İstanbul'da vatandaşlara seslenen İçişleri Bakanı Soylu, kente PKK'nın sızmasına izin verilemeyeceğini belirterek "Benim görevim onların İstanbul'a sızmasını engellemektir" dedi. Suriyelilerin kamu düzenini altüst etmelerine müsaade etmeyeceklerini de ifade eden Soylu "Burayı kaçak göçmen merkezi yaptırmayız. Bu kadar basit. Herkes bizim kurallarımıza uymak zorundadır. Bundan sonra arkadaşlarıma talimat verdim" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Yeşilköy Sahil'de vatandaşlarla buluştu. Soylu, selamlaştığı vatandaşlarla sohbet etti.
Türkiye'nin artık terörle mücadelesinin maliyetlenmesini, insan ve zaman kaybetmesini, ülkenin bir bölgesinin sürekli terörle meşgul edilmesini istemediklerini belirten Soylu, "Türkiye'nin topyekun kalkınmasını ve gelişmesini engelleyebilecek, Türkiye'yi sürekli terörle ikiz bir şekilde gösterebilecek bir dili istemiyoruz." ifadesini kullandı.
Son iki yıldır ABD'nin Türkiye'nin üzerine ekonomik açıdan da çok sık şekilde geldiğine değinen Soylu, "Biz ne yaptık? Bir yerde para mı batırdık? Türkiye olarak bir yere para yatırdık da batağa mı girdi? Ne yaptık? Bir yerden kredi borcu alıp da faiz sarmalına girip çok büyük bir kayba mı uğradık? Hayır, tam tersi." dedi. Soylu, Türkiye'nin daha önce olduğu gibi kimseye haraç vermeyeceği değerlendirmesinde bulundu.
"BİZ AMERİKA İLE BU MÜCADELEYİ YAPIYORUZ"
Türkiye'nin terörle etkin şekilde mücadele verdiğini aktaran Soylu, şöyle devam etti: "PKK denilen terör örgütünü kimin desteklediğini zannediyorsunuz? Amerika, ben söylüyorum. Bu ülkenin içişleri bakanıyım, ne riskse tamamını alıyorum ve söylüyorum. Bunu da bugün burada söylüyor değilim yani. Hava akademisini kuran onlar, sağlık akademisini kuran onlar, lojistiğini sağlayan onlar, en yeni ve son teknoloji ürünleri onlara gönderenler onlar, moral veren onlar, akıl veren onlar, strateji üretenler onlar. Siz zannetmeyin zihinlerini, örümcek kafalarını bir mağaranın içerisinde kaybetmişlerle bir stratejik bir mücadele yapıyoruz, hayır. Biz okyanus ötesindeki Amerika ile bu mücadeleyi yapıyoruz, biz neyle mücadele yaptığımızı biliyoruz. Kimse kusura bakmasın."
Bakan Soylu, İstanbul'a PKK'nın sızmasına tahammül gösterilemeyeceğini ve izin verilemeyeceğini ifade ederken, "Benim görevim onların İstanbul'a sızmasını engellemektir." dedi.
Soylu, Ordu Valisi Seddar Yavuz'a hakaret ettiği öne sürülen CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'na tepki gösterdi.
"BİR TEK KÖR KURUŞ, MAAŞ VERMİYORUZ"
Suriyelilerin yüzde 65'inin Misakımilli sınırları içerisinden Türkiye'ye geldiğine işaret eden Soylu, 2011 yılından bugüne Suriye'de bir milyon insanın şehit olduğunu ifade etti. Soylu, Suriyelilere maaş verildiği iddialarına, "Bir tek kör kuruş, maaş falan vermiyoruz. Bunların hepsi dedikodu. Hep aynı zihniyetin ürünleridir." yanıtını verdi.
Soylu, Türkiye'nin Avrupa'ya gitmek isteyenlerin göç yolu olduğunun altını çizerken, şu ifadeleri kullandı: "Bir taraftan Afganistan, Pakistan bir taraftan Suriye, bir taraftan Afrika. Biz dün iki bot yakaladık. Büyük mücadele ediyoruz. Ege'ye giderken iki bot yakaladık. Ne Suriyeli var ne Iraklı var ne Afgan var ne de Pakistanlı var. Sierra Leone'den Gine'ye, Mali'ye kadar bizim burası bir göç yolu. Sadece kuşlar buradan göç yoluyla geçmiyor. Avrupa'ya geçebilmek için bir göç yolu. Herkes bu yolu kullanıyor ve netice itibarıyla 2 milyon Afgan şu anda İran'da duruyor, sınırlarımızın hemen ötesinde. Onlar Avrupa'ya gidebilmek için çaba sarf ediyorlar. Orada ekonomik krizler var. Amerika oranın da affedersiniz içine etti. Afganistan'ın da Pakistan'ın da... Yapmadığı kalmadı. Nereye gitse filin züccaciye dükkanına girdiği gibi yapıyor."
