ABD Ulusal Mucitler Akademisi (NAI) tarafından dünyanın dört bir yanından seçilen 168 akademik mucit arasında 3 Türk de yer aldı. Doç. Dr. Ebru Oral, Prof. Dr. Mihri Özkan ve Prof. Dr. Aykut Üren yaşam kalitesi, ekonomik gelişme ve toplumun refahı üzerine olağanüstü buluşlar gerçekleştiren yılın akademisyenlerinden oldu. Peki Prof. Dr. Mihri Özkan kimdir? İşte detaylar...
California Üniversitesi Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mihri Özkan, Georgetown Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aykut Üren ve Massachusetts Hastanesi Harris Ortopedi Laboratuvarı Yardımcı Direktörü Doç. Dr. Ebru Oral araştırmaları nedeniyle NAI 2019 akademisyenler listesine seçildi.
MİHRİ ÖZKAN KİMDİR?
Prof. Dr. Mihri Özkan 16 Ağustos 1966'da Ankara'da doğdu. Türk mühendis ve akademisyendir. Kaliforniya Üniversitesi'nde, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
Çalışmaları Amerika’da birçok ulusal ve ülkeler arası ödüle layık görülen Özkan'ın uzmanlık alanları sıfır karbon emisyonlu elektrikli arabalar teknolojisi, Li-ion pil ve süperkapasitör teknolojileri, temiz enerji teknolojileri ve sürdürebilir üretim teknolojisidir.
DOKTORA DERECESİ ALDI
ODTÜ'de Metalurji Mühendisliği bölümünü bitirdi (1988). Yüksek Lisans derecesini Illinois Üniversitesi Metalurji Mühendisliği (1991) ve Stanford Üniversitesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü'nden (1994), doktora derecesini Kaliforniya Üniversitesi (San Diego) Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nden (2001) aldı.
KANSER ARAŞTIRMALARI YAPTI
Çalışmaları Amerika’da birçok ulusal ve ülkeler arası ödüle layık görülen Özkan, kanser araştırmaları alanında yaptığı başarılı çalışmalar ve kadınların bilimsel alanlarda çalışmasını teşvik etme yönündeki faaliyetleri sebebiyle Amerikan Kadın Akademisyenler Derneği tarafından 2005 yılında Yükselen Akademisyen Ödülü ile ödüllendirilmiştir.
KİMYASAL ATIK VE PETROL GİBİ ATIKLARI EMEBİLEN MATERYAL ÜRETTİ
Özkan 2011 yılında başlayan alışmaları sonucunda içindeki kimyasal atık ve petrol gibi zararlı atıkları emebilen bir materyali üretti ve eşi Cengiz Özkan ile birlikte yüzerken denizleri temizleyen Sponge Suit adlı bir bikini tasarladı. Bu çalışması ile uluslararası giyilebilir teknoloji yarışmasında birincilik kazandı.
"ÜNİVERSİTENİN 112 YILLIK TARİHİNDE BU ÖDÜLÜ ALAN İLK MÜHENDİS KADIN AKADEMİSYEN OLDUM"
Prof. Özkan Stanford Üniversitesi'ne Yüksek öğrenim için geldiğini ve 30 yıldır Amerika’da yaşadığını aktardı. 19 yıldır elektrik mühendisi profesörü olan Özkan, yeşil teknoloji ve iklim değişikliği üzerine yaptığı çalışmaları nedeniyle NAI listesine seçildiğini belirtti.
Özkan, temiz ve yenilenebilir enerji ile enerji depolama konularında yoğunlaştığını anlattı.
NAI listesi seçiminin çok zor ve rekabetçi olduğunu vurgulayan Özkan, "Haberi aldığımda çok şaşırdım ve bir o kadar da sevindim. Bizim üniversitenin 112 yıllık tarihinde bu ödülü alan ilk mühendis kadın akademisyen olmanın mutluluğunu yaşıyorum.” ifadelerini kullandı.
Özkan, “Bu onur, akademisyenler için OSCAR ödülü gibidir.” dedi.
“Enerji ve İklim Değişikliği 21’inci yüzyılın en büyük problemleridir" diyen Özkan, şunları söyledi:
"Geri dönüşümlü malzemelerin, tarımsal atıkların, yenilenebilir malzemelerin batarya yapı malzemelerine dönüştürülerek hem çok randımanlı hem de ucuz bataryaların yapılması, karbon emisyonunun azalmasında çok önemli bir faktör. Bu konuda üniversiteye 76 inovasyon başvurusunda bulunduk. NAI çalışmalarımızı insanlığın geleceği ve kaliteli bir hayat sürdürebilmesinde çok önemli olduğuna inanıyor. Geliştirdiğimiz teknolojilerin ülkenin ekonomisine büyük katkılar getireceğini düşünüyor. Yılların emeği olan çalışmalarımızın NAI gibi en yüksek bir kurum tarafından tanınması ve ödüle layık bulunması yorucu çalışmalarımızın değdiği hissini veriyor."
Akademik kimliğinin yanı sıra kendini çevre ve iklim aktivisti olarak da tanımlayan Özkan, bu konuda yaptığı aktif çalışmalar nedeniyle üniversite ve değişik kurumlar tarafından kendisine “İklim Eylemi Profesörü”, “Değişimci” ve “İnsanı Yıldız” gibi unvanlar verildiğini de aktardı.