Sedat Peker ve suç örgütüne yönelik Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasında tutuklu sanık Fikret Aydın savunma yaptı. Aydın, Sedat Peker'i tanıdığı dönemde çok ünlü biri olmadığını ifade edip kendisiyle 'Gittiğin yolu benimsemiyorum' diyerek yolunu ayırdığını iddia etti. Mahkemeye savcılığın sunduğu iddianamede ilginç bir tespih detayı dikkat çekti. Buna göre, örgütte Peker'e bağlılığın bilinmesi için tespih sahibi olmak gerekliliğine işaret edildi.
Sedat Peker Suç Örgütü'ne ilişkin aralarında firari sanık Sedat Peker'in de bulunduğu 26'sı tutuklu 92 kişinin davasında ara verilmesinin ardından savunma yapan tutuklu sanık Fikret Aydın da üzerine atılı suçlamayı kabul etmedi. Duruşma yarın görülmek üzere ertelendi.
"GİTTİĞİN YOLU BENİMSEMİYORUM"
Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmaya çok sayıda tutuklu sanık Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) bağlandı. Tutuksuz sanıkların da katıldığı duruşmada taraf avukatları hazır bulundu. 18.00 gibi verilen aranın sona ermesinin ardından savunma yapan tutuklu sanık Fikret Aydın, firari sanık Sedat Peker'i 1988 yılından beri tanıdığını, o dönem Peker'in şimdiki kadar ünlü olmadığını, 90'lı yıllarda çok samimi olduğunu fakat 1999 yılından sonra Peker'le yol ayrımına girdiğini iddia etti.
Sedat Peker'le yol ayrımına girdikten sonra 2008 yılında bir kez ticaret yaptığını öne süren Aydın, “Sedat Peker'den ayrılmamın sebebini kendisine izah ettim: 'Gittiğin yolu benimsemiyorum' dedim. 2008'de kendisini mağdur olduğundan dolayı bir arsa tapusu dışında kendisiyle ticaret yapmamıştım" şeklinde konuştu.
Kanunlar dışına çıkmadığını iddia eden tutuklu sanık Aydın, “Ticarete Ahmet'miş, Mehmet'miş, Sedat'mış, Peker'miş kimseyi sokmadım. Saygı ayrı ama" dedi. Bir sanık avukatı Fikret Aydın'a Sedat Peker'le 2010'lu yıllardan sonra Karadağ'da çektirdiği fotoğrafı gösterip soru yöneltince Aydın, “Sedat Peker hem akrabam hem dostumdur" şeklinde cevap verdi. Bugün savunma yapan 11 sanığın ardından 2 günde toplam 15 sanık dinlenmiş oldu. Duruşma tutuklu bulunan diğer 11 sanığın savunmasının alınması için yarın görülmek üzere ertelendi.
SEDAT PEKER SUÇ ÖRGÜTÜ DAVASI
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 241 sayfalık iddianamede Cahit Çetin'in 13 Ağustos 2017'de öldüğü belirtiliyor. İddianamede 30 kişi müşteki ya da mağdur sıfatıyla yer alırken hakkında yakalama kararı bulunan sanık Sedat Peker'in de aralarında bulunduğu 26'sı tutuklu 92 kişi ise 'sanık' sıfatıyla yer alıyor.
İddianamede örgütün legal veya illegal iş sahibi olan bir kısım işletme sahiplerini koruma adı altında haraca bağlayarak maddi menfaat temin ettikleri, çek-senet tahsilatı yaptıkları ve bu şekilde toplumda korkutucu güç olarak maddi menfaat elde etmeye çalıştıkları anlatılıyor. Sanık Peker'in milliyetçi kimliği ön plana çıkarmaya özen göstererek kendisini meşru ve sempatik göstermeye çalıştığı, bu şekilde vatandaşların desteğini almaya çalıştığı ve özellikle bu kapsamda genç kesimi elinde tutmaya yönelik çabalar sarf ettiği kaydediliyor.
Peker'in bu şekilde suç örgütünü kurarak Türkiye'de büyümeye başladığı ifade ediliyor. Örgüt üyelerinin silah taşıdıkları, birbirlerine silah temin ettikleri kaydedilen iddianamede, silah yerine günlük hayatın akışına ters olarak 'Emanet, cihaz, oyuncak, çekirdek' şeklinde kelimler kullandıkları belirtiliyor. İddianamede suç örgütünün listesinin bizzat örgüt lideri tarafından tutularak dağıtımı yapılan tespihlerin imame veya boncuklarında 'Reis Sedat Peker, SP' gibi yazıların olduğu bu tespihlerin örgütün parolası olarak kullanıldığı kaydediliyor.
"TESPİHİ OLANIN ÖRGÜT LİDERİNE BAĞLILIĞI BİLİNİYOR"
Tespihi olan kişilerin örgüt liderine bağlılığının tüm örgüt üyeleri tarafından bilindiği, tespihi olan kişilerin örgüte yardım eden, geçmişinde örgütle kader birliği yapan ya da örgüt üyeleri oldukları ifade ediliyor.
İddianamede 31 Ağustos 2017'de İstanbul, Çekmeköy'de silahla vurularak hayatını kaybeden Cahit Çetin'in ölümünü sanık Sedat Peker'in azmettirdiği kaydediliyor. İddianamede örgüt lideri konumda yer alan sanık Sedat Peker'in “Tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme", “Suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme", “Var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme", “Tefecilik" ve “Silahla kasten yaralama" suçlarından toplamda ağırlaştırılmış müebbet ile 262 yıl 8 aydan 392 yıl 4 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
Örgüt yöneticisi olan 9 sanığın “Suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme" suçundan 5'er yıldan 10'ar yıla kadar, örgüt üyesi olası olan 46 sanığın “Suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olma" suçundan 2 yıl 6 aydan 6'şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. 22 sanığın de “Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan 2 yıldan 4'er yıla kadar hapis talep ediliyor.
Ayrıca iddianamede örgüt yöneticisi, üyesi ve örgüt adına suç işleyen sanığın “Kasten öldürmeye azmettirme", “Var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme", “Tefecilik" ve “Silahla kasten yaralama" suçlarından değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