"KAMU DÜZENİNİ BOZMALARINA MÜSAADE EDİLMEYECEK"
Suriyelilerin Türkiye'ye tecavüzden kaçıp geldiklerini belirten Soylu, "Biz 402 yıl bunlarla aynı sancak altında birlikte yaşadık. Üç kuruş para bulduk diye sırtımızı mı dönecektik. Biz 15 Temmuz'da nasıl kurtulduğumuzu zannediyoruz? Biz nasıl kurtulduk? Kim ne derse desin, 450 bin çocukları doğdu bu ülkede. Allah o 450 bin çocuğun hayrına 15 Temmuz'da şu hainlere ezdirmedi. Ben onu bilirim. Cumhurbaşkanımızın gönlüne feraseti de cesareti de, milletimizin gönlüne feraseti de cesareti de sokan Allah'tır, ben onu bilirim." dedi.
Soylu, Suriyelilerin kamu düzenini altüst etmelerine müsaade etmeyeceklerini vurguladı. İstanbul'da uyuşturucu verilerini açıklayan Soylu, "Uyuşturucuda İstanbul'da yüzde 70 civarında bir problemi ortadan kaldırdık. Yüzde 30'umuz kaldı. Şimdi rehabilitasyon merkezleri de yapıyoruz. Benim işim değil ama rehabilitasyon merkezleri de yapılıyor. Bunlarla ilgili çok daha önemli adımlar atacağız ama şunu söyleyeyim, Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonlarını yaptık. Sadece yurt içi değil, yurt dışı operasyonlarını yaptık. Şu anda geçen yılların kat be kat üstündeyiz uyuşturucuyla mücadelede." diye konuştu.
Bakan Soylu, 2016'da 920, 2017'de 941 kişinin uyuşturucudan hayatını kaybettiğini hatırlatarak, geçen yıl sayının 581'e düştüğünü söyledi.
İSTANBUL'DAN 50 BİN KİŞİ SINIR DIŞI EDİLECEK
Geçen yıl İstanbul'dan 4 bin 500 kişinin yurt dışına geri gönderildiğini açıklayan Soylu, "Şu ana kadar gönderdiğimiz kişi sayısı 13 bin, yıl sonu itibarıyla bu yıl İstanbul'dan 50 bin göndereceğiz. Yani 50 bin düzensiz kaçak göçmeni... Burayı kaçak göçmen merkezi yaptırmayız. Bu kadar basit. Bir şey daha söyleyeyim. Herkes bizim kurallarımıza uymak zorundadır. Kim nereden gelirse gelsin, ne ortaya konulursa konulsun. Bizim kamu düzenimizi bozmaya kimseye müsaade etmeyiz. Dükkanlarda kimseyi yatırmayız. Bundan sonra arkadaşlarıma talimat verdim." şeklinde konuştu.
İnsanlıktan vazgeçmeyeceklerine ve kötülük yapmayacaklarına dikkati çeken Soylu, göçmenlere yönelik uyum toplantıları düzenlediklerini anımsattı.
"KİLİS'İN BÜTÜ TABELALARINI DEĞİŞTİRTTİM"
Soylu, "Kilis'in bütün tabelalarını değiştirttim. Suriye yazılı tabelalar vardı, hepsini değiştirdim. Türkçe, altına da çok ufak bir bantla beraber Arapça yazabilirsiniz. Kuralı biz koyacağız. Biz birilerinin koyduğu kurala uymayız. Biz devletiz, bunu yapmak konusunda da hukukumuzu, kuralımızı, kendimizi ortaya koyarız." açıklamasını yaptı.
Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Suriyeli kardeşlerimize biz ev sahipliği yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Bana 6 süre verin, bunu tüm İstanbul'a söylüyorum. Sultangazi'sinden Fatih'ine kadar, Bakırköy'ünden Bağcılar'ına, Güngören'ine kadar, bana 6 ay süre verin, 6 ay sonra buradaki düzenin yüzde 100'e yakın bir oranda herkes tarafından sağlandığını herkes görecektir. Bu kadar açık ve net söylüyorum. Tüm İstanbul'dan 6 ay süre istiyorum.
"6 AY DAHA DİŞİNİZİ SIKIN"
Bize itimat edin. Sadece 6 ay biraz dişinizi sıkın, onlar da bizim kardeşlerimiz. Onlara da çekidüzen vermeyi bir vesileyle burada düzensiz olarak bulunan göçmenleri de geri göndermeyi, çok net bir şekilde düzensiz, kaçak olarak bulunanları geri göndermeyi de biz kendi üzerimize alıyoruz ama biz bize bir sınav olarak verilen bu kardeşlerimize haksızlık yapmayalım. Onların da kamu düzenini bozmalarına bir şekilde izin vermeyelim. O da bizim işimiz, bizim görevimiz. Eksiklik varsa da bizim üzerimize yayın ama 6 ay içerisinde Allah nasip ederse bu düzeni hep beraber ortaya koyacağız."
İSTANBUL/AA
