Ekonomi mi çocuk yaptırmıyor LGBT mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, doğum oranlarını artırmak için yeni uygulamaları devreye alacaklarını açıklamıştı.

Çünkü TÜİK'in 2023 doğum istatistikleri endişe vericiydi. Doğurganlık hızımız, yenilenme eşiğinin altına inmişti.

Bu, Türkiye açısından varoluşsal bir tehdit, bir felaketti.

Çok farklı alanlarda ailelerimiz, ciddi sıkıntılarla yüzleşiyordu.

Ve azalan doğum oranları, ülkemizde de alarm veriyordu.

Ne zamandı, hatırlıyor musunuz? Bir yıl önce, 2024'ün ilk yarısında.

Mayıs sonu ve haziran başındaki iki bakanlar toplantısından sonra dile getirmişti. 3 çocuk konusundaki haklılıklarının ortaya çıktığını da eklemişti.

Yeni yıldaki ilk bakanlar toplantısından sonra da Cumhurbaşkanı, aynı mesajları tekrarladı ve 2025'i Aile Yılı ilan ettiklerini açıkladı.

Fakat aynı bağlamda, aile yapımıza tehdit olarak bu kez LGBT'yi gösterdi. Nüfus artışımızın durmasına o sebepmiş gibi.

Şöyle dedi:

"Küresel şer odaklarının teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikaları herkesin malumudur. LGBT meselesi, bugün ailenin varlığına yönelik en ciddi tehditlerin başında gelmektedir."

Nüfusumuzun azalmaya başlama tehlikesiyle ilgili tespitleri, o gün de haklıydı, bugün de. Varoluşsal tehdit ve alarm verici. Ama nedeniyle ilgili tespiti için aynı şeyi söyleyemem.

"Ne kadar teşvik o kadar çocuk" başlığıyla 6 ay önce yazmıştım, buyurun tekrar okuyalım:

Yeni evlenenler, kuru siparişle hemen 3 çocuk yapmıyormuş. İstatistikler, onu da gösterdi.

İcraya düşen kredi kartı sahipleri, yüzde 90 artmış. Neredeyse ikiye katlanmış. Halkın, enflasyona ezdirilmemiş hâli bu. Ya bir de ezdirilseydi!

TÜİK tüketim verilerine göre enflasyona en çok katkı, en üstteki yüzde 20'lik gelir grubundan. Harcayacak para onlarda, enflasyondaki payları da o yüzden daha yüksek.

Fakat enflasyonu düşürmek için memurun, emeklinin, asgari ücretlinin parası kesiliyor. Maaşlarına zam yapılırsa harcamalarını kısmaz, enflasyonu artırırlarmış.

En alttakiler, enflasyonun mağduru değil de sorumlusu sanki.

Hâl böyleyken ay sonunu çıkarmakta, yalnız başına geçinip kendine bakmakta zorlanan vatandaşlar, hangi cesaretle evlenmeye kalkacak, üste bir de çocuk doğurmayı göze alacak!

NE KADAR TEŞVİK O KADAR ÇOCUK

Doğurmaya teşvik, elbette maddi destekle olur, lâfla olmayacağı ortada.

Bir dostum da mama fiyatlarını yazıp şunu hatırlatıyor:

Ailelere tek seferlik doğum yardımı veriliyor, 2015'te başladı. Ama 9 yıldır rakam aynı, enflasyon zammı görmedi. Birinci çocuk için 300, ikinci çocuk için 400, üçüncü çocuk için ise 600 lira.

Yeni doğan bebeğin 3 günlük mamasını ya karşılar ya karşılamaz.

Bahsettiğim dostum, doğum teşviki veren diğer örneklerle de Türkiye'yi karşılaştırıyor. Taradığı kaynakları gönderdi bana. Almanya'da 200, Yunanistan'da 2 bin 400 avrodan başlıyormuş aynı rakam. Rusya'da bile 2025'te 15 bin dolarlara yükseltmeyi planlıyorlar.

Kısacası durumumuz parlak, işimiz Almanya'dan güzel değil. Şuna geliyor; ne kadar teşvik, o kadar çocuk.

Aileyi ve nüfus artışımızı ayakta tutmak istiyorsanız öncelikli tehdit, LGBT değil toplumu yoksullaştıran yanlış ekonomi yönetimi. Onunla mücadeleden başlayacaksınız.

EMEKLİ 2024'TE NE YAŞADI Kİ 2025'TE AİLE YAŞASIN

Geçen sene başında emekliye, geçinebileceği bir maaş yerine Emekliler Yılı verilmişti.

"Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları"na 2024, komple armağandı. Fedâ olsun, baştan sona tüm sene onlarındı.

İndirimli sinemadan ucuz tren biletine, KYK yurtlarında bedava tatilden sosyal tesislerde indirimli konaklamaya kadar... Bütün imkânlar, yıl boyunca emeklilerin ayakları altına serildi.

Bu ikramların maaşın yerini tuttuğu, emeklinin çok hoşuna gidip hatta yüzünü güldürdüğü sanılıyor olmalı ki... 2025'te de ailelere, geçinebilecekleri gelirler yerine Aile Yılı hediye edildi.

Yıl boyunca kapsamlı etkinlikler yapılacakmış.

Emekli ne hayrını gördü ki aile görsün, demeyin. Gelsin indirimli sinemalar, gitsin ucuz tren biletleri, PTT kargoları. Aileler yaşadı.

YORUMLAR (94)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
94 Yorum