Nereden nereye?

2002 yılında Türkiye’de kişi başına Gayrı Safi Yurt İçi Hasıla, yani kişi başına gelir 3 bin 660 dolardı. 18 yıllık AK Parti iktidarının sonunda bugün aynı rakam 9 bin 42 dolara yükselmiştir. Bu açıdan bakıldığında “Nereden nereye” diyerek ekonominin yükselişini örneklendirenler haklıdır. Sokaktaki insanın geliri 18 yılda 2,5 kat artmıştır. Bu kıyaslamayı 2013 yılında yapsaydık tam 3,5 kat arttı diyecektik, çünkü o yıl kişi başına düşen gelir 12 bin 500 doların üzerindeydi. Yani geride kalan 7 seneye göre de bir başka “Nereden nereye”miz var ve herkes 3 bin 500 dolara yakın para kaybetmiştir.

Asıl kıyaslama ise başka örneklerde.

2002 yılında, bizim ligimizde veya daha aşağıda olan ülkelere bakalım. Bakalım da dünya nereden nereye gelmiş; biz o ligde nerede bulunuyoruz görelim.

Polonya 2002’de 5 bin 197, 2019’da 15 bin 995 dolarda. Arjantin 2 bin 593’ten 10 bin dolara, Romanya 2 bin 120’den 12 bin 920’ye, Bulgaristan 2 bin 93’ten 9 bin 738’e, Rusya 2 bin 378’den 11 bin 585’e, Letonya 4 bin 125’ten 17 bin 836’ya yükselmiş bulunuyor. Benzeri örnekler; yani 18 yılda milli gelirini 3, 4 hatta 5 kat artıran ekonomilerin sayısı oldukça fazla. Savaştan çıkan, Bosna Hersek ve Sırbistan bile başardı bunu.

Herkes büyürken bizim de büyümemiz ekonomideki başarının değerini azaltmaz elbette. Tersi de olabilirdi. Şu veya bu sebeplerle dünya liginde gerilemeye devam edebilirdik. Nitekim, 2013’e göre en çok kişi başına gelir kaybeden ülkelerin başında geliyoruz. Yani, iyi yönetirken kazandığımız gibi, kötü yönetirken kaybediyoruz. Bilindiği gibi ikibinli yılların başında dünyada sıradışı bir para bolluğu vardı ve Türkiye de tek başına iktidarın istikrarlı ve rasyonel yönetimi sayesinde bu fırsatı akıllıca değerlendirerek vatandaşının refahını artırdı. Bunu değerlendiren bütün ülkeler aynı refah artışını yaptı.

Gerçek bir başarı ise iki şey daha gerekiyordu.

Birincisi, rasyonel yönetimin ısrarla sürdürülmesi halinde bugün en az 15 bin dolarlık kişi bayına gelire ulaşmak…

İkincisi ise, paranın bol olduğu yıllarda ucuz ve kolay borçlanma imkanı sayesinde ülkeye getirilen finansmanın inşaat gibi durağan bir sektöre değil rekabetçi ve gelecek vadeden teknolojilere aktarmak…

Türkiye bu ikisini de yapamadı, başarı yolundan bilerek isteyerek, kendi tercihiyle döndü. Sıradanlaştı, parıltısını yitirdi. Yıllar içerisinde bu iki hedeften uzaklaştı ve bizimle büyüyen ülkeler ilerlemeye devam ederken arkadan bakakaldı. Şimdi ise, yine borçlanma ihtiyacı var ama dünyanın en pahalı borç alan birkaç ülkesinden birisi olmaya mahkum olduk. Dünyada en çok CDS (Kredi sigortası ya da yabancı yatırımcıların bize verdiği kredinin geri dönmeme ihtimalinin sigortalanması olarak tanımlanabilir) primi ödeyen birkaç ülkeden biriyiz. Diğer ülkelerin adını vermezsek moralimiz açısından iyi olur! Şu sıralarda 560’lar seviyesindeki primimiz birkaç yıl önce 140’lerdeydi, dersek ne demek istediğimiz anlaşılacaktır. Riskimiz milli gelirimizden daha çok artmış haldedir.

