“Suni döviz talebi”ni patlatan ajanlar (!)
Ekonomimize sonbaharda başlayacak bir saldırı hazırlığı tespit edilmişti.
İnanmazsanız, Sabah Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu'nun 28 Temmuz'da yazdıklarına bakın. Başlığı, "Su uyur, piyasadaki ajanlar uyumaz"dı.
Dolar aldı başını gidiyor, avro zaptedilemiyor. Demek ki haber doğru.
Fakat pusuya yatmış bekleyen ajanların senaryoları, sonbahara ayarlıydı. Acaba niye öne çektiler, ne oldu da erkene aldılar?
Anadolu Ajansı, TL'ye saldırının nereden geldiğini henüz duyurmadı. A Haber de bunu teyit etmedi.
Geçen seferki "Londra merkezli bir saldırı" idi.
Ama Müderrisoğlu, Londra'daki 'tefeci lobisi'nin elini kolunu kestiğimizi, o yüzden para istemek için Londra kapılarına gitmemizde bir sakınca kalmadığını belirtmişti.
Liramıza operasyonu bu sefer kim çekiyor öyleyse? Londra değilse nere merkezli olabilir?
Doları 7 liranın altında tutmak için, piyasaya milyar dolarlar pompalandı. Yine de kontrolden çıktı, tutulamıyor.
Avro 8 buçuğu aştı. Psikolojik eşik meşik bırakmadı ekonomik tetikçiler. Delik deşik, kalbura çevirdiler.
Allah'tan dış kaynaklı bir atak hazırlığı önceden tespit edildi de içimiz rahat. Nedenini biliyoruz.
Bir operasyonla karşıya karşıya olmasak ekonomi yönetiminin nerede yanlış yaptığını sorgulayacaktık. Baştan uyarıldığımız için gerek kalmadı.
Ne de olsa bu kur rakamları suni. Dolar, yapay olarak 7'nin üstüne çıktı. Hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor.
Ajan spekülatörlerin bize bir oyunu bu. Manipülatif olduğu için de saldırıyı püskürtmeye lüzum bile yok. Kendi haline bırakın.
Kendileri çalıp kendileri kurla oynasın. Klasik taktiğe devam. Yok sayın, 'hiç olmamış gibi'. Yorulunca kendiliğinden biter nasılsa operasyon.
BEYRUT'TA DÜĞMEYE Mİ BASILMIŞ?
Lübnan yönetimi, Beyrut’taki patlamanın sorumluluğunu üstleniyor. Öfkeye, isyana hedef olmayı göze alarak, ihmal ve kaza diye açıklıyor. Kötü yönetim kusuru yani.
Suçu iç veya dış düşmana atsalar, belki siyaseten sıyrılıp kendilerini kurtarabilirlerdi.
Kusurlarını; IŞİD terörü, MOSSAD saldırısı, Hizbullah sabotajı gibi teorilerle örtmeye çalışabilirlerdi.
Halkın haklı öfke ve tepkisini göğüslemeyi seçiyor da komplo teorilerine saklanmayı denemiyorlar, hayret!
Halbuki bizde, sorumluluğu Lübnan yönetiminin üstünden atmak için hala direnenler var.
Kimi, altından IŞİD’i çıkarmak istiyor. Kimi, Hizbullah’a yıkmayı zorluyor. Kimiyse olağan şüpheli İsrail’in parmağı olduğunda ısrarcı.
Yeter ki kaza, ihmal sonucu gibi anlaşılmasın.
Her ihtimal akıllarına yatıyor da kötü yönetim ihtimalini kabullenmek zor geliyor.
O zaman, ekonomik çöküş ve sefaletin altında da kötü yönetim aramak akla gelir diye mi?
Lübnan lirasını yutan şeyin, yolsuzluk ve yanlış para politikaları değil de...Üç farklı kur rejimi uygulatan sihirli reçeteler, mucize çözümler, deli tasarımlar, çılgın projeler değil de...Üç başlı bir ejder olduğu mavalları sorgulanmasın diye mi?
Ekonomik krizlere, düşman saldırısının yol açtığı anlatısı sarsılmasın diye mi?
Başa gelen kötülükleri komployla, gün yüzü göstermeyen dış güçlerle, hatta kara talihle açıklama kurgusu bir yerde bozulursa...Ardı arkası kesilmez, çorap gibi sökülür korkusundan mı?
Gördüğünüze inanmamaya dayanıyor komplocu dünya görüşü. Onu çürütmeme gayreti, neler söyletmiyor ki...
Görüntü aldatıcıymış, derin operasyon izleri varmış, Tel Aviv Belediyesine Lübnan bayrağı yansıtılması göz boyaması değil miymiş, hem Hariri suikasti davası bugünlerde Hizbullah’ın mahkumiyetiyle sonuçlanacakken tesadüf müymüş, zamanlama ne kadar da manidarmış, Macron da bekliyor gibi hemen Beyrut’a koşmuş, aslında ABD’ye yarayacakmış, yok IŞİD kazançlı çıkacakmış, Beyrut’ta düğmeye basılmış ama asıl hedef Türkiye’ymiş, dolar saldırısına denk gelmesi rastlantı olabilir miymiş filan. R
Rakip ya da düşman güçlerin hepsinin, aynı anda Beyrut’un yarısını yok etmekte çıkarı olduğuna bizi ikna edecekler.
Basit bir gerçekle yüzleşmemek uğruna, akla ve mantığa meydan okuyorlar.
Mesele Lübnan yönetimini infialden korumak değil, siz hala anlamadınız mı?