'Silivri' dünya gündeminde

'Silivri' dünya gündeminde

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla başlayan süreç Türkiye'yi dünyanın gündemine taşıdı. Avrupa'dan, seçilmiş başkanların ve protestocuların tutuklanması, 'gizli tanık' uygulamaları, demokrasi, hukukun üstünlüğü konularında 'derin endişe' duyulduğu mesajları gelirken; Amerika, tutuklama gerekçesi olarak 'seçim' detayına dikkat çekti.

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı İmamoğlu’nun tutuklanması Batı’nın gündeminde. Bildiri yayımlayan AB Konseyi, İmamoğlu’nun serbest bırakılması çağrısı yaptı. Fransa lideri Macron Türkiye’de ‘muhalefete yönelik sistematik kovuşturma ve özgürlüklere saldırıların’ olduğunu belirtti. ‘Avrupa’nın demokrasi rotasında kalma taahhütlerini yerine getiren bir Türkiye’ye ihtiyacı var’ dedi. ABD Dışişleri Bakanı Rubio ise muhalefetin ‘İmamoğlu aday olursa seçilecek’ söylemine dikkat çekerek ekledi: Bu yüzden izliyoruz.

YAŞADIKLARINI NYT'YE YAZDI

Dünya, İBB Başkanının tutuklanmasını konuşurken, aynı zamanda CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olan İmamoğlu, gözaltı ve tutuklanma sürecini New York Times'a yazdı. İmamoğlu, Silivri Cezaevi'nden gönderdiği "Ben, Türkiye Cumhurbaşkanı’nın ana rakibiyim. Tutuklandım" başlıklı yazısında tıpkı bir teröristin yakalanışı gibi gözaltına alındığını, 'gizli tanık' ifadeleriyle suçlandığını, 31 yıl sonra üniversite diplomasının iptal edildiğini, bütün bu olanların cumhurbaşkanlığı yarışından diskalifiye edebilmek için yapıldığını belirtti.

AVRUPA BÜYÜK ENDİŞE İÇİNDE

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Türkiye'de ‘muhalefete yönelik kovuşturmalar ve özgürlüklere saldırıların’ üzücü olduğunu kaydetti. İngiltere'den demokrasi, hukukun üstünlüğünü koruma çağrısı geldi. BBC, 'İmamoğlu'na yargı tacizinin amacı, cumhurbaşkanı adaylığını engellemek' dedi. Avrupa Konseyi, Türkiye'de hukukun üstünlüğü ve temel özgürlüklerin hasar aldığını aktardı. BM, demokrasi ve hukukun üstünlüğünden 'derin endişe' duyulduğu mesajını verdi. Almanya gelişmeleri 'büyük endişe’yle takip ettiğini söyledi.

RUBIO’NUN AÇIKLAMASINDA ‘SANDIK’ DETAYI

Dışişleri Bakanı Fidan ile görüşmesini aktaran ABD Dışişleri Bakanı Rubio, İmamoğlu'nun tutuklanmasına yönelik hükümet kanadından kendilerine "Belediye başkanının yolsuzluğa karıştığı ve siyasetin arkasına sığındığı yönünde" bilgi verildiğini ancak muhalefetten "Aday
olmasına izin verilseydi seçimi kazanabilecek bir lider" bilgisi aldıklarını bu nedenle 'endişe' duyduklarını söyledi.

İMAMOĞLU’NA OPERASYON BATI’NIN GÜNDEMİNDE

İBB’ye yönelik 19 Mart’ta düzenlenen çifte operasyon, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanarak Silivri’ye konulması Batı’nın gündemi haline geldi. Gelişmeler CHP lideri Özgür Özel’in İngiliz Kamu Yayın Kuruluşu BBC’ye verdiği mülakat ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Washington ziyareti sonrası ivme kazanırken ABD’nin konuya ilişkin tutumunu daha somut hale getirmesi dikkat çekti. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Dışişleri Bakanı Fidan’la Washington’da yaptığı görüşmenin ardından X hesabından İmamoğlu’nun tutuklanmasına atıfta bulunarak yaptığı ve Dışişleri Bakanlığı kaynakları tarafından konunun sosyal medya paylaşımında yer aldığından farklı olarak ele alındığı söylenerek yalanlanan “Türkiye’deki son tutuklamalar ve protestolarla ilgili endişelerimi dile getirdim” ifadeleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