Üstelik buna eşlik eden müzmin bir yabancı yatırım çekememe problemimiz var. Üstüne, yine AK parti iktidarında gündelik hayatta unutulmaya başlayan ve yatırım aracı olma potansiyeli gerileyen doları, milli paramızla birlikte ikinci para birimi olarak hayatımıza yeniden soktuk. İlaveten, sayısı dahi bilinmeyen büyük bir işsizlik problemimiz ve (2020 de böyle giderse) dört yıl üst üste çift haneli enflasyonumuz var.

Ekonominin yüzlerce kuralı yazılabilir ama birincisi muhakkak surette rasyonel olmaktır. Gerçeği görmezden gelmemek, iki kere ikinin dört ettiğini inkar etmemektir. İster yerli ve milli, ister küresel sloganlar atalım, herşeyden evvel rasyonel, şeffaf ve öngörülebilir olmak zorundayız. Bunlar olmazsa gelip geleceğimiz yer eski güzel günlerle avunmak olur. Şimdi de olan budur nitekim.

YORUMLAR (45)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
45 Yorum
  • Karar okuru / 13.08.2020 22:00

    Küfür eden salakların yorumunu da yazıyorsunuz. Ama yazarın nasıl hevesle, öngörüsüzce iktidarı desteklemiş olduğunu yazınca yayınlamama ihtimali var.

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 13.08.2020 21:57

    Çok düşük kaliteli bir Ortadoğu ülkesi olduk

    Yanıtla (0) (0)
  • Mahmut / 13.08.2020 19:26

    Hangi ülkeye 450 milyar borç verseniz orada kişibaşı gelir artar.Geri ödeme nasıl olacak? Eti puf versek olurmu?

    Yanıtla (0) (0)
  • Ekonomister / 13.08.2020 18:49

    Haklı yorumlar

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 16:36

    Daha da kötüsü oldu ki o en acı verici olanıdır. Ekonomi kötüye gittikçe seçmeni konsolide etmek için milleti hallaç pamuğu gibi attılar, parça pinçik olduk... Putin ‘dost’ oldu, vatandaş ‘iç düşman’. Vergi veren ve zamanında oy vermiş vatandaş ‘nankör’ oldu Katarlı kardeş. Elin yabancısına Kanal İstanbul çevresinde toprak satılsın para kazanılsın diyenlere karşı çıkanları ‘hain’ bile ilan edenler oldu. Yarın satacak bir şey kalmayınca ne yapacak acaba bu mirasyediler?

    Yanıtla (0) (0)
  • İktidar geleceğimizi tüketiyor, Aşırı borçlanma, / 13.08.2020 16:18

    Yaşı yeten aklı başında çoğunluk 2002 Türkiyesi ni özlüyoruz. Bu gün her türlü kötülüğüne rağmen iktidar destekleyenler de özleyecekler, hatta bu günleri bile arayacaklar. İktidara verdiğimiz yetki 2023 e kadardı. Ama o 2050 yılına kadar memleketin tüm kaynaklarını harcadı. Biraz daha ısrar ederseniz 2075, 2100 artık allah ne verdiyse, Osmanlı da böyle yıkılmıştı. FARKINDA MISINIZ? + RAZI MISINIZ?

    Yanıtla (0) (0)
  • yavuz / 13.08.2020 13:29

    Ben yazacaktım ama sayın yorumcu Emre Taşdemir yazmış sağolsun.Tam bir kandırmaca milli gelir hesabı.Üst kesimdeki gelir adaletsizliğinin ispatidir sadece.yüzde 15 lik kesim 100 kat zenginleşirken alt kesim daha da fakirleşti.Belli gruplar ihya oldu.Oysa şu hesapda bir kıyaslama olabilir.2002 de dolar 1506,2020 de 7,29...Kaç kat artmış?..Zenginleşmiyiz fakirleşmiş miyiz?

