Gazeteci Mehmet Altan, KARAR TV'de Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'un konuğu oldu. 15 Temmuz darbe girişimi öncesi 'subliminal mesaj' vererek darbeye iştirak ettiği iddiasıyla cezaevinde yattığı süreci anlatan Altan, Türkiye'de bir ilk olduğunu belirterek, mahkemenin kendi verdiği karara uymadığını söyledi. Altan, söz konusu suç aleti dolarları da KARAR TV'de gösterdi.
Gazeteci Yazar Mehmet Altan KARAR TV'de Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'un sorularını yanıtladı. 2016 yılında 15 Temmuz Darbesi'ne subliminal' mesaj verdiği iddiasıyla 5,5 ay cezaevinde yatan Altan, yaşadığı süreci KARAR TV'ye anlattı. Anayasa Mahkemesi'nin serbest bırakılma kararına rağmen, verilen karara uyulmadığını ifade eden Altan, bu durumun ilk defa kendi dosyasında uygulandığını söyledi. Altan, evinde suç aleti olarak bulunan o 1 dolarları da canlı yayında gösterdi.
"HABERİ GAZETELERE VEREN SAVCI"
Gözaltına alınma sürecinde basının o dönem yayınladığı haberlere değinen Altan, elinde 11 eylül 2016 yılın ait 'FETÖ'nün 1 doları Altan'ın evinde bulundu' başlıklı Akşam Gazetesi manşeti ve evinde bulunan 'suç aleti dolarla' programa katıldı. O dönem kendisiyle ilgili atılan gazete manşetleri, 'rezillik' diye değerlendiren Altan, o süreci anlattı. Altan, "Bu nasıl bir rezilliktir. Burada ahlaklı olmayan bir yönetim var. Haberi gazetelere veren savcı. Aslında dosyanın gizliliği var. Ama bu durumu kamuoyu oluşturup şeytanlaştırdılar. Gerçekler ortaya çıkınca da bunun peşine kimse gitmedi. Polis tutanağında da böyle bir kaset yok. Bu gazetecilik mi?" diyerek tepki gösterdi.
Akşam Gazetesi'nin 11 Eylül 2016 tarihli haberi
Evine yapılan baskında el konulan 1 dolarları canlı yayında gösteren Altan, "Seyahatten kalma yırtık 1 dolar. Ben doları geri aldım. Peki bunu yazan ahlaksız nerede? Daha korkunçları vardı hepsini getirmedim. Ve bu haberi yazanlar benim etrafımda dolaşan insanlardı" diye konuştu.
"MAHKEME KENDİ KARARINI UYGULAMADI"
Türkiye Cumhuriyet tarihinde ilk defa kendi verdiği karar uymayan bir mahkemeyle karşılaştığını söyleyen Altan, davasında anayasanın 19,26, 28 maddelerinin çiğnendiğini ifade ederek "Subliminal denen kavramı hukuka yerleştirdiler. Böyle bir şey uydurdular. Hukuka kezzap dökme üstünden yürüyorlar" dedi.
"4 KİŞİ HÜRRİYETİMİ GAST ETTİ"
Kendisi hakkında verilen kararın uygulanmamasında 4 kişinin etkili olduğunu söyleyen Altan, yapılan keyfi ve hukuksuz uygulama yüzünden 5,5 ay cezaevinde kaldığını belirtti. Altan, "Karakola bile çağırılmaz denilen adamı gözaltına tuttular. Yetmedi ,hapishanede yatırdılar. Anayasa Mahkemesi "Derhal bırakın" dedi. Bazı adamlar çıktı aynı mahkeme 'bırakmam' dedi. Anayasa mahkemesi kararı anayasa ya göre uygulanmak durumundadır. Bu 4 kişiden 2'si anayasaya rağmen beni orada tuttu. Hukuksuz yattığım yetmiyormuş gibi 5,5 ayda o 4 kişi için yattım" diye konuştu.
"Her şeyi algıyla yönettiler" diyen Altan," Medyayı ele geçirip, her türlü rezilliği yaptılar. Savcının iddiasını geçerliymiş diye verdiler. Ve o adamlar hala ortalıkta hamam böceği gibi geziyor" diye ifade etti.
FETÖ'cülük kavramını demokratları içeri atmak için kullandıklarını ifade eden Altan, "Dahiyane bir şey buldular. FETÖ'cülük. Ama tanımını yapmadılar"
"DÜNYANIN NERESİNDE GÖRÜLMÜŞ 1,5 MİLYONLUK TERÖR ÖRGÜTÜ"
Türkiye'deki siyasi baskıya değinen Altan, "Baskı insanın aklını kör ediyor" diyerek şunları kaydetti:
"Hapishaneye girdiğim vakitte savumalar yaptık. Buna gerek yoktu. Anayasanın 38 ve Türk Ceza Kanunu'nun 2. maddesine göre tanımsız suç olmaz. Türkiye'de hukuka kimsenin güvenmediği devletin ve toplumun çürümeye başladığı bir hale geldi"
"Dünyanın neresinde görülmüş 1,5 milyonluk terör örgütünün olduğu" diyen Altan, "Terör kimsenin bilmediği, şiddet ve korkuya sevk eden bir faaliyettir" dedi.
"HUKUKA SUBLİMİNAL KAVRAMINI KOYDULAR"
Altan, 'subliminal mesaj' iddiasıyla açılan davasına ilişkin, "Bilinçaltına subliminal mesaj vermişiz. Ama 5 ton kokaini bulamıyorlar? Subliminal buluyorsun da 5 ton kokaini mi bulamıyorsun? Ama bunların derdi rezil olup olmamak değil, Makam, mevki, para ve pul" dedi.
"15 TEMMUZ'DA HUKUK YOK SAYAN SAVCI VE HAKİMLERİN SİCİLLERİ BOZULMADI"
15 Temmuz sürecinde hukuku yok sayan hakim ve savcıların sicillerinin bozulmadığı vurgulayan Altan, "15 Temmuz'un en korkunç kararlarından biri, hukuku yok sayan yargı mensuplarının sicillerinin bozulmaması. Sicil bozulsaydı bunlardan hiçbiri yargıda kalamazdı. 15 Temmuz'dan sonra sicili bozulan herhangi hakim ve savcı var mı? Ee o zaman HSYK ne işe yarıyor? Bize müebbet veren savcının 4 kişilik bir grubu var" diye konuştu.
"Anayasayı çiğnersen yükseliyorsun" diyen Altan, kendisine ağırlaştırılmış müebbet veren yargıcın maaşının da arttırıldığını söyledi. Altan, "HYSK anayasayı yok sayan adamlardan bir tanesini 27'nin başkanını Yargıtay'a atadı. Bu 4 kişi benim hürriyetimi gasp etti. Hürriyeti gasp zaman aşımına uğramayan bir suçtur. Ha beni dağa kaldırmışın ha anayasayı çiğnemişin. Üstelik yargıç bunlar. Beni sabaha karı tutuklayan bir adam var şimdi Silivri'de ağır ceza reisi. Bize ağırlaştırılmış adamın maaşı arttı" dedi.
