AKUT Kurucusu Nasuh Mahruki, Kahramanmaraş merkezli 7,7 büyüklüğündeki depremde askerlerin sahaya hızlıca çıkarılmamasını ve topyekun seferberlik ilan edilmemesini eleştirdi. Mahruki, "En büyük politik hata, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne zamanında verilmiş olan afetlerle mücadele görev ve sorumluluğunun elinden alınmış olması. Yine askersiz, protokolsüz mü olacak? Biz yanımızda Türk Silahlı Kuvvetleri'ni göremeden mi bu depremi göğüslemek zorunda kalacağız?" ifadelerine yer verdi.
MERVE ŞİŞMAN
AFAD, "Kahramanmaraş merkezli depremlerde 10 Şubat saat 08.30 itibarıyla 18 bin 342 kişi hayatını kaybetti, 74 bin 242 kişi yaralandı. 30.360 afetzede, bölgeden diğer illere tahliye edildi" açıklamasını yaptı. Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki yıkıcı depremin ardından 5. güne girildi. Ekiplerin arama kurtarma çalışmaları ile depremzedelerin umutlu bekleyişi sürüyor. Bölgedeki artçı sarsıntıların ne kadar süreceği ve büyüklüklerinin ne olacağı sorusu gündemde kalmaya devam ediyor. Can kayıplarının artmaya devam ettiği Kahramanmaraş merkezli deprem felaketine yönelik 'Türkiye bu krizi yönetebiliyor mu?' sorusu ise gündemde tartışma konusu oldu. AKUT Kurucusu Nasuh Mahruki ise saha çalışmalarında eksiklikler olduğuna parmak bastı.
KARAR TV'nin Orta Dalga programında Gülay Erdemli'nin konuğu olan AKUT Kurucusu Nasuh Mahruki Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinde alınması gereken önlemlerden bahsetti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin depremin olduğu illerde sahada olması gerektiğini vurgulayan Nasuh Mahruki, "Asker ilk andan itibaren bütün koordinasyonu eline alacak şekilde sahaya çıksaydı, halkın yanında olabilseydi, halk çok daha fazla moral ve dayanma gücü bulurdu. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin artık böyle bir görevi yok. Bu görev alındı Türk Silahlı Kuvvetleri'nden" ifadelerine yer verdi.
"TSK'YA VERİLEN SORUMLULUK GERİ ALINDI"
Arama Kurtarma Derneği’nin (AKUT) eski başkanı ve kurucusu Nasuh Mahruki, Kahramanmaraş merkezli 7,7 büyüklüğündeki depremde askerlerin sahaya hızlıca çıkarılmamasını ve topyekun seferberlik ilan edilmemesini eleştirdi. Mahruki, "Yanlış depremin yaşanmasından itibaren ilk 5 saatte yapılmadı. Yanlış geçtiğimiz yıllarda yapıldı. En büyük politik hata, TSK'ya zamanında verilmiş olan afetlerle mücadele görev ve sorumluluğunun elinden alınmış olması. Asker ilk andan itibaren bütün koordinasyonu eline alacak şekilde sahaya çıksaydı, halkın yanında olabilseydi, halk çok daha fazla moral ve dayanma gücü bulurdu. TSK'nın artık böyle bir görevi yok. Bu görev alındı TSK'dan. Sahadaki bütün taktik operasyonlarında maalesef çok daha sağlıksız çok daha sıkıntılı oldu her şey. Gecikmelere yol açtı, kapasite tam olarak kullanılmadı. Yaşadığımız afet değil bu bir mega felaket. Topyekun seferberlik ilan edilmeliydi burada düşünecek hiçbir şey yok. Kapasitemizin askersiz kesinlikle yetersiz kalacağı apacık ortadaydı. Asker dediğiniz Mehmetçik'in sadece çıkıp çorba dağıtması değil. Arama-kurtarma çalışmalarında sadece vatandaşa omuz vermesi değil. Asker bir organizasyon, asker bir sistem. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin arkasında devasa bir arka lojistik var, insan gücü var. Hava, kara ve deniz güçlerini kullanamadık biz" ifadelerine yer verdi.
"ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA DEPREM OLURSA NE HALT YİYECEĞİZ?"
AKUT Kurucusu Nasuh Mahruki'nin konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Cumhuriyet tarihinin en çok ölümlü afetine dönüşecek büyük ihtimalle bu. Siyasi çıkar hesaplarını bırakmak lazım. Bir daha benzer bir duruma düşmemek için öz eleştiri yapmak lazım. Ders almak lazım. Beklenen İstanbul depremi var, İzmir var... Önümüzdeki aylarda deprem olursa ne halt yiyeceğiz? Yine askersiz, protokolsüz mü olacak? Biz yanımızda Türk Silahlı Kuvvetleri'ni göremeden mi bu depremi göğüslemek zorunda kalacağız? Türk Silahlı Kuvvetleri'ni afetlerden çekerseniz vatandaş daha büyük bir bedel öder. Daha çok ölür ve daha çok kayıp veririz, daha çok canımız yanar. Bunun çok büyük bir afet olduğunu kimse unutmasın.
"MAALESEF KURTARABİLECEĞİMİZ KİŞİLERİ KURTARAMADIK"
Afetlerle mücadelede bu bir sayılar oyunudur. Günün sonunda bakılacak şey, kaç kişiyi kurtardınız kaç kişiyi kurtaramadığınızdır bakılacak şey. O toplamlardır herkesi ilgilendiren. Herkes rakam geçiyor gördüğünüz üzere. Tek derdimiz mümkün olduğunca daha çok can kurtarmak. Türk Silahlı Kuvvetleri eğer bu EMASYA Protokolü çerçevesinde sahada olsaydı kurtarabileceklerimizi kurtarabilirdik. Şimdi maalesef kurtarabileceklerimizi kurtaramadık. En çok içimi yakan şey bu. İlk andan itibaren EMASYA Protokolü ve TSK devrede olsaydı daha çok insan kurtarırdık.
TWİTTER'IN KULLANIM DIŞI KALMASI
Milyonlarca insanın orada can bulduğu Twitter'ı neden durduruyorsun. İnsanların yardımlaşmasını, birbirine dokunmasını, duygularını, acısını paylaşmasını engellerseniz, vicdansızlık ve antidemokratik olur. Milyonlarca insan sosyal medyadan destek buldu. Vatandaşlar enkaz altından görüntüler paylaştı. Olmaz bu kadar. Oradaki paylaşımlar çok önemliydi, olmaz böyle bir şey. Bunun bir travması var hele ki afet anında. Tüm bunlar için iletişim kurmamız gerekiyordu. Belli adresler verildi buradan. Sosyal medyadaki ihbarlardan birçok insan kurtarıldı. Van depreminden bu yana sosyal medyadaki paylaşımlar sayesinde insanlar kurtarıldı.