    Yanıtla (0) (0)
  • Gülümsemek için / 13.08.2020 13:06

    Sayın Yazar diyor ki "Ekonominin yüzlerce kuralı yazılabilir ama birincisi muhakkak surette rasyonel olmaktır". Rasyonel olmak akla dayanmak demek olduğuna göre ..... Atatürk de "Türk Milleti zekidir" demiş, ama nedense akıllıdır dememiş..... Herhalde aradaki farkı bildiğinden olmalı. Mesela dedik...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 12:55

    Turkiye en kotu gununde yilda %5 buyuyordu zaten. Pinpon topuyla enflasyon acikayan kandirikci iktidar,

    Yanıtla (0) (0)
  • Milli gelir hesabı yanlış, AKP nin yaptığı illiz / 13.08.2020 12:52

    Enf hesabı gibi, tuik siyasetin emrinde iktidarın yalanlarına alet oluyor. MG 9000 dolar ise 4 kişilik bir ailenin eline ayda 22.000 TL geçmesi gerekir. Gelir dağılımı eğrisinden, en alt ve en üst lik dilimleri çıkaralım, kalan 50 milyon nüfusun ayda 22.000 TL aile gelirinin olması gerekir. Böyle bir şey var mı? Güneşi yalanla kapatmak, balçıkla sıvamak buna derler. TL eridi, enf. ve işsizlik, üretimsizlik ülkeyi kasıp kavuruyor, fakirlik yoksulluk diz boyu, beyler şimdide 'tam bağımsız ekonomi' diye saçmalıyorlar. Dünya tarihinde batarak bağımsız olan ekonomi mucizesi(!) YERSENİZ!

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 13.08.2020 12:45

    kişi başına düşen gelir 9042 dolar. yani 5 kişilik bir ailenin yıllık geliri 45210 dolar tl karşılıgı 330000 lira hangi aile yılda bu kadar para kazanıyor

    Yanıtla (0) (0)
  • tt / 13.08.2020 12:42

    Dün Esenyurt taraflarına misafirliğe gittik. Hay gitmez olaydık. Tepemizdeki atmosfer boşluğunu silme betonlamışlar. Havada bile yer yok kalmamış. Bu nasıl bir yamyamlık kardeşim. Maalesef aşağı yukarı bütün şehirlerimiz katledildi. Ancak istanbul bütün damarları tıkalı vaziyette. Anladım ki -şehir mimarisi ve planlaması konusunda- 25yıldır İstanbul'u, 20 yıldır da ülkeyi koyu bir cehalet yönetiyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 12:32

    YURTTAŞAKSIZLARIMIZ VARYA O İŞTE CANKEŞ İDER MEMLEKETİ ASALAK GİBİ PARAZİT MİSALİ BZİ TAKATSİZ BIRAKIR BÖYLE BİR BELA VARKEN DÜŞMANLARIMIZ BİZE NE ETSİN ADAMLARIN ELİNDE HER TÜRLÜ MALZEME MEZE ZİYADESİYLE MEVCUT SİSİ GİBİSİNİZ SELMAN GİBİSİNİZ SİZDE ONLAR GİBİ EMPERYALİSLERİN DİŞİNİN KOVUĞUNDA ÇER ÇÖPSÜNÜZ...OYUNCAKSINIZ SİZ ..İBNESİNİZ..

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 12:28

    YAANİ 2013 TEN BERİİİ MEMLEKETİMŞZDE YAŞANAN SOSYAL SİYASİ DALGALANMALARDAN BAHMEDEN EKONOMİ KRİTİĞİ YAPMAN HEÇ RASYONEL OLAMAMIŞ NİTEKİM...MESELA FAİZLER %4 SEVİYESİNDEYKEN GEZİYE Mİ ÇIKMIŞLAR YANİ ESKİLERİN DEYİMİYLE TAKSİM CİVARLARINDA GEŞTÜ GÜZAR EYLEYÜP FELAN İŞTE...SONRA 17/25 ÖRTÜLÜ DARBESİ ARDINDAN HAKİKİSİ 15 TEMMUZ AKABİNDE PAPAZ KAÇIRMA SENFONİSİ MAPUSDAN YANİ DOLERİN DOLUP DOLUP BOŞALMASI FELAN BÜNLER HERHALDE POLONYADA ROMENYEDA OLMADI ...BUNLAR BİŞEY DEĞİLDE EN KÖTÜSÜ NEY BİLİN Mİ ...SİZİN GİBİ ŞOM AĞIZLI MANKURTN ŞEKİLSİZ İDRAKSİZ BEDBİN TÜKETEN EVRENSELCİ KÜRESELCİ DANGALAK

