AK Parti, Kudüs için yine ayakta. 2018'deki gibi bir "zulme lanet, Filistin'e destek" mitingi yaparlarsa şaşırmam.
Allah var; parti ve Cumhurbaşkanlığı sözcüleri, İsrail devletinin Mescid-i Aksa baskınını sert kınadı.
Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "artık yeter!" başlıklı bir tivit bile attı.
"İsrail durdurulmalıdır!" haykırışıyla şöyle ilerliyor:
"Vahşi siyonist katiller, ümmetin ilk kıblesi Mescid-i Aksa'ya düzenlediği silahlı baskınla terör estiriyor, insanlığı katletmeye devam ediyor."
Kurtulmuş, orada da bırakmadı. "Mübarek Ramazan ayında Filistinli kardeşlerimize karşı gerçekleştirilen bu alçak terör saldırısını" şiddetle kınıyor.
Dediğim gibi, "kahrolsun İsrail" sloganları atılacak bir tel'in mitingi paklar artık bu işi.
Çünkü iktidarlar, tepki ve protestolarını böyle ortaya koyar ya...
"Artık yeter, İsrail durdurulmalıdır" emrinin muhatabını soracak değilsiniz, hadi canım!
Kim durduracak, bittabii Bay Kemal.
Erdoğan, depremde geç müdahale için kimin adına helallik istediyse o. Hesabını da sandıkta, kimden sormaya çağırdıysa o.
14 Mayıs, rüşvet ve yolsuzluklarla her türlü kötü yönetimden kimi hesaba çekeceğiniz tarihse o.
Dün yazmıştım; Erdoğan, ekonomide sıkışınca "nas silahı"nı kullanmıştı. "Bu can bu tende oldukça" da dönmeyecekti. Enflasyonla dolar bizde patlayıp Avrupa ve ABD'de halk yoksullaştıktan sonra faizle mücadele nassı unutuldu. Laf dinlemediğinden gönderilen Mehmet Şimşek'e dönülüyor şimdi. Faizle dolar ve enflasyonunsa artık üçü birden tutulamıyor. Ve nas yerine bu kez seccade silahı çekildi.
İşte seccadeye kazara ayakkabıyla basmanın dersi, seçimde kime verilecekse sorumlu odur.
Sisi'yle, Esad'la ipleri koparmanın Türkiye'ye neler kaybettirdiğini ancak 10 yılda anlamanın hesabı da aynı kişiden sorulmayacak mıydı?
Bütün işaretler, onu gösteriyor.
Millete ödettiği ağır bedelleri düşünüp Bay Kemal'i oylamak için seçime gitmiyorsak, başka ne için gidiyor olabiliriz ki!
Sandık, onun iktidar performansını oylamak için kuruluyor. Yoksa ne anlamı var!
Belki başkası seçilir, yetkiyi AK Parti alır da İsrail'i durdurmak için Bay Kemal'i beklemeye daha fazla gerek kalmaz.
Biliyorsunuz; Trump-Netanyahu ikilisi, İsrail'in başkenti olarak tanıtmak için ABD sefaretini Kudüs'e taşıdı. Adına da "Yüzyılın Planı" dediler.
Bay Kemal, o zaman da 'asrın fitnesi'ni, 'yüzyılın provokasyonu'nu, 'binyılın sabotajı'nı durdurmak için eyleme geçmedi. Yine lafta kınadı.
Trump'la Netanyahu'nun telefonlarına çıkmamak, teması kesmek, randevuları iptal etmek, anlaşmaları askıya almak gibi caydırıcı mesajlar, hak getire!
Oysa...
Bay Kemal'den önce, 1980'de İsrail Parlamentosu, Kudüs’ü ‘ebedi ve bölünmez’ başkent ilan ettiğinde böyle miydi!
Başbakan Demirel, tepki olarak Kudüs Başkansolosluğumuzu kapatmıştı. 12 Eylül darbesi oldu, askerî yönetim de açmadı. Özal dönemi boyunca, ta 1992'ye kadar kapalı tutuldu.
Neyse ki 14 Mayıs geliyor. Bay Kemal'e dersini, sandıkta vermeye hazırsınızdır sanırım.
DIŞ GÜÇLER FİKİR DEĞİŞTİRMİŞ DESENİZE
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremde yardımımıza koşan ülkelere defalarca teşekkür etti. Başta da ABD geliyordu.
Diz çökelim, enkaz altından çıkamayalım, ayağa kalkamayalım, ezanlarımız sussun ve bayraklarımız insin, Türkiye Yüzyılı başlamasın istememişlerdi.
Fakat...
Ezanlarımızı kendileri okutup bayrağımızı dalgalandırarak bizimle dayanışmaya girenler, çabuk pişman oldu galiba.
Destek için aralarında para toplayan, yüzyılımız başlasın diye MB rezervlerimize katkıda bulunan o dış güçler, meğer fikir mi değiştirmiş ne yine.
Baksanıza; Erdoğan, Bağcılar Ülkü Ocaklarında ABD Büyükelçisine postayı koydu, kapısını kapattı.
Cumhurbaşkanı dururken kafasızlık edip Bay Kemal'le görüşmüş! Bizim sefirler, ABD'de iktidardan başkasıyla görüşüyor mu sanki hiç!
Hadsiz, zılgıtı yedikten sonra da akıllanmamış ki davet edildiği halde AK Parti iftarına katılmadı.
İşini nasıl yapacağını, diplomasiyi filan bu yaşına kadar öğrenemediğinden değildir, hinliğindendir muhakkak.
İktidar medyasının zeka küpleri, hemen çözdü. Emperyalist dış güçler, 14 Mayıs'ta seçimi kaybederlerse Türkiye'yi karıştırma ve diz çöktürme planları yapmaya tekrar başlamış.
Kaçar mı zehir hafiyelerden!
