İYİ Parti lideri Akşener'in TBMM'deki grup toplantısını, İstanbul’da Kadıköy ve Beşiktaş meydanları ile Bursa’da Kent Meydanı'na barkovizyonlar kurarak yayınlamak isteyen partililer korona bahane edilerek polis tarafından engellendi.
Meral Akşener’in TBMM’de yaptığı grup toplantısını İstanbul’da Beşiktaş ve Kadıköy, Bursa da ise kent meydanında vatandaşlara canlı izletmek isteyen İYİ Partililer polis engeliyle karşılaştı. Barkovizyonların kurulmasına izin verilmedi. Kaymakamlıktan izin alındığını vurgulayan İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu ise “Meydanlarda vatandaşa çay atarak binlerce kişiyle miting yapan bir parti liderine müsaade ediliyor. Biz genel başkanımızın milletin meclisinden yaptığı konuşmayı bir ekrandan dinletemiyoruz” sözleriyle tepki gösterdi. Kavuncu, her salı günü girişimlerinin devam edeceğini de söyledi.
AKŞENER’İN KONUŞMASI POLİS ENGELİNE TAKILDI
Akşener’in TBMM’deki grup toplantısını, İstanbul’da Kadıköy ve Beşiktaş meydanları ile Bursa’da Kent Meydanı’na barkovizyonlar kurarak yayınlamak isteyen partililer polis engeliyle karşılaştı. İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu’nun da Beşiktaş’ta katıldığı etkinliklere pandemi gerekçesiyle izin verilmedi. Bunun üzerine İYİ Partililer, telefonlarından, bilgisayarlarından ve Kavuncu’nun aracından grup toplantısını dinledi. Kaymakamlıktan izin alındığını söyleyen Kavuncu “Meydanlarda vatandaşlara çay atarak binlerce kişiyle miting yapan parti liderine müsaade ediliyor, biz buradan bir ekrandan Genel Başkanımızın, Milletin Meclisi’nden yaptığı konuşmayı milletimize dinletemiyoruz. Bunu kınıyor, protesto ediyoruz. İnatla her salı Genel Başkanımızın sesini millete duyurmaya çalışacağız. Demokrasilerde çareler tükenmez” dedi. Akşener de konuya ilişkin şunları söyledi: “İstanbul ve Bursa İl başkanlıklarımız, bu hafta büyük bir işe imza attılar. İktidara, “medya sizinse, meydanlar bizim” dediler. Eminim, Ramazan Başkanım konuşurken TRT yayınımızı kesmiştir. Biz vekiliz asıl sizsiniz, benim konuşmamı kes ama Ramazan Başkanımın konuşmasını kesmeye hakkın yok. Millet orada, bu kürsünün sahibi millet.”
MUHALEFET ERDOĞAN’IN “MÜMİNİN GÖREVİ YOKLUKLA SABRETMEK” SÖZLERİNE İŞARET ETTİ
KILIÇDAROĞLU: BEYEFENDİ SEN NEREDE SABREDİYORSUN | AKŞENER: SABIR TAŞININ ALTINDA KALACAKSIN
Muhalefet liderleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Müminin görevi varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir” sözleri üzerinden iktidarı eleştirdi. Kılıçdaroğlu “Beyefendi sen nerede sabır gösteriyorsun? Yazlık, kışlık, uçan sarayların var. Bütün bunların yükünü senin sabredin dediğin vatandaş çekiyor” ifadelerini kullandı. Akşener ise “Ya aklına başına alacaksın ya da ilk sandıkta çatlayan sabır taşının altında kalacaksın söylemedi deme bunu böyle bilesin” diye konuştu. Davutoğlu da “Halka ‘sabret’ diye vaaz etmeyi bırakın da gerekeni yapın” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Müminin görevi varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir” sözlerini eleştirdi. Akşener “Millet sen sefa içinde yüzeceksin diye yokluğa sabretmekten artık bıktı, eşin dostun lüks içinde yüzerken borç batağında boğulan esnaf artık bıktı. Yeğenler, damatlar gelinler kuzenler ballı maaş alırken işsizliğe mahkum ettiğin gençler artık bıktı. Millet sabrının sonuna geldi artık Erdoğan. Ya aklına başına alacaksın ya da ilk sandıkta çatlayan sabır taşının altında kalacaksın söylemedi deme bunu böyle bilesin” diye konuştu. Akşener, Erdoğan’ın ‘israfa, lükse, şatafata alıştığını’ savunarak, şunları söyledi: “Çarşıda, pazarda, mutfakta yangın var. Bütün hedefleri aşağı çektiler, ama hala uçuyoruz diyerek pembe tablolar çiziyorlar. Ancak görüyoruz ki damadının pembe tablolarına artık sayın Erdoğan da inanmıyor. Eskiden milletin gözünün içine baka baka ‘Zenginiz, uçuyoruz, ekonomik kriz yok’ diyebiliyordu. Şimdi ‘Sabır’ diyor. Erdoğan, millete ‘Sabret’ diyeceğine sen önce git 500 milyon dolarlık uçağını satıp Saray’ın fantastik harcamalarını kıs.” Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki anlaşma da Akşener’in gündemindeydi. İYİ Parti lideri “Rus Dışişleri Bakanı, büyük abi edasıyla ateşkesi ilan etti. Kardeşimizin vurulduğu bir savaşla ilgili masa bizim için armeselesidir. Türkiye, o masalarda kardeşinin yanı başında oturmalı” ifadelerini kullandı.
KEŞKE BENİ MAHKEMEYE VERSELER
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, faizi gündemine aldı. “Saray hükûmeti, tefeci hükûmetidir” diyen Kılıçdaroğlu “Keşke beni mahkemeye verseler, rakamları götürüp hâkimin önüne koyup söylesem” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu’nun konu başlıklarından biri de Bahçeli’nin Uygur Türkleri ile ilgili çağrısına verdiği yanıt oldu.
“Bahçeli yanıt vermiş. ‘CHP bize Uygur Türklüğü konusunda parmak sallayamaz.’ Kimseye parmak sallamak benim geleneğimde yok” diyen CHP lideri “Bahçeli bilsin Irak’ta Türkmenlere kim yardım yaptı biliyor musunuz? Biz yaptık. Ama reklamını yapmadık. Bir gidişimizde baktık çocukların ayakkabıları yok hepsine ayakkabı aldık. Suriye’deki Türkmenlere Arapça Mustafa Kemal’in nutkunu gönderen biziz. Sen ne diyorsun kardeşim. Eğer saray iktidarının bekçiliğine biri soyunursa bize bu konularda ders veremez” diye konuştu. Erdoğan’ın ‘sabır’ sözlerine işaret eden Kılıçdaroğlu “Beyefendi sen niye sabretmiyorsun? Bir hak talebinde bulunma diyor sana. Ben yönetiyorum şimdi sıra sen de sabredeceksin. Yoksullukla, açlıkla, işsizlikle sabredeceksin. Beyefendi peki sen nerede sabır gösteriyorsun? Yazlık, kışlık, uçan sarayların var. Bütün bunların yükünü senin sabredin dediğin vatandaş çekiyor. Boğazındaki lokmayı bile vergi diye alıyorsun. Vergiyi de onun için değil yandaşın için harcıyorsun. Allah kimseyi kibirli yapmasın” dedi.
AYM KARARINA UYMAMAK KAOSA YOL AÇAR
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM kararına rağmen milletvekilliği düşürülen Enis Berberoğlu’nun yeniden yargılanmasına yer olmadığına hükmetti. Kılıçdaroğlu’dan “Sarayın talimatının gereğini yapıyor. Hukukun kırıntısı kaldıysa biz de elimizden geleni yapacağız” tepkisi geldi. Meclis’ten konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Bir üst mahkemenin verdiği karara, bu anayasaya göre alt mahkeme ‘Ben bu karara uymayacağım.’ diyorsa, orada bir sorunumuz var, orada bir çürüme var. O çürümeye hepimizin müdahale etmesi lazım. AYM kararına uymamak kaosa sürekler. Belirli kurallar var buna herkes uymalı. Adaleti dağıtacak mahkeme adalet dağıtmıyorsa bir sıkıntı var demektir. Anayasa Mahkemesi bir karar veriyor, ancak ‘ben uymuyorum’ diyor. Alt mahkeme AYM kararına uymayacağım diyorsa orada bir sorun var. Hepimize düşen sorumluluk var. Niye balığı baştan kokutuyoruz? Adaleti dağıtacak mahkeme adalet dağıtmıyorsa orada bir sorunumuz var demektir. Peki kime gideceğiz o zaman? Benim milletvekili arkadaşlarımdan istihdamımdır, eleştirsek de kendi anayasamıza sahip çıkalım.”
SABRET VAAZINI BIRAKIN GEREKENI YAPIN
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, partisinin Kurucular Kurulu toplantısı öncesinde konuştu. Davutoğlu “Bahçeli erken seçimin olmayacağını söyledi. ‘Erken seçim yok’ demişse bilin ki erken seçim geliyordur” dedi. Bahçeli’nin ‘Serok Ahmet’ diyerek kendisini hedef almasına da tepki gösteren Davutoğlu “Milyonlarca insanın kullandığı bir dili, nasıl hakaret unsuru olarak kullanabilirsiniz? Bana hakaret etmenizi dahi affedebilir ama bu ülkenin vatandaşlarının bir kesiminin diline, örfüne hakaret etmenizi asla kabul etmeyiz” ifadelerini kullandı. Genç işsizliğin yüzde 30’u aştığını, pandemide vatandaşa 9 milyar TL verildiğini ancak bir şirkete tek kalemde 9.5 milyar TL vergi muafiyeti sağlandığını anımsatan Davutoğlu “Sabret dedikleri halk bunu sormaz mı? Dünya beşten büyüktür dedikten sonra ülkenizde 5 şirkete dayalı bir ekonomik sistem kurmayın. Halk ızdırab içindeyken, halka ‘Sabret’ diye vaaz etmeyi bırakın da gerekeni yapın”diye konuştu. Davutoğlu şöyle devam etti: “Meydanlarda idam ipleriyle dolaşan Bahçeli o tavrı şimdi niye sergilemez? Hangi pazarlıkları yaptınız? Öcalan’ın kardeşi televizyonlara çıkarılır, ses çıkarmaz. Öcalan’dan mektup getirilir, ses çıkarmaz. Doğu Türkistanlılara zulmedilir ses çıkarmaz. Ankara’da milliyetçilik taslamak kolaydır. Esas vatanperverlik her vatandaşı kucaklamak, yurt dışında da gönül coğrafyamıza sahip çıkmaktır. Şimdi sormak vaktidir Bahçeli’ye, niye masa Moskova’da kurulur, Aliyev yalnız bırakılır? Niye Türkiye masada yok?” dedi.