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar Okuru / 13.08.2020 12:28

    Kisi basina dusen gelir bir ulkenin refah seviyesini gostermez. Cunku o gelirin kimin cebine girdigi hakkinda bir bilgi vermez, ulkeye toplam ne kadar para girdigini gosterir. Bizim gibi ulkelerde o para iktidar ve cevresinin havuzunda toplanir. Geri kalan ac milyonlarca insan fakirligin sefaletin icinde debelenir.

    Yanıtla (0) (0)
  • Mustafa sözügüzel / 13.08.2020 12:13

    O saydığınız ülkelerde teröre finanse edilen bütçe yok. O ülkelerin düşmanıda yok. Onun için silaha fazla para harcamazlar.o ülkelerin başında Suriye İran ırak gibi bir komşuları da yok. Mültecilere 70 milyar dolar gibi bir harcamaları da yok. O ülkelerin başında feçi bir muhalefet de yok. O ülkelerin başında ülkeyi yöneten gitsinde ülke yıkılırsa yıkılsın diyende yok. En kötüsü o ülkelerde darbe ile halkını öldüren ekonomiyi yok eden bir asker de yok kardeşim.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 11:50

    Koronadan beri her şey yüzde 30 yüzde kırk arttı.Maaşım ise 4, 75 arttı Başka gelirim de yok. Ortalam 9 bin doların altındayım.33 sene eğitime hizmet ettim.Bir muhtar güvenlikçi evde bakılan sakatın net geliri benden yüksek.Afiyet olsun Türkiye!

    Yanıtla (0) (0)
  • Yusuf / 13.08.2020 11:26

    Sadece kisi basina dusen gelir duzeyi de yaniltici olabilir cunku ne yazik ki gelir dagilimindaki dengesizlik artti yani ortalama alinmasi bile anlamsiz. Zenginler daha da zenginlesirken, fakirler daha da fakirlesti.

    Yanıtla (0) (0)
  • Ali / 13.08.2020 11:25

    Acaba nereye gitti bu paralar kimin sayesinde insanlarin cebinden cikti ?

    Yanıtla (0) (0)
  • Emre Taşdemir / 13.08.2020 10:54

    2002-2020 karşılaştırması yapıp kişi başı milli gelir 2,5 kat arttı övünmesi yapanları 1984-2002 karşılaştırmasına da alalım. Ne de olsa bu iki tarih arasında da 18 yıl var. 1200$ olan 1984 milli geliri 2002'ye kadar 3,0 kat artmış. Üstelik 1984 yılı büyüme oranı %7 !! 70'li yılların anarşi dönemine, 80 ihtilaline, pkk terörüne, koalisyonlara, devalüasyonlara, 99 depremine, gap'a, 28 şubata rağmen beğenmediğiniz Eski Türkiye (!) döneminde 3 kat artmış! 2002-2020 arasına bakıyoruz, yukarıdaki unsurların olmaması yanında dünyada döviz bolluğu bir dönemdi. Şimdi el-vicdan hangisi başarısız?

    Yanıtla (0) (0)
  • Takipci / 13.08.2020 09:12

    Eski Turkiyede denirdi ki: Rakamlar yalan soylemez. Yeni Turkiyede rakamlara inananlar az, inanmayanlar cok...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 08:51

    Ne zaman yasadik o eski güzel günleri? Ak parti geldi, sadece yandaslarini zengin etti. Onlar için hâlâ günler güzel. Bol para saçildi ama milletin zenginlesmesi ićin üretim ićin, kentlerin zarif mimarisi ićin, ornanlar ićin, tarim, hayvancilik için, devlet egitim , saglik kurumlari için degil.. Gelecek nesillere piril piril bir gelecek toprak , su, hava, orman, tarih, doga birakmak ićin degil. ihtisam ićinde olmak isteyen bir iktidar anlayisi, sürekli gerilim üreterek toplumu kanser eden,kutuplastiran, sosyal devlet anlayisini yere çalan bir politika uygulandi. Yikilmadik kurum kalmadi.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 08:30

