Öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini değerlendiren yeni kanun taslağının, objektif kriterlerden yoksun olduğu ve mobbing uygulamalarına yol açabileceği tartışılıyor. Avukat Serhat Özdili'ye göre, taslakta eğitim müfettişlerinin hangi kriterlere göre karar vereceği belirsiz ve öğretmenlerin hakları yeterince korunmuyor. Taslak yasalaşırsa, öğretmenlerin meslekten alınarak, MEB'e bağlı memur konumuna düşürülmesi gündemde. Bu durum, öğretmenler arasında endişe ve tepkilere neden oluyor.
BERFU KARGI
Avukat Serhat Özdili, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağının 34. maddesine yönelik ciddi eleştirilerde bulundu. Özdili, taslağın bu maddesinin, öğretmenlerin mesleki yeterliliklerinin bakanlık veya eğitim müfettişleri tarafından yetersiz bulunması durumunda, önce akademik eğitim almalarını, tekrarı halinde ise öğretmenlikten alınarak Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı memur yapılmalarını öngördüğünü belirtti.
"MOBBİNGE YOL AÇABİLİR"
Özdili, taslağın öğretmenlere karşı şiddet gündemiyle revize edilmesinin beklendiğini, ancak 34. maddenin objektif kriterlerden yoksun olduğunu ve idareciler tarafından öğretmenlere mobbing uygulamasının önünü açabileceğini ifade etti. Bu maddenin geniş ve uygulanması izafi bir çerçeveye oturtulduğunu belirten Özdili, "Taslak kanunlaşırsa, uygulama için yönetmelikle usul ve esaslar belirlenecektir, ancak mesleki yeterlilik için objektif kriterlerin Türkiye koşullarında uygulanmasının zorluğu gözetildiğinde, ilgili kanun maddesi büyük bir sorunun kapısını aralayarak iş barışını bozma riski taşıyor" dedi.
SORUNLU NOKTALAR
Özdili, kanun taslağında bazı kritik soruların cevaplanması gerektiğini vurguladı:
- Eğitim müfettişleri hangi kriterlere göre mesleki yeterliliği ölçecek?
- Mesleki yeterliliği olmadığı anlaşılan ve memur yapılan bir öğretmen, öğretmenlik yeterliliklerine tekrar kavuşursa ne olacak?
- Mesleki yeterliliği olmadığına karar veren müfettişler, ilgili kişi mahkeme kararıyla görevine dönerse hangi yaptırımlara maruz kalacak?
"TBMM'NİN BU MADDEYİ ONAYLAMAMASINI DİLİYORUM"
Avukat Serhat Özdili, Anayasa Mahkemesi'nin itiraz halinde bu maddeyi iptal edebileceğini düşündüğünü ifade etti. Ancak, kamuoyu baskısı ve öğretmenlik mesleğinin daha fazla yıpratılmaması adına, TBMM'deki milletvekillerinin uygulama kapsamı ve kriterleri soyut olan bu maddeyi onaylamayarak öğretmenler üzerindeki gerilimi azaltmalarını umduğunu belirtti. Özdili, ilgili kanun maddesi için kamuoyu oluşturma noktasında en büyük görevin eğitim sendikalarına ve öğretmenlere düştüğünü vurguladı.
MEB'den yeni müfredat açıklaması: Yabancı dil çalışmamız yok