Türkiye’de şeker konusunda önemli gelişmeler oluyor. Ülke genelinde şeker fabrikaları kapılarını bir bir açıyor ve üretime başlıyor. NBŞ üretiminin çok yüksek olduğunu söyleyen kooperatifler, şeker pancarı üretiminin ocak sonlarına kadar süreceğini belirttiler.
ALİ YILDIRIM [Karar]
Türkiye’de şeker fabrikalarının kurulum aşaması Osmanlı dönemine kadar dayanıyor fakat, o zamanlarda düşünceden öteye gidemedi. Sonrasında cumhuriyet döneminde Mustafa Kemal Atatürk’ün de desteğiyle Alpullu Şeker Fabrikası kuruldu ve Türkiye ilk yerli şekeriyle tanıştı. Günümüze hepsi yetişemedi. Kimi fabrikalar kapandı, kimileri ise ürün oldukça açıldı. Verilen kotaları tutturamayan fabrikalar kapıları bir bir kitlendi. Son zamanlarda ise Alpullu’dan tutunda, Ağrı Şeker Fabrikası’na kadar bacalar tütmeye başladı. Alpullu Şeker Fabrikası son 4 yıldır üretim kapasitesi düşük olduğu gerekçesiyle kapandı. 1990’lı yıllarda yıllık 600 bin ton üretim yapılan tesisler, Trakyalı çiftçinin şeker pancarı üretimini bırakması nedeniyle 2014 yılından itibaren yapılan alımları işlenmek üzere diğer fabrikalara gönderdi. Üreticilerden alınan şeker pancarları, fabrikada üretim olmaması nedeniyle son 4 yıldır Susurluk ve Eskişehir’e yapılıyordu. Ağrı’nın tek sanayi kuruluşu olan Ağrı Şeker Fabrikası, Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresinin “Şeker Pancarı Üretiminin Artırılması Projesi” kapsamında çiftçilere sağlanan desteklerle 3 yıl aradan sonra tekrar faaliyete geçti. DAP İdaresi Başkanı Adnan Demir, fabrikanın kapalı kaldığı 3 yıl süre zarfında bir sürü insanın bölgeden göç ettiğini belirtti. Şeker fabrikalarının tekrardan hayata geçmesinden memnun olduklarını söyleyen kooperatifler, bunun bir devamlılığının olması gerektiğini vurguladı. Türkiye’de sadece 15 gün ve 1 hafta çalışan şeker fabrikalarının olduğu dile getirilerek aslında bir açılımın söz konusu olmadığı eklendi. Öte yandan birçok üreticide şeker pancarının üretimine göre fabrikaların kapılarını açtığını minimum bir fabrikanın 50 gün açık olduğunu ilettiler. Bazı üretim tesislerinin 6 aydan bile fazla açık olduğunu ekleyen üreticiler, boşta kalınan zamanlarda ise makinelerin bakımı işçilerin yıllık tatili gibi zamanların kullanıldığının bilgisini verdiler. Hal böyle olunca bu kadar kısa süre çalışan fabrikada bir usta veya işçi kendisinde bir gelecek göremiyor ve göç etmek durumunda kalıyor. Nişasta bazlı şeker (NBŞ) tüketiminin çok yüksek olduğunu ifade eden Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, NBŞ’nin şeker için bir alternatif değil üretime rakip olduğunu anlattı. Akay sözlerine şöyle devam etti: “Bu sene özellikle şeker sektöründe Türkiye’de önemli gelişmeler var. Üretim anlamında önemli artışlar var. Bu sadece Kayseri’ye özgü değil Türkiye’nin genelinde bu durum söz konusu geçen seneye göre daha fazla bir üretim gerçekleşiyor. Biz şu anda kampanyanın ortasına geldik. Ocak ayına taşacak bir kampanya süreci yaşanıyor. 400 bin ton şeker üretimi bekliyoruz. Bu Türkiye’deki toplam şeker üretiminin aşağı yukarı %16 sına tekabül edecek bir rakamı ifade ediyor.”
KOTASIZLIK DURUMU VAR
Şeker Kurulu olmadığı için fiili bir kotasızlık durumu yaşandığını aktaran, Hüseyin Akay, “Bu doğru bir süreç değil. Belirsizlik bu şekilde devam edecek olursa gelecek yıl şeker sektöründe önemli sıkıntılar yaşanabilir” dedi. Akay şöyle devam etti: “Bu pancar şekerinden şeker üreten şeker fabrikaların dışında alternatif olarak üretilmeye çalışan şekerin üretimine ve satışına avantaj sağladı. Aşağı yukarı 200 bin çiftçi ailesi bu sektörden kazanç sağlıyor. 25-30 bin çalışanı var. Aşağı yukarı 3,50 milyar dolarlık bir hacme sahiptir. Dolayısıyla bunun risk edilmesi, sorunla karşı karşıya bırakılması doğru değil. Nişasta bazlı şekere avantaj sağlanacak bir durumun orta çıkması bu sonuçları ortaya çıkartmaya başladı.”
KURUL YOK DENETİMSİZLİK TAVAN
Şu anda nişasta bazlı şeker kullanımı yüzde 95’ler seviyesine çıktığını söyleyen Hüseyin Akay, “Nişasta bazlı şekerlerde ucuz ve piyasada daha etkin olduğundan Kayseri organizeden örnek vermek gerekirse burada meyve suyu üreticilerinin çoğu nişasta bazlı şeker (NBŞ) kullanıyor” dedi. Akay, Şeker kurulunun atanamamasından dolayı kota harici NBŞ üretimi yapıldığını belirterek, sektördeki denetimsizliğin üst seviyeye tırmandığını ekledi. Akay, “Bilindiği üzere sektör Şeker Kurumu tarafından yönetiliyordu. Şeker Kurumu Türkiye'de şeker sektöründe kotaları varıncaya kadar hem sektörü düzenleme hem de denetleme konusunda faaliyet yürütüyor idi ama bir senedir şeker kuruluna atama yapılmadı. Bu denetimsizlik işinden NBŞ üreten firmalar kota harici de üretim yapmak suretiyle yararlanmaya başladılar” diye konuştu.
NBŞ YÜZÜNDEN NORMAL ŞEKER SATILMIYOR
“Bizim elimizde şu anda üretimdeki şekerimizin yüzde 2,5’i ancak satılıyor. Sektörde büyük bir boşluk var. Bu da NBŞ kullanımına neden oluyor. Bunlarda yüksek yoğunlukta tatlandırıcılar kullanılıyor. Bu yüzdende normal şeker satılmıyor” diyen Hüseyin Akay, konun aslında 200 bin çiftçiyi kapsadığını ekledi. 25 tane şeker fabrikasının 2 tane fabrikanın ürettiğine bedel olduğunu belirten Akay, “Bizde özelleştirmeden tarafız fakat, özelleştirmede fabrikaların değil kotaların özelleştirilmesini istiyoruz. Biz şeker pancarı tarımının stratejik bir ürün olmasını istiyoruz. Malumunuz şeker pancarı Türkiye’de 3 yılda bir ekilebiliyor. Diğer yıllarda da çiftçilerin ektiği ürünlerde de sözleşme yapabilmek için yem bitkileri sözleşmelerini başlattık. Yani bu yıl şeker pancarı ekmiş ise gelecek yıl mısır eksin. Bu sayede insanlar köylerden göçmesinler. Bu yönde köye dönüş adı altıda çalışmalarımız var” açıklamasında bulundu.