    Benim refahim hiç artmadi, bu artti dediginiz dönemlerde de. Bir kez Davutoglu döneminde 12 yildan sonra bir seyyanen artti, onu da vergi dilimi ayagiyla geri kesti. Nerde refah artmis da? Biz niye hissetmedik! Siz o dediginiz siralarda zenginlesen gazeteciler arasinda oldugunuz için olabilir mi? Ak Partinin gelisiyle yandas gazetecilerden onlarcasi ihya oldu. O zaman da rakamlar pembeyw boyanmadan açiklanmazdi.

    Yanıtla (0) (0)
  • Okuyan / 13.08.2020 08:21

    Sayın Karaalioğlu, yazılarınızı devamlı okuyorum fakat bu hükümet sizlerin önerilerini dikkate almıyor ve Albayrak çok iyiyiz diyor ve döviz iki yıl önceki seviyede diyor. Sarayın ekonomi ve bu aziz milletin durumu hiç önemli değil çünkü onlar lüks içinde yaşıyorlar.

    Yanıtla (0) (0)
  • Müntekid-i Hakiki / 13.08.2020 08:09

    "Eğer Türkiye mal ve hizmet üreterek ve cari fazla vererek bu borçları kapatmış olsaydı bu başarısı, her türlü takdirin üstünde olurdu.Fakat vadesi uzun ve faizi düşük IMF kredilerinin yerine, faizi yüksek ve vadesi kısa piyasa kredileri alınarak IMF’ye olan borçlar ödendi. Yukarıda işaret ettiğim dönemler ve sonrasında, bilgi ve tecrübeleri her zaman takdir edilen iki değerli bakandan Sayın Ali Babacan Ağustos 2015’e ve Sayın Mehmet Şimşek de Temmuz 2018’e kadar görevdeydiler. Ancak, onların da, mukadderatı değiştirecek bir şey yapamadıklarını bugün daha iyi anlayabiliyoruz.." M.A. Verçin

    Yanıtla (0) (0)
  • Müntekid-i Hakiki / 13.08.2020 08:01

    Sorunlarımızın kök nedenleri ne?Niçin hep/ tekrarlanarak bizim başımıza gelir?Başımıza gelenlerin sadece/tamamının bizim yapıp ettiklerimize bağlı olmadığını da göz ardı etmememiz gerekmiyor mu? ".."Türkler önce iknâ edilmeli, direnirlerse icbâr edilmeli, karşı çıkarlarsa imhâ edilmelidir." -G. Postel Bu iknâ-icbâr-imhâ süreci tüm acımasızlığı ile sürdürülmektedir... Bu nedenledir ki, 1774 tarihinden bu yana millet olarak yaşadıklarımız gündüzün başına gelse gece olurdu..." -İhsan Fazlıoğlu

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 13.08.2020 07:57

    kişi başına düşen gelir miktarı gerçegi yansıtmamaktadır.iki defa kagıt üstünde oynama yapılarak yükseltilmiştir.

    Yanıtla (0) (0)
  • Sado / 13.08.2020 07:15

    Vah vah Mustafa Bey...Ülke batıyormuş da bizim haberimiz yokmuş...Yazdıklarınız doğruysa demek Reis yalan söylüyor...

    Yanıtla (0) (0)
  • Müntekid-i Hakiki / 13.08.2020 07:00

    Şunları da göz ardı etmemek lazım!"..Türkiye’nin son 8 yılda başına gelenlerin bazılarını hatırlayalım. 7 Şubat MİT Krizi, Gezi Olayları, 17-25 Aralık darbe girişimi, 7 Haziran koalisyon dayatması, 6-7 Ekim hendek olayları, 15 Temmuz kanlı darbe girişimi, ABD yaptırımları, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve Suriye üzerinden AB ile yaşanan gerilim, sayısız spekülatif kur atağı ve Covid19 pandemisi. Aslına bakarsanız bunların hepsi tek tek bir stres testi niteliği taşıyor ve bir tanesini bile yönetemeyecek gelişmiş ülkeler var..."-“Ceteris paribus” iktisatçıları ve başımıza gelenler"-Levent Yılmaz

