, belediyeleri AK Parti aldıktan sonra başlayacakmış.
Son Tarım Bakanı Kirişçi de hayvancılardan sabır beklemişti. Sorunlarını çözecekti ama daha 8 aylık bakandı, bir doğum bile 9 ay 10 günde oluyordu... Doğumu göremeden gitti.
Erdoğan'ın zaferiyle Türkiye Yüzyılı başlayacaktı, 28 Mayıs'a kadar sabra çağrılıyordu millet.
"Başlasın" komutuyla Türkiye Yüzyılı başladı. Fakat millet için bir şey değişmedi, hâlâ sabretmesi gerekiyor.
Faiz; nasla indirilirken de sabır düşüyordu millete, nassız yükseltilirken de.
İtibar yine devleti yönetenlere, sabır ve tasarrufsa yine halka düşüyor.
Zilletlerden zillet beğenmek hep kimin payına, o da malum.
Muhalefete bu defa LGBT'ci gömleği giydirecekler, yeni milli güvenlik tehdidi oymuş.
Merkez Bankasının borca harca batması, dış borcu çeviremez hale gelmek, enflasyonda paramızın pul olması, halkın yoksullaşması, geleceğimizin ipotek altına sokulması ve benzeri kötüleşmeler; milli güvenliği ilgilendirmiyor.
Eşcinselci muhalefetse ertelenemez bir milli güvenlik sorunu.
'Hadi canım, kim inanır' demeye devam mı!