Kentsel dönüşümün hız kazanmasıyla fırsatçıların tuzakları da artıyor. Deprem riski taşıyan binaların dönüştürülmesi için çıkarılan yasa, vatandaşlara güvenli konutlar vadederken, diğer yandan da bazı fırsatçıları harekete geçirdi. Bazı kişiler binaların yıkımı için yüzde 50+1 oy çoğunluğunu sağlamasının ardından vatandaşlara "yenileme" adı altında 500 bin-1 milyon TL arasında para talep ediyor. Parayı alan fırsatçılar, binanın yapım işini başka bir müteahhide pazarlayarak kar elde ediyor.
Kentsel dönüşümde yaşanan kolaylıklar, fırsatçıların iştahını kabarttı. Yeni yasa ve yönetmelik ile birlikte yıkım kararları daha hızlı alınabilir hale gelirken, bazı kişiler bu durumdan faydalanarak vatandaşları dolandırmaya başladı.
Deprem riski taşıyan binaların dönüştürülmesi için çıkarılan yeni yasa, vatandaşlara güvenli konutlar vadetmesine rağmen, fırsatçıların tuzakları da artırdı. Özellikle yüzde 50+1 oy çoğunluğuyla yıkım kararı alınabilmesi ve bilgilendirme şartlarının hafifletilmesi, fırsatçıların işini kolaylaştırdı.
Fırsatçılar, vatandaşlara kendilerini müteahhit olarak tanıtarak, binalarının dönüşümü için yüksek miktarlarda para talep ediyorlar. Daha önce yaptıkları projeler olduğunu iddia ederek güven oluşturmaya çalışan bu kişiler, site sakinlerinden her bir malik için 500 bin ila 1 milyon TL arasında para almayı hedefliyor.
Yıkım kararı alındıktan sonra da oyun devam ediyor. Fırsatçılar, müteahhitlere giderek, elinde kentsel dönüşüm projesi olduğunu ve yıkım için gerekli olan oyları topladığını belirtiyor. Bu şekilde, binanın yapım işini başka bir müteahhide pazarlayarak ek gelir elde etmeye çalışıyorlar.
“YIKIMDAN SON ANDA DİREKTEN DÖNDÜK”
Oturduğu site yıkılmaktan son anda kurtulan vatandaşlardan biri de Gülten A. Yalova Çiftlikköy’de 45 yıllık bir sitede oturan 80 yaşındaki Gülten A., şunları söyledi: “Kentsel dönüşüm için gelen bir müteahhit, daire sahiplerine peşin para verene indirim yapacağını ve 20 ay sıfır faiz olacağını söyledi.
Burası 64 dairelik bir site. Buradan 128 daire çıkaracağını ve bir yılda bitireceğini ifade etti. Çevredeki birçok binayı da kendisinin yaptığını belirtti. Oturduğum sitede çoğunluk ‘tamam’ dedi. Çünkü deprem endişesi var. Sonra tesadüfen kendini müteahhit olarak tanıtan kişiyi bir tanıyan çıktı ve o gösterdiği binaları onun yapmadığı ortaya çıktı.
Binamız yıkılmadı, direkten döndük.” Sektör temsilcileri ise ağırlıklı İstanbul olmak üzere çok sayıda şikayet aldıklarını belirterek, “Vatandaştan 500 bin TL ile 1 milyon TL arasında para istedikleri şikayetleri geliyor her bir kat sahibinden. Bu kişiler hem vatandaştan para kopartıp, yıkım için çoğunluğu sağlayınca bu defa başka bir müteahhide devrederek para almaya çalışıyor. Hak sahipleri, kentsel dönüşüm için müteahhit firmayı çok iyi araştırsın, yoksa evleri yıkılıp, ortada evsiz kalabilirler” uyarısında bulundu.
“KULAĞIMIZA ÇOK SIK GELMEYE BAŞLADI”
Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Hakan Şişik, kentsel dönüşümle ilgili son günlerde fırsatçı sorunu yaşanmaya başladığını söyledi. Şişik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Piyasada çantacılar dediğimiz, art niyetli fırsatçıların gelip, projeleri yüzde 50 artı 1’le alıp, müteahhitlere bir ücret alarak bunu devretmenin yollarını aradığını 1-2 aydır duyuyoruz. Bu alanda bizler de vatandaşlarımızı, müteahhitlerimizi bilgilendirdik. Böyle firmalardan iş alınmasına müsaade etmeyin diye telkinlerde bulunuyoruz. Yarım kalan inşaatlar sorununun tekrar yaşanmaması için uyarılar yapıyoruz.”
Kentsel dönüşümde yüzde 50 artı 1 çoğunluğu sağlayanın, dönüşüm sürecini başlatabildiğine işaret eden Şişik, sonrasında projelendirilip, yıkımın başlayabildiğini kaydetti. Şişik, “Bina yıkılıp, daire sahipleri binayı terk ettikten sonra, bu işten nemalanmak isteyenler ‘bunu yapacak imkanım yok, bunu yapamayacağım’ diyerek belli bir ücret karşılığında projeyi devretmeye bakıyor.
Başvuru yaptığınız anda bina, arsaya dönmüş demektir teknik olarak. O süreci değerlendirmeye çalışanların olduğu, bu sıralarda kulağımıza çok fazla gelmeye başladı. İşleri devrederek aradan para almaya bakıyor. Çarklar doğru işlemediğinde nahoş olaylar çıkabilir, bunlara önlem almak lazım. Kadıköy’de 2015 yılında olmuştu. Birçok inşaat o süreçte yapılmadı, yarım kaldı, devir yapıldı. Benzer olayların yaşanmasın diye uyarılar yapıyoruz” dedi.
“İNSANLARI KORKUTMUŞLAR”
Kentsel dönüşüm uzmanı Mimar Dr. Nihat Şen ise kentsel dönüşümde vatandaşların yeterince bilgi sahibi olmadığını ve art niyetli kişiler tarafından mağdur edildiğini söyledi. Şen, “Bina risk raporu olmadan, bir kişi dahi o sözleşmeyi imzalamadan, yüzde 50 artı 1’in geçerliliği yoktur. Vatandaşlarımız bunu bilmediği için hemen yüzde 50 + 1’le sözleşme yapıyorlar. Dairelerini de boşaltıyorlar maalesef” diye konuştu.
Kendilerine gelen şikayet telefonlarında, vatandaştan para da talep edildiğini vurgulayan Şen, “Bazı yerlerde kat karşılığına uymadı diye ilave para talep ediyorlarmış. Yani 500 bin lira da var, 1 milyon lira da var. Her bir kat sahibi başına. Maalesef toplum olarak hemen sonuca ulaşmak ve para ödememek için oluyor bunlar. Hak sahipleri dönüşüme başlamadan önce mutlaka kentsel dönüşüm konusunda deneyimli
danışmanlar ile süreci yönetmeli, sözleşme öncesinde hak ve hukuklarını, projeleri, teknik şartname ve maliyet analizlerini bilerek ve müteahhidi çok iyi araştırmaları gerekir ” uyarısı yaptı.
“TABELA DEĞERİNİ KENDİ İŞLERİ GİBİ PAZARLIYORLAR”
Beyaz Group İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Beyaz da kentsel dönüşüm sürecinde ehil olamayan müteahhitlerin yarattığı durumların, ne yazık ki deprem riskinin en yoğun olduğu bölgelerde daha fazla olduğunu belirtti. Beyaz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz de gerek kendi çevremizin gerek komşularımızın mağduriyetinden üzüntü duyuyoruz. Biz çalıştığımız bölgelerde de benzer olaylara şahit oluyoruz. Yatırımcı müteahhit, başka yerden gelip kendi bölgesinde bir başka işverenin taahhüt işlerini yapıyor. O inşaatlardaki tabela değerlerini başka bir lokasyonda kendisi yapıyormuş gibi pazarlayıp, farklı semtlerde teklifler veriyor.
Depremden korkan vatandaşımız da bir an önce evinin dönüşmesi için hesap ve kitap yapmadan panikle yanlış kararlar alıyor. Sonucunda karşımıza; yıkılan yapıdan aldıkları demir hurdası ve ev içerisinde hurdası para eden malzemeleri geri dönüşüme satan ve buradan kâr etmek için vatandaşın hayallerini de suya düşüren müteahhit profili çıkıyor. Biz de bu konuda bize ulaşan malikleri bilgilendiriyoruz.”
“ÇOĞU MÜTEAHHİT 2027’YE KADAR DOLU, İHTİYAÇ ARTIYOR”
AE Mimarlık Ahmet Erkutoğlu, İstanbul Anadolu Yakası’nda kentsel dönüşüm yapan birçok müteahhidin 2025, 2026, hatta 2027’ye kadar dolu olduğunu belirtti. Arsa sahiplerinin de site ya da apartmanlarını kendi finansal imkanlarıyla yapma imkanları olmadığı için binalarını müteahhitlere kat karşılığı vermek istediğini bildiren Erkutoğlu, “O nedenle hak sahipleri yeni müteahhitler bulmak zorunda.
İnsanlarda da bir deprem korkusu var, evlerini bir an önce yenilemek istiyor. Bizi her gün ‘Buraya müteahhit bulalım’ diye arıyorlar. Ancak sağlam müteahhit bulmanız lazım” dedi. Piyasadaki ihtiyaç ve yüksek fiyatların fırsatçılığa da zemin hazırladığına işaret eden Erkutoğlu, “Mesela yeri alıyor, daireleri ipotekli satıyor. Bir daire bitiriyor, sonra kaçıp gidiyor. Biz bunu 2017-2018’de yaşadık. Sağlam müteahhit ihtiyacından dolayı bu tür vakalar olacaktır” diye konuştu.
BİNANIZI YENİLERKEN BUNLARA DİKKAT EDİN
1-Binanın mevcut imar durumu, arsa metrekaresi, yeni inşaat alanı, arsa payları, tapudaki şerhler gibi hepsi belediye ve tapuya gidilerek detaylı ve dikkatle incelenmeli ve kentsel dönüşüm sürecine bundan sonra başlanmalı.
2-Müteahhit seçiminde tanıdık arayışı yerine, inşaatı yapmaya yeterliliği ve ekonomik gücü olan firma tercih edilmeli.
3-Süreç şeffaf olmalı. Apartman veya sitelerde kötü niyetli kişilerin ilgili firmalardan beklentiye girmemesi için maliklerin, özel bir ihale şartnamesi hazırlayarak teklif toplamalı.
4-Bu şartnameye göre teklif verecek firmalar birbiri ile yarıştırılmalı ve en iyi teklifi veren en az 3 firmanın finalde tüm maliklerin seçimine bırakılması sağlanmalı.
İNŞAATIN 6 AY DURMASI SÖZLEŞMENİN FESİH NEDENİ
Gayrimenkul Hukuku Derneği (GHD) Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, yasaya göre sözleşmenin sonlandırılabileceğini, ancak bunun iki şekilde mümkün olduğunu açıkladı. Kiraz, bu şartları şöyle sıraladı: “Birincisi, maliklerin tamamı veya en az yüzde 50.01’i ile sözleşme imza tarihinden itibaren bir yılda inşaat ruhsatı alınmamış ve inşaata hiç başlanmamış olması. İkincisi, inşaat ruhsatı alınıp inşaata başlanan ancak 6 aydan uzun zamandır inşaatı durmuş malikler yüzde 50.01 ile karar alarak bu durumu tespit edilmesini talep ederler.
İlgili idare (İstanbul Ankara ve İzmir de ilçe belediyeleri bunun haricindeki tüm yerlerde Kentsel Dönüşüm İl Müdürlükleri yetkilidir) bu durumu inşaat alanına giderek tespit eder ve müteahhide 30 gün süre verir, müteahhit hiç başlamadığı inşaata yine başlamaz veya devam ettirmezse sözleşme ilgili idare tarafından fesih edilir. Sözleşme şerhi de tapudan resen silinir, bu durumda malikler yeni bir firma ile anlaşarak inşaata devam edebilir. Bu şekildeki fesihlerde eski müteahhit ile arsa sahipleri arasındaki alacak hakkı, mahkemelerde görülmeye devam edecektir.”