    Yanıtla (0) (0)
  • samilhas / 13.08.2020 06:49

    Bunada şükür burda kalsın yani9.000 dolarda razıyızdaha aşağı ineceği kesin güreşci bankanın başında elektrik teknisiyeni ekonominin b@şında ben Berat ALBAYRAK'ı izlerken hayır dedim ERDOĞAN buna kız vermez kızı çok istediğinden kıramamıştırbir dakiada 68 kez göz kırptı normalin 12 katı dikkatle dinledim tek kelie anlamadım hani tarım hayvancılık sanayi ticaret ulaştırmadan şöyle oldu falanamayok tek kelimesini anlamadım negelir ne gider ne kar ne zarar ne kadar önemli çok bilen biri olduğunun altını çiziyor yok ERDĞAN gönüllüolarak böyle birine kız vermez bunu kapıya bile koymaz vay beeee

    Yanıtla (0) (0)
  • Ebu Abdullah / 13.08.2020 03:55

    Kişi başına onbin dolardan üç kişilik aile otuz bin dolar eder.Tl olarak ikiyüzonbin lira eder.Askari ücret üçbinden yılda otuzaltıbin eder.Gerisi kime gitti hacı?

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar Okuru / 13.08.2020 02:23

    Millet ekonomiyi TUIK rakamlarindan degil migdesine girenden takip ediyor. 2002de asgari ucretle kac simit-cay alabiliyordunuz, bugun kac simit-cay alabiliyorsunuz?

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 13.08.2020 02:08

    Milli gelir hiç o düzeye çıkmadı. matematige takla attırıldı. hem o düzeye çıktı ise niye insinki?

    Yanıtla (0) (0)
  • Orhun / 13.08.2020 02:00

    Sayın karaalioglu hâlâ yalanlara ortak oluyorsunuz,yazık ediyorsunuz kendinize,asgari ücretlinin yıllik geliri kaç dolar,aylik mâası 3 adet çeyrek altın bile alamayanin milli gelirimi olur arkadaş,benim maaşım 4 bin lira yılda diyelimki 50 bin tl alıyorum,bunu eşimle bölsem 3000 dolar,tekbaşıma dahi 7 bin dolar ediyo,bu ülkede hiçbirzaman milli gelir 12 bin dolar etmedi,bugunde 9 bin dolar değil,yalan hepsi,kulliyen yalan,hersey kağit üzerinde kalemle,5 müteahidi ve yandaş medyayı doyurmaya devam,siz işinize bakın needeceennn

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 01:38

    00:54: EK: Bir de su var: AKP donemindeki buyume kaliteli bir buyume degil, kredi, tuketim ve beton kaynakli kalitesiz bir buyume.. Ustelik gecmiste yapilan eserleri satarak, bugunu borclandirarak ve gelecegi ipotek altina aldirararak saglanan negatif bir buyume bu. Tabii en buyuk hasar da kurumlarin ve kurallarin tahrip edilmis olmasinda. Toparlanmak cok zor yani...

    Yanıtla (0) (0)
  • Ali Okumuş / 13.08.2020 01:05

    Doğru bir karşılaştırma için o 3360 doların, dolar bazında bugünkü değerini vermeniz lazım. Amerika’da da az da olsa enflasyon var. 18 sene öncenin 3360 doları bugün 4920 dolardır. Şu an kişi başı gelir 9042 dolarsa eğer bizim gelirimiz 18 senede yüzde 84 artmıştır. Refah seviyemiz 18 senede iki kat bile artmamış.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.08.2020 00:54

    AKP iktidarinda GSYIH ve kisi basina gelirdeki artisin yaklasik yarisi gercek artis degildir hesaplama yontemindeki degisiklikle yapilan kagit uzerindeki bir artistir, yani fiili bir refah artisi degil (konuyu Ibrahim Kahveci birkac defa acikladi). Ikincisi, AKp donemindeki buyume Turkiye ortalamasinin altindadir. Kotu yonetimle ekonomide iyi performans olamaz zaten..

    Yanıtla (0) (0)