Orucun yanlışlıkla bozulmasının bir cezası olmadığı gibi oruç tutmayan ya da bilerek orucunu bozanlara da bir ceza verilmemektedir. Oruç farz ibadetler arasında yer aldığı için bilerek tutmayan kişiler Allah'ın emrine karşı geldikleri için haram işlemiş olurlar. Bu yüzden oruç tutmamak haramdır.
Oruç tutan kişiler bilinçli olarak oruçlarını bozduklarında hiç ara vermeden altmış gün oruç tutmak zorundalardır. Bunu yapamayanların ise ya bir köleyi azat etmesi ya da altmış fakirin karnını doyurması gerekiyor.
İSLAM'DA KASTEN ORUÇ BOZMANIN CEZASI
Kur'an-ı Kerim'in temel şartı her zaman eşit olmaktır. Bu yüzden bilinçli olarak orucunu bozanların altmış gün aralıksız olarak oruç tutması ya da altmış fakirin karnını doyurması gerekiyor.

Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre bilinçli oruç bozmakla ilgili şu hikaye anlatılmaktadır; Bir köylü, Ramazan ayında oruç tuttuğu sırada eşi ile beraber olur ve orucunu bozar. Bu durumda Peygamber Efendimiz (sav) işlediği günahına karşılık olarak kefareti olup olmadığını sorar. Köle azat edecek güç, art arda 60 gün oruç ya da fakirin karnını doyurma konusunda sorduğu bütün soruya köylü hayır yapamam gücüm yok diye cevap vermiştir. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (sav) köylüye bir sepet dolusu hurma verir. Köylü, Mekke civarında kendisinden daha fakir birisi olmadığını anlatınca Efendimiz (sav) bu hurmaları ailesine götürmelerini ve beraber yemelerini söyleyerek Allah affetsin demiştir. Bu rivayete göre Dârekutnî el-‘İlel’de, Zührî’ bu konuda Feth süresi 4/168. Ayette denildiği gibi orucun kefareti farz olmayıp sünnet hükmünde olmaktadır.
