Elif Çakır ve Yıldıray Oğur, haftanın birinci günü konukları Taha Akyol ile birlikte gündemin nabzını tuttu. Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarına yönelik Kılıçdaroğlu "Millet İttifakı 'siz aday olun' derse kabul ederim" demişti. Kılıçdaroğlu'nun bu açıklamasıyla, nabız yokladığını söyleyen Akyol "Erdoğan, CHP ve diğerleri diye bir kutuplaşma yapmak istiyor. Kılıçdaroğlu açıklamasıyla nabız yokluyor, çapraz baskılar altında. Ben kendisinin aday olacağını düşünmüyorum" dedi.
DEMET İLCE | KARAR
Elif Çakır ve Yıldıray Oğur, haftanın ilk 3 günü Bi'Karar Ver'de yazılı, görsel ve dijital medyada öne çıkan haberleri yorumladı. Türkiye'yi etkisi altına alan orman yangınları ve Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmaları ele alınan başlıklar arasında yer aldı.
"KILIÇDAROĞLU ADAY OLMAZ"
Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarına yönelik CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Millet ittifakı 'siz aday olun' derse kabul ederim" diyerek herkesin aklına aday olarak kendisini getirmişti. Kılıçdaroğlu'nun bu açıklamasının altında yatan asıl sebebi ele alan Akyol, "Erdoğan, CHP ve diğerleri diye bir kutuplaşma yapmak istiyor. Kılıçdaroğlu açıklamasıyla nabzı yokluyor, çapraz baskılar altında. Ben kendisinin aday olacağını düşünmüyorum. Millet İttifakı adayının Millet İttifakı'nın tabanının benimseyebileceği partisiz bir aday olması, akademisyen ve entelektüel olmaması fakat siyasi tecrübesinin olması gerekiyor" dedi.
"SEÇİME ODAKLANDILAR UZUN VADELİ SORUNLARI GÖRMEDİLER"
Türkiye'nin dört bir yanını etkisi altına almış olan ve bazı bölgelerde hala söndürülemeyen yangınların ele alındığı Bi' Karar Ver Programına konuk olan Akyol, sistemi eleştirdi. Türk Hava Kurumu (THK) 'nun uçaklarının yangını söndürmek için kullanmıyor olması son günlerin en tartışılan konusu olmuştu. Bir yandan iktidar üzerinde baskı artarken diğer yandan sönmeyen yangın, ölen hayvanlar, evsiz kalan, ölen ve yaralanan insanlar yüreklerimizi dağlamaya devam etti. Birçok vatandaşın seferber olduğu yangın söndürme çalışmalarındaki bu yetersizlik 'neden dışarıdan uçak alınmıyor, bu neyin gururu?' sorusunu akla getirdi. Karar yazarı Akyol, "Yardım almakta geciktik bile. Bir devlet 'dışarıdan yardım istemem' duygusundan kurtulmalı" diyerek sitem etti. İktidarın neden bu tür tehlikelerde erken müdahale alamadığı neden bu müdahalelerin uzun sürdüğü ise merak edilen bir başka konu oldu. Akyol, ilk yıllardan bu zamana kadar olumsuz anlamda değişime uğrayan iktidarın, bu tür konularda tedbirsiz ve yetersizliğini "İktidar kısa vadeli projelere odaklanıp uzun vadeli konulara yeterince odaklamadı. Kısa vadeli seçim kazandıracak konulara odaklandığı için bunları yaşıyoruz" sözleriyle açıkladı.
"ERDOĞAN ARTIK KASIMPAŞALI DEĞİL"
THK'nın işlevsizleştirilmesi ve uçaklarının yangında kullanılmamasının yanı sıra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'e gidip yangın mağdurlarına kutu kutu çay dağıtması da vatandaşların öfkesine öfke kattı. Erdoğan'ın bu davranışının sebebini 'güç' gösterisi olarak yorumlayan Akyol, "Bu davranışların sebebi iktidarın uzaması ve denetimsizliği. Erdoğan artık Kasımpaşalı değil, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Cumhurbaşkanı. Güç duygusunun neler yaptırdığını görüyoruz! Yangınlarda yetersizlik, 128 milyar dolar meselesi, MB'nin bağımsızlığının kaldırılması... Bunlara laboratuvar gibi bakmamız lazım. Türkiye'nin kurallar ve kurumlar demokrasisi olarak yönetilmesi lazım" dedi.
"SAĞDUYU ÇAĞRISINI YÖNETENLER YAPMALIYDI"
Orman yangınlarının sebebinin terör örgütü PKK mı yoksa sıcaklık artışının mı sebep olduğu tartışmalar arasında yer aldı. Orman yangınları ile ilgili HDP’ye yönelik suçlamaların hedef göstermeye dönüşmesinden kaygı duyduğunu belirten Suç örgütü lideri Sedat Peker'in twitter hesabından yaptığı 'sağduyu' çağrısını değerlendiren Akyol, şöyle konuştu:
"PKK orman yaktı evet ama bu olayı millet bu kadar öfkeli ve ızdırap içindeyken, yürekleri cayır cayır yanarken, muhalefeti eleştirmek için kullanmak, arkasında PKK vardır diye kullanmak, HDP'yi hedef alarak kullanmak doğru değil. Sedat Peker'in eski açıklamalarını dikkate aldığımızda böyle açıklamalar yapması memnuniyet verici. Bu çağrıyı ülkeyi yönetenlerin yapması lazım."