b.jpg

GİDİŞATI GÖRMEKTEN HOŞLANMIYORUZ

Rubio “Neler olup bittiğine dair herkesin gördüğü haberleri biz de izliyoruz. Bu protestolar ve bazı haberler konusunda kesinlikle endişeliyiz” dedi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı kaynaklarının kendisinin endişe dyduğuna dair açıklamalarını yalanlamasıyla ilgili de konuşan Rubio “Dışişleri Bakanı ile bu konuyu gündeme getirdim ve muhtemelen tam olarak şu anda kullandığım kelimelerle, ‘bu haberleri izliyoruz ve açıkçası görmek rahatsız edici’; bu terimlerle konuştuk” ifadelerini kullandı. Rubio’ya, Bakan Fidan’la görüşmesi hatırlatılarak “BBC muhabiri sınır dışı edildi, AFP fotoğrafçısı tutukladı. Orada işlerin nasıl gittiği konusunda ne kadar endişelisiniz?” soruldu. Rubio “Gidişatı görmekten hoşlanmıyoruz. Türkiye bir müttefik, NATO’da bir ortak. Sahada istikrarsızlık olduğunda, bunu görmek istemezsiniz” dedi ve şöyle devam etti: “Açıkçası, iç siyasî kaygıları var. Yaşananların her biri hakkında her zaman görüş bildirecek değiliz. Daha derin endişelerimiz olduğu ölçüde, bunları en azından başlangıçta özel olarak ifade etmeyi bekleriz, özellikle de yeni bir yönetimde ilişkiler kurmaya çalışırken. Ancak neler olup bittiğine dair herkesin gördüğü haberleri biz de izliyoruz. Bu protestolar ve bazı haberler konusunda kesinlikle endişeliyiz. Bunu dile getirdik”

MUHALEFET YOLSUZLUK OMADIĞINI SÖYLÜYOR

Türk tarafının iddialarının ‘belediye başkanının yolsuzluğa karıştığı, bunun uzun süredir devam eden bir mesele olduğu, nihayet harekete geçildiği ve belediye başkanının siyasetinin arkasına sığındığı yönünde’ olduğunu söyleyen Rubio “Bu konudaki tüm gerçekleri bilmiyorum. Açıkçası belediye başkanının söylediği ya da siyasî muhalefetin söylediği bu değil; bu, aday olmasına izin verilseydi seçimi kazanabilecek bir lider. Bu yüzden izliyoruz. Endişelerimizi dile getirdik. Özellikle de yakın müttefikimiz olan bir ülkenin yönetiminde böyle bir istikrarsızlık görmek istemiyoruz” dedi. ABD Başkanı Trump’ın ilk yönetim döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ‘çok iyi bir çalışma ilişkisi’ olduğunu söyleyen Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin bunu yeniden başlatmak istediğini vurgulayarak “Ama onlar bir NATO müttefiki ve biz de onlarla Suriye’de ve başka yerlerde işbirliği yapmak istiyoruz. Dolayısıyla hem endişelerimizi dile getirip hem de ortaklaşa yapabileceğimiz başka pek çok şey olduğunu anlamanın mümkün olduğunu düşünüyorum. Olgun bir dış politika yürütmenin dengesi budur” dedi.

BELEDİYE BAŞKANLARINA YAPILANLAR DEMOKRASİYE SALDIRI

Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yaptığı olağanüstü oturumda Türkiye’ye yönelik dikkat çekici bir çağrıda bulundu. Kabul edilen bildiride, Türkiye’de muhalefet partilerinden seçilen belediye başkanlarına yönelik yargı süreçleri, tutuklamalar ve görevden almalara son verilmesi istendi. Bildiride, özellikle İmamoğlu’nun durumu örnek gösterilerek ‘Savunma haklarının güvence altına alınması, makul şüpheye dayalı açık deliller olmaksızın uzun tutukluluk uygulamalarından kaçınılması’ gerektiği vurgulandı. Kongre, 23 Mart’ta gerçekleşen İmamoğlu’nun tutuklanmasını ‘demokrasiye yönelik bir saldırı’ olarak nitelendirdi. 2016’dan bu yana yaklaşık 150 belediye başkanının görevden alındığını hatırlatan bildiride, milyonlarca seçmenin demokratik temsilden mahrum bırakıldığına işaret edildi. Yerlerine kayyum atanması, ifade ve toplanma özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar da bildiride eleştirildi. “Yerel demokrasi avrupa değerlerinin temelidir” denilen bildiride İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu tutuklu yerel yöneticilerin serbest bırakılması çağrısında bulundu.

MUHALEFETE YÖNELİK SİSTEMATİK KOVUŞTURMA VAR

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İmamoğlu protestolarıyla ilgili değerlendirmesinde Türkiye’de ‘muhalefete yönelik sistematik kovuşturmalar ve özgürlüklere saldırıların’ üzücü olduğunu kaydetti. “Muhalefet ve sivil toplum figürlerine yönelik kovuşturmaların sistematik niteliği, bilgi edinme ve toplanma özgürlüğüne yönelik saldırılar, İstanbul Belediye Başkanı’nın tutuklanması ve gözaltına alınması, tarih adına ve belirli bir Türkiye fikri ve Avrupa ile ilişkisi adına, ancak üzüntü duyulabilecek saldırılar ve saldırganlıklar teşkil etmektedir.” Macron, Türkiye’nin Karadeniz’de aldığı sorumluluğun farkında olunduğunu söylediği açıklamasına şöyle devam etti: “Türkiye’nin Avrupa’ya ihtiyacı olduğu gibi Avrupa’nın da Türkiye’ye ihtiyacı var. Ancak Avrupa’nın, güvenlik anlamında sorumluluklarını üstlenen ve demokrasi rotasında kalmaya yönelik taahhütlerini yerine getiren bir Türkiye’ye ihtiyacı var.”

