Tunceli’de yaşayan Okan Aydın, üniversite eğitimi tamamladıktan sonra KPSS’den istediği başarıya ulaşamayınca geleceğini kendi belirlemek istedi. Bu doğrultuda babasından kalan tekneyi yenileyerek bu işe atılan Aydın, yaptığı avcılıkla şimdi paranın belini kırıyor, köyünde üretip Avrupa ülkelerine yolluyor…
Tunceli’nin Çemişgezek ilçesine bağlı Kıraçlar köyü, Keban Barajı'nın su altında bıraktığı bölgelerden biri olmasına rağmen dikkat çekici bir ekonomik başarıya imza atıyor. Baraj gölü sayesinde köy sakinleri, balıkçılıkla birlikte dünyanın en kaliteli tatlı su kerevitlerinden biri olan su kereviti avcılığı ile geçimlerini sağlıyor. Gençler, bu ekonomik faaliyete katılarak ürettikleri kerevitleri Avrupa, Irak ve Rusya gibi pek çok ülkeye ihraç ediyor.
GENÇLERİN EKMEK KAPISI
Karadeniz Teknik Üniversitesi mezunu olan Okan Aydın da, KPSS'yi kazanamayınca köyüne döndü ve babasından kalan tekneyi yenileyerek su kereviti avcılığına başladı. Arkadaşı Sertaç Bulut ile birlikte, 20-100 metre derinliğe bıraktıkları ağlarla haftada yaklaşık 400 kilogram kerevit avladıklarını belirtiyor. Aydın, "Ağları sulara atıyoruz. Haftada iki gün şafakta gelip, kerevitleri topluyoruz. Topladıktan sonra kafeslerde muhafaza ediyoruz" dedi.
KİLOSU 200 LİRADAN SATILIYOR
Okan Aydın, avladıkları kerevitlerin müteahhide teslim edilerek canlı bir şekilde Isparta’ya gönderildiğini açıklıyor. "Kilosu bizden çıkış fiyatı 200 lira. Fiyat, farklı aşamalarda artıyor," diyen Aydın, bu süreçte ürettikleri ürünlerin yurt dışına ihraç edilmesinin gurur verici olduğunu vurguluyor. Hollanda ve Irak başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesine kerevit gönderiyorlar.
Aydın, köyde doğanın içinde çalışmanın kendisine keyif verdiğini ifade ediyor. "İl merkezine 140 kilometre mesafedeyiz. Pazara biraz uzağız ama bu koşullarda üretim yapabiliyoruz," diyor. Aydın, metropollerdeki zorluklardan uzak, doğal bir yaşam sürmenin avantajlarını yaşıyor. "Baktığımızda metropollerde insanlar büyük şehirlerde çile çekiyor. Doğal olan her şeyi tüketiyoruz. Balığı kendim burada tutup, yiyorum," şeklinde konuşuyor.