Eskiden herkesin almak için sıraya girdiği ancak şimdi kimsenin yüzüne bakmadığı o eşyaya son zamanlarda talep arttı. O eşya meğer altın değerindeymiş. Özellikle koleksiyoncular buldukları anda fiyatına aldanmadan havada kapıyor…
Günümüzde herkesin cebinde bulunan ve iletişimi sağlayan telefonlar ilk olarak 10 Mart 1876’da Alexander Graham Bell’in icadıyla hayatımıza girdi. Türkiye’de ilk kullanılan telefonlar ise kollu yani manyetolu cihazlar oldu.
1970’li ve 80’li yıllarda dijital telefonlar kullanılmaya başlandıktan sonra ise telefon teknolojisi hızlı bir ilerleyiş gösterdi. O günlerde telefon zamanın ihtiyaçlarını gidermeye yararken, günümüzde ise antika özelliği ile sahibinin cebine katkıda bulunuyor.
ARTIK HERKES ONUN PEŞİNDE
Zamanında bit pazarında bile alıcısı olmayan çevirmeli telefonlar artık herkesin merceğinde. Özellikle antikacıların almak için sıraya girdiği telefonlar ikinci el sayfalarında 1.000 TL’den başlayan fiyatlarla satılıyor. Telefonun ne kadar eski olduğuna bağlı olarak ise fiyatı artıyor.
Alıcılar telefonu alırken şu özelliklere dikkat ediyor:
- Telefon çevirmeli mi yoksa kollu mu?
- Ne kadar sağlam, iyi korunmuş mu?
- Üretim tarihi
- Marka ve modeli
Koleksiyoncular bu özellikler kapsamında almaya dikkat ederken, satıcılar ise bu özelliklere göre fiyatı artırıyor.