TUTUKLAMA KABUL EDİLEMEZ

Almanya da İmamoğlu’nun tutuklanmasını kınadı ve gelişmeleri ‘büyük endişeyle’ takip ettiğini söyledi. Başbakan Olaf Scholz’un sözcüsü Steffen Hebestreit bir basın toplantısında “İstanbul belediye başkanının tutuklanması ve görevden alınması kesinlikle kabul edilemez. Bunun çok hızlı ve şeffaf bir şekilde açıklığa kavuşturulması gerekiyor” dedi. Hebestreit, “Şu anda Türkiye’deki gelişmeleri büyük bir endişeyle izliyoruz” dedi. Almanya’nın Türkiye ile AB arasındaki iyi ilişkileri geliştirmek için ‘büyük çaba’ gösterdiğini belirten sözcü “Son gelişmeler Türkiye’deki demokrasinin yanı sıra bu ilişkilerin gelecekteki gelişimi açısından da kötü bir işarettir” dedi. Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock “Türkiye’nin AB üyeliğini sürdürme taahhüdünün içi, İmamoğlu ve diğerlerine karşı yapılan eylemler ışığında giderek daha da boşalıyor. Siyasi rakiplerin yeri hapishane veya mahkemeler olmamalı. AB’de geleceğini gören bir ülke hukukun üstünlüğünü korumalıdır” dedi. Ayrıca Alman yetkililerin Türkiye’nin Berlin büyükelçisi ile görüştüğü söylendi. İtalya Dışişleri Bakan Yardımcısı da Türkiye’de son günlerde yaşananlardan dolayı “çok endişeli” olduklarını belirtti.

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ KORUNMALI

İngiltere Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Türkiye ile ilişkilerin önemine değindikten sonra, “Ortak uluslararası taahhütlerin, hukukun üstünlüğünün, zamanında ve şeffaf hukuki süreçler dahil olmak üzere, korunmasını bekliyoruz” mesajı verdi. Birleşmiş Milletler, İmamoğlu soruşturmasıyla başlayan geniş çaplı gözaltılardan ‘derin endişe’ duyulduğu mesajını verdi. BM İnsan Hakları Ofisi Sözcüsü Liz Throssell’in 25 Mart’taki açıklamasında çok sayıda protestocu ve medya çalışanlarının gözaltına alındığına dikkat çekildi, aşırı güç kullanımı iddialarına karşı soruşturma çağrısı yapıldı. Throssell, ‘demokratik yollarla seçilmiş’ İmamoğlu’nun tutuklanmasının da büyük endişe yarattığını kaydetti.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (5)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
5 Yorum
  • Abdullah / 29 Mart 2025 07:26

    Saray, yargının adımlarını bizim gibi dışarıdan izliyorsa orada hukuk işliyor demektir. Yargı, adımlarını saraya göre atıyorsa oradan adalet çıkmaz! Yargılana zulüm, maşalara ödül çıkar.

    Yanıtla (3) (0)
  • Ayvaz / 29 Mart 2025 05:19

    Peki bu üniversiteye usulsüz geçişlerle ilgili görüşlerini niye belirtmiyor bu Avrupalılar.Şimdi muhtemelen böyle binlerce üniversite okuyan var ülkede.Aynı dönemde bizim çocuklarımız 400 puanla yerleşemediler.Mecburen polis oldular "chp lilerin deyimiyle"

    Yanıtla (5) (12)
  • Bilal / 29 Mart 2025 04:59

    Ekrem Avrupa’nın umurunda değil. Boşuna heveslenmeyin.

    Yanıtla (4) (9)
  • Mustafa Ozge / 29 Mart 2025 00:26

    50 bin bebek cocuk kadin sivili katledenlere birak laf etmeyi, silah dahil her turlu sponsorluk destegini saglayanlarin
    kendilerini Avrupanin demokrasi potasinda gormeleri ironi olsa gerek.

    Yanıtla (4) (6)
  • Osman / 29 Mart 2025 00:21

    Avrupa kendi derdiyle uğraşıyor İmamoğlu umurlarında değil. Zaten uygar dünyada yolsuzluk yapan savunulmaz. Bir kaç Türkiye düşmanı laf etti diye bayram etmenize gerek yok. Ha birde dünya bir araya gelse nolacak işleyen bir yargı süreci var muhalefetin oraya odaklanması lazım. Zira ancak oradan aklanabilir.

    Yanıtla (6) (11